Covid-19 ile mücadele kapsamında uzun zamandır BOREN tarafından Ar-Ge çalışmaları yürütülen bor katkılı el dezenfektanı BOREL piyasaya çıktı. Yerli koronaSAVAR BOREL’in cilde zarar vermediği açıklandı. Salgının izole edilmesi ve tedavisine yönelik tedbirleri birbiri ardına alan Türkiye, koruyucu ürünlerin geliştirilmesini de sürdürüyor. Sağlık ürünleri ekosistemini geliştirmek için yeni teşvikleri devreye alan Türkiye, yerli dezenfektan BOREL'in satışını başlattı. Böylelikle kolonyaya kardeş gelmiş oldu. İVEDİLİKLE TEDARİK Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, koronavirüs (Covid-19) salgınıyla mücadele kapsamında Ar-Ge çalışmaları yürütülen bor katkılı el dezenfektanının laboratuvar süreçlerinin tamamlandığını ve seri üretime hazır olduğunu belirterek, “İnşallah BOREL'i farklı satış noktalarında vatandaşlarımızla buluşturacağız. Bütün dünyada kişisel hijyen ürünlerinde ciddi bir sıkıntı yaşanmasına rağmen bizler kendi kaynaklarımızı koordine ederek vatandaşlarımızın talebini ivedilikle karşıladık” dedi CİLDE ZARARSIZ Bakan Dönmez, salgınla mücadelede el temizliğinin çok önemli olduğunu ve sabunla elleri yıkamanın mümkün olmadığı durumlarda ise dezenfektan kullanarak kişisel hijyenin sağlanabileceğini söyledi. Bor katkılı yerli dezenfektan BOREL'in cilde zarar vermediğinin altını çizen Dönmez, “BOREL'in içeriğinde bulunan bor, etil alkol, gliserin, aloe vera, çay ağacı yağı ve lavanta elleri nemlendiriyor ve dermatolojik problemlere neden olmuyor. Borun anti-bakteriyel özelliği eldeki mikrop ve bakterilerle mücadele ederken eldeki yaraların da daha çabuk iyileşmesine katkı sağlıyor” ifadelerini kullandı. Dönmez, bu süreçte kamu olarak vatandaşların ihtiyacının ivedilikle karşılanması için gayret gösterdiklerini dile getirerek, şunları kaydetti: “Covid-19 ile mücadele kapsamında uzun zamandır BOREN tarafından Ar-Ge çalışmaları yürütülen bor katkılı el dezenfektanının laboratuvar süreçlerini hızla tamamlayarak seri üretime hazır hale getirdik. Ekibimiz gece gündüz yoğun bir gayret gösterdi ve kısa sürede seri üretim safhasına geçtik. İnşallah BOREL'i farklı satış noktalarında vatandaşlarımızla buluşturacağız.” 100 MİLİLİTRELİK, REFERANSI İSE BORON BOREL'in ilk etapta 100 mililitrelik boyutlarda piyasaya çıkacağı bilgisini veren Bakan Dönmez, “1 litre ve 5 litrelik üretimler için arkadaşlarımız çalışmalarını sürdürüyor. İnşallah oradaki süreci de en kısa sürede tamamlayacağız. Eti Maden, Türkiye’nin ilk bor katkılı temizlik ürünü BORON'dan önemli bir tecrübe edindi. Üretim aşamasından dağıtıma kadar önemli bir başarı yakalayan BORON, milletimizin teveccühüne mazhar oldu. BORON'un kalitesi BOREL'e de referans olacak. İnanıyorum ki, milletimiz BORON'a olduğu gibi BOREL'e de aynı ilgi ve alakayı gösterecek” diye konuştu.

22 Nisan 2020 Çarşamba

Tarımsal yayım ve danışmanlık hizmetlerinin yürütülmesine ilişkin sertifikaları 3 yılda bir vize ettirme zorunluluğu kaldırıldı. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın "Tarımsal Yayım ve Danışmanlık Hizmetlerinin Düzenlenmesine Dair Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik"i Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Buna göre, tarımsal yayım ve danışmanlık hizmetlerinin yürütülmesiyle ilgili sertifikaların 3 yılda bir vize ettirilme ve vize başvurusu yapan kişinin bu süre içinde tarımsal konularda en az iki eğitime katıldığını belgeleme zorunluluğuna ilişkin madde yürürlükten kaldırıldı. Yönetmeliğe eklenen madde kapsamında ise 10 Mart'tan önce süresinde vize ettirilmeyen ve geçerliliğini kaybeden tarımsal yayım ve danışmanlık eğitimi eğitici belgesi ile tarım yayımcısı/danışmanı sertifikasına sahip kişilerin yeniden belge/sertifika almak istediğinde sınava girmesi gerekecek.

