İletişim Başkanlığı tarafından, Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında gerçekleştirilen Savunma Sanayii İcra Komitesi Toplantısına ilişkin açıklama yapıldı. Savunma sanayisindeki gelişmelerin ele alındığı toplantıda,Türk Silahlı Kuvvetleri ve güvenlik birimlerinin kullandığı yerli ve milli sistemlere yenilerini eklemeye yönelik elektronik harp, siber güvenlik, muhabere, silah, mühimmat, füze ile muhtelif platformlara ilişkin çeşitli projelerin karara bağlandığı belirtildi. Açıklamada, şunlar kaydedildi: "Toplantıda, Türk Silahlı Kuvvetlerimizin ve güvenlik birimlerimizin son dönemde sınırlarımız içinde ve sınır ötesinde büyük bir başarıyla sürdürdüğü harekatlarda kullandığı pek çok sistemin Türk savunma sanayiinin tasarladığı, geliştirdiği ve ürettiği ürünler olduğu gündeme getirilerek, yerli ve milli savunma sanayiinin önemi ve değeri bir kez daha vurgulanmıştır. Kovid-19 kaynaklı salgın sürecinde savunma sanayimizin kritik projelerde herhangi bir aksamaya izin vermeden çalıştığı, yerli ve milli teknoloji alanında önemli başarılara imza attığı belirtilen toplantıda, salgın sonrası dönemde de çalışmaların büyüyen bir kararlılıkla devam edeceği, sektörler arası tecrübe paylaşımına ve ihracata özel bir önem verileceği dile getirilmiştir. Türkiye tam bağımsız savunma sanayi yolunda kararlı bir şekilde yoluna devam edecektir."

12 Ağustos 2020 Çarşamba

Dünya Bankası, Türkiye Ekonomik İzleme Raporu'nun Ağustos 2020 sayısını ‘Yelkenleri Ayarlamak’ başlığıyla yayımladı. Güncel ekonomik gelişmelerin değerlendirildiği ve Türkiye'deki ekonomik beklentilere ilişkin analizlerinin sunulduğu raporda, "Kovid-19 vakalarında başlangıçta yaşanan aniyükselişe rağmen Türkiye'nin, ülkeler arasındaki karşılaştırmalar ışığında, virüsün yayılmasını veolumsuz sağlık etkilerini nispeten daha hızlı kontrolaltına aldığı görülmektedir"değerlendirmesinde bulunuldu. Raporda,virüsü kontrol altına almaya yönelik önlemlerin sürdürülmesinin, kırılgan durumdaki hane halklarının desteklenmesinin ve etkin bir ekonomik politika bileşiminin sürdürülebilir toparlanmanın sağlanmasında kilit önem taşıdığı vurgulanarak, "Diğerülkelerde de olduğu gibi, mevcut kırılgan trendinsürdürülebilirliği için ihtiyatın elden bırakılmamasıgerekmektedir" ifadesi kullanıldı. KOVİD-19, EKONOMİ İYİLEŞME SÜRECİNİ RAYDAN ÇIKARDI Kovid-19 krizinin ekonomik etkilerinin oldukça ciddi boyutlara ulaştığına işaret edilen raporda,Türkiye'nin 2018-2019 döneminde yaşadığı ekonomik yavaşlama sonrasındaki kademeli toparlanmayı rayından çıkardığı aktarıldı. Raporda, küresel büyümedeki yavaşlama sonucunda Türkiye'nin ihracat mallarına ve hizmetlerine olan dış talebin azalmasıyla birlikte cari hesaplardaki dengesizliklerin yeniden ortaya çıktığı belirtilerek, finansal sermayenin küresel düzeyde güvenli limanlara akması ve Merkez Bankası rezervlerinde yaşanan düşüşün dış finansman ve piyasa baskılarını artırdığı ifade edildi. Dış baskılar ve yurt içinde Kovid-19 salgınını kontrol altına almaya yönelik önlemlerin nisan ve mayıs aylarında yurt içi üretimin ani bir şekilde durmasına yol açtığı anımsatılan raporda, bu ekonomik etkilerin iş gücü piyasası zorluklarını daha da ağırlaştırdığı kaydedildi. Raporda, "Kovid-19 salgınının yol açtığı şokun etkisi 3,3 milyon kişiyi yoksulluğa sürükleyebilir. Ancak, bu insanların dörtte üçü, Türk yetkililerin pandeminin ilk andaki etkilerine karşı uygulamaya konulan hedefli sosyal destek programlarının genişletilmesi yoluyla yoksulluğa düşmekten kurtarılabilir" değerlendirmesinde bulunuldu. HIZLI VE KAPSAMLI POLİTİKA YARDIMCI OLDU Türkiye'nin küresel ekonomilerin çoğu gibi 2020 yılında zorlu bir süreçten geçtiğine dikkat çekilen raporda, Türkiye ekonomisinin bu yıl yüzde 3,8 oranında daralacağının öngörüldüğü, 2021 yılında ise nasıl bir toparlanma yaşanacağının belirsizliğini koruduğu ifade edildi. Raporda, Kovid-19salgınını kontrol altında tutma ve ihtiyatlı tutumu sürdürme ihtiyacının tüketimi dizginlerken, şirketlerin borç yükü yatırımlarını baskılaması öngörülürken, zayıf dış talebin ihracatı yavaşlatmasının beklendiği aktarıldı. Bankanın raporunda, yatımlardaki ve iş gücüne katılımdaki düşüşün Türkiye ile diğer yükselen ekonomilerin verimlilikte ve potansiyel milli gelirde yaşadığı düşüşü daha da ağırlaştırmasının beklendiği kaydedildi. Dünya Bankası Türkiye Ülke Direktörü Auguste Kouame da konuyailişkin yaptığı açıklamada, şu ifadeleri kullandı: "Pandemiye karşı uygulanan hızlı ve kapsamlı politika müdahalesi salgının en kötü etkilerinin hafifletilmesine yardımcı olmuştur ve virüsün kontrol altında tutulacağı ve politika önlemlerinin pandeminin nasıl evrileceğine ve ulusal ve küresel ekonomide yaşanacak gelişmelere göre uyarlanacağı varsayımıyla daha erken bir toparlanmanın zeminini hazırlamıştır."

