tatil-sepeti
Covid’e karşı yapay zekalı tedavi

HABER: AYŞE BAŞAK Covid-19 salgını 2020 yılının başlarında ortaya çıktığında, doktorlar ve bilim insanları hastalığa karşı varolan ilaç stoklarına dayalı etkili tedavi yöntemleri bulmak için aceleci davrandı. Çünkü Covid-19’a yönelik yeni ilaçlar bulmanın senelerce süreceği açıktı. Neredeyse tüm ülkelerde bilim insanları eldeki ilaçları efektif olarak kullanmak için farklı kombinasyonlar geliştirdi. İLAÇ KOMBİNLERİ MIT araştırmacısı Caroline Uhler’in ekibi, özellikle yaşlılarda Covid-19 ile mücadele etmek için kullanılabilecek, piyasada bulunan ilaçları belirlemek ve kombinlemek için makina öğrenimine dayalı bir sistem geliştirdi. Pandemi başladığında, Covid-19’un gençlere oranla yaşlı hastalara daha fazla zarar verdiği ortaya çıktı. Çeşitli genlerin hastalığın seyrinde etkili olabileceği de araştırmalar sonunda netleşti. Hastalığın seyrini etkileyen birçok farklı değişkenin olduğu bugün artık bilinen bir gerçek. 3 AYRI KODLAMA Bütün bunları göz önüne alarak yapay zekayı ilaç etkinliğini belirlemekte kullanmaya karar veren araştırmacılar, hastalığa karşı en umut verici ilaçların kullanımını üç farklı şekilde kodladı. İlk olarak, otomatik kodlayıcı adı verilen bir makina öğrenimi tekniğini kullanarak geniş bir olası ilaç listesi oluşturdular. Daha sonra hem yaşlanma hem de SARS-CoV-2 enfeksiyonu ile ilgili gen ve protein ağını haritaladılar. Son olarak, o ağdaki nedenselliği anlamak için istatistiksel algoritmalar kullandılar. İLAÇ ŞİRKETLERİYLE PAYLAŞILACAK Caroline Uhler, ekibin bulgularını ilaç şirketleriyle paylaşmayı planlıyor. Bu özel çalışma Covid-19’a odaklanırken, araştırmacılar çerçevelerinin genişletilebilir olduğunu söylüyor. Geliştirilen bu platformun diğer enfeksiyon veya hastalıkların tedavisine yardımcı olmak için de uygulanabileceğine inanıyorlar.

