tatil-sepeti
Otomotiv sektörünün Afrika'ya ihracatı salgın öncesi seviyelere ulaştı

Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle,yarın açıklanması beklenen şubat ayı ihracat rakamlarının olumlu olduğuna işaret ederek, "Otomotiv sektöründe Afrika’ya ihracatımız, ocak ayında 128 milyon dolara yaklaşarak salgın öncesi seviyelerini yakaladı. Güney Afrika’ya ocak ayında otomotiv sektöründeki ihracatımız ise yüzde 5 artarak 6,5 milyon dolar seviyesini geçmiştir" dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle, Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB), Ticaret Bakanlığı ve TİM desteğiyle çevrim için düzenlenen Güney Afrika Otomotiv DijitalSektörelTicaret Heyeti Programı'nda yaptığı konuşmada, salgın öncesindetamamladıkları dijitalleşme hamlesiyle işleri sanal ortamda aksatmadan sürdürmeyibaşardıkları ve salgının başından beri, birliklerle beraber,toplamda 55 sanal ticaret heyeti gerçekleştirildiğini bildirdi. Haziran ayı itibarıyla fiziki faaliyetlere de koşullar elverdiği sürece kademeli olarak dönmeyi planladıklarını aktaran Gülle, dijital platformlarda edindikleri tecrübeden yeni dönemde de faydalanmaya devam edeceklerini söyledi. - "BÜYÜKELÇİLİKLERİNAÇILDIĞI ÜLKELERDE İHRACATYÜZDE 27 ARTTI" Türkiye’nin Afrika ile ilişkilerini, dostluk ve kazan-kazan ilkeleri ışığında sürdürdüğüne dikkati çeken Gülle, "Afrika'ya Açılım Politikası sayesinde Kıtayla ilişkilerimiz birçok alanda hızlı ilerleme sağlanmıştır. Türkiye’nin, Afrika Birliği’ne 2005 yılında gözlemci sıfatıyla üye olması, 2008 yılında ülkemizin Afrika Birliği tarafından stratejik ortak olarak ilan edilmesi de bu açılım politikasının somut birer başarı örneğidir. 2013 yılında hayata geçirilen, Afrika Ortaklık Politikasıyla Türkiye kıtada,diplomatik temsilciliklerinin sayısını artırmış, eğitim, kültür, ulaşım, medya gibi birçok alanda kurumsal ilişkilerini kuvvetlendirmiştir."ifadelerini kullandı. Ayrıca büyükelçiliklerin açıldığı ülkelerde ihracatın yüzde 27 arttığının tespit edildiğini dile getiren Gülle, bu ülkeler arasında Afrika ülkelerinin öne çıktığını ve dünyanın milli gelirine oranla en çok yardım yapan ülkesi olan Türkiye’nin kıtada insani yardım ve kalkınma yardımı faaliyetlerini de kesintisiz bir şekilde sürdürdüğünü anımsattı. - "TÜRKİYE,AFRİKA KITASI'NINEN BÜYÜK ONUNCU TEDARİKÇİSİ" İsmail Gülle, Türkiye’nin 2019 yılında 16 milyar 945 milyon dolar ihracat hacmiyle, Afrika’nın toplam ithalatından yüzde 3 pay alarak Kıta’nın en büyük onuncu tedarikçisi olduğunu ifade etti. Kıta'nın önemi gereği, bölgede yaşanan tüm gelişmeleri yakından takip ettiklerini bildiren Gülle, şunları kaydetti: "1 Ocak 2021 itibarıyla yürürlüğe giren, Kıta'daki 55 ülkenin 54’ünün üye olduğu, Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Alanı Anlaşması, Türkiye İhracatçılar Meclisi olarak ana gündem maddelerimizden biridir.Kıtadaki zengin doğal ve beşeri kaynakların, daha etkili bir şekilde kullanılmasına vesile olacağını düşündüğümüz bu anlaşmadan, kıtayla ilişkilerimizi güçlendirmek adına yapabileceklerimiz konusunda hassasiyetle çalışmaktayız.Bu kapsamda gerçekleştirdiğimiz analizlerde, Türkiye’nin Afrika ülkelerine ihraç edebileceği, Afrika ülkelerine ihraç etmediği ancakdiğer ülkelere ihraç ettiği 1.250 ürün tespit ettik. Afrika ülkelerinin bu ürünlerde dünyadan 50,2 milyar dolarlık ithalat yaptığını, Türkiye’nin ise bu ürünlerde Afrika dışı ülkelere 2,2 milyar dolarlık ihracat yaptığını görmekteyiz. Bu araştırmalarımızı bir rapor halinde önümüzdeki günlerde yayımlayacağız." - "GÜNEY AFRİKA CUMHURİYETİ, TÜRKİYE'NİN BÖLGEDEKİ EN ÖNEMLİ TİCARET ORTAKLARINDAN BİRİ" Sahra Altı Afrika bölgesinin en büyük ekonomisi olanGüney Afrika Cumhuriyeti’nin aynı zamanda Türkiye'nin bölgedeki en önemli ticaret ortaklarından biri olduğuna dikkati çeken Gülle, şu bilgileri paylaştı: "Türkiye 2020 yılında, Sahra Altı Afrika ülkelerine bir önceki seneye göre yüzde 4,1 artışla 6 milyar dolarlık ihracat yapmıştır. 2020 yılında Güney Afrika’ya ihracatımız, binde 7 artışla 573 milyon dolar olarak gerçekleşmiştir. Ocak ayında, Güney Afrika’ya ihracatımızyüzde 33 artışla 75 milyon dolara ulaşırken bölgeyle ilişkilerimizin daha da gelişeceğine olan inancımız tazelenmiştir." Gülle, Afrika’ya ihracatta öne çıkan sektörlerincelendiğindeçelik, kimyevi maddeler, hububat ve otomotiv endüstrisinin diğer sektörlerden pozitif ayrıştığını söyledi. Afrika ülkelerine otomotiv sektöründe ihracatın, 2020 yılında salgın kaynaklı tüm olumsuzluklara rağmen, 1 milyar 434 milyon dolar seviyesinde gerçekleştiğini dile getiren Gülle, "Bu ihracatın 64 milyon doları Güney Afrika Cumhuriyeti’ne yapılmıştır. Otomotiv sektöründe Afrika’ya ihracatımız, ocak ayında 128 milyon dolara yaklaşarak salgın öncesi seviyelerini yakaladı. Güney Afrika’ya ocak ayında otomotiv sektöründeki ihracatımız ise yüzde 5 artarak 6,5 milyon dolar seviyesini geçmiştir."diye konuştu. - "TÜRKİYE OTOMOTİV SEKTÖRÜNDEKİ GÜCÜYLE, AFRİKA’DAKİ TÜM İŞ FIRSATLARINI DEĞERLENDİRMEYE HAZIRDIR" Tüm bu rakamların otomotiv sektöründe Türkiye-Afrika ilişkilerinde ciddi bir potansiyelin ve gelişme ivmesinin olduğunu gösterdiğini kaydeden Gülle, Türkiye’nin otomotiv sektöründe ciddi üretim altyapısına ve tecrübeye sahip olduğunu anımsatarak, "Türkiye otomotiv sektöründeki gücüyle, Afrika’daki tüm iş fırsatlarını değerlendirmeye, Kıta'nın dost ve kardeş ülkesi olarak hazırdır."dedi. Gülle ayrıca Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu’nun 2021 yılında Türkiye’de düzenlenmesi öngörülen, 3'üncüTürkiye-Afrika Ortaklığı Zirvesi’nin, gerçekleşmesine yönelik beyanına iştirak ettiklerini ve destekledikleriniifade ederek, Büyükelçilerin de ticaret heyetlerin çalışmalarında büyük katkı sunduğunuvurguladı. "GURUR DUYDUĞUMUZ İHRACAT RAKAMLARINI PAYLAŞACAĞIZ" İsmail Gülle, yarın açıklanması beklenen şubat ayı ihracat rakamlarına ilişkin ise şunları kaydetti: "Geçen yılı koşulların en iyisi, olabilecek rakamın en iyisi şeklinde bitirdiğimizi biliyoruz. Son çeyrekte Cumhuriyet tarihimizin en yüksek 3 aylık ihracatını gerçekleştirdik.Şubat ayı ihracat rakamlarını, Sayın Bakanımızla yarın açıklayacağız. İhracat ailemizle gurur duyduğumuzu ve onlarla ne kadar gurur duysak da az geldiğini gösteren rakamları, başarılarıve performansları inşallah paylaşma imkanı yakalayacağız."

02 Mart 2021 Salı

Türkiye'nin ham çelik üretimi ocak ayında yüzde 12,7 arttı

Türkiye Çelik Üreticileri Derneği (TÇÜD), ocak ayına ilişkin üretim, tüketim ve dış ticaret verilerini açıkladı. Buna göre, Türkiye'nin ham çelik üretimi ocakta geçen yılın aynı ayına göre yüzde 12,7 artışla 3,4 milyon tona çıktı. Geçen yıl 35,8 milyon ton üretim gerçekleştirerek dünyanın yedinci, Avrupa'nın ise en büyük çelik üreticisi olan Türkiye, 2021 yılı ocak ayında da bu konumunu muhafaza etti. Nihai mamul çelik tüketimi ise ocakta yıllık bazda yüzde 15,1 artışla 3,1 milyon ton oldu. Uzun ürün tüketimi yüzde 32,9 ve yassı ürün tüketimi yüzde 2,2 artış gösterdi. DIŞ TİCARET VERİLERİ Türkiye'nin çelik ürünleri ihracatı ocakta geçenyılın aynı ayına kıyasla, miktarda yüzde 15,5 azalarak 1,3 milyon tona, değerde yüzde 1 düşüşle 749 milyon dolara geriledi. İthalat, ocak ayında uluslararası piyasadaki hızlı talep artışının yol açtığı ürün yetersizliği ve çelik üreticilerinin önceliği iç piyasaya vermeleri sebebiyle, geçen yılın aynı ayına göre, miktar yönünden yüzde 14,3 azalışla 1,2 milyon tona inerken, değerde yüzde 12,2 artışla 872 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Geçen yılın ocak ayında yüzde 97,3 olan ihracatın ithalatı karşılama oranı, bu yılın ocak ayında yüzde 85,9 seviyesine geriledi.

02 Mart 2021 Salı

Bankacılık sektörünün aktifleri 6 trilyon lira oldu

Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından, ocakayına ilişkin "Türk Bankacılık Sektörünün Konsolide Olmayan Ana Göstergeleri" raporu yayımlandı. Buna göre, ocaktabankacılık sektörünün aktif büyüklüğü 6 trilyon 44milyar 937milyon lira düzeyinde gerçekleşti. Sektörün aktif toplamı 2020sonuna göre 61 milyar 479milyon lira azalışkaydetti. Bu dönemde sektörün en büyük aktif kalemi olan krediler 3 trilyon 554milyar 598milyon lira, menkul değerler 1 trilyon 14milyar 566milyon lira oldu. Geçen yılın sonuna göre sektörün aktif büyüklüğü yüzde 1, krediler toplamı yüzde 0,6ve menkul değerler toplamı ise yüzde 0,8 geriledi. Ocakta kredilerin takibe dönüşüm oranı da yüzde 4,08olarak kayıtlara geçti. SEKTÖRÜN NET KARI 4MİLYAR 341MİLYON LİRA OLDU Bankaların kaynakları içinde, en büyük fon kaynağı durumunda olan mevduat, ocakta, 2020sonuna göre yüzde 1,1azalarak3 trilyon 418milyar 592milyon liraya düştü. Aynı dönemde öz kaynak toplamı yüzde 0,9artışla 604milyar 717milyon liraya çıktı. Sektörün ocaksonu itibarıyla dönem net karı 4milyar 341milyon lira, sermaye yeterliliği standart oranı yüzde 18,37seviyesinde gerçekleşti.

01 Mart 2021 Pazartesi

Tarım ve Orman Bakanlığı, geçen yıl yaklaşık 1.4 milyon gıda denetimi gerçekleştirdi

Tarım ve Orman Bakanlığı tarafından ülkede gıda güvenilirliğinin sağlanması ve tüketicilerin aldatılmasının önlenmesi amacıyla gıda, gıda ile temas eden madde, malzeme üreten ve piyasaya arz eden işletmelere yönelik resmi kontroller yapılıyor. Bu kontroller, risk esasına göre, ön bildirim gereken haller dışında önceden haber verilmeden yıllık program çerçevesinde yürütülüyor. Resmi kontroller, yıllık numune alma programlarının yanı sıra şüphe, şikayet, ihbar, Tarım ve Orman Bakanlığı İletişim Merkezi, CİMER ve Alo 174 Gıda Hattı kapsamında şikayet edilen ürün ve firmalara yönelik olarak da gerçekleştiriliyor. Resmi kontrollerin sıklığı herhangi bir risk durumunda artıyor. Bakanlığın denetim sonuçlarına göre, 2019'da 1 milyon 215 bin 996 olan resmi kontrol sayısı geçen yıl 1 milyon 356 bin 643'ü buldu. Önceki yıl 16 bin 428 olan, kesilen idari para ceza sayısı da geçen yıl 14 bin 562 olarak gerçekleşti. Bu denetimler sonucu geçen yıl 172 firma için suç duyurusunda bulunuldu. Bu sayı, 2019'da 174 olmuştu. EN FAZLA DENETİM GIDA SATIŞ YERLERİNE YAPILDI Denetimler, gıda üretim ve satış yerleri ile toplu tüketim yerlerine yönelik gerçekleştirildi. Geçen yıl en fazla denetim 603 bin 813 ile gıda satış yerlerine yapıldı. Buralara 5 bin 975 adet idari para cezası kesildi, savcılığa 49 suç duyurusunda bulunuldu. Toplu tüketim yerlerinde 538 bin 204 denetim yapılırken, buralarda 3 bin 59 adet para cezası verilip, 30 suç duyurusu gerçekleştirildi. Gıda üretim yerlerinde de 214 bin 626 denetime imza atıldı. Bu denetimlerde 5 bin 528 idari para cezası kesildi ve yapılan suç duyurusu sayısı 93'ü buldu. Gıda kontrol görevlisi sayısı da geçen yıl 7 bin 137 oldu. FİRMALAR KAMUOYUYLA PAYLAŞILDI Bakanlıkça, tüketicilerin denetim sürecine katılması için Alo 174 Gıda Hattı da yoğun şekilde kullanılıyor. Bu hatta geçen yıl 93 bin 548 başvuru yapıldı. Bu başvuruların 93 bin 548'i sonuçlandırıldı ve 3 bin 322 adet cezai işlem uygulandı. Bakanlık denetimleri sonucu taklit ve tağşiş yaptığı kesinleşen firmalar kamuoyuna ilan edilirken, bu kapsamda geçen yıl 435 firmaya ait 789 parti ürün duyuruldu. Gıda kontrol laboratuvarlarına yönelik denetimler kapsamında da geçen yıl 18 kamu ve 48 özel laboratuvarda çalışma yapıldı. Söz konusu denetimler sonucu toplam 15 idari para cezası kararı verildi.

