HABER: ÇİSEL İLERİ / İktisadi Kalkınma Vakfı Araştırma Müdürü Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Almanya Cumhurbaşkanı Franz-Walter Steinmeier’in daveti üzerine 27-29 Eylül 2018 tarihlerinde Almanya’ya resmi bir ziyaret gerçekleştirdi. Ziyaret, son yıllarda en gergin dönemlerinden birini yaşayan Türkiye-Almanya ilişkilerinde yeniden ılımlı bir havanın oluşturulması açısından büyük önem taşıyordu. Bir gün öncesinde New York’ta BM Genel Kurulu’na hitap eden Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya ziyaretinde öne çıkan konular, ekonomi ve Suriye başta olmak üzere bölgesel ve küresel gelişmeler oldu. 7 yıl aradan sonra Türkiye’den Almanya’ya gerçekleştirilen bu resmi ziyareti, son iki yılda Türkiye-Almanya ilişkilerinde yaşanan gerginlikler ve sorunlar nedeniyle daha çok ilişkilerin tamir edilmesi ve karşılıklı güvenin yeniden tesisi için atılan önemli bir adım olarak okumak mümkün. ‘TÜRKİYE ÖNEMLİ’ Aslında Türkiye-Almanya ilişkilerinde yumuşama için ilk adımlar Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ziyareti öncesinde atılmaya başlanmıştı. Hatırlanacağı üzere ABD Başkanı Trump tarafından Türkiye’den ithal edilen çelik ve alüminyuma vergilerin iki katına çıkarılacağının açıklanması ve Türk Lirası’nın dolar karşısında hızla değer kaybetmesi üzerine Alman Ekonomi Bakanı Peter Altmaier’in Türkiye’nin Avrupa için önemli olduğunu belirterek destek açıklaması yapması, Türk yetkililerce ve kamuoyunca memnuniyetle karşılanmıştı. Ardından 5-6 Eylül 2018 tarihlerinde Almanya Dışişleri Bakanı Maas’ın Türkiye ziyareti sırasında hem taraflar arasında ortak konular masaya yatırılmış hem de Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Berlin ve Köln ziyaretinin programı ele alınmıştı. Maas’ın ziyaretinde iki toplum arasındaki derin bağ ve ortak çıkarlar göz önünde bulundurulduğunda, Almanya’nın Türkiye ile ilişkileri iyileştirmek için çaba göstermeye hazır olduğu net biçimde ortaya koyulmuştu. UZLAŞMA MESAJLARI Taraflar arasında ziyaretin ana gündem maddelerinin ele alındığı görüşmeler, Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Almanya Şansölyesi Angela Merkel arasında gerçekleşti. İki gün içerisinde iki defa bir araya gelen Erdoğan ve Merkel, ekonomik ve küresel gelişmeleri, Suriye meselesini ve düzensiz göç gibi konuları ele aldılar. Düzenlenen ortak basın toplantısında Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ile Almanya arasında bir süredir çalışmayan mekanizmaları işler kılma, karşılıklı yakalanan ivmenin korunması ve güçlendirilmesi konularında Merkel ile uzlaştıklarını ifade etti. Konuşmasına şu sözlerle devam eden Erdoğan, “Cumhurbaşkanlığı sistemiyle beraber ülkemiz yeniden reform yoluna girdi. Vize serbestisi için kalan 6 kriteri de en kısa zamanda yerine getireceğiz. Vize serbestisi, Gümrük Birliği’nin güncellenmesi ve müzakerelerin canlandırması iki tarafın da yararına olacaktır. Avrupa’nın lider devletlerinden Almanya’nın vereceği desteğe de önem veriyoruz” dedi. Türkiye’nin 3.5 milyon mülteciyi misafir ettiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye ve Almanya’nın mülteci krizinin akut döneminde sorumluluk alarak ciddi fedakârlıklarla bu süreci yumuşattıklarını hatırlattı. Almanya’daki 3.5 milyona varan vatandaşlarımızın kökleriyle bağlarını koruyarak, Alman toplumuna entegrasyonunu desteklediğini dile getiren Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın konuşmasında en dikkat çeken noktalardan biri de, FETÖ terör örgütünün yüzlerce mensubunun Almanya’da bulunduğunu hatırlatması oldu. YENİ YATIRIMLARA TEŞVİK Öte yandan Almanya Şansölyesi Merkel’in ortak basın toplantısındaki konuşmasında öne çıkan noktaların başında, Almanya olarak ekonomisi büyüyen bir Türkiye’yi desteklemeleri geliyordu. Merkel’in Türkiye ile ilişkilerde sürekli dile getirdiği göç konusunda ülkemizin gösterdiği performansın yine altı çizilirken, karşılıklı ilişkilerin geliştirilmesi ve İdlib konusundaki dörtlü zirve konuşmanın satırbaşları arasındaydı. Beklenildiği gibi Merkel, Türkiye’de tutuklu bulunan Alman vatandaşlarına da değindiği konuşmasında, Almanya’da camilere yönelik saldırıların kabul edilemez olduğunu bir kez daha vurguladı. Erdoğan ve Merkel’in ikinci görüşmesinde ise taraflar özellikle ekonomik konuları masaya yatırdılar. Bu görüşmenin ardından 25 Alman şirketinin üst düzey yöneticiyle yapılan toplantıya katılan Cumhurbaşkanı Erdoğan, bu şirketlerin Türkiye’ye yeni yatırımlarının teşvik edileceğini belirtti. EN ÖNEMLİ ORTAĞIMIZ Türkiye ile Almanya’nın güçlü ekonomik bağları olduğu malum. 2017’de iki ülke arasındaki ticaret 36.4 milyar dolara ulaştı. Son 15 yılda Almanya’dan Türkiye’ye yapılan doğrudan yabancı yatırım ise 9.15 milyar dolar. Bu yılın ilk 7 ayını dikkate aldığımızda, Almanya ile dış ticaret hacmimizin 22 milyar doları aştığını ve Türkiye’nin en önemli ticari ortağı olma unvanını toplam dış ticaretimizdeki yüzde 9.4’lük pay ile koruduğunu görüyoruz. Toplantıda iki ülke arasındaki ticaret hacminin orta vadede 40 milyar doların üzerine çıkarılması kararlaştırıldı. KÜRESEL GÜNDEM BİZİ BİRBİRİMİZE MUHTAÇ EDİYOR Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Almanya ziyareti, iki tarafı birbirine daha fazla muhtaç eden küresel bir gündemle karşı karşıya iken gerçekleşti. Suriye meselesi, ABD’nin İran yaptırımları, göç, terörle mücadele ve giderek ateşi harlanan ticaret savaşları, birlikte hareket etmeyi hem Almanya hem de Türkiye için zorunlu kılıyor. Önümüzdeki ay Türkiye’nin Alman Ekonomi Bakanı Peter Altmaier ve kalabalık bir iş adamı heyetini ağırlayacak olması Almanya ile ikili ilişkilerde yakalanan ivmenin sürdürüleceğini gösteriyor.