01 Mart 2021 Pazartesi

Ar-Ge ile yapay kadavra

HABER: SOYHAN ALPASLAN Türkiye’de yapay kadavra üretmenin temelleri, Teknopark İstanbul firmalarından Medion Arge tarafından atıldı. Medion, gerçek kadavraların yerini alacak yapay kadavra modelleri geliştiriyor. Firmanın yapay diz eklemi ile başlayan çalışmaları, eklem ve eklemi çevreleyen yumuşak doku dahil patalojik (hastalıklı) vakaları taklit eden modelleri geliştirmeye doğru evrildi. BİYOMEKANİK ÖZELLİKLER Cerrahların ve tıp öğrencilerinin eğitimindeki gerçek kadavraların yerini alacak kadavralarda, anatomik ve biyomekanik özellikleri gerçek organ yapılarını taklit eden kompozit malzemeler kullanılıyor. Medion Arge’nin kurucusu; Marmara Üniversitesi Tıp Fakültesi Ortopedi ve Travmatoloji Ana Bilim Dalı Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Küçükdurmaz, aynı zamanda Dünya Ortopedi ve Travmatoloji Cerrahi Komitesi Üyesi. TÜBİTAK bursu ile 2013-2015 arasında ABD’de Thomas Jefferson Üniversitesi Rothman Enstitüsü’nde eklem protezleri ve ortopedik enfeksiyonlar üzerine post doktora yaptı. Prof. Dr. Küçükdurmaz, pek çok uluslararası mesleki organizasyonda çalışıyor. Bunlar arasında Dünya Ortopedi ve Travmatoloji Birliği (SICOT) Kalça ve Diz Cerrahisi Komitesi, Avrupa Ortopedi ve Travmatoloji Birliği’nin e-Learning Komitesi de var. YABANCI CERRAHLARA EĞİTİM Prof. Dr. Küçükdurmaz, Avrupa Diz Cerrahisi Birliği ile beraber Marmara Üniversitesi çatısı altında düzenlediği cerrahi eğitim kurslarında, 18 ülkeden birçok meslektaşına diz ve kalça protezi cerrahi eğitim kursları verdi. İstanbul Ticaret’in sorularını Prof. Dr. Fatih Küçükdurmaz cevapladı. EKSİKLİKTEKİ FIRSAT Biyomekanik ve anatomik kemik dokusu üretme fikri nasıl doğdu? Meslek pratiğim boyunca ortopedide kullandığımız cihaz ve implantları Türkiye’de üretmek ve ülkemizi ithalat bağımlılığından kurtarmak için neler yapabileceğimi düşündüm. Bu anlamda Türkiye’de önemli bir eksiklik, pek çok da fırsat olduğunu görüyordum. Cerrahi eğitimlerde kullandığımız kadavraların pek çok problemleri vardı. Yapay kemik modelleri ise şekil olarak gerçek organları taklit etseler de biyomekanik özellikleri açısından gerçek organlardan çok farklılardı. Yerli üretim ile ilgili hayalimi gerçekleştirmek için eğitimlerde kendi ihtiyacım olan yapay kemik modellerini, mevcutların eksikliklerini göz önüne alarak üretmeyi düşündüm. Bir yerlerden başlamak gerekiyordu. ÜRETİM YETERLİLİĞİ Medion’u nasıl kurdunuz? Türkiye’nin sağlıkta dışa bağımlılığı azaltma ve yerlileştirme politikası giderek güçlenirken, kendi alanımda girişimde bulunmanın zamanı geldiğine karar verdim. Yurt dışında tıbbi teknoloji üreten kuruluşları ve teknolojilerini inceleme, bazı üretici firmaları ziyaret etme fırsatım oldu. Gözlemlerimi, uygulamalarımı ve tecrübelerimi değerlendirdiğimde; ülkemizin insan kaynağı, bilgi birikimi ve hammadde açısından bu üretimleri yapabilecek yeterliliğe sahip olduğunu gördüm. Böylece 2019 yılında Teknopark İstanbul’da bir startup olarak Medion Arge’yi kurdum. TÜBİTAK’tan ‘Anatomik ve biyomekanik olarak kemik eşdeğeri olan model kemik üretimi’ projem için destek kazandım. TÜRKİYE’NİN İLK PROJESİ Türkiye’de benzer bir üretim var mı? Türkiye’de anatomik ve biyomekanik eşdeğerliği olan bir eklem modeli üretimi yok. Dünyada bu üretimi yapan biri büyük ölçekli olmak üzere üç şirket var. Anatomik olarak ve mekanik özellikler açısından doku eşdeğerliğini sağlayan sınırlı sayıda üretimden bahsedebiliriz. Fakat Medion Arge’nin üzerinde çalıştığı özellikler, bu firmalarınkinden çok farklı. İTHAL KADAVRA Kadavrayı nasıl temin ediyorsunuz? Cerrahi eğitimlerde en gerçekçi ameliyat senaryosu kadavrada sağlanabildiği için cerrahi eğitimlerin en önemli eğitim materyali kadavralardır. Fakat kadavra temin etmek oldukça pahalı ve zor bir süreç. Vücudunu eğitim amacıyla kullanılmak üzere bağışlayanların vefatlarından sonra vücutları özel işlemlerden geçirilip ilaçlanıyor ve özel dolaplarda saklanıyor. Türkiye’de kadavra temininde kısıtlılıklar olduğu için ihtiyaç ithalatla karşılanıyor. Kadavraların temini, nakliyesi ve saklanması çok pahalı olduğu için bazı cerrahi eğitimlerde sadece anatomik özellikleri benzeştirilmiş yapay organlar kullanılıyor. TEKNOPARK İSTANBUL’UN FAYDASI BÜYÜK Teknopark İstanbul’un katkıları neler oldu? Teknopark İstanbul, farklı disiplinlerde faaliyet gösteren bir ekosistem ve biz bu sistemin büyük faydalarını görüyoruz. Malzeme bilimi ile ilgilenen, inovasyon ve Ar-Ge yapan insanların desteğini aldık. Aynı toplantılarda görüştük, fikir tartışmaları yaptık. Teknik sorunlarda bizi yönlendiren çok kıymetli destekler aldık. SOLUNUM KORUYUCU KASK Başka projeleriniz var mı? Solunum koruyucu kask projesi geliştirdik. Bu kask, yüz çehresini şeffaf bir vizör ile dış ortamdan izole ediyor. Ortamın havasını filtreleyip, temiz havayı içeri veren ve kullanımı çok rahat bir siperlik gibi düşünün. Dünyada örnekleri var ama belli standartlarda Türkiye’de üretimi olmayan bir ürün. Biz bazı patentli özellikler ekleyerek rakiplerimizden ayrışıyoruz. Bu üstünlükleri ile sektörde önemli bir yer bulacak kask, ithal muadillerine göre çok daha düşük maliyetli olacak. KOMPOZİT KEMİK Kemik ve eklem dokularına odaklanarak farklı kompozit malzemelerin kompozisyonu ile ilgili ayarlamalar yaptıklarını söyleyen Prof. Dr. Fatih Küçükdurmaz, şu bilgiyi verdi: “Biyomekanik doku eşdeğerliğini sağlamaya çalıştık. Böylece kemik dokusunu mikro mimari ve anatomik şekil açısından taklit etmeyi başardık. Eklem bağları ve çevresindeki dokuları da oluşturduk.” HER HASTALIĞA FARKLI KADAVRA Prof. Dr. Küçükdurmaz, “Ben şimdiye kadar hiçbir kadavrada kireçlenmiş diz eklemine rastlamadım. Oysa kireçlenmiş eklem ameliyatı eğitimi veriyor ve gerçek senaryoyu taklit edemiyoruz. Ürünlerimizde hasta dokuları taklit edip, hastalığın başlangıç, orta ve ileri evre durumuna uygun yapay eklemler de üretebileceğiz. Mesela kalp cerrahı, atan bir yapay kalp üzerinde bypass ameliyatı yapabilecek. Günümüzde bu ne kadavra ile ne de yapay organ modelleri ile mümkün” dedi.

