tatil-sepeti
Tuna ticaret odaları online buluştu

HABER: ŞEREF KILIÇLI Tuna Nehri havzasındaki ticari ve ekonomik entegrasyonu artırma ve geliştirme amacıyla kurulan Tuna Ticaret Odaları Federasyonu’nun (DCCF) 2020 Yılı Genel Kurulu, İstanbul Ticaret Odası’nın ev sahipliğinde online olarak gerçekleştirildi. İstanbul Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Dr. İsrafil Kuralay ile Tuna Ticaret Odaları Federasyonu Başkanı Andras Rev’in koordinasyonunu sağladığı toplantıya, Aşağı Avusturya, Budapeşte ve Ruse Ticaret Odaları gibi üye odaların yöneticileri ve temsilcileri katıldı. Online toplantıda, Birliğin 2020 yılı faaliyetleri ve 2021 yılı iş takvimi ele alındı. İstanbul Ticaret Odası, Tuna Ticaret Odaları Federasyonu’nun sekiz kurucu üyesi arasında yer alıyor. Yaklaşık 140 milyon nüfusu barındıran Tuna Bölgesi, AB’nin de en önemli ekonomik alanlarından biri. Toplam gayrisafi milli hasılası 4 trilyon Euro’nun üzerinde olan bölgede kişi başı gelir de 16 bin dolar civarında. Tuna Bölgesi, aynı zamanda Türkiye’nin çok önemli bir ihracat pazarı konumunda bulunuyor.

