tatil-sepeti

İrfan medeniyetimizin temelini teşkil eden ticari ve sosyal hayatımızın vazgeçilmez iki ana umdesi vardır. “Ahilik” ve “imece” sistemi!

İmece usulü bir nevi ahilik kurallarıyla bütünleşse de ahilik gibi belli bir sistemin çerçevesinde değil, iki ve daha çok sayıda insanın ortaklaşa birbirlerinin işlerini görme anlaşmasıyla süregelen bir usuldür.

Ahilik şehirdeki ticari ve sosyal hayatı koordine ederken, imece usulü de daha çok kırsal alanda işlerlik kazanmıştır. Günümüzde köylerde uygulanmaktadır.

Ahilik ve imece usulünün temeli kardeşlik kavramıyla örülüdür, çerçevesini ise hak, hukuk, paylaşım ve yardımlaşma oluşturur. Ahiliğin ve imecenin neşvünema bulduğu dönemler; huzur, güven ve istikrar devirleri olarak bilinir ve anlatılır.

Huzur ve istikrarın diğer adı güvendir. Karşılıklı güven unsuru, ticaret başta olmak üzere sosyal hayatın bütününde bilmeyerek veya istemeyerek meydana gelen mazeret ve problemleri ortadan kaldırır, tartışma yahut kavga yerini çözüme-anlaşmaya bırakır.

Bu durum çok eskilerde kalmış gibi gözükse de aksine pek yakındır ve uygulamaya geçmek için; dilimizde, yüreğimizde, inancımızda, işimizde harekete hazır beklemektedir.

“Geçmişi idrak edemeyenler, geleceği yönetemez” denilir. Biz toplum olarak kâinatın bütününe ve içinde yaşayan her türden canlıya emanet gözüyle bakan bir medeniyetin sahibi olarak ahilik ve imece usulü bizim vazgeçilmemizdir.

Bu sebeple; “ticari faaliyetlerimizi, ahilik ve imece kültürü çerçevesinde nasıl yapabilir ve tekniğin, teknolojinin getirdiği yeniliklerle nasıl koordine edebiliriz” gibi her yeniliğe açık olan kapımızı, medeniyetimizin temelini oluşturan köklü geleneğimize de açabilir ve yerli-milli bir düşünceyle farklı oluşumlar gerçekleştirebiliriz.

Ticari ve sosyal hayatımıza dair genelde yabancı seyyahlar gözlem yapmışlardır.

Gördüklerini, yaşadıklarını, dinlediklerini öve öve bitiremezler. Sebebini bilemeyiz ama ahilik ve imece usulü devirlerimiz yerli seyyahlar tarafından pek kaleme alınmamış yahut yerli seyyahlar yabancılar gibi memleket gezilerine pek çıkmamışlar.

Oysa hem ahiliğin hem imecenin, köyden kente kadar ticari hayatın bütününde onlarca insani ve ticari kuralı vardır ve bu kuralların her biri, kanun bekçileri yahut hukuki zorunluluk olmadan uygulanagelmiştir.

Yeri gelmişken Türkiye’de araştırmalar ve geziler yapmış olan İsviçre doğumlu seyyah Hans Barth’dan bir örnek verelim:

Hans Barth, Türklerin en medeni ve dürüst halk olduğunu kaydederek şöyle der:

“Denilebilir ki, İstanbul halkı yeryüzünün en medeni ve en dürüst halkıdır. İstanbul’un hiçbir semtinde hatta en kuytu sokaklarında bile, bir yabancıya hakaret edilmez, yabancı muamelesi yapılmaz, mahalleden birisi gibi davranılır.

Camileri ziyaret etmek, hatta ibadet saatlerinde bile içeri girmek mümkündür. Bizim kiliselere aynı rahatlıkla girilmez. Sokaklarda veya meydanlarda saygısız bir hitapla yahut hareketle karşılaşmanız mümkün değildir.

Asla yabancı olduğunuz ima edilmez, aksine yardıma ihtiyacınız olup olmadığı siz fark etmeden gözlenir ve yardıma muhtaç iseniz hemen yanınıza koşup, nezaketle bir isteğiniz olup olmadığı sorulur.

Özellikle çarşıda, camidekine benzer bir sükûnet görürsünüz. Olabildiğince esnafın az konuştuğu ve daha çok müşteriyi dinlediğine şahit olursunuz.”

Evet, bugün baktığımızda söylenenler inanılmaz gelebilir ama bir vakıadır. Hans Barth’ın anlattığı hakikatin temelini ahilik oluşturmaktadır.

