HABER: E. BUSE YETER-SİMAY DOĞRUEL Geride bıraktığımız Ramazan Bayramı’nda, gençler şeker ve çikolata çeşitlerini tanıtarak hem eğitim harçlıklarını çıkardı hem de yeni bir mesleğe adım attı. Son yıllarda şekerleme markaları, özellikle dini bayramlar öncesinde gençleri çikolata, şeker ve benzeri ürünleri tanıtmak için market içlerinde açtıkları stantlarda part time istihdam etti. Bu sayede markalar rekabetçi konumlarını korurken, gençler de okullarını aksatmadan para kazanma fırsatı buldu. 600 MİLYONLUK PAZAR Türkiye’deki hediyelik ve ikramlık çikolata ve bayram şekeri pazarının büyüklüğü 600 milyon liraya ulaştı. Bu bayram ikramlık çikolatanın kilogram perakende satış fiyatı 30-40 lira, bayramlık şekerin kilogram perakende satış fiyatı 15-25 lira arasında değişti. Şirketler, geride bıraktığımız Ramazan Bayramı ve önümüzdeki Kurban Bayramı’nda 300 milyon TL’lik şeker satışı hedeflediklerini belirtti. Öte yandan büyük markalar özellikle bayram dönemlerinde satış noktalarında tercih ettikleri gençlerle binlerce ilave istihdam sağladı. EĞİTİM DE VAR Gençler bu işten para kazanmanın yanı sıra, aldıkları eğitimle disiplin sahibi olmayı, sorumluluk almayı ve düzgün bir şekilde insanlarla iletişim kurmayı öğrendi. Mağazacılık, satış ve pazarlama alanlarında kariyer hedefi olan gençler, part time işe başlamadan önce mesleki yeterlilik eğitimi aldı. Gençler, eğitimden sonra satış ve sunum yerlerindeki görevlerine başladı. YAŞ GRUBU Bu operasyonlar sırasında firmalar, en az lise, tercihen üniversite mezunu (18-27 yaş aralığındaki) gençleri tercih etti. Böylelikle üniversite adayları, öğrenciler ve yeni mezunlar harçlıklarını çıkarırken, çalışma hayatına da bir başlangıç yaptı. ÇALIŞMA ÜCRETLERİ Çalışma durumuna göre şekerleme markalarından 80 ila 250 TL arasında değişen ücret alan part time çalışanlar, daha uzun süreli çalışmada, aylık 2 bin TL ve üzeri geliri rahatlıkla elde etti. Marketlere göre farklılık göstermekle birlikte part time çalışan gençler genellikle akşam 18.00-22.00 arasında mesai yaptı. Gençler, hafta sonları ise 1 tam gün çalıştı. KALICI İSTİHDAMA ADIM Çikolata ve şekerleme firmaları, özellikle İstanbul gibi büyük şehirlerde hizmet verecek gençleri, kariyer siteleri veya birlikte çalıştıkları ajanslar aracılığıyla seçti. Firmalar, insan kaynağı tedariki için mevcut İK veri tabanlarından da faydalandı. Firmalar, çalışmasından memnun kalınan gençleri, gelecek bayramlar için de veri tabanına kaydetti. Gençlerin bu tecrübelerinin sıklıkla kalıcı istihdama da dönüştüğü belirtildi. ÇALIŞANLARIN SORUMLULUKLARI Marka bünyesinde bulunan ürünlerin genel düzeninden sorumlu olacak. Ürünlerinin tanıtımını ve satışını yapacak. Müşterileri marka ve ürünler hakkında bilgilendirecek. Ürünlerin teşhir, satış ve stok takibi süreçlerini yürütecek. GENÇLERDE ARANAN NİTELİKLER İletişim becerileri gelişmiş ve ikna kabiliyeti yüksek. Güler yüzlü, diksiyonu düzgün ve dış görünümüne özen gösteren. Disiplinli, dikkatli ve sonuç odaklı. Sorumluluk bilinciyle çalışmayı ilke edinmiş. Satış odaklı ve satışı seven. PART TİME ÇALIŞMANIN AVANTAJLARI Ek gelir kazanmak için en iyi yöntemlerden biri. SGK gibi sosyal hakları alabiliyor. Öğrencileri iş hayatına hazırlıyor. Öğrenciler okulları bittiğinde işi bildikleri için bu tarz işlerde seviye atlayarak çalışmaya devam edebiliyor. Gençlerin zamanının büyük bir kısmı kendilerine kalıyor. Gençlerin sosyal diyalog tecrübesi artıyor. RAKAMLARLA SEKTÖRÜN PROFİLİ Dünyanın en fazla çikolata tüketen ülkesi İsviçre. Kişi başına 8.7 kilogram çikolata tüketen İsviçre’yi, 7 ile 8 kilogram arasındaki tüketimlerle yine Avrupa ülkeleri izliyor. Türkiye’de ise kişi başı çikolata tüketimi 3.1 kilogram. Şekerleme pazarında Türkiye ile Avrupa arasındaki tüketim farkı daha yüksek. Avrupa ülkelerinde tüketim ortalama 4-5 kilogram arasında seyrederken, Türkiye’de miktar 1.5 kilogram düzeyinde. Bayramlarda çikolata tüketimi artıyor. Türk halkı, paketli çikolatayı bayram ziyaretlerine götürmeyi, dökme çikolatayı evinde misafirlerine ikram etmeyi tercih ediyor. Bayram dönemlerinde özellikle fındık, fıstık çeşnili ve krema dolgulu çikolata seçenekleri tercih ediliyor. Dökme çikolata en fazla İç Anadolu’da, paketli ikramlık çikolata ise Marmara’da rağbet görüyor. İkramlık şekerlemenin yüzde 75’i Ramazan Bayramı döneminde tüketiliyor. Şekerlemenin yüzde 46’sı Doğu ve Güneydoğu Anadolu’da tüketilirken, bu bölgeleri sırasıyla İç Anadolu, Marmara, Akdeniz, Ege ve Karadeniz takip ediyor.

10 Haziran 2019 Pazartesi

HABER: SERRA YILDIRIM / RECEP MUTLU Ramazan Bayramı’nın yaklaşmasıyla geleneksel tatlı ve kahve ikramı için de hazırlıklar hızlandı. Büyük marketlerin yanı sıra bayram alışverişinin değişmez adresi Eminönü’nde asırlık kahve markalarının da satışı arttı. Mısır Çarşısı’na gelen tüketiciler başta Kurukahveci Mehmet Efendi olmak üzere Kahve Dünyası, Nuri Toplar gibi kahve markalarının önünde kuyruklar oluşturuyor. YENİ TATLAR Bayramın vazgeçilmezi baklava ve tatlıların ardından tüketilen kahve, gün geçtikçe artan çeşitleriyle farklı damaklara hitap ediyor. Kahve kültürü, Türk kahvesinin yanısıra son yıllarda farklı ülkelerden gelen kahve türleri ile de zenginleşiyor. Özellikle kendi markalarını cafe konseptinde tüketiciye sunan işletmeler, her geçen gün yeni bir kahve çeşidini menüsüne ekliyor. MESAİ AYARI Eminönü’ndeki Brew Cafe yetkilileri, hem cafe hem de farklı kahve lezzetlerine olan ilginin özellikle Ramazan ayı boyunca 21.00-23.00 saatleri arasında arttığını söylüyor. Ayrıca yabancı turistlerin de bu lezzetlere ilgi gösterdiğini belirtiyorlar. Mesai saatlerini Ramazan’a göre ayarlayan kahve işletmecileri, en çok cappuccino ve filtre kahvenin tercih edildiğini dile getiriyor. LEZZET TERCİHİ YAŞA GÖRE DEĞİŞİYOR Yaş gruplarına göre farklı lezzetlerde kahve tercih ediliyor. Gençler daha ziyade latte, cappucinoyu tercih ederken, ilerleyen yaş grupları, başta Türk kahvesi olmak üzere filtre kahve, cortado ve espresso içmeyi seviyor. PETROLLE YARIŞIYOR Kahve, vücuttaki şekeri dengelediği için özellikle bayramlarda yemek veya tatlı üzerine tercih ediliyor. Dünyada ekonomisi ve pazarı giderek büyüyen kahve, petrolden sonra en büyük ticari hacme sahip ikinci ürün olarak dikkat çekiyor. TURİSTLERİN TERCİHİ ‘COLD BREW’ İşletmelerin son dönemde menülerine eklediği yeni lezzet ise ‘cold brew’. Yaklaşık 16 saatte hazırlanan ‘cold brew’, bir gün soğuk ortamda bekletildikten sonra servis ediliyor. Cold brew tadının sert olmasından dolayı özellikle yabancı turistler tarafından yoğun rağbet görüyor.

31 Mayıs 2019 Cuma

HABER: OSMAN KUVVET İstanbul Ticaret Odası (İTO) Spor Kulübü, önem verdiği altyapı çalışmalarının yanı sıra gençler için sosyal projeler de hayata geçiriyor. Türk basketboluna oyuncu kazandırmayı, kulübün altyapısını güçlendirmeyi ve gençler arasında spor bilincinin artırılmasını hedefleyen İTO Spor, mart ayından bu yana Kadıköy’deki tüm ilk ve orta dereceli okullarda tarama çalışmaları yapıyor. Üç aydır verimli bir şekilde devam eden tarama çalışmalarına, Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürü Sadık Aslan da destek veriyor. İTO Spor’un genç yeteneklerle antrenmanları ise her hafta cumartesi ve pazar günleri sürdürülüyor. Antrenmanlara katılan öğrencilere, basketbol temel eğitimi veriliyor. HAZİRANA KADAR Haziran ayının ilk haftasına kadar devam edecek tarama çalışmaları ve antrenmanlara, 10-14 yaş grubundaki gençler ücretsiz olarak katılabiliyor. Proje sonunda üstün performans gösteren genç sporcular, İTO Spor takımlarında oynatılmak üzere kulüp altyapısına dahil edilecek.

31 Mayıs 2019 Cuma

İTO Başkanı Şekib Avdagiç: - "Türkiye bu daralmadan çıkacak güçlü bir ekonomik yapıya sahiptir. Yeter ki, büyümeyi taşıyan sütunları yeniden güçlü hale getirelim" - "Ekonomide 2019'un ilk çeyreğinde her ne kadar geçen yılın aynı dönemine göre beklentiler paralelinde 2,6 daralma yaşansa da çeyreklik bazda büyümeye geçildiğini görüyoruz" - "İkinci çeyreğe etki edecek öncü göstergeler yeniden canlanmanın başladığına işaret ediyor" - "Türkiye bütün kesimleriyle birlikte ekonomiye odaklanmalı. Türkiye'de ekonominin büyüme rüzgarları tekrar esmeli" İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, yılın ilk çeyreğinde ekonomide yüzde 2,6'lık daralma yaşandığını belirterek, "Türkiye daralmadan çıkacak güçlü bir ekonomik yapıya sahiptir. Yeter ki, biz büyümeyi taşıyan sütunları yeniden güçlü hale getirelim" dedi. Avdagiç, Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından bugün açıklanan 2019 yılı ilk çeyreğine ilişkin büyüme verisini değerlendirdi. Ocak-martta her ne kadar geçen yılın aynı dönemine göre beklentiler paralelinde yüzde 2,6 daralma yaşansa da çeyreklik bazda büyümeye geçildiğini aktaran Avdagiç, "Büyümenin alt başlıklarına baktığımız zaman, bu yılın ilk çeyreğinde 2018 son çeyreğine göre yüzde 1,3 büyüme sağlanmasını, ekonominin yeniden bir toparlanma sürecine girildiğini göstermesi bakımından önemli buluyoruz." değerlendirmesini yaptı. Avdagiç, özellikle imalat sanayisinde çeyreklik dönemde yüzde 3,4 gibi yüksek bir oranda artışın yaşanmasının, bu performansı daha da anlamlı kıldığını belirterek, memnuniyet verici bu gelişmenin, yılın ikinci çeyreğinde de devam edeceğini beklediklerini aktardı. İkinci çeyreğe etki edecek öncü göstergelerin de yeniden canlanmanın başladığına işaret ettiğini vurgulayan Avdagiç, "Özellikle tüketim harcamaları ile yatırım eğiliminde olumlu trendin, ikinci çeyrek büyümesine daha fazla katkı vereceğini tahmin ediyoruz. Kur tarafında istikrarın sağlanması, özel sektörün uygun maliyetle finansmana erişimi ve bütçe performansının artırılmasına bağlı olarak, büyümenin yıl sonunda, beklentilerin de üzerinde makul bir düzeyde gerçekleşebileceğini tahmin ediyoruz." ifadelerini kullandı. "SAHİP OLDUĞUMUZ EFORU EKONOMİ DIŞI ALANLARDA TÜKETMEMELİYİZ" Avdagiç, Türkiye'nin bütün kesimleriyle birlikte ekonomiye odaklanması gerektiğini belirterek, "Türkiye'de ekonominin büyüme rüzgarları tekrar esmeli. Bunu da hep birlikte başaracağız. Ülke olarak sahip olduğumuz eforu ekonomi dışı alanlarda tüketmemeliyiz. İş dünyası olarak biz, seçimlerin geride kalmasıyla birlikte artık tek odağımız ekonomi olmalı diye düşünüyoruz. Beklentimiz bu yönde." değerlendirmesinde bulundu. Türkiye'nin bu daralmadan çıkacak güçlü bir ekonomik yapıya sahip olduğunu vurgulayan Avdagiç, büyümeyi taşıyan sütunların yeniden güçlü hale getirilmesi gerektiğine işaret etti. Ekonomik büyüme trendinin tesis edilmesi için hükümetin aldığı tedbirlere ve hala finansman maliyetlerinin çok yüksek olduğuna değinen Avdagiç, açıklamasında şu ifadelere yer verdi: "Hükümetin reel sektörü güçlü ve ayakta tutmak için aldığı tedbirler, makul kredi faizleriyle daha da güçlü hale gelecektir. Bu bağlamda enflasyonun düşürülmesi büyük önem taşımaktadır. Faizler konusunda kamu ile birlikte özel bankaların da bu konuda istekli ve ön alan bir gayret içinde olması gerekir. Özel bankalar da bu konuda adım atarak devletin ve reel sektörün gayretini yalnız bırakmamalı. Bankacılık sektörü, geleceğinin reel sektörle birlikte olmaktan geçtiğini unutmamalı. Yüksek faiz oranları, reel sektörün ayakta kalmasını zorlaştırıyor. Çünkü satışlar canlanmayınca üretimin canlanmasını bekleyemeyiz. Üretim canlanmayınca da yatırım arzusu sınırlı kalacaktır. Ekonomi aynı zamanda beklenti demek. Politikaları yeniden kalibre ederken, ekonomide beklentilere en iyi şekilde yön vermek zorundayız."

31 Mayıs 2019 Cuma

İTO Başkanı Avdagiç: - “Yargı reformu, bugüne kadar yapılan bütün reformların anasıdır.” - “Strateji belgesinin, Türkiye’nin ihtiyacı olan daha öngörülebilir bir yatırım ortamının oluşmasında ciddi bir katalizör işlevi göreceğine inanıyoruz.” - “Düzenlemeler Türkiye’nin AB’ye tam üyelik hedefine bağlılığının da teyit belgesi niteliğini taşımaktadır.” İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından kamuoyu ile paylaşılan Yargı Reformu Strateji Belgesi için, “Yargı reformu, bugüne kadar yapılan bütün reformların anasıdır. Ortaya konan hedefler, tüm ekonomik tedbirlerin reel sektör tarafından içselleştirilmesini de sağlayacaktır” değerlendirmesinde bulundu. Avdagiç yaptığı yazılı açıklamada, iş ortamının iyileştirilmesi için de yargı sisteminin doğru ve güvenilir işlemesinin yerli ve uluslararası yatırımlar için çok önemli olduğunu vurguladı. Avrupa Birliği kriterlerine ve hedefine vurgu yapılmasını da önemli bulduklarını belirten Avdagiç, Yargı Reformu Strateji Belgesi ile AB’ye tam üyelik hedefinin güçlendiğini söyledi. Şekib Avdagiç, “Strateji belgesinin, Türkiye’nin ihtiyacı olan daha öngörülebilir bir yatırım ortamının oluşmasında ciddi bir katalizör işlevi göreceğine inanıyoruz” ifadesini kullandı. Avdagiç, toplumda adalet duygusunun güçlendirilmesi, kişi hak ve özgürlüklerinin geliştirilmesi, adalet hizmetlerine erişimin kolaylaştırılması, uyuşmazlıkların alternatif çözüm yöntemleriyle hızlandırılmasını hedefleyen düzenlemelerin demokrasimizi güçlendireceğini vurguladı. İTO Başkanı Avdagiç, şunları kaydetti: “Türkiye, Yargı Reformu Strateji Belgesi ile ana istikametinin halkına, bölgesine ve yatırımcıya güven vermek olduğunu bir kez daha göstermiştir. Biliyoruz ki, Türkiye’nin ekonomik anlamda yeni bir raya geçmesini sağlayacak en büyük yapısal reform, yargı reformudur. Girişimciye dost, emekçiye dost, yabancı yatırımcıya dost, kısacası ekonomi dostu bir hukuksal yaklaşım, Türkiye’nin ekonomik ufkunu genişletecektir. Yargı reformunda ne kadar başarılı olursak, Türkiye’yi ekonomik açıdan da o kadar güvenli bir liman haline getirebiliriz. Cumhurbaşkanımızın 9 amaç, 63 hedef ve 256 faaliyet ile ana başlıklarını ve ruhunu ortaya koyduğu Yargı Reformu Strateji Belgesi’ni iş dünyası olarak büyük memnuniyetle karşılıyoruz. Düzenlemeler Sayın Cumhurbaşkanı’nın da ifade ettiği gibi, diğer yandan da Türkiye’nin Avrupa Birliği’ne tam üyelik hedefine bağlılığının da teyit belgesi niteliğini taşımaktadır. Bu konudaki siyasi irade ortaya konulmuştur. Sıra artık, ilgili yasa ve düzenlemelerin bir an önce hazırlanması ve zaman geçirilmeden uygulamaya konulmasındadır.”

30 Mayıs 2019 Perşembe