18 Ekim 2018 Perşembe

Türkiye ile Katar arasında eğitim alanında işbirliği yapılacak. Katar’ın başkenti ve en büyük şehri olan Doha’da 2 Aralık 2015’te imzalanan Türkiye Cumhuriyeti Hükümeti ile Katar DevletiHükümeti Arasında Eğitim Alanında İşbirliği Anlaşması, Resmi Gazete’de yayımlandı. Anlaşma, genel olarakiki ülke arasındaki işbirliği ve anlayışı artırmanın yanı sıra özellikle eğitim alanındaki ikili işbirliği ve değişimleri eşitlik, karşılıklı fayda ve mütekabiliyet temelinde geliştirmeyi öngörüyor. Anlaşmaya göre, iki ülke arasında örgün ve yaygın eğitimde bilgi ve bilimsel yayınların değişimi, uzman öğretmen ve öğrenci değişimi ile mesleki ve teknik eğitim deneyimlerinin paylaşımı sağlanacak. İki ülkenin karşılıklı olarak Türkçe ve Arapça’yı yabancı dil olarak öğretmesi ve öğrenilmesinin teşvik edilmesini içeren anlaşma çerçevesinde taraflar, Katar Yüksek Eğitim Konseyi tarafından uygulanan kurallar çerçevesinde Katar Devleti Türk Okulu’nun açılışını teşvik edecek.

18 Ekim 2018 Perşembe

Türk firmaları, Saraybosna Helal Fuarı’ndan (Sarajevo Halal 2018) memnun ayrıldı. 27-29 Eylül tarihlerinde düzenlenen fuar, yeni işbirlikleri ve ortaklıklara tanıklık etti. Türkiye milli katılımını İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) gerçekleştirