tatil-sepeti
Yurtdışı lojistik merkezlerine 5 milyon dolar destek

* Yurtdışı lojistik merkezlerinin kurulum, bilişim dahil yatırım, ruhsat ve izin giderleri, yüzde 70 oranında ve merkez başına en fazla 5 milyon dolar tutarında desteklenecek. * Doğrudan veya yurt dışındaki şirketleri ya da şubeleri aracılığıyla açtıkları birimlerin vergileri dahil kira, komisyon, kullanım giderlerine de 3 milyon dolara kadar destek verilecek. Dış pazarlardaki ihracat performansını istikrarlı kılacak altyapı olanaklarını oluşturmak üzere yurt dışında faaliyete geçirilen lojistik merkezlerine destek müjdesi geldi. Söz konusu merkezlerin giderlerinin Destekleme ve Fiyat İstikrar Fonu yoluyla desteklenmesine dair esaslar belirlendi. Resmi Gazete’de yayımlanarak yürürlüğe giren Yurt Dışı Lojistik Merkezlerinin (YDLM) Desteklenmesi Hakkında Cumhurbaşkanı Kararı’na göre,şu destekler verilecek. KİŞİ BAŞI 100 BİN DOLAR * YDLM’lerinfaaliyete geçirilmesine yönelik kurulum, bilişim dahil yatırım, ruhsat ve izin giderleri yüzde 70 oranında ve merkez başına en fazla 5 milyon dolar tutarında desteklenecek. * Doğrudan veya yurt dışında faaliyet gösteren şirketleri ya da şubeleri aracılığıyla açtıkları birimlerin vergileri dahil kira, komisyon, kullanım giderleri kapsamında destek oran ve tutarı ilk iki yıl yüzde 70, diğer yıllar yüzde 50 olarak belirlendi. YDLM başına yıllık en fazla 3 milyon dolar destek verilecek. * Reklam, tanıtım ve pazarlama faaliyetleriyle danışmanlık hizmeti alımına yönelik giderler ile Ticaret Bakanlığınca belirlenecek koşullara uygun olarak istihdam edilen en fazla 10 kişinin brüt ücretine, yıllık kişi başı 100 bin doları geçmemek kaydıyla, ilk iki yıl yüzde 70, diğer yıllar yüzde 50 destek sağlanacak. YDLM başına yıllık en fazla 700 bin dolar destek verilecek. DESTEK SÜRESİ 5 YIL * Kira, komisyon ve kullanım giderleri ile reklam, tanıtım ve pazarlama faaliyetleri giderlerine ilişkin desteklerden 5 yıl süreyle yararlanılabilecek. * Kullanıcıların gümrükleme ve genelgeyle belirlenen diğer giderleri yıllık en fazla 100 bin dolar desteklenecek. Desteklenme süresi en fazla 5 yıl olacak. * Bakanlık, son 3 yıllık ortalama kapasite kullanım oranı en az yüzde 50 olanlara 5 yıla kadar ilave destek süresi verebilecek. Toplam destek süresi 10 yılı aşmayacak. İHRACATÇILARIMIZIN REKABET GÜCÜ ARTIRILACAK Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, yurt dışı lojistik merkezlerin desteklenmesiyle dış ticaret maliyetlerinin azalacağını belirterek, “Ürünlerimiz yeni pazarlara etkin ve verimli yoldan ulaştırılacak. Böylece ihracatçılarımızın rekabet gücü artırılacak” dedi. Bakan Pekcan, Twitter hesabından paylaştığı mesajda, sürdürülebilir ihracat artışına katkı sağlayacak, Türk ihraç ürünlerine depolama, elleçleme, dağıtım gibi hizmetler sunacak yurt dışı lojistik merkezlerindesteklenmesine yönelik Cumhurbaşkanı Kararı’nın yürürlüğe girdiğini hatırlattı.Pekcan, “Kararın başta ihracatçılarımız olmak üzere ülkemiz ekonomisi açısından hayırlı olmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı. BAŞVURULAR TİCARET BAKANLIĞI’NA YAPILACAK YDLM’lerin destek kapsamına alınması için işbirliği kuruluşlarınca fizibilite raporu hazırlanarak, ayrıntıları genelgede belirlenen projeyle Ticaret Bakanlığı’na başvurulacak. Projenin Bakanlıkça uygun bulunması gerekiyor. Destek kapsamına alınan lojistik merkezler ticaret müşavirliği, ataşelikler veya Bakanlık temsilcisinin koordinasyon ve denetimine tabi olacak. En fazla 6 YDLM desteklenecek. Süresi bitmeden destek kapsamından çıkarılan YDLM yerine Bakanlık yeni bir merkezi destek kapsamına alabilecek. YDLM’lerde sadece Türk ihraç ürünlerine lojistik hizmet verilebilecek.

