tatil-sepeti
Türk kadın girişimciler IWEC’ten iki ödülle döndü

HABER: OSMAN KUVVET Dünya genelinde kadın girişimcileri destekleyen Uluslararası Kadın Girişimcileri Destekleme Fonu IWEC’in 13. Uluslararası Kadın Girişimciler Yarışması, bu yıl online olarak gerçekleştirildi. TOBB İstanbul Kadın Girişimciler Kurulu (İKGK) Başkanı ve İTO Meclis Üyesi Hatice Güner Kal’ın da yönetim kurulu üyesi olduğu IWEC, yarışma kapsamında bir konferans da düzenledi. Konferans, kadın işletmeleri küresel olarak birbirine bağlama temasıyla, ‘Yeni On Yılda Sürdürülebilir Büyüme’ başlığıyla sanal ortamda gerçekleştirildi. IWEC Yönetim Kurulu Başkanı Ruth A. Davis yaptığı konuşmada, “2020 yılı koronavirüsün etkileriyle tüm dünyayı olumsuz etkilese de, IWEC ağı, üyelerinin birbirlerini desteklemek için önemli bir araç olacak. Önümüzdeki yıllarda IWEC olarak ‘sürdürülebilir ve kapsayıcı büyüme’ temasını benimseyeceğiz” dedi. YARIŞMA SONUÇLARI IWEC sanal toplantısının ikinci gününde yarışma sonucu açıklandı. İTO’nun Türkiye’den aday gösterdiği iki iş kadını; Prof. Dr. Aytül Erçil (Vispera Bilgi Teknolojileri A.Ş.) ve Dr. Aslı Zuluğ (Guru Sağlıklı Gıda Sanayi Ltd. Şti.) ödül kazandı. IWEC KADINLARI EKONOMİYE DEĞER KATTI IWEC ağına 2020’de dahil olan başarılı iş kadınları, iş dünyasına istatistiksel olarak artı değer kattı. IWEC yarışmasının 2020 adayları, bu sene 27 sektörde toplamda yaklaşık 37 milyon dolar gelir, 11 bin kişilik istihdam ve çalışma üzerinden hesaplandığında 878 yıla denk gelen iş hacmi oluşturdu. Dünya genelinde alanlarında uzman bazı iş kadınlarınca sanal odalarda seminerler düzenlendi. Seminerlerde şu isimler yer aldı: Regina O. Heyward-Wells Fargo Başkan Yardımcısı Sadhghuru-Hintli yazar/ Yogi Harjinder Kaur Talwar-Comvision India, CEO Ürdün Prensesi Noor Asem Denise Evans-IBM Başkan Yrd.

