FATİH OKTAY

ABD Temsilciler Meclisi, geçtiğimiz günlerde kısa adıyla Amerika Rekabet Ediyor (America Competes) yasa paketi tasarısını kabul etti. Birçok yasadan oluşan 2 bin 900 sayfalık tasarının amacı, ABD’nin Çin ile yarışta öne geçmesini sağlamak. ABD Senatosu da geçen yılın ortalarında yine aynı amaca yönelik olarak, yine bu boyutlarda, ABD İnovasyon ve Rekabet Yasası olarak adlandırılmış bir tasarıyı kabul etmişti. Şimdi Senato ve Temsilciler Meclisi, bir uzlaşma ve pazarlık süreci ile bu iki tasarıdan tek bir metin çıkartacak, uzlaşı tasarısı Biden’ın imzasıyla yasalaşacak.

Bu birkaç ay, belki de yaza kadar zaman alacak.

Trump döneminden başlayarak şimdiye kadar Çin ile yarışta ABD, kendisi hızlı koşmaya çalışmaktan çok Çin’i yavaşlatmaya çalışıyordu. Bu yeni yasa paketi ile ABD’nin hem Çin’i daha etkili bir şekilde yavaşlatmasını hem de kendisinin daha hızlı koşmasını sağlamayı hedefliyor.

Trump döneminde ABD, birçok araç kullanarak Çin’i yavaşlatmaya yönelmişti. Bu araçlardan biri, bu ülkenin ihraç ürünlerine yüksek ek vergiler getirilmesi idi. Bir aşamada Çin ihraç ürünlerinin tamamına yakını ek gümrük vergisi kapsamına girmişti. Burada amaç, Çin ekonomisini ihracat gelirlerinden mahrum etmenin ötesinde yüksek teknolojili Çinli üreticileri ABD pazarından mahrum ederek gelişmelerini engellemek, Çin’de üretim yapan veya yaptıran şirketlerin bu ülkeden çıkmalarını sağlamaktı.

TEKNOLOJİK BİLGİ AKIŞINA ENGEL

Çin’i yavaşlatmak için başvurulan bir diğer yöntem, Çinli şirket ve bireylere teknolojik bilgi akışını engellemek oldu. Bunun için birçok araç kullanıldı. Çinli şirketler, 2008 sonrasında ağırlıklı olarak AB ve ABD’de özellikle teknoloji alanında yoğun şirket alımı gerçekleştiriyordu. Çinli şirketlere teknoloji transferi sağlayabilecek bu alımlar üzerindeki denetlemeler, Trump döneminde yapılan yeni düzenlemelerle sıkılaştırıldı. Çinli şirketler, 2016 yılında ABD’de 46 milyar dolarlık şirket alımı gerçekleştirmişti.

2020 yılında bu rakam 5 milyara düşmüştü ve alınanlar arasında hemen hiç teknoloji ağırlıklı şirket yoktu.

Çin’e teknoloji akışını kesmek için başvurulan bir diğer araç, kara liste silahı idi. ABD Ticaret Bakanlığı’nın kara listesine alınan yabancı kişi ve kuruluşlara ABD’de üretilmiş herhangi bir mal veya hizmeti ihraç edemiyorlar. ABD yönetimi, başta Huawei olmak üzere Çin’in ileri teknoloji şirketlerine, onları bu listeye alarak, buna ek olarak başka ülkelerde ABD teknolojisinin katkısı olan ürünlerin de bu şirketlere satılmasını önleyerek, büyük darbeler vurdu. Buna ek olarak yapılan birçok düzenleme ile Çinlilerin ABD’de eğitim alma ve araştırma yapma, ABD’deki akademisyenlerin Çinlilerle işbirliği yapma olanaklarına ciddi engel ve kısıtlamalar getirildi.

DEVLET DESTEKLİ EKONOMİK GELİŞME MODELİ

Yeni yasa tasarıları da Çin’i engellemeye yönelik ek düzenlemeler öngörüyor. Örneğin Temsilciler Meclisi tasarısı, ABD’li şirketlerin Çin’e yaptıkları yatırımların denetlenmesine yönelik düzenlemeler içeriyor. Ancak bu tasarılar, daha çok ABD’nin daha hızlı koşmasına odaklanıyor. Bu doğrultuda temel bilimler yanında ABD’nin geriye düştüğü entegre devre çip üretimi ve iletişim teknolojileri gibi alanlarda araştırma faaliyetleri ve kritik sektörlerde üretimin desteklenmesi, diğer ülkelerden ABD’ye kaydırılması için büyük boyutlarda kaynak ayrılması, bu kaynakların kullanılması için yeni örgütlenmelere gidilmesi öngörülüyor. Bunlar ilginç bir şekilde ABD’nin Çin’i eleştirdiği devlet destekli ekonomik gelişme modeline kayması anlamına geliyor. Tasarılar, uluslararası ilişkilerde de Çin’in daha etkili şekilde rekabet etmesi için devlet yardımları, uluslararası altyapı yatırımları, kamuoyu oluşturma gibi alanlara ek kaynaklar sağlanmasını öngörüyor.

ABD, yeni çabalarında ne kadar başarılı olur, kestirmesi zor ama ABD-Çin çekişmesi önümüzdeki aylarda yeni bir döneme girecek görünüyor.

11 Şubat 2022 Cuma