01 Mart 2021 Pazartesi

Türk deri sektörü, Avrupa'dan gelen alım talepleriyle umutlarını artırdı

Ege Deri ve Deri Mamulleri İhracatçıları Birliği Başkanı Erkan Zandar, Türk deri ürünleri sektörünün, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) aşılama çalışmaları ve normalleşme sinyalleriyle umutlarını artırdığını ifade etti. Özellikle Avrupa'da açılmalara yönelik sinyallerin gelmesinin siparişlere de yansıdığını, nisan ayıyla beraber dış taleplerde önemli bir artış beklediklerini kaydeden Zandar, salgın süreciyle tedarik zincirinde önemli değişiklikler yaşandığını dile getirdi. Bu dönemde Avrupalı alıcıların iş yapma modellerini gözden geçirdiğini, artan lojistik maliyetlerinin Türk firmalarına avantajlar sağladığını vurgulayan Zandar, "Avrupa, Çin'deki yüksek kapasiteli üretim yapan fabrikalara çok gerek olmadığının farkında. Özellikle lojistik maliyetlerin artması onların bu bölgelere doğru kaymasında çok büyük bir etken. Bunun dışında da stoklu çalışma sisteminden hızlı alımlara doğru bir yönelme var. Bu da bizim gibi esnek üretim imkanı olan, siparişlere hızlı cevap veren ülkeler için büyük avantaj." değerlendirmesinde bulundu. Yaklaşık 2 yıldır Avrupalı büyük tekstil gruplarının Türkiye'ye ilgi göstermeye başladığını ifade eden Zandar, bunun diğer sektörleri de olumlu etkilediğini belirtti. Zandar, ayakkabıda Avusturya'dan büyük bir alım grubunun üretimini Vietnam'dan Türkiye'ye kaydırdığına işaret ederek, "Bu ilgi alaka devam ediyor. Ülkemizi ziyarete gelen, üretim hatlarında incelemelerde bulunan ve ürünlerini buradan almak isteyen çok ciddi firmalar var." dedi. Sektör olarak 2021 Eylül'de ihracatta hızlı bir ivme yakalama beklentisinde olduklarını belirten Zandar, 2021'de 2019 ihracat rakamlarını yakalamayı hedeflediklerini vurguladı. "ABD'DEN YOĞUN TALEP VAR" Birliğin Başkan Yardımcısı ve İzmir Ticaret Odası Meclis Üyesi Halil Gündoğdu ise saraciye sektöründe de beklentilerin yüksek olduğunu söyledi. Çin'de üretim yaptıran firmaların Türkiye'ye yöneldiğini ifade eden Gündoğdu, "Şimdiden talepler gelmeye başladı. İlk olarak numuneleri gönderdik. Bunlar işe de dönecektir. Özellikle Avrupa'daki büyük zincir markalar tedarik anlamında Çin'de verdikleri büyük siparişlerden kaçıp Türkiye gibi daha yakın bölgelerde daha düşük adetlerde üretimle ilgili girişimlerde bulunuyor." diye konuştu. Saraciyede yılın ikinci yarısından itibaren hızlı toparlanmanın başlayacağını kaydeden Gündoğdu, "Son dönemde ABD'den de ciddi talepler gelmeye başladı. ABD'nin Çin'deki deri ve deri mamullerine kota uygulaması söz konusu. Bu da bizim için çok büyük bir avantaj. Bu avantajları sürdürebilmek için mücadele vereceğiz." dedi. Türkiye İhracatçılar Meclisi rakamlarına göre, Türkiye'nin deri ve deri mamulleri ihracatı 2019'da 1 milyar 665 milyon dolar olarak kayıtlara geçerken, geçen yıl salgının olumsuz etkileri nedeniyle yaklaşık yüzde 20 düşüşle 1 milyar 333 milyon dolar ihracat yapılabilmişti. Sektörün ihracatı içinde 819 milyon dolarla ayakkabı ve 180 milyon dolarla saraciye ürünleri büyük bir pay almıştı.

01 Mart 2021 Pazartesi