20 Ekim 2020 Salı

Yabancıya konut satışında beş aydır yükseliş sürüyor

Yabancıya konut satışında yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgını öncesi seviyeler görülürken, üst üste 5 aydır yükseliş devam ediyor. Salgının en fazla etkilediği sektörlerin başında gelen inşaat sektörü, hükümetin aldığı proaktif tedbirler ve kamu bankaları öncülüğünde sektörün düşük maliyetli kredi imkanı sayesinde satışlarda pandeminin izlerini silmeyi başardı. Covid-19’un yurt içinde ilk görüldüğü mart ayında gerilemeye başlayan ve nisanda da 790 adetlik satışla son 7 yılın en düşük seviyesini gören yabancıya konut satışları, mayıs ayıyla birlikte tekrar yükselişe geçti. 5 BİN 269 ADET Üst üste 5 ay artış gösteren yabancıya konut satışı, bu yılın eylül ayında 5 bin 269 adetle hem bu yılın en yüksek hem de tarihin en fazla satış yapılan ikinci eylül ayı verisi olarak kayıtlara geçti. Eylül ayında yabancıya konut satışı, geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 26.1, bir önceki aya göre yüzde 35.3 arttı. Böylece yabancıya konut satışı, pandemi öncesi yüksek seviyelerine dönmüş oldu. Bu yılın ocak-eylül döneminde toplam 26 bin 165 adet konut yabancıların olurken, geçen yılın aynı döneminde bu sayı 31 bin 925 seviyesinde gerçekleşmişti. Bu veriler geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 18’lik düşüşe işaret etse de sektör temsilcileri, yılın son çeyreğinde yükseliş ivmesinin devam edeceğini ve yılı 40 binin üzerinde bir satışla tamamlayabileceklerini söyledi. 5 BİNİN AŞILMASI KIYMETLİ Gayrimenkul Yurt Dışı Tanıtım Derneği (GİGDER) Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Akbal, uluslararası yatırımcıya konut satışlarında eylülde yaşanan yüzde 26.8’lik artışın, gelecek adına umut verdiğini söyledi. Uluslararası yatırımcının Türkiye’ye ilişkin konut talebinin gün geçtikçe arttığını dile getiren Akbal, yılın ilk 9 ayında yabancıya 26 bin 446 konut satıldığını bildirdi. Akbal, Türkiye’de uluslararası yatırımcıya satılan konut sayısının pandeminin etkilerinin azalmasıyla yükseldiğine işaret ederek, “Pandemiye rağmen 5 bin rakamının aşılmış olması oldukça kıymetli. Avrupa ile rekabette artık öne geçmeye başladığımızın güçlü bir işaretidir” değerlendirmesinde bulundu. İSTANBUL’DA TARİHİN EN YÜKSEK EYLÜL SATIŞI Yabancıların en fazla tercih ettiği ve geçen ay 2 bin 370 adetlik satışla tarihin en yüksek eylül konut satışının görüldüğü İstanbul’da, bu yılın 9 ayında toplam 11 bin 966 konut yabancıların oldu. Antalya, satılan 1.018 konutla yabancıların en çok tercih ettiği ikinci il oldu. Antalya’yı 347 konutla Ankara, 239 Bursa ve 168 konutla Yalova takip etti. Yabancılar, 9 aylık dönemde Antalya’dan 5 bin 125, Ankara’dan 1.829, Bursa’dan 882 ve Yalova’dan 821 konut satın aldı. EN FAZLA İRANLILAR ALDI Türkiye’den eylülde en fazla konutu, 908 adet ile İranlılar aldı. İranlıları 826 konutla Iraklılar ve 448 konutla Ruslar izledi. Yılın ilk üç çeyreğinde liderliği 4 bin 716 konutla İranlılar sürdürdü. Söz konusu dönemde Iraklılar 4 bin 165, Ruslar 1.895, Afganlar 1.277 ve Azeriler 711 konutun sahibi oldu.

