tatil-sepeti
Dijitale yatırımın tam zamanı

HABER: MÜGE BİBER İstanbul Ticaret Odası, üyelerinin dijital dönüşümlerine katkıda bulunacak e-ticaret eğitimlerine devam ediyor. ‘E-Ticaret Ekosistemi ve İnternetten Ürün Satışının Püf Noktaları’ konulu webinar, zoom aracılığıyla gerçekleştirildi. Webinarda, İdeasoft Satış Müdürü Zekeriya Ateş ve Ideasoft E-Ticaret Ekip Yöneticisi İbrahim Vıcıl katılımcılara sunum yaptı. YÜZDE 39 BÜYÜME Webinarda, Covid-19 küresel salgınının olumlu yönde etkilediği e-ticaretin her yıl yüzde 30 büyüdüğü ama bu dönemde pik yaşandığı ifade edildi. Türkiye’de e-ticaret hacminin, 2019’da yüzde 39 büyüyerek, 83.1 milyar TL olduğunu söyleyen konuşmacılar, 2020’de bu büyümenin daha da artacağına dikkat çekti. Konuşmacılar, bu nedenle e-ticarete yatırım yapmanın iyi bir fırsat olduğunu vurguladı. WEBİNARDA NELER ANLATILDI? * e-ticarete başlarken başarının ipuçları. * e-ticaret ekosistemi ve ürün satışının püf noktaları. * e-ticarette sürdürülebilir büyüme nasıl sağlanır? * Daha fazla ziyaretçiye nasıl ulaşılır? * Satış dönüşüm oranları nasıl artırılabilir?

19 Ekim 2020 Pazartesi

Adana'da jeotermal saha ihale edilecek

Adana Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı'nın konuya ilişkin ilanı, Resmi Gazete'de yayımlandı. Buna göre, Adana'nın Kozan ilçesinde 2 bin 400 hektar alana sahip jeotermal kaynak arama ruhsatlı saha açık teklif usulüyle ihaleye çıkarıldı. Muhammen bedeli 51 bin 317 lira olarak belirlenen sahanın ihalesi, 3 Kasım Salı günü saat 10.00'da Adana Valiliği Yatırım İzleme ve Koordinasyon Başkanlığı Toplantı Salonu'nda gerçekleştirilecek.