01 Mart 2021 Pazartesi

İK yönetimine yapay zeka desteği

HABER: OSMAN KUVVET Covid-19 salgınıyla birlikte yapay zeka ve sanal uygulamalar, iş hayatının daha fazla aşamasında kullanılmaya başlandı. Salgın sebebiyle birçok işletme uzaktan çalışma sistemini uygularken; kaynakların verimli kullanılması, çalışan motivasyonu, insan kaynakları departmanları için daha öncelikli hale geldi. Bu kapsamda insan kaynakları süreçlerinde de dijital uygulamalar etkinliğini artırıyor. RUTİNLER PROGRAMDA Firmalarda performans değerlendirme, işe alım, mülakat yönetim, eğitim ve gelişim yönetimi, işletme içi iletişim ve çalışan memnuniyetinde yeni uygulamalar artık daha fazla kullanılıyor. İnsan kaynakları süreçlerinde rutin işler de yapay zeka destekli dijital sistemlere devredilmeye başlandı. Dijital sistemler artık seçme, yerleştirme, oryantasyon gibi aşamalarda daha az işgücü ile daha hızlı işlem yapılmasını sağlıyor. MİMİK VE SESLER Ayrıca iş görüşmelerinde yapay zekanın kullanılmasının oldukça faydalı olduğu görülüyor. İş görüşmelerinde yapılan video kayıtları incelenerek, adayın kendisine yöneltilen sorulara verdiği cevaplara dair sesleri değerlendiriliyor. Video kaydında bireyin jest ve mimiklerinden hareketle davranışlarına dair bir veri elde ediliyor. Bu verilerle yapılan analizler sonucunda kişinin işe uygun olup olmadığı, bu işte başarılı olup olamayacağı, geçmiş başarısı ile gelecekteki başarısı arasında ne gibi bir oran olacağı yönünde bazı tespitler yapılıyor. Bu tespitlerle, bireyin işe alımıyla ilgili karar sürecinde öneride bulunuluyor. Uygulamanın diğer bir faydası ise yapay zekanın başvuru sürecinde ‘önyargıları’ ortadan kaldırması. İŞE ALIMDA KULLANILAN METOTLAR Chatbotlar (Mya, HireHumanly) Video görüşmeler ve testler (HireVue) Hibrit sistemler (Humantelligence) Başvurulardan çıkarım yapan sistemler (Ideal) UZAKTAN ÇALIŞMADA MUTLULUK YÖNETİMİ Pandemiyle birlikte çeşitli insan kaynakları uygulamaları çalışanların ihtiyaçlarına göre şekillenmeye başladı. Ayrıca, İK departmanlarının son yıllarda üzerinde yoğunlaştığı bir konu olan ‘mutluluk yönetimi’ bu dönemde önemini artırdı. Uzaktan çalışmada motivasyon eksikliği ve çalışanların duygu paylaşımında bulunamaması, problem olarak nitelendiriliyor. Bu nedenle, çalışanlar psikolojik ve duygusal anlamda destek bekliyor. İşte bu noktada, mutluluk yönetimi departmanının işlevi ile daha kişi odaklı hareket etmek mümkün. Ayrıca çalışanların performansını artırmak için ödüllendirme politikalarının da uygulanması gerekiyor. İyi planlanmış mentorluk, koçluk gibi programlarla kişi odaklı çözümler üretilebiliyor. Bu kapsamda yapılabilecek bazı çalışmalar ise şunlar: Çalışanlara stres yönetimi konusunda destek verilmesi. İş-özel yaşam dengelerinin sağlanması. Ailelerin pedagojik anlamda desteklenmesi. ONLİNE MÜLAKATA HAZIRLIK YAPILMALI Mülakat esnasında kamera yerine bilgisayara bakmak, karşı taraf açısından ciddi algılanmamaya neden olabilir. O nedenle online mülakat yapacak adayların şu konulara dikkat etmesi gerekiyor: Aday, mülakatın hangi platformda (video konferans programı) gerçekleşeceğini öğrenip, gerekli programı kurmalı. Aday, programın ve kameranın çalıştığını önceden kontrol etmeli. Video konferansın yapılacağı odanın düzenini, ışık, ses ve diğer fiziki şartlarını gözden geçirilmeli. Ev ortamında da olunsa iş mülakatında profesyonel kıyafet tercih edilmeli. Adaylar önceden görüşme provası yapmalı. Özgeçmiş ve ilgili belgeler kolay ulaşılacak yerde bulunmalı. İŞE ALIMDA KULLANILAN YAPAY ZEKA UYGULAMALARI Alyss AP Ari Arya Avrio Canvas Cyra Emerson EngageTalent Entelo GoHire Hired Hire Humanly HireVue Humantelligence Ideal Imbellus Impress Jabord Jane by Loka Jobo the Job Bot JobPal Karen by Innosphere Luminari LinkedIn MIGHTY MIRAc Mya My Ally Myrac Oliviac Orderboard.ai PhenomPeople PocketRecruiter Rai from Hiringsolved Pomato Pymetrics Recruitz.io Roborecruiter Scout Technology Symphony Talent TalkPush SwoopTalent Talla Tara Teamable Textio Ultimate Wade and Wendy Watson by IBM Wirkin Xor Vera Virtual Recruitment A. VONQ Yva Zoom.ai