Ahilik ve imece usulünün günümüze uyarlanması dileğiyle…

25 Mart 2019 Pazartesi

Etiketler : Köşe Yazısı

AHMET KARATAŞ


 

Ticaret Bakanlığı, teknik müşavirlik şirketlerinin yurt dışındaki harcamalarının bir bölümünü, Fiyat İstikrar ve Destekleme Fonu’ndan (FİDF) sağlanan kaynakla destekliyor. Şirketlere sunulan destekler şöyle:

 

Proje desteği: Yurt dışı ihalelerde imzalanan sözleşmelerde teknik müşavirlik şirketleri;

 

a. Sözleşme bedeli 2 milyon ABD Doları’na kadar olan projeler için yüzde 20 oranında, en fazla 300 bin ABD Doları,

 

b. Sözleşme bedeli 2 milyon ABD Doları’ndan 5 milyon ABD Doları’na kadar olan projeler için yüzde 15 oranında, en fazla 500 bin 

ABD Doları,

 

c. Sözleşme bedeli 5 milyon ABD Doları’ndan 10 milyon ABD Doları’na kadar olan projeler için yüzde 10 oranında, en fazla 750 bin 

 

ABD Doları,

 

ç. Sözleşme bedeli 10 milyon ABD Doları ve üzerinde olan projeler için yüzde 7.5 oranında, en fazla 1 milyon ABD Doları tutarında destekleniyor.

 

Yurt dışı ofis desteği: En fazla 7 yurt dışı ofis için

 

a. Kira desteği: Yıllık en fazla 40 bin ABD Doları kira bedelinin yüzde 50’si,

 

b. İstihdam desteği: T.C. vatandaşı yönetici personel için yıllık en fazla 60 bin ABD Doları brüt maaşın yüzde 50’si, büro personeli için yıllık en fazla 36 bin ABD Doları brüt maaşın yüzde 50’si,

 

c. Danışmanlık desteği: Yıllık en fazla 30 bin ABD Doları harcamaların yüzde 50’si, en fazla 6 yıl süreyle karşılanıyor.

 

Reklam, tanıtım ve pazarlama desteği: Yıllık en fazla 100 bin ABD Doları harcamaların yüzde 50’si en fazla 6 yıl süreyle destekleniyor.

 

Pazar araştırması desteği: Yılda en fazla 5 adet olmak üzere, yüzde 70 oranında ve yurt dışı pazar araştırması gezisi başına en fazla 5 bin ABD Doları karşılanıyor.

 

Yurt dışı fuar desteği: Sektörel nitekli uluslararası fuar katılımlarında, metrekare üzerinden ödenen stant kirası (ilave stand hizmetleri dâhil), tanıtım etkinlikleri, ulaşım (ekonomi sınıfı uçak) ile konaklama giderleri (oda ve kahvaltı) yüzde 50 oranında, fuar başına en fazla 15 bin ABD Doları’na kadar destekleniyor.

 

Seminer ve konferans katılım desteği: Yurt dışında düzenlenen sektörel nitelikli uluslararası seminer ve konferanslara katılım halinde, en fazla iki şirket çalışanının, yol, konaklama (oda ve kahvaltı) ve katılım bedelleri yüzde 50 oranında, organizasyon başına en fazla 5 bin ABD Doları’na kadar karşılanıyor.

 

Teknik müşavirlik ve teknik müşavirlik heyet programı desteği: Müteahhitlik ve teknik müşavirlik heyeti programları kapsamında; her bir firmadan iki temsilcinin ulaşım ve konaklama giderleri yüzde 50 oranında karşılanıyor. Bakanlık tarafından hedef ülkelere yönelik organize edilen teknik müşavirlik heyeti programlarında destek oranı yüzde 90 olarak uygulanıyor.

 

Yurt dışı eğitim desteği: Firmaların teknik personelinin yurt dışı teknik eğitim programlarına katılımı halinde, program başına iki çalışanın yol, konaklama ve katılım giderleri yüzde 50 oranında, yıllık en fazla 50 bin ABD Doları’na kadar karşılanıyor.

 

Yazılım desteği: Bilgisayarlı tasarım kapsamında satın alınan veya kiralanan yazılım ürünlerinin lisanslarına ilişkin harcamalar yüzde 50 oranında, yıllık en fazla 50 bin ABD Doları destekleniyor. 

 

Mesleki sorumluluk sigortası desteği: Yurt dışında üstlenilen teknik müşavirlik projeleri kapsamındaki mesleki sorumluluk sigortası yükümlülüklerinden kaynaklanan poliçe alım giderleri yüzde 50 oranında, yıllık en fazla 50 bin ABD Doları karşılanıyor. 