19 Ekim 2020 Pazartesi

Evdeki gazın tamamı yerli kaynakla karşılanabilecek

Türkiye Karadeniz'deki keşiflerle bölgenin enerji potansiyelini ortaya çıkarırken, ithalat bağımlılığını azaltma yönünde önemli adımlar atıyor. Sakarya Gaz Sahası'nda yılda 15 milyar metreküp üretime geçilmesiyle konutlardaki doğal gaz ihtiyacının tamamı yaklaşık 25 yıl boyunca yerli kaynaklarla karşılanabilecek. Fatih sondaj gemisi Karadeniz'de Tuna-1 lokasyonundaki Sakarya Gaz Sahası'nda ağustosta açıklanan 320 milyar metreküplük doğal gaz keşfinin ardından yeni rezervlere ulaştı. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, sahadaki alt katmanlarda Fatih sondaj gemisinin 85 milyar metreküp yeni gaz keşfettiğini açıkladı. Böylece, Türkiye'nin Karadeniz'de keşfettiği toplam gaz miktarı 405 milyar metreküpe yükseldi. Yapılan hesaplamalara göre, söz konusu keşfin potansiyel ekonomik değeri mevcut fiyatlarla yaklaşık 85-90 milyar dolar seviyesinde bulunuyor. Söz konusu keşif, Türkiye'nin bugüne kadar kara ve deniz sahalarında gerçekleştirdiği 16,6 milyar metreküplük toplam üretiminin 25 katı seviyesinde bulunuyor. Yıllık doğal gaz tüketiminin 45 milyar metreküp olduğu dikkate alındığında, bölgede keşfedilen gaz Türkiye'nin yaklaşık 8 yıllık gaz tüketiminin tamamını karşılayabilecek seviyede bulunuyor fakat teknik olarak sahadaki üretim kademeli artışla gerçekleştirilebiliyor. Bu kapsamda, Karadeniz'de 2023'te başlaması hedeflenen doğal gaz üretiminin yılda 5 ila 10 milyar metreküp seviyesinde yapılabileceği, en yüksek üretim (plato) seviyesine ise 2026'da ulaşılarak 15 milyar metreküp gaz üretilebileceği belirtiliyor. Böylece, Karadeniz'deki sahadan Türkiye'nin yıllık doğal gaz ihtiyacının yaklaşık yüzde 30'unun karşılanabileceği hesaplanıyor. Türkiye'nin geçen yıl sonu itibarıyla 12-13 milyar dolar olan doğal gaz ithalatının Karadeniz'den yapacağı üretimle yılda 3-4 milyar dolar azalması bekleniyor. SAHADAN KIYIYA 200 KİLOMETRE BORU HATTI Sahadaki doğal gazın Türkiye'nin ulusal şebeke sistemine bağlanması için ise sahadan kıyıya uzanan yaklaşık 200 kilometrelik boru hattının inşa edilmesi planlanıyor. Aynı zamanda, Karadeniz'deki sahada üretime başlanmasıyla Türkiye'nin uluslararası doğal gaz piyasalarında "üretici ülkeler" sınıfına gireceği ifade ediliyor. REZERV ZENGİN VE KALİTELİ Türkiye Doğal Gaz Dağıtıcıları Birliği (GAZBİR) Başkanı Yaşar Arslan, Fatih sondaj gemisinin Karadeniz'de daha önce keşfettiği 320 milyar metreküplük gaz rezervinin bir başlangıç olduğunun daha önce Cumhurbaşkanı Erdoğan ve enerji yönetimi tarafından ifade edildiğini anımsattı. İlk keşfin yaklaşık 2 bin metre su derinliğinde ve 2 katmanda yapıldığını aktaran Arslan, "Yapılan teknik incelemelere göre, biri 100-110 metre, diğeri ise 350-400 metre civarında 2 katmanda daha benzer kalitede doğal gazın olduğu saptandı. Buradaki testlerin tamamlanması ve teknik değerlendirmelerin yapılmasıyla Türkiye'nin bulduğu gazda rezerv artırımı gündeme geldi. Bölgede sismik araştırma gemilerinin arama ve sondaj faaliyetlerine devam etmesiyle yeni keşiflerin veya katmanların ortaya çıkarak mevcut rezervin daha yukarı çekilebileceğini düşünüyorum. Karadeniz’de faaliyetlerin kararlılıkla devam etmesiyle önümüzdeki aylarda da yeni keşifler mümkün olabilir" değerlendirmesinde bulundu. Arslan, keşfedilen doğal gaz miktarının artışının üretilebilir doğal gaz miktarında da artış anlamına geldiğini belirterek, "Bu anlamda geleceğe daha umutlu bakabiliriz" dedi. Karadeniz’de