19 Kasım 2020 Perşembe

Milli mücadele tarihine yolculuk

HABER: DİLŞAH KEFLİOĞLU Cumhuriyet’in 97. yılına özel olarak Millet Kütüphanesi’nde hazırlanan ‘Milli Mücadele Sergisi’, İstiklal Harbi’ne ve Cumhuriyet’in kuruluşuna tanıklık eden özel eserleriyle ziyaretçilerini ağırlamaya devam ediyor. ‘Hakimiyet milletindir’ sloganıyla 29 Ekim’de ziyarete açılan sergi, Milli Mücadele’nin, askeri, siyasi, diplomatik boyutları yanında kültüre ve gündelik hayata yansıyan yönlerini ortaya koyuyor. Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi Selçuklu Müze ve Sergi Salonu’ndaki sergi, 2 ay süresince ziyaretçilerini eşsiz bir tarih yolculuğuna çıkarıyor. İLK BAYRAK DA SERGİDE 100’ün üzerinde obje ve belgeden oluşan sergi, büyük kahramanlıklar neticesinde kazanılan İstiklal Mücadelesi’nin bazı önemli tarihi kayıtlarını da ilk kez gün ışığına çıkarıyor. Milli Mücadele Sergisi’nde, 23 Nisan 1920’de TBMM binasına çekilen ilk bayrak ve sancak, Cumhuriyet’in ilanının ilk resmi belgesi, Büyük Taarruz’da öncü kuvvetlerin elinde bulunan, elle dikilmiş, ay ile yıldızın üzerinde işgalden kurtarılan şehir ve kasabaların isimleri ve düşmandan geri alınma tarihlerinin yer aldığı bayrak, Büyük Taarruz sırasında çizilmiş savaş planı, Milli Mücadele kahramanlarından Sütçü İmam’ın tabancası ve kılıcı, İstiklal Mücadelesi’nin önemli kahramanlarından Satı Kadın’a ait pamuk yaşmak ve kadife şalvar, Gümrü, Kars ve Moskova anlaşmalarının imzalandığı kalemler ile Hanımlar Esirgeme Derneği’nin TBMM’ye şükran hediyesi olarak verdiği örtü de ilk kez sergileniyor. ORİJİNAL BELGELER Sergide, ayrıca Mondros Mütarekesi belgesi, Mustafa Kemal Paşa’yı Dokuzuncu Ordu Müfettişi olarak görevlendiren kararname, Gazi Mustafa Kemal’in Samsun’daki görevinin başladığını bildiren telgraf, Atatürk’ün evrak çantası, Amasya Tamimi, Erzurum Kongresi kararları, Erzurum Kongresi mührü, Sivas Kongresi kararları, Misak-ı Milli Belgesi, Sevr Andlaşması belgesi, Lozan Andlaşması belgesi de yer alıyor. Milli Mücadele’de askerlerin giydiği elbise, bot ve kullandıkları mataralar ile silahlar, o dönemde kullanılan telefon santrali, sahra telefonu, Atatürk’ün İstiklal Harbi’nde kullandığı dürbünü, mührü, Atatürk’ün “Ordular, ilk hedefiniz Akdenizdir. İleri.” emrinin orijinal yazılı metni de sergide dikkate sunuluyor. MİLLİ MÜCADELE RUHU Öte yandan sergide, Hindistan’ın Müslüman liderlerinden Ebulfazl Muhammed Abdülmennan’ın Gazi Mustafa Kemal’e gönderdiği zafer sancağı, Atatürk’ün kalpağı, pelerini, bastonu, Ankara esnafının Atatürk’e hediye ettiği Cumhurbaşkanlığı mührü, İsmet İnönü’nün satranç takımı, kılıcı, Celal Bayar’ın daktilosu, gözlüğü, Mareşal Fevzi Çakmak’ın üniforması, Kazım Karabekir’in İstiklal Madalyası, üniforması, TBMM’nin açılış genelgesi, İstiklal Marşı’nın tasdikli sureti ve Nutuk’un kaleme alındığı masa da sanatseverler ve tarih meraklılarıyla buluşuyor. Ayrıca, Milli Mücadele’nin ruhunu daha yakından hissedebilmek adına, sergi alanında Namazgah Tepe’de ordunun muzafferiyeti için yapılan dualar ve Halide Edip Adıvar’ın Sultanahmet Mitingi’ndeki konuşması ile dönemin çocuk kahramanları için interaktif odalar ve Nutuk için özel oda oluşturuldu. 10 MÜZENİN ESERİ TEK SERGİDE CUMHURİYET’İN 97. yılı vesilesiyle Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi Selçuklu Müze ve Sergi Salonu’ndaki sergi, Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi ile Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürlüğü işbirliği, Türkiye Büyük Millet Meclisi (TBMM), Milli Savunma Bakanlığı (MSB), Cumhurbaşkanlığı Devlet Arşivleri Genel Müdürlüğü, Atatürk Müze Köşkü, Ankara Üniversitesi, İnönü Vakfı ve özel arşiv ve koleksiyonların katkısı ile hazırlandı. Dolayısıyla ziyaretçiler, 10’dan fazla müzede görebileceği eserlerin hepsini bir arada görme imkanı yakalıyor. Çünkü özel aile müzelerinden, İsmet İnönü Vakfı, Celal Bayar Vakfı ve Sütçü İmam ailesinden gelen eserler de var. Hem de ilk kez gün yüzüne çıkan belge ve objeler de mevcut. Pandemi koşulları dolayısıyla aynı anda en fazla 80 kişinin ziyaret edebildiği sergi, 2 ay boyunca ziyarete açık olacak.

19 Kasım 2020 Perşembe

Geleneksel kıyı balıkçılığı desteklerinden yararlanmak için son başvuru 27 Kasım

Gelenekselkıyıbalıkçılığı desteklerinden yararlanmak isteyen balıkçı gemisi sahiplerinin, 27 Kasım Cuma günümesai saati sonunakadar Tarım ve Orman Bakanlığı il veya ilçe müdürlüklerine başvurmaları gerekiyor. Tarım ve Orman Bakanlığı’nın Geleneksel Kıyı Balıkçılığının Kayıt Altına Alınması ve Desteklenmesi Tebliği, Resmi Gazetedeyayımlanarak yürürlüğe girdi. Tebliğ, su ürünleri avcılığı faaliyetinde bulunmak üzere,Su Ürünleri Bilgi Sistemi'nde (SUBİS) kayıtlı, geçerli Balıkçı Gemileri İçin Su Ürünleri Ruhsat Tezkeresi'ne sahip, denizlerde 10metreden küçük balıkçı gemileri ile içsulardaki tüm balıkçı gemilerini kapsıyor. Buna göre, desteklemeden yararlanmak isteyen balıkçı gemisi sahipleri veya yetkilisinin 27 Kasım Cuma günümesai saati bitimine kadar Bakanlığın il veyailçe müdürlüğüne dilekçeyle şahsen müracaat etmesi gerekiyor.