20 Kasım 2020 Cuma

İstanbul Ekonomi Zirvesi, küresel ekonominin yeniden dizaynına odaklanacak

Bu yıl 4. Kez yapılacak olan İstanbul Ekonomi Zirvesi’nin (İEZ) yönetimi tarafından yapılan açıklamaya göre, 10 Aralık 2020 tarihinde Hasan Kalyoncu Üniversitesi iş birliğinde ve Kalyon PV Ana Sponsorluğunda gerçekleşecek İstanbul Ekonomi Zirvesi’nin tanıtım toplantısıÇırağan Sarayı’nda yapıldı. Eski Devlet Bakanı ve İstanbul Ekonomi Zirvesi Yönetim Kurulu Başkanı Kürşad Tüzmen ev sahipliğinde gerçekleşen buluşmada, İstanbul Ekonomi Zirvesi İcra Kurulu Başkanı Abdullah Değer, Türkiye İhracatçılar Meclisi Başkan Vekili İbrahim Pektaş, Borusan Otomotiv İcra Kurulu Başkanı Hakan Tiftik, Koluman Otomotiv Yönetim Kurulu Başkanı ve Mercedes Benz Türk Yönetim Kurulu Üyesi Kaan Saltık, Astor Transformatör Yönetim Kurulu Başkanı Feridun Geçgel ve Turkish Kargo Genel Müdür Yardımcısı Turhan Özer hazır bulundu. Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK), Mersin Tarsus Tarımsal Ürün İşleme İhtisas ve Organize Sanayi Bölgesi (TÜİOSB), Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) ve Mercedes Benz Türkİstanbul Ekonomi Zirvesi’nin sponsorları arasında yer aldılar. Zirve, Yeni Dünya Düzenine Geçiş, İklim Değişikliği ve Yenilenebilir Enerji, Turizmin Geleceği, Ekonomik Boyutu ve Havacılık, Toplum 5.0, Siber Savaşlar ve Yapay Zeka, Tarımda Sürdürülebilirlik ve Uluslararası Gıda Arz Güveliği ile Kovid-19 Sonrası Sağlık Ekonomisinin Değişenleri gibi konulara odaklanacak. BÜYÜME GÖRÜLÜR, KALKINMA HİSSEDİLİR Gerçekleşen buluşmada katılımcılara ve basın mensuplarına hitap eden Tüzmen, ekonomilerin halihazırda kırılgan olduğu bir dönem geçirdiğini, salgın da etkisiyle tüm ekonomilerde eksi büyümelere gelindiğini belirterek, çözümün inançlı insanların atacağı cesur adımlarda saklı olduğunu ifade etti. Büyümenin rakamlarla ifade edilen, kalkınmanın ise hissedilebilen farklı kavramlar olduğunu aktaran Tüzmen, şunları kaydetti: "Küreselleşmenin her geçen gün insanları, ülkeleri, hatta kıtaları biraz daha yakınlaştırdığı, karşılıklı etkileşimin artarak fiziki sınırların ortadan kalktığı bir dönemdeyiz. Dünya ekonomisindeki kırılganlığın etkisiyle sayısız şirket el değiştirmekte. Devletler uluslararası alanda şirket almak isteyen müteşebbisleri teşvik ediyor. Zaferlerin artık ordularla değil, güçlü ekonomiler, güçlü şirketlerle kazanıldığıgünümüzde yabancı şirketlerin ülkemizde yatırım yapması, Türk şirketlerinin de uluslararası arenada değişik sektörlerde şirket alması, Türkiye’nin borç alan değil yatırım yapılan bir ülke olabilmesi, katma değeri yüksek ürünler üreten sektörlerin çeşitlendirilmesi ve sayısının artması noktasında güçlü lobicilik faaliyetlerinin yanı sıra yönlendirici ve koordinatör bir kurum olmak, İstanbul Ekonomi Zirvesi’nin vizyonudur." Ekonomik büyüme ve sürdürülebilir kalkınmayı başarmak için malları ve kaynakları üretme ve tüketme biçimlerini değiştirmek suretiyle ekolojik ayak izinin derhal azaltması gerektiğini belirten Tüzmen, kadınların arazi ve mülk gibi ekonomik kaynaklar üzerinde eşit haklara sahip olmasını sağlamanın hayati önem taşıyan bir hedef olduğunu vurguladı. 1 MİLYAR DOLAR YATIRIM HEDEFİMİZ VAR İstanbul Ekonomi Zirvesi öncesinde yatırım iklimine ilişkin bir değerlendirmede bulunan Tüzmen, "Konu başlığımız; Sürdürülebilir Kalkınma İçin Ekonominin Yeniden Dizayn Edilmesi. Bu iddialı bir konu. Ancak biz de iddialı bir ülkenin iddialı insanlarıyız. Her türlü şartta hedefe odaklı insanlarla birliktelik sağlayabilmek önemli. Salgın sonrasında yatırım iklimi oldukça sıkıntılı bir hale geldi. Ancak doğru hamlelerde, şeffaflıkla ve inançla aşılabileceğini düşündüğümüz bir dönemdeyiz. Biz ülkemize inanıyoruz ve güveniyoruz. Kendimize inanıyoruz ve güveniyoruz. Bunun sağladığı altyapıyla devamını en iyi şekilde getirebileceğimize de inanıyoruz. Şu an için henüz erken olsa da katılımcılarla ikili masa şeklinde çalışmaları da hedefliyoruz. Mevcut durumda 1 milyar dolar tutarında yatırım hedefimiz var" değerlendirmesini yaptı.