12 Ağustos 2020 Çarşamba

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody's, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının tedarik zinciri değişikliklerini hızlandıracağını belirterek, tedarik zincirlerinin daha sağlam, parçalı ve bölgesel odaklı hale geleceğini bildirdi. Moody's'ten yapılan açıklamada, Kovid-19 salgınının küresel ticaret ilişkilerindeki temel değişiklikleri özellikle Asya'da hızlandıracağı belirtildi. Tedarik zincirlerinin gücü artırarak arz güvenliğini sağlamanın maliyet ve verimlilik konularını geride bırakan bir hedef haline geleceğine işaret edilen açıklamada, "Tedarik zincirlerinindaha sağlam, parçalı ve bölgesel odaklı hale gelmesi muhtemel" değerlendirmesinde bulunuldu. Açıklamada, şirketlerin güçlü tedarik zincirleri oluşturmak için hem çeşitlendirme hem de bölgeselleşme stratejilerini kullanacakları ifade edildi. Çeşitlendirme stratejisinin tek bir tedarikçiye olan bağımlılığı azaltmayı hedeflediğinin aktarıldığı açıklamada, bölgeselleşmeyle ise üretimin iç pazara yakın bir yere taşımasının amaçlandığı kaydedildi. Açıklamada, tedarik zinciri değişikiliklerinin kapsamının sektöre göre değişim göstereceğine işaret edilerek, en büyük değişimlerin ilaç sektörü gibi büyük stratejik öneme sahip alanlarda olacağı belirtildi.

12 Ağustos 2020 Çarşamba

Türkiye’nin Otomobili Girişim Grubu (TOGG) tarafından geliştirilen yerli elektrikli otomobilin 2022 yılında ticari satışa sunulması bekleniyor. Elektrikli otomobil konusunda önemli bir yenilik de şarj istasyonları olacak. Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, yerli elektrikli otomobilin şarj altyapısının araç piyasaya çıkmadan önce hazırlanması için çalışmalara başladıklarını söyledi. HER 10 ARAÇ İÇİN Bakan Dönmez, 2030 yılında 1 ila 2.5 milyon elektrikli aracın yollarda olacağını öngördüklerini belirterek, “Bu araçlar için her 10 araca 1 şarj noktası olacak şekilde planlama yapıyoruz. Böylece kamuya açık yaklaşık 250 bin şarj noktası oluşturacağız” dedi. NESNELER DE TÜKETİCİ Dünyada dijitalleşmenin artmasıyla elektriğin öneminin daha da arttığına dikkat çeken Dönmez, akıllı sistemler, yapay zeka ve depolama gibi teknolojilerle enerjide ciddi bir değişim yaşandığını söyledi. Dönmez, “Bugün elektriği sadece klasik anlamda tüketici dediğimiz kişi ya da kurumlar tüketmiyor. Tüketici kavramı insan yerine artık nesneleri ve nesnelerin interneti tabanlı bir enerji talebini de oyuncu yapıyor” dedi. YENİ OYUNCU YAPAY ZEKA Günümüz oyuncularının artık TOGG örneğinde olduğu gibi cansız nesneler ve yapay zeka yazılımları da olduğunun altını çizen Bakan Fatih Dönmez, “TOGG’un her türlü yapay zeka temelli teknolojiyle eşleşecek ve onları yönlendirecek olması, bunun en güzel örneklerinden biri” diye konuştu. 56 ŞEHİRDE 100 ŞARJ İSTASYONU Zorlu Enerji’nin yeni nesil teknolojileri hayata geçirmek amacıyla yaptığı en büyük yatırımlardan olan Zorlu Energy Solutions (ZES), 266 lokasyonda açtığı 100 yeni şarj istasyonuyla toplam 56 şehirde hizmet veriyor. Son yatırımlarla birlikte, 56 şehirde ZES’e ait elektrikli otomobil şarj istasyonu bulunurken, toplamda 266 lokasyona ve 455 soket sayısına ulaşılmış durumda. Şirket, Amasya, Bartın, Bingöl, Burdur, Kahramanmaraş, Kilis, Niğde ve Şanlıurfa’da ilk halka açık elektrikli araç şarj istasyonlarının kurulumunu gerçekleştirdi. Ayrıca 17 yeni şehirde daha şarj istasyonu kuracak.