20 Ekim 2020 Salı

Dünya buğday stoklama telaşında

Uluslararası Un Sanayicileri ve Hububatçılar Birliği (IAOM) Başkanı Eren Günhan Ulusoy, Türkiye un sektörünün pandemi döneminde önemli bir sınavı başarıyla verdiğini söyledi. Pandemi öncesine göre perakende tarafında halen yüksek bir tüketim gördüklerini belirten Ulusoy, “Salgında ikinci bir dalgaya karşı hammadde, üretim, ambalaj ve paketleme kapasitesi olarak gerekli hazırlıkları tamamlamış durumdayız. Sektörümüz, 2020’nin 9 ayında 2 milyon tonun üzerinde ihracat gerçekleştirdi. Son 7 yıldır dünyada ihracat şampiyonu olan sektörümüz, bu yılı da yeni bir ihracat rekoruyla kapatmaya hazırlanıyor” dedi. KÜRESEL ÜRETİM 770 MİLYON TON Türkiye’deki buğday rekoltesinin, TÜİK’in ilk tahminlerine göre 20.5 milyon ton olarak tamamlandığını ve geçen yılın yüzde 7 üzerinde bir üretim rakamı tahmini yapıldığını hatırlatan Ulusoy, “Biz bu üretimin bir miktar daha aşağıda olabileceğini tahmin ediyoruz. Ancak her halükarda 19 milyon ton Türkiye tüketiminin üzerinde bir üretim söz konusu. Yani iyi bir rekolte geçirdik. Dünyaya baktığımız zaman ise 770 milyon tonluk bir rekolte üretimi, buna karşılık 750 milyon tonluk bir buğday tüketimi söz konusu. Bu sayede dünyadaki buğday stokları 320 milyon tondan 330 milyon tona yükselecek” diye konuştu. STRATEJİK ÜRÜN OLDU Dünya buğday fiyatlarında ciddi bir hareketlilik görüldüğünü ve pandemi döneminde birçok ülkenin kendi stoklarını güçlendirme çalışması yaptığını vurgulayan Ulusoy, şu bilgileri verdi: “Pakistan normal süreçte hiç ithalat yapmayan bir ülkeyken, üst üste ihalelerle buğday aldı. Çin’in de kendi stoklarını güçlendirmek için 7 milyon ton ithalat yapacağı öngörülüyor. Mısır ve Suudi Arabistan her yıl olduğu gibi güçlü alımlarına devam ediyor. Bu yüksek alımlar, fiyatların yükselmesine sebebiyet veriyor. Çin’in, yılı 163 milyon ton stokla kapatması bekleniyor ve bu da dünya stokunun yarısı anlamına geliyor. Buğday stratejik bir ürün oldu. Pandemi sonrası ülkeler, buğday stoklamaya başladı. Pek çok ülke tedarikte aksama olmaması için stoklarını yüksek tutuyor.” LİSANSLI DEPO KAPASİTESİ 6 MİLYON TON Lisanslı depoculuğun, Türk tarımının devrim niteliğinde bir gelişmesi olduğunu ve çiftçilere büyük rahatlık sağladığını belirten Uluslararası Un Sanayicileri ve Hububatçılar Birliği Başkanı Eren Günhan Ulusoy, şunları kaydetti: “Ürünlerin pazarlanması, elektronik ürün senetleri sayesinde oluyor. Çiftçimiz için büyük bir kolaylık. Türkiye’de lisanslı depo kapasitesi sezon başı itibariyle 6 milyon tona yükseldi ve hedef 10 milyon tona ulaşmak. Bu rakamın 5 yıl önce 400 bin ton olduğunu değerlendirirsek gerçekten çok hızlı bir yükseliş var. Lisanslı depoculuk, gıda güvenliğinde çok önemli rol oynuyor. Sadece çiftçimiz, tüccarımız, sanayicimiz için değil, tüm halkımız için lisanslı depoculuk kapasitesinin yükselmesi, yaşadığımız salgın ya da dış ticarette herhangi bir aksama, ürün tedarik ettiğimiz ülkelerden ürünün gelmemesi gibi durumlarda gıda güvenliğimizi garanti altına alıyor.”