22 Şubat 2021 Pazartesi

Origamiden ilham alan tıbbi yama

AYŞE BAŞAK Günümüzde birçok ameliyat, küçük kesiler açılarak halk arasında kapalı ameliyat olarak tanımlanan yöntemlerle, gelişmiş robotlar aracılığıyla gerçekleştiriliyor. Teknoloji ile paralel ilerleyen ameliyat teknikleri, minyatür kamera ve gelişmiş cerrahi aletlerin yardımıyla ileri bir aşamaya taşınmış durumda. Teknoloji sayesinde küçülen kesiler ve kolaylaşan cerrahi girişimler, klasik açık cerrahiye kıyasla hastalara daha az ağrı çektiriyor ve daha kısa iyileşme süreleri sağlıyor. Öte yandan; hâlâ gelişmeye muhtaç tarafları mevcut. Bu operasyonların cerrahlar açısından en büyük zorluğu, ameliyatın önemli bir adımı olan iç yaraların kapatılması esnasında kullanılan yamaların tam olarak sızdırmazlığı sağlayamaması ve sonrasında gelişen komplikasyonlar. ESNEK JELE DÖNÜŞÜYOR Massachusetts Teknoloji Enstitüsü mühendisleri, katlanabilen, katlanarak yara bölgesine iletilebilen bir yama tasarladı. Minyatür cerrahi aletler ile vücut içi dar alanlardan iletilebilen tıbbi yama, kuru iken kağıda benzer katlanabilen bir dokuya sahip. Islak dokularla veya organlarla temas ettiğinde ise esnek bir jele dönüşüyor ve yaralı bölgeyi sararak yapışıyor.Araştırmacılar, cerrahların katılımıyla birlikte tasarımı en ideal hale getirmek için çalışıyorlar. Yeni yamanın, cerrah tarafından doğrudan veya bir tıbbi robot aracılığıyla uzaktan kontrol edilen aletler yoluyla uygulanabilmesi için çeşitli tasarımlar deniyorlar. Tasarımlardan en başarılı olan ise origami katlama sanatından esinlenen oldu. Origamiden ilham alan araştırmanın sonuçları, Advanced Materials dergisinde yayınlanarak bilim dünyası ile paylaşıldı. BİYOLOJİK OLARAK PARÇALANABİLİYOR Robotik ameliyatlarda kullanılan biyo-yapışkanlar, zarar görmüş dokuların etrafına yapışabilen, biyolojik olarak parçalanabilen sıvılar ve yapıştırıcılardan tasarlanıyor. Ancak bu yapıştırıcılar yumuşak yüzey üzerinde sertleşirken tam bir sızdırmazlık sağlamayabiliyor. Kan ve diğer biyolojik sıvılar da yapıştırıcıları bloke ederek yamaların, yaralı bölgeye başarılı bir şekilde yapışmasını engelleyebiliyor. Ayrıca yaralar tamamen iyileşmeden önce iltihaplanmaya da neden olabiliyor. Araştırmacıların tasarladığı yeni yama ise mevcut cerrahi yapıştırıcıların aksine bakterilere ve vücut sıvılarına maruz kaldığında yapısını koruyacak şekilde tasarlanmış. Yeni yama, güvenli bir biçimde biyolojik olarak parçalanabiliyor.