11 Ağustos 2020 Salı

İstanbul’u yerli ve yabancı turist için cazibe merkezi haline getirecek olan ‘Beyoğlu Kültür Yolu Projesi’, Galataport’tan başlayıp Taksim Meydanı’na kadar uzanacak. Beyoğlu’na eski canlılığını yeniden kazandırması beklenen proje içinde; Galata Kulesi, Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi, Emek Sineması, Mısır Apartmanı Mehmet Akif Ersoy Müze Evi, Atlas Pasajı İstanbul Sinema Müzesi, Taksim Camii Kültür Merkezi ve Atatürk Kültür Merkezi yer alacak. Kültür Yolu, Kültür Sokağı ile son bulacak. Projenin bu yıl içinde tamamlanması bekleniyor. GALATA 15 EYLÜL’DE Rotanın ilk ayağı, dünyanın sayılı projelerinden biri olarak turistleri İstanbul’a çekmesi hedeflenen Galataport olacak. Turizm açısından daha değerli hale gelecek meydanıyla güzergâh Galata Kulesi’yle devam edecek. Galata, kültür sanat etkinliklerinin de başlangıç noktası olacak. Çalışma kapsamında, Galata Kulesi içinde yer alan ve kuleyle bağdaşmayan kafeterya, restoran, mutfak ve çalışma ofisleri dışarıya çıkarılacak. Yapı, teknolojinin en üst seviyede kullanıldığı, ağırlıklı olarak dijitalin yer aldığı bir müze haline getirilecek. İstanbul’un cazibe noktaları, tüm detaylarıyla kuleden gözlemlenebilecek. Tarihi kule bu haliyle 15 Eylül’de açılacak. TARIK ZAFER TUNAYA AÇILDI Beyoğlu Kültür Yolu Projesi’nin ikinci durağı Tarık Zafer Tunaya Kültür Merkezi, 7 Haziran’da açıldı. Yeni nesil kültür merkezi olarak sanatseverlerle buluşturulan yapı, 110 kişilik tiyatro, 97 kişilik sinema salonu, 140 metrekarelik ana sergi salonuna ek 2 küçük sergi salonu ve fuaye alanlarıyla hizmet veriyor. Kültür merkezinde hem Devlet Tiyatroları’na bağlı birimlerin hem de özel sektörün eserleri sergilenebiliyor. Merkezin içinde gündüzleri çocuk filmlerinin gösterileceği salonlar da bulunuyor. TURİSTLERİN GÖZDESİ Beyoğlu’ndaki önemli Osmanlı eserlerinden Galata Mevlevihanesi de yerli ve yabancı turistlerin ziyaret ettiği bir mekân olarak proje güzergâhında yer alıyor. Semahane, derviş odaları, şeyh dairesi, hünkâr mahfili, bacılar dairesi, ecnebiler mahfili, kütüphane, sebil ve muvakkithane gibi bölümleriyle ilgi gören yapının bahçesinde Şeyh Galip Türbesi ile Halet Efendi Türbeleri ziyaret edilebiliyor. ATLAS PASAJI HAZİNE Tarih, kültür, sanat ve gastronomi ile İstanbul’un medeniyet kimliğinin zihinlere aktarılmasına katkı sağlayacak proje kapsamındaki diğer mekânlarda da çalışmalar hızla sürüyor. Emek Sineması ve Mısır Apartmanı Mehmet Akif Ersoy Müze Evi ile devam eden proje güzergâhındaki tüm mekânların yıl içinde tamamlanması hedefleniyor. Yeniledikçe altından farklı eserler çıkan Atlas Pasajı da hem sinema salonu hem sinema müzesi olarak eylül ayında ziyaretçilerini ağırlamaya başlayacak. YAŞAM MERKEZİ OLACAK Mimar Murat Tabanlıoğlu imzası taşıyan ve tamamlandığında opera ve tiyatro salonunun yanı sıra sanat galerileri, sergi salonları ve millet kıraathanelerinin yer alacağı yeni Atatürk Kültür Merkezi’nin (AKM) inşaatı da yılsonuna kadar bitirilecek. YENİ KÜLTÜR DURAĞI Bölgede bulunan turistik değerlere ilgi ve dikkat çekmek üzere projelendirilen bir turistik rota markalaması olan ‘Beyoğlu Kültür Yolu’, Karaköy, Yüksek Kaldırım, İstiklal Caddesi, Taksim Meydanı, Gümüşsuyu, Dolmabahçe ve Kabataş bölgelerinden de geçiyor. Proje içinde yer alan Taksim Camisi de önemli bir kültür durağı olarak hizmet verecek. Zira temeli 2 yıl önce atılan 2 bin 482 metrekare inşaat alanına sahip Taksim Camisi bünyesinde açılacak kültür merkezinde İslam eserleri sergilenecek.

11 Ağustos 2020 Salı