20 Kasım 2020 Cuma

Merkez Bankası, politika faizini yüzde 15'e yükselti

Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) tarafından faiz oranlarına ilişkin yapılan duyuruda, Merkez Bankası Başkanı Naci Ağbal başkanlığında toplananPara Politikası Kurulu’nun (PPK) politika faizinin yüzde 10,25'ten yüzde 15'eyükseltilmesine ve tüm fonlamanın temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılmasınakarar verdiği bildirildi. Duyuruda, küresel ekonominin üçüncü çeyrekte kısmi toparlanma gösterdiği, ancak, son dönemde artış gösteren yeni tip koronavirüs (Kovid-19) vakaları nedeniyle önümüzdeki dönemde küresel ekonomiye ilişkin belirsizliklerin yükseldiği ifade edildi. İktisadi faaliyette toparlanmanın devam ettiği kaydedilen duyuruda, şu değerlendirmelere yer verildi: "Artan vaka sayıları nedeniyle getirilen kısmi kısıtlamalar, başta hizmetler sektörü olmak üzere iktisadi faaliyetin kısa vadeli görünümüne dair belirsizlikleri arttırmaktadır. Diğer yandan, salgın döneminde sağlanan güçlü kredi ivmesinin gecikmeli etkileriyle artan iç talep, ithalat kanalıyla cari işlemler dengesini olumsuz etkilemektedir. Türk lirasındaki değer kaybının gecikmeli etkileri, uluslararası gıda fiyatlarındaki yükseliş ve enflasyon beklentilerindeki bozulma enflasyon görünümünü olumsuz etkilemektedir. Kasım ayına ilişkin takip edilen veriler, enflasyonda yakın dönemdeki döviz kuru oynaklığı kaynaklı bir yükselişe işaret etmekle birlikte, para politikasındaki kararlı duruşla beraber bu artışın geçici olacağı değerlendirilmektedir. Bu doğrultuda Kurul, enflasyon görünümüne dair risklerin bertaraf edilmesi, enflasyon beklentilerinin kontrol altına alınması ve dezenflasyon sürecinin en kısa sürede yeniden tesisi için, net ve güçlü bir parasal sıkılaştırma yapılmasına karar vermiştir. Önümüzdeki dönemde parasal duruşun sıkılığı, enflasyonu etkileyen tüm unsurlar dikkate alınarak, enflasyonda kalıcı düşüş sağlanana kadar kararlılıkla sürdürülecektir." BİR HAFTA VADELİ REPO FAİZ ORANIPARASAL DURUŞ İÇİN TEK GÖSTERGE NİTELİĞİNDE OLACAK Duyuruda, düşük enflasyon ortamının kalıcı olarak tesisinin, ülke risk primlerinin düşmesi, dolarizasyon eğiliminin tersine dönmesi, döviz rezervlerinin artış eğilimine girmesi ve finansman maliyetlerinin kalıcı olarak gerilemesi yoluyla, makroekonomik ve finansal istikrarı olumlu etkileyeceğinin değerlendirildiği belirtildi. Merkez Bankasının, fiyat istikrarını sağlama ve sürdürme temel amacına enflasyon hedeflemesi rejiminin gerektirdiği şeffaflık, öngörülebilirlik ve hesap verebilirlik ilkelerini uygulayarak ulaşacağı vurgulanan duyuruda, "Bu ilkeler ışığında, Merkez Bankası fonlaması temel politika aracı olan bir hafta vadeli repo faiz oranı üzerinden yapılacak ve bu faiz oranı parasal duruş için tek gösterge niteliğinde olacaktır" ifadelerine yer verildi. Duyuruda, açıklanacak her türlü yeni verinin ve haberin PPK'nıngeleceğe yönelik politika duruşunu değiştirmesine neden olabileceği önemle vurgulanarak, toplantı özeti beş iş günü içinde yayımlanacağı bildirildi.