15 Şubat 2021 Pazartesi

Firmalara uzun ömürlü işletme mimarisi

SOYHAN ALPASLAN Teknopark İstanbul firmalarından CGE Kurumsal Yönetim Değerlendirme ve Yazılım Hizmetleri A.Ş. (CGE Evaluation), uzun ömürlü ve sağlam kuruluşların mimarlığını yapıyor. Her tür ve ölçekteki işletmenin güçlü ve zayıf yanlarını ortaya çıkaran, online olarak yapılandırılan raporlar hazırlıyor. 360 derece değerlendirme ve derecelendirme metodolojisi ile hazırlanan rapor sonuçlarına göre çözüm ve öneri içeren reçeteler sunuyor. Raporlar, saniyeler içinde Excel ve Power Point olarak indirilebiliyor. İstanbul Ticaret’in sorularını CGE Evaluation Yönetim Kurulu Başkanı B. Tülin Seçen cevapladı. 35 YILLIK TECRÜBE CGE Evaluation’u tanıtır mısınız? Danışmanlık sektöründeki 35 yıllık tecrübemizi 2018-2020 döneminde yazılım ortamına taşıdık. Hem kuruluşların öz değerlendirme yapabilmesini sağlayan hem de danışmanlar tarafından kullanılabilen online değerlendirme ve raporlama araçları oluşturduk. Geliştirdiğimiz her ürün için müşteri deneyimini de sağladık. Mart 2020’de CGE Evaluation’u kurduk ve temmuzda ürünlerimizin ticarileşme sürecini başlattık. RAKİPLERİMİZDEN ÖNDEYİZ Ürünleriniz neler? ‘Kurumsal Yönetim ve Sürdürülebilirlik’, ‘Yönetim Kurulu’, ‘Kurumsal Kapasite’, ‘İnsan Kaynakları’, ‘Risk ve Teknoloji Değerlendirme’, ‘Raporlama Hizmetleri’ olarak 6 başlıkta hizmet veriyoruz. Her bir başlık altında kurumların güçlü ve zayıf yanlarını ortaya çıkaran, online olarak yapılandırılan raporlar sunuyoruz. Ürünlerimiz, kuruluşların yıllara göre gelişimlerini izlemesine olanak veriyor. Kendilerini sektör ve veri tabanındaki en iyi örneklerle kıyaslayabiliyorlar. Ulusal ve uluslararası standartlardaki ürünlerimiz, marka itibarını artırıp yatırımcıya güven veriyor. Bu niteliklerimizle rakiplerimizden öndeyiz. İleri analitik ve yapay zeka uygulamaları ile farklı rapor ve içerikler geliştiriyoruz. Dünya genelinde benzersiz bir değerlendirme merkeziyiz. ÇEVİK İŞLETMELER Ürünlerinizin faydaları neler? Kuruluşların gelecek nesillere sağlıklı ve sağlam bir yapı ile devrolması için kurumsal yönetim, kurumsal sosyal sorumluluk ve sürdürülebilirlik ilkelerini merkezimize aldık. Her türdeki işletmeye zaman, verimlilik, insan kaynağı açısından tasarruf imkanı sağlıyor, çevik organizasyonlara dönüşmelerinin mimarlığını yapıyoruz. DALGALANMA AZALIYOR Kurumsal yönetim ve sürdürülebilirlik şirketler için ne ifade ediyor? Rekabetin değişen şartları ve yapısına hızla uyum sağlayan, çevik, kurumsal yapısı ve kültürü sağlam şirketler geleceğe daha güvenle bakıyor. Artık şirketler sadece ortaklarına değil, tüm paydaşlarına karşı sorumlu. Ekonomik sürdürülebilirlik tek başına rekabet gücünü korumaya yetmiyor. İşletmelerin; itibarının, marka değerinin, kârlılığının artması için kurumsal yönetişim ve sürdürülebilirlik ilkeleriyle yönetilmeleri şart. Böylece gelir dalgalanmaları da azalıyor. YOL HARİTASI VE İTİBAR Her işletme ürünlerinizi kullanabilir mi? Evet… Kamu veya özel ya da STK’lar fark etmeden bütün ürünlerimiz kurumsal gelişimi ve iyileşmeyi sağlıyor. Online ölçümlerimizle işletmelere özel yol haritası oluşturuyor, bu ilkelere en üst seviyede uyumlarını da sağlıyoruz. Ürünlerimizi kullanan kuruluşlar, paydaşlarına ne kadar iyi durumda olduklarını gösterip, uluslararası itibar kazanıyorlar. Kurumsal yönetim, yönetim kurulu stratejileri, sosyal sorumluluk, çevre boyutlarında aldıkları skorları ve eylem planlarını raporlarında paylaşıyorlar. YEREL YÖNETİME DESTEK CGE Evaluation, Birleşmiş Milletler tarafından açıklanan 2030 Sürdürülebilir Kalkınma Amaçları (SKA) kapsamında belediyelerin ve yerel yönetimlerin SKA (VRL) Raporlaması’na destek veriyor. Firma, Türkiye’deki ilk uygulayıcı olan Sultanbeyli Belediyesi’nin SKA Raporlaması’na gönüllü katkı sağlıyor. SOSYAL SORUMLULUK Tülin Seçen, Türkiye’nin önde gelen sektör, dernek ve vakıfların değerlendirme ürünlerini ücretsiz kullandığını belirterek, “Ayrıca ürünlerimizin üyelerinin hizmetine açılmasında özel indirimlerle desteğimizi sürdürüyoruz” bilgisini verdi. KENDİ ANKETİNİ OLUŞTUR Seçen, işletmelerin istedikleri her araştırmayı yapabilmesini sağlayan ‘Kendi Anketini Oluştur’ ürününün de çok revaçta olduğunu belirterek, şöyle konuştu: “Anket sonunda grafik ve tablolar sayesinde rahat okunabilir raporlar elde ediliyor. Muadillerine göre daha kapsamlı ve uygun maliyetli bir çözüm.” 13 DİL CGE Evaluation portalı üzerinden dünya genelinde Türkçe, İngilizce, Almanca ve İtalyanca olarak hizmet veren firma; iki yıl içinde 13 dilde hizmet sunmaya hazırlanıyor. FAYDALARI NELER? * Sürdürülebilirlik, risk ve teknoloji yönetimi gibi birçok alanda değerlendirme ve raporlama yapıyor. * Her kuruluş için ihtiyaca özel danışmanlık çözümleri sunuyor. * İtibar, marka değeri ve kârlılığı artırıyor, gelir dalgalanmalarını azaltıyor. * Sermayeye ve diğer tüm kaynaklara hızla ulaşma imkânı tanıyor. * Yeni iş fırsatları, inovasyon olanakları sağlıyor, kaynak maliyeti ve zaman kaybını azaltıyor. * Danışmanlar için maliyeti azaltıyor, danışmanlık araçlarını güvenle kullanmalarını sağlıyor. * 5 yıllık gelişim takibi ile kuruluşlara, kendilerini rakipleriyle kıyaslama olanağı sunuyor. * Kuruluşlar; paydaş, yatırımcı ve finansal kuruluşlara ne kadar iyi olduklarını gösterebiliyor. * Birçok dilde hizmet verebiliyor, 360 derece değerlendirme yapabiliyor. * Her ürün için objektif ve katma değerli sonuçlar üretilmesini sağlıyor. * Kanıt arama özelliği ile değerlendirmelerin kalite, objektiflik ve güvenirliliğini artırıyor. * 24 saatte yorumlanmış ve yol haritası çıkartılmış rapor hazırlıyor. * Güvenlikli, sertifikalı sunucu ve server yapısı ile yüksek veri koruması sağlıyor.

15 Şubat 2021 Pazartesi