22 Nisan 2020 Çarşamba

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın resmi Twitter hesabından yapılan açıklamada, Kovid-19 salgını kapsamında madencilik sektörüne yönelik alınan tedbirlere yer verildi. Açıklamada, madenciliğin, sahip olduğu yüksek katma değer ve istihdam kapasitesiyle üreten ve üreterek büyüyen Türkiye'nin lokomotif sektörlerinden olduğu belirtildi. Kovid-19 salgını süresince yerli üretimin desteklenmesi ve istihdamın korunması amacıyla madencilik sektörüne yönelik özel tedbirler alındığına işaret edilen açıklamada, madenciliğin, enerji, imalat ve inşaat sektörleri başta olmak üzere pek çok sektöre ham madde tedarik eden stratejik bir sektör olduğunun altı çizildi. DİĞER SEKTÖRLERDEKİ ÜRETİMİN DEVAMI İÇİN ÖNEMLİ Madencilik sektörünün korunmasının diğer sektörlerdeki üretimin devamı için de önemli olduğuna dikkat çekilen açıklamada, bu kapsamda alınan tedbirlere ilişkin şunlar kaydedildi: "Madencilerin nisan ayı sonuna kadar vermeleri gereken inceleme raporu, arama projesi, faaliyet raporu, işletme projesi gibi beyanları ertelenerek 30 Eylül 2020 tarihine kadar uzatıldı. Mali yükümlülüklerden devlet hakkı ve ruhsat bedellerinin ödeme süreleri 28 Aralık 2020 tarihine kadar ertelendi. 24 Ocak 2020 tarihinde Elazığ ve Malatya illerinde meydana gelen depremlerden dolayı bu iller kapsamında doğrudan etkilenen maden ruhsat sahipleri ve rödovansçıların da vermeleri gereken rapor, proje gibi beyanları da 30 Eylül 2020 tarihine kadar uzatıldı. Ayrıca yapmaları gereken devlet hakkı ve ruhsat bedeli ödemeleri de 28 Aralık 2020 tarihine kadar uzatıldı."

22 Nisan 2020 Çarşamba

Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu (TKİ), merkez laboratuvarında kömür özlü kolonya üreterek kurum ve bağlı kuruluş çalışanlarına ücretsiz dağıtmayı planlıyor. Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumu’ndan (TKİ) yapılan açıklamaya göre, söz konusu kolonyada, yüzde 80 saflıkta etanolün yanı sıra deri ve doku onarıcı özelliği bulunan hümik madde, deiyonize su, limon esansı ve gliserin kullanılacak. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınına karşı alınan önlemler çerçevesinde üretilecek kolonyanın yüksek oranda alkol içerdiği göz önünde bulundurularak, hümik maddelerin katkısıyla antimikrobiyal etki oluşturacağı ve cilde fayda sağlayacağı öngörülüyor. Öte yandan, nihai ürün içinde düşük miktarda bulunsa da yerli üretim TKİ Hümas'ın (hümik asit) tanıtılması ve değerlendirilmesi amaçlanıyor. Söz konusu ürünün, kurum tarafından üretilecek ve ilk etapta 5 çeşitten oluşacak TKİ Elegance Hümik Asitli Kozmetik Ürün yelpazesine dahil edilmesi hedefleniyor.