20 Kasım 2020 Cuma

IMF: Krizin derin izler bırakması muhtemel

Uluslararası Para Fonu (IMF)BaşkanıKristalinaGeorgieva, 21-22 Kasım'dasanal olarak düzenlenecek G-20 Liderler Zirvesi öncesi"Belirsizlikle Mücadele için Sürekli Güçlü Politika Eylemi" başlıklı bir blog yazısı kaleme aldı. Küresel ekonominin kritik bir dönemeçle karşı karşıya olduğuna işaret eden Georgieva, ülkelerin Kovid-19 krizinin derinliklerinden toparlanmaya başladıkları ancak birçok ekonomide vakalardaki artışın bu toparlanmayı zor ve belirsiz kıldığını belirtti veaşı çalışmalarındaki önemli ilerlemeleri "iyi haber" olarak nitelendirerek, iyi olmayan haberin ise salgının ciddiyeti ve olumsuz ekonomik etkisi olduğunu kaydetti. IMF'nin küresel ekonomik büyümeye ilişkin son tahminlerinden bu yana elde edilen verilerin küresel toparlanmanın devam ettiğini doğruladığını aktaran Georgieva, ABD, Japonya ve Euro Bölgesi dahil olmak üzere birçok ekonomi için 3'üncü çeyrekteki ekonomik faaliyetin beklenenden daha güçlü geldiğini anımsattı. POLİTİKA DESTEĞİ VAKTİNDEN ÖNCE ÇEKİLMEMELİ"Temasın yoğun olduğu hizmet endüstrileri için en son veriler, pandemininyeniden arttığı ekonomilerde yavaşlayan bir hıza işaret ediyor" değerlendirmesinde bulunan Georgieva, ekonominin önündeki yolun hala zorlu ve aksaklıklara açık olduğunu vurguladı vedevam eden belirsizlikle mücadele etmek için sürekli güçlü politika eylemine ihtiyaç bulunduğunu hatırlattı. Georgieva, daha güçlü bir uluslararası işbirliğine ihtiyaç olduğunun altını çizerek, yaygın olarak paylaşılan tıbbi çözümlerde daha hızlı ilerlemenin 2025'e kadar küresel gelire yaklaşık 9 trilyon dolarlık katkı sunabileceğinin tahmin edildiğini kaydetti.Politika desteğinin vaktinden önce çekilmesinden kaçınılması gerektiğini vurgulayan Georgieva, "Bazı ekonomilerde, gelecek yıl şu anda bütçelenenin ötesinde daha fazla mali destek için alan var" derken senkronize bir altyapı yatırımı hamlesi için şimdiden hazırlanılması gerektiğinin altını çizdi. POLİTİKALAR KRİZİ HIZLA BİTİRMEYE ODAKLANMALI Öte yandan IMF, söz konusu zirve öncesi"G20Gözlem Notu" raporunu da yayımladı. Son göstergelerin toparlanma hızının yavaşladığına işaret ettiği belirtilen raporda,"Küresel ekonomik faaliyet haziran ayından bu yana toparlanırken, toparlanmanın ivme kaybettiğine dair izler var ve krizin derin, eşit olmayan izler bırakması muhtemel" değerlendirmesine yer verildi. Raporda, belirsizlik ve risklerin son derece yüksek olduğuna işaret edilerek, politikalarınkrizi hızla bitirmeye ve güçlü bir toparlanmayı desteklemeye odaklanması gerektiğinin altı çizildi. Krizi sona erdirmek için çok taraflı eylem gerektiği vurgulanan raporda,ticaret kısıtlamalarının azaltılması veticaret gerilimlerinin hafifletilmesinintoparlanmanın desteklenmesine yardımcı olacağı aktarıldı. Raporda, uluslararası mali güvenlik ağının güçlendirilmesi ve uluslararası vergilendirme sisteminde reform yapma çabasına ihtiyaç olduğu kaydedildi.

20 Kasım 2020 Cuma

Uluslararası ihracat kredileri müzakereleri askıya alındı

ABD Hazine Bakanlığı, Uluslararası İhracat Kredileri Çalışma Grubu'nun teknik müzakereleri geçici olarak askıya almasına ilişkin ortak açıklamasını paylaştı. Uluslararası İhracat Kredileri Çalışma Grubu'nun amacının ihracat kredisi desteğinin başlıca küresel sağlayıcıları arasında yeni bir uluslararası disiplin üzerinde anlaşmak olduğu anımsatılan açıklamada, söz konusu çalışma grubunda, Avustralya, Brezilya, Kanada, Çin, Avrupa Birliği (AB), Hindistan, Endonezya, İsrail, Japonya, Güney Kore, Malezya, Yeni Zelanda, Norveç, Rusya, Güney Afrika, İsviçre, Türkiye ve ABD'nin bulunduğu aktarıldı. Açıklamada, 8 yıllık istişarenin ardından üyelerin pozisyonlarının özellikle şeffaflık olmak üzere temel konulardaki taahhütler açısından önemli farklılıklar gösterdiği ifade edildi. Bu kapsamda, Uluslararası İhracat Kredileri Çalışma Grubu teknik müzakerelerinin geçici olarak askıya alındığı bildirildi. Bu süreçte bakan yardımcısı düzeyinde tartışılmak üzere önerilerin değerlendirilmesine açık olunacağı kaydedildi.

20 Kasım 2020 Cuma