 

Uluslararası mesleki yarışmalara katılım desteği: Uluslararası mesleki yarışmalara katılımlar yol, konaklama, katılım bedeli, dosya satın alma, yer görme bedeli giderleri yüzde 50 oranında, organizasyon başına azami 10 bin ABD Doları destekleniyor.



ahmetkaratas1453@gmail.com

30 Eylül 2024 Pazartesi

HİKMET BAYDAR


 

Güven endeksleri piyasa aktörlerinin geleceğe yönelik düşüncelerini, karamsar olup olmadıklarını, yatırım iştahının olup olmadığı gibi birçok önemli bilgileri edinmemizi sağlar. Güven endeksleri 0-200 aralığında değer alabilir. Endeksin 100’den büyük olması sektörün mevcut ve gelecek döneme ilişkin iyimserliğini, 100’den küçük olması ise kötümserliğini gösterir.

 

Şimdi mevsimsel etkilerinden arındırılmış hizmet, perakende, ticaret ve inşaat güven endekslerinin verdiği ipuçlarına bakalım.

 

HİZMETTE TALEP ARTIŞI

 

Hizmet sektöründe güven endeksi, ağustos ayında 111.8 seviyesine yüzde 2 düşerek gelmişken, eylül ayında yüzde 0.6 artışla 112.6 seviyesine yükseldi. Dolayısıyla geleceğe yönelik iyimser beklentilerin arttığını görüyoruz. Bu durumda yatırım iştahı artar ve sektörel büyüme ivme kazanabilir. Daha detaya baktığımızda, son 3 aylık dönemde iş durumu hemen hemen değişmezken, hizmetlere olan talep endeksinde eylül ayında yüzde 1.3 artış olduğunu görüyoruz. Bu gelişme bize, sektöre talep konusunda iyimser bir tablonun daha da pekiştiğini söylüyor. Gelecek 3 aylık dönemde hizmetlere olan talep beklentisinde yüzde 0.9 artış olması, gelecekte de iyimser tablonun haklılığını ortaya koyuyor. Çünkü gelecekte müşteri talebinde artış bekleniyor. Bu arada körfezde savaşın yayılma riskinin artmasının bölgeden girişleri de tetikleyebileceğini unutmamak lazım.

 

PERAKENDEDE İYİMSERLİK

 

Perakende ticaret sektörüne baktığımızda, endeksin yüzde 2.5 yükselerek 110.6 seviyesine yükseldiğini görüyoruz. Yani iyimser hava ve geleceğe olumlu bakış daha da pekişmiş görünüyor.

 

Şimdi detaylara bakalım.

 

Son 3 aylık dönemde iş hacmi-satışlar endeksi yüzde 2.4 artarak 117.8 seviyesine yükseldi. Hem iyimserliği pekiştirmiş hem de işler yolunda mesajı vermiştir. Mevcut mal stok seviyesinin azalması da bunu teyit ediyor. Ancak gelecek 3 aylık dönemde iş hacmi-satışlar beklentisi endeksinin 121.3 ile yüzde 2.5 artması (bir önceki ay da yüzde 4 artmıştı), geleceğe yönelik iyimserliğin ne kadar güçlü olduğunu bize gösteriyor. 

 

KONUT KREDİLERİNE KOLAYLIK

 

Şimdi inşaat sektörüne bakalım. Endeks, konut piyasasında alınan tedbirler nedeniyle kredili satışların yüzde 50 olarak ocak-ağustos döneminde düşüşünden etkilenmiş olacak ki, 2024 Eylül ayında 87.8’e yüzde 0.2 düştü. Gerek alınan siparişlerin mevcut düzeyi 82.4 ile gerekse gelecek 3 aylık dönemde toplam çalışan sayısı beklentisi 93.2 ile karamsar bir tablo çiziyor. 

 

BDDK, son aldığı kararla risk gruplarında değişikliğe gittiğinden konut sektöründe canlılık söz konusu olabilir. BDDK, 20 Eylül 2024 günü yaptığı açıklamayla bireysel ve konut kredilerinde risk ağırlığını değiştirdi. Bu durumda bankaların konut kredisi kullandırmasına da kolaylık gelmiş oldu. Kaldı ki, bir kamu bankası da konut kredi faizinde indirim kampanyası düzenleyerek, düşük faizle konut kredisi müracaatları almaya başladı. Bu gelişmeler önümüzdeki dönemde inşaat sektöründe de güven endeksinin yükselmesine destek verebilir. Ancak bu gelişmeyle konut fiyatlarında yükselişe yol açma riskinin de bulunduğunu unutmamak lazım.



hikmetbaydar@3-goz.com

30 Eylül 2024 Pazartesi