21 Nisan 2020 Salı

Çin'in ardından yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının merkezlerinden olan Avrupa'da birçok ülkede serbest dolaşım yasaklanırken, alınan katı tedbirler hayatın her alanına yansımaya başladı. Daha sonra salgının merkezi haline gelen ABD'de de durum ciddiyetini koruyor. Küresel piyasalardaki dalgalanmaların artırdığı finansal riskler, tedarik zincirlerine ve ihracata yansıyan olumsuz etkiler ve salgınla mücadele tedbirlerinin iç talebe etkileri ülke ekonomilerini zor durumda bırakıyor. Özellikle otomotiv, salgından en fazla etkilenen sektörlerin başında geliyor. Salgının olumsuz etkileri geçen ay ve yılın ilk çeyreğinde otomobil satışlarına açık şekilde yansıdı. Kovid-19 salgınının Avrupa'dan sonra Türkiye'de etkisini hissettirmesiyle satışlarda Avrupa'da büyük kayıplar yaşanırken, Türkiye'de artış kaydedildi. EN FAZLA AZALIŞ İTALYA'DA Otomotiv Distribütörleri Derneği (ODD) tarafından Avrupa Otomobil Üreticileri Birliği (ACEA) verileriyle hazırlanan Avrupa otomobil pazar değerlendirme raporundan derlediği verilere göre, Avrupa Birliği (AB) ve Avrupa Serbest Ticaret Birliği (EFTA) ülkeleri ile İngiltere'nin dahil olduğu pazar toplamına göre otomobil pazarı, bu yılın ilk çeyreğinde 2019'un aynı dönemine kıyasla yüzde 26,3 azaldı ve toplam 3 milyon 54 bin 703 adet seviyesinde gerçekleşti. 2019'un aynı döneminde 4 milyon 146 bin 822 adet satış gerçekleşmişti. AB, EFTA ülkeleri ve İngiltere toplamına göre, ilk çeyrekte geçen yılın aynı dönemine göre en fazla düşüş yüzde 35,5 ile pandeminin en fazla etkilediği Avrupa ülkesi İtalya'da görüldü. İtalya'nın ardından en fazla düşüş yüzde 34,1 ile Fransa ve yüzde 32,4 ile Avusturya'da kaydedildi. Almanya'da otomobil satışları bu dönemde yüzde 20,3 azalırken, Avrupa'nın diğer önemli ülkelerinden İspanya ve İngiltere'de de satışlar yüzde 31 geriledi. İLK ÇEYREKTE AVRUPA'NIN EN FAZLA OTOMOBİL SATAN ÜLKESİ ALMANYA OLDU Bu yılın ilk çeyreğinde Avrupa'nın en fazla otomobil satan ülkesi, Mercedes, Audi, BMW, Volkswagen ve bu firmaların bünyelerindeki diğer büyük markalara sahip Almanya oldu. Avrupa'nın lokomotif ülkesi Almanya, ocak-mart döneminde 701 bin 362 adetlik satış gerçekleştirdi. Almanya'yı, 483 bin 557 adetlik toplam satışla Rolls Royce, Bentley, Aston Martin ve Land Rover gibi markalara sahip İngiltere izledi. Otomobil satışlarında 3. sırada yer alan Fransa ise Renault, Citroen, Peugeot, Dacia ve ülkede üretim yapan diğer markalarıyla 364 bin 679 adet otomobil sattı. Fransa'yı, 347 bin 193 satışla İtalya ve 218 bin 705 adetlik satışla İspanya izledi. TÜRKİYE'NİN OTOMOBİL SATIŞLARI YÜZDE 44,8 ARTTI İlk çeyrekte 2019'un aynı dönemine göre satışlarını artıran ülkeler yüzde 5,2 ile Litvanya ve yüzde 5 ile Güney Kıbrıs Rum Yönetimi (GKRY) oldu. Türkiye'nin ise bu dönemde otomobil satışları yüzde 44,8 artarak 99 bin 630'a ulaştı. Böylece otomobil satışları yılın ilk çeyreğinde Avrupa'da daralırken, Türkiye'de artış gösterdi. Satışlarını artıran 3 ülkeden biri olan Türkiye, aynı zamanda bu oranla önceki yılın aynı dönemine kıyasla en yüksek artış oranına sahip ülke oldu. OTOMOBİL SATIŞLARI MARTTA YÜZDE 51,8 AZALDI Sadece geçen ay ele alındığında, Avrupa'da otomobil pazarı Mart 2019'a göre yüzde 51,8 azaldı ve toplam 853 bin 77 adet seviyesinde gerçekleşti. Geçen yılın mart ayında 1 milyon 771 bin 30 adetlik satış gerçekleşmişti. Geçen ay 2019'un aynı dönemine göre en fazla düşüş yüzde 85,4 ile İtalya, yüzde 72,2 ile Fransa ve yüzde 69,3 ile İspanya'da kaydedildi. Martta geçen yılın aynı dönemine göre satışlarını artıran tek ülke yüzde 0,4 ile İzlanda oldu.

20 Nisan 2020 Pazartesi