19 Kasım 2020 Perşembe

Kısa Çalışma Ödeneği salgın döneminde işçi ve işverene can simidi oldu

Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde Kısa Çalışma Ödeneği kapsamında 480 bin 659 işletmede 3,5 milyonu aşkın çalışana toplam 20 milyar lirayı aşkın ödeme yapıldı. Tüm dünyada toplum sağlığını ve günlük hayatı olumsuz etkileyen Kovid-19 salgını, çalışma hayatını da sekteye uğrattı. Salgının işletmeler ve istihdam üzerindeki olumsuz etkilerini bertaraf etmek için birçok ülke gibi Türkiye de önemli tedbirler aldı. Bu kapsamda Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından mart ayında açıklanan Ekonomik İstikrar Kalkanı ile işçi ve işverenler başta olmak üzere toplumun geniş kesimine ulaşıldı. Yardım, ödeme ve destekleri içeren pakette, "Kısa Çalışma Ödeneği" ve "Nakdi Ücret Desteği" uygulamaları etkin şekilde kullanıldı. DAHA FAZLA ÇALIŞANIN YARARLANMASI İÇİN KOŞULLAR ESNETİLDİ Kovid-19 salgınının ortaya çıkardığı zorlayıcı sebep nedeniyle iş yerindeki haftalık çalışma sürelerinin geçici olarak en az üçte bir oranında azaltılması veya süreklilik koşulu aranmaksızın iş yerinde faaliyetin tamamen veya kısmen en az 4 hafta süreyle durdurulması üzerine "Kısa Çalışma Ödeneği" ile sigortalılara çalışamadıkları dönem için gelir desteği sağlandı. Bu süreçte mümkün olduğunca fazla sayıda çalışanın "Kısa Çalışma Ödeneği"nden yararlanması için önemli bir değişiklik yapılarak 600 gün olan "prim ödeme gün sayısı" 450'ye, 120 gün olan "hizmet akdine tabi olma süresi" de 60 güne indirildi. Bununla birlikte, istenen belge sayısı azaltıldı, prosedürler basitleştirildi, ödemeleri hızlandırmak adına da uygunluk tespit işlemi, ödemeden sonraya bırakıldı. Kovid-19 salgını sebebiyle koşulları esnetilen "Kısa Çalışma Ödeneği" ile 480 bin 659 işletmede 3,5 milyonu aşkın çalışana toplam 20 milyar lirayı aşkın ödeme yapıldı. Uygulama kapsamında kısa çalışma ödemesi yapılan işçilerin Genel Sağlık Sigortası primleri de karşılandı. NORMALE DÖNEN 2,5 MİLYON ÇALIŞAN "KISA ÇALIŞMA"DAN ÇIKTI Salgının etkisinin bazı sektörlerde devam etmesi üzerine işçi ve işveren kesiminin "Kısa Çalışma Ödeneği"nde süre uzatılması talebi karşılık buldu. Sosyal Koruma Kalkanı kapsamında 26 Mart'ta başlatılan uygulama, işçi ve işveren kesimlerinin de talebiyle faydalanıcıları için Cumhurbaşkanı kararıyla yıl sonuna kadar uzatıldı. Haziran ayında "yeni normal"e geçilmesiyle beraber birçok işletme "kısa çalışma" kapsamından çıkmaya başladı. Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının devreye aldığı Normalleşme Desteği'nin de etkisiyle 1 Kasım itibarıyla 2,5 milyon çalışan için kısa çalışma uzatma talebinde bulunulmadı. KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ NASIL HESAPLANIYOR? Günlük kısa çalışma ödeneği, sigortalının son 12 aylık prime esas kazancı dikkate alınarak hesaplanan günlük ortalama brüt kazancının yüzde 60'ına karşılık geliyor. Bu şekilde hesaplanan kısa çalışma ödeneği miktarı, aylık asgari ücretin brüt tutarının yüzde 150'sini geçemiyor.

19 Kasım 2020 Perşembe

Havayolu şirketlerinin faaliyet zararları 2022’ye kadar devam edebilir

Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Moody’s’ten yapılan açıklamada, hava yolu sektöründe tüketici talebinde bir miktar artışolmasına rağmen, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgının tüketici talebini önümüzdeki dönemde halen etkileme riskinin mevcut olduğu kaydedildi. Açıklamada hava yolu şirketlerinin 2022 yılına kadar operasyon zararları yazmaya devam edebileceği belirtildi. Moody’s açıklamasında, hava yolu şirketlerinin salgın nedeniyle görünümünün “negatif” olduğu belirtilirken, 2021 yılında aşı çalışmalarının onaylanmasının, aşılamanın sonuncunda kitlesel bağışıklığın oluşmasının, havacılık sektöründe tüketim talebini sert bir şekilde artırabilecek hızda olmayabileceği belirtildi. Açıklamada, Moody’s tarafından değerlendirilen 23 hava yolunun borçlarının 2020 yılında 80 milyar dolar artarak toplam 223 milyar dolara ulaştığı, 2021 yılının ilk yarısında bunun toplam 230 milyar dolara ulaşmasının beklendiği kaydedildi. Moody’s açıklamasında ayrıca hava yolu şirketlerinin toplam gelirlerinin bu yıl yaklaşık yüzde 70 seviyesinde azaldığı belirtildi.

19 Kasım 2020 Perşembe