yapılan son sismik araştırmalarla bölgede yer alan doğal gaz rezervinin zengin ve kaliteli olduğunun görüldüğüne işaret eden Arslan, Romanya gibi Karadeniz'e kıyısı olan ülkelerin daha önce keşifler yaptığını fakat üretim aşamasında zorlandığını anlattı. BİRÇOK ALANDA YENİ BİR SAYFA AÇACAK Arslan, Türkiye'nin bölgesinde doğal gaz alanında lider ülkelerden olduğunu belirterek, şöyle konuştu: "Ülkemizin geçmişten günümüze edindiği sektör tecrübesi ve gerekli noktalarda bilgi transferiyle Karadeniz'de doğal gaz üreten ülkelerden biri olacağına inanıyoruz. Sakarya Doğal Gaz Sahası, Türkiye'nin hidrokarbon arama faaliyetlerinde yeni bir sayfa olacak. Karadeniz ve Akdeniz'deki derin deniz keşifleri konusunda bilgi, deneyim ve tecrübe kazanmasına katkı sağlayacak ve Türkiye'nin doğal gaz piyasasında ticari ve teknik konuda merkez olması yolunda atılan en büyük adımlardan olacak." Karadeniz'de 2 ay içerisinde keşfedilen doğal gaz miktarının 320 milyar metreküpten 405 milyar metreküpe yükseldiğini kaydeden Arslan, "Bu miktar Türkiye'nin 8 yıllık doğal gaz ihtiyacının tamamını karşılayabilecektir. Sahadan yılda 15 milyar metreküp üretim yapılmasıyla, Türkiye'de hane halkı doğal gaz tüketiminin tamamının yaklaşık 25 yıl boyunca yerli kaynaklardan karşılanabileceğini öngörüyoruz." bilgisini paylaştı. Arslan, Türkiye'nin gelecek 5 yılda 30 milyar metreküplük uzun dönemli doğal gaz alım kontratlarının süresinin sona erdiğine dikkati çekerek, Karadeniz'deki keşfin kontrat yenileme görüşmelerinde ve ithal gazın maliyetini azaltma konusunda avantaj sağlayacağını vurguladı. AGRESİF BİR SONDAJ TAKVİMİNE ŞAHİT OLACAĞIZ Norveç'teki bağımsız enerji araştırma kuruluşu Rystad Energy Petrol ve Gaz Analisti Palzor Shenga da Türkiye'nin doğal gaz ihtiyacının neredeyse yüzde 99'unu ithal ettiğini söyledi. Son yıllarda yenilenebilir enerji kapasitesindeki artışla Türkiye'nin gaz tüketiminin kısmen azaldığını dile getiren Shenga, şöyle devam etti: "Buna rağmen, biz Türkiye'nin doğal gaz talebinin 2030'da 55 milyar metreküpün üzerinde olacağını öngörüyoruz. Bu yüzden, eğer Türkiye Sakarya Gaz Sahası'nda açıklanan bu gaz miktarını üretime geçirebilirse, enerji portföyündeki dinamikleri tamamen değiştirecek ve doğal gazda kendine yeterli olma yolunda emin adımlarla ilerleyecek. Ayrıca, bu keşif daha iyi bir zamanlamada olamazdı çünkü gelecek yıl Türkiye'nin uluslararası uzun dönemli gaz kontratlarının yüzde 25'inin süresi sona eriyor. Bu yüzden, Sakarya Gaz Sahası'ndaki gelişmeler Türkiye'nin gaz kontrat görüşmelerinde diğer tedarikçilere kıyasla daha iyi fiyatlar alabilmesi için fırsat sunacak." Shenga, gaz keşfinin şu anda ilk aşamalarında olduğunu ve bazı testler yapılması gerektiğini ifade ederek, "Önümüzdeki birkaç yılda Türkiye'nin agresif bir sondaj takvimine şahit olabiliriz. Bu büyüklükteki bir saha hem teknik olarak hem de sermaye olarak yoğun bir çalışma gerektiriyor" ifadesini kullandı. Karadeniz'in hidrokarbon kaynakları açısından her zaman potansiyelli bir bölge olduğunu belirten Shenga, bu potansiyelin derin deniz sondajlarında yaşanan bazı başarısızlıklardan dolayı ortaya çıkarılamadığını kaydetti. Shenga, bölgedeki rezervlerin karakteristik açıdan farklılık gösterebileceğine işaret ederek, "Tüm bu gelişmeler 2012'de Karadeniz'de çalışma yürüten büyük şirketlerin bölgeden çıkmasına yol açtı. Türkiye'nin bu büyüklükteki bir rezervinin bir kez daha bölgeye şirketleri çekebileceğini düşünüyorum" değerlendirmesinde bulundu.

