Salih KESKİN

Salih KESKİN

Diğer Yazıları

İnovasyon üzerine uzun süredir yazıyoruz, konuşuyoruz. Amacımız, değişime açık olmayan ‘düşünme’ şeklimizi, yaklaşım biçimlerimizi biraz olsun esnetebilmek ve daha yenilikçi düşünmenin yolunu açmak. Çünkü esnek olmak, ayakta kalmak için gerekli özelliklerin başında geliyor.

400 FİRMANIN BAŞARI SIRRI

Dünyada en uzun süreli ayakta kalan 400 firmanın üç ortak özelliği olduğu belirlenmiş:

  1. Esneme özelliği, yani piyasanın değişimlerine ve dönüşümlerine uyum sağlama yeteneği,
  2. CEO’yu kendi içinden yetiştirmesi,
  3. Şirket anayasasının olması.

Kemikleşen düşünce yapısını kırmak için sadece esnek olmak ve istemek yetmez; tekniklere de ihtiyacımız var.

Bunlardan biri pomodoro, yani günde 25 dakika düşünme tekniği. Herhangi bir konuyla ilgili olarak günde 25 dakika konunun üzerinde odaklaşma, konsantre olma anlamına gelir. Bunu inovasyon ve yaratıcılığa uyarladığımızda ise herkesin yaptığı işle ilgili, ‘ben bu işi nasıl daha farklı yapabilirim’ diye kendisine 25 dakika zaman ayırmasıdır.

POMODORO TEKNİĞİ NASIL ÇALIŞIR?

Firmalarımız inovasyon yapmak için pomodoro tekniğini şöyle uyarlamalı:

  • Departmanlarda bir değişim lideri seçilmeli.
  • Başlangıçta haftada iki gün pomodoro tekniği uygulanmalı.
  • Konu başlıklarını çalışanlar kendileri belirlemeli.
  • Haftada iki gün, her çalışan günde 25 dakika işini nasıl farklı yapabilirim diye düşünme seansı oluşturmalı.
  • Bu seansta üretilen fikirler dijital ortama aktarılıp ortak bir havuzda toplanmalı.
  • Toplanan fikirler inovatif özelliğine göre seçilmeli ve seçilen fikirler bir sonraki pomodoroda gruplara yeniden verilmeli.
  • Hayata geçirilen fikrin sahibine satıştan belli oranda pay vermek, sistemin daha iyi işlemesi için önemli.

CİROLARIN YÜZDE 50’Sİ YENİ FİKİRLERDEN

Dünyanın en büyük 50 firmasının pomodoro tekniğine benzer kullandığı bazı uygulamaları var.

Bunlardan biri 70:20:10 kuralıdır.

70:20:10 kuralı, çalışanların mesailerinin;

  • Yüzde 70’ini olağan işi ile,
  • Yüzde 20’sini işimi nasıl daha farklı yapabilirim üzerine çalışma ile,
  • Yüzde 10’unu ise işi ile hiç alakası olmayan işlerle geçirmesidir.

Programın sonuçları ilginç… Yüzde 20’lik dilimde üretilen fikirler şu anda bu firmaların cirolarının yüzde 50’sinden fazlasını oluşturuyor.

Bu sonuçlara baktığımızda, ‘firmalarımızın bazı kalıpları kırmasının zamanı gelmedi mi?’ diye soru sormaktan insan kendini alamıyor.

FİKİR SAHİBİNE ORTAKLIK

Çalışma dünyasında trend, öncelikli olarak çalışanların mutlu olacakları ortam ve koşulların oluşturulmasıdır. Hatta dünyada ‘eve göndermeme’ akımı gelişiyor. Dünyada inovasyon kaynaklarının birinci sırasında çalışanlar var. İkinci sırada iş ortakları, üçüncü sırada ise müşteriler geliyor.

Toyota, çalışanlarından 20 yılda bir milyonun üzerinde yenilikçi fikir almış ve bunlardan işe yarar gördüklerini hayata geçirmiş. Ama aynı zamanda fikri vereni de ürünün satışına belli oranda ortak etmiş.

Ülkemizde inovasyon kaynaklarına baktığımızda ise -tam olarak araştırma yapılmamakla birlikte- önce müşteriler, sonra iş ortakları ve üçüncü sırada çalışanlar geliyor.

10 Temmuz 2017 Pazartesi