20 Ekim 2020 Salı

Hal yoksa rüsumu belediyeler alacak

Sebze ve Meyve Ticareti ve Toptancı Halleri Hakkında Yönetmelikte Değişiklik Yapılmasına Dair Yönetmelik, Resmi Gazete’de yayımlandı. Buna göre, malların üretiminin yapıldığı veya satışa sunulduğu ve toptancı hali bulunmayan yerlerde hal rüsumunu belediyeler tahsil edecek. Hal rüsumunun yüzde 50’si, malın üretildiği il belediyesi tarafından bildirilen banka hesabına aylık olarak izleyen ayın 5’inci iş günü sonuna kadar ilgili banka tarafından aktarılacak.

20 Ekim 2020 Salı

Yerli üretime tek elden koordinasyon

Yerli üretimi desteklemek ve Türk sanayinin gelişimine katkı sağlamak amacıyla kısa adı SAİK olan Sanayileşme İcra Komitesi kuruluyor. Konuya ilişkin Cumhurbaşkanlığı Kararnamesinin amacı, kalkınma planları ve programlarda yer alan politika ve hedefler doğrultusunda, yerli üretimin ve teknolojik kabiliyetlerin kamu alımları dahil farklı yollarla geliştirilmesini sağlamak, üreticilerin yatırım, üretim ve finansman süreçlerini kolaylaştırmak ve rekabetçiliklerini artırmak amacıyla karar almak olarak belirtildi. Kararnamede kısa adı SAİK olan Sanayileşme İcra Komitesi’nin kurulması ile görev ve yetkilerine ilişkin usul ve esasları düzenlemek olarak gösterildi. KAPSAMI BELİRLENDİ Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi, yerli üretimin ve teknolojik kabiliyetlerin geliştirilmesi amacıyla oluşturulacak Sanayileşme İcra Komitesi’nin yapısı ve faaliyetleri ile bu kapsamda gerçekleştirilecek iş ve işlemleri kapsıyor. Komite; Cumhurbaşkanı’nın başkanlığında, Cumhurbaşkanı’nın görevlendireceği Cumhurbaşkanı Yardımcısı, Sanayi ve Teknoloji Bakanı, Hazine ve Maliye Bakanı, Ticaret Bakanı ile Strateji ve Bütçe Başkanı’ndan oluşacak. Cumhurbaşkanı’nın gerekli görmesi halinde, gündem ile ilgili kurum ve kuruluşun temsilcileri komite toplantılarına davet edilebilecek. KOORDİNASYON BİRİMLERİ Komitenin sekretarya hizmetleri Bakanlık tarafından yerine getirilecek. Sekretarya hizmetlerine ilişkin usul ve esaslar Bakanlık tarafından belirlenecek. Komite tarafından belirlenen kamu kurum ve kuruluşları, sekretarya ile eşgüdüm içinde çalışmak üzere hizmet birimleri arasından Sanayileşme Koordinasyon Birimi görevlendirecek. Komitenin faaliyet giderleri ile politika ve kararları doğrultusunda oluşturulacak destek programlar kapsamında yapılacak harcamalar, Bakanlık bütçesine bu amaçlarla konulacak ödeneklerle karşılanacak.

20 Ekim 2020 Salı