19 Ekim 2020 Pazartesi

Önlemler, ‘açık büfe’ israfını azalttı

Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Başkan Yardımcısı Mehmet İşler, Kültür ve Turizm Bakanlığı’nın yayınladığı genelge kapsamında otel restoranlarında açık büfe servisini mutfak personelinin yaptığına dikkati çekti. Tedbirlerin uygulanması konusunda turizm sektörünün başarılı bir sınav verdiğini, birçok uygulamada köklü değişiklikler yapıldığını dile getiren İşler, bu süreçte sektörün en önemli sorunlarından gıda israfı konusunda güzel neticelerin alındığını kaydetti. İşler, "Tedbirlerle beraber insanlar yiyeceği kadar ürünü mutfak personelinden istemeye başladı. Otellerin açık büfelerindeki israfta yüzde 30'lara varan azalma oldu. Çok önemli bir oran olduğunu düşünüyorum" dedi. GÖZLE GÖRÜLÜR BİR AZALMA VAR Çeşme Turistik Otelciler Birliği Başkan Yardımcısı Orhan Belge de tedbirlerin sonuçlarına bakılınca önemli faydaları olduğunu gördüklerini belirtti. Açık büfenin gıda israfında büyük sorun olduğunu dile getiren Belge, "Bunu nasıl düzeltiriz diye konuşuyorduk ancak Kültür ve Turizm Bakanlığının düzenlemesiyle sorun biraz olsun çözüldü" ifadelerini kullandı. Geçen yıllara göre karşılaştırma yapan Belge, "Misafirimizin tabağa alıp da yiyemediği, çöpe giden çok gıda vardı ancak yeni uygulamayla bu azaldı. Bu sistem tuttu. Eskiye dönmek isteyenler var ama israfı bu şekilde önlemenin devam etmesi gerektiğini düşünüyoruz. Geçen yıla göre bizim otelimizde en az yüzde 20'lik azalma var. Gözle görülür bir düşüş söz konusu" diye konuştu.

19 Ekim 2020 Pazartesi

Turizme 10 milyar TL kredi

Türkiye Bankalar Birliği (TBB),salgının etkilerinin azaltılmasını desteklemek amacıyla Turizm Destek Paketi Uygulamasına başlanacağını bildirdi. TBB'den yapılan açıklamaya göre salgının etkilerinin azaltılması, üretim ve istihdam kapasiteleri ile piyasa değerlerinin korunmasını desteklemek amacıyla, turizm sektöründeki işletmeler yanında bu işletmelerin tedarikçilerinin maaş ve kira ödemeleri ile sözleşme veya faturaya bağlı sabit giderlerinin, nakit ihtiyaçlarının ve kurumsal kredi kartı harcamalarının karşılanması için Turizm Destek Paketi Uygulamasına başlanacak. Hazine ve Maliye Bakanlığı garantisi ve Kredi Garanti Fonu kefaleti ile bankalar tarafından 10 milyar TL kredi sağlanacak. Krediler, 1 Kasım 2021 tarihini aşmamak kaydıyla, azami 12 ay ödemesiz dönem olmak üzere 48 ay vadeli olacak. Faiz oranı, sabit faizli krediler için azami yüzde 14,5, değişken faizli krediler için TLREF + 250 baz puan olarak belirlendi. Yararlanıcı başına kefalet üst limiti 32 milyon TL ve kredi üst limiti 40 milyon TL olacak.Kredi ve kefalet limitleri ciro aralıklarına göre olacak. Uygulama esaslarına ilişkin detaylar Kredi Garanti Fonu'nun internet adresinde yer alıyor. Turizm Destek Paketini kullandıracak bankalar; Akbank, Albaraka Türk Katılım Bankası, Denizbank, Garanti BBVA, Halkbank, İş Bankası, Kuveyt Türk Katılım Bankası, QNB Finansbank, TEB, Türkiye Finans Katılım Bankası, VakıfBank, Vakıf Katılım Bankası, Yapı Kredi, Ziraat Katılım Bankası ve Ziraat Bankası olaraksıralandı. Kredi ve kefalet limitleri ciro aralıkları şöyle: Ciro Kefalet Üst Limiti (TL) Kredi Üst Limiti (TL) 0-3 milyon TL 80.000 100.000 3-25 milyon TL 800.000 1.000.000 25-50 milyon TL 4.000.000 5.000.000 50-125 milyon TL 8.000.000 10.000.000 125 milyon TL üzeri 16.000.000 20.000.000 Konaklama 32.000.000 40.000.000

16 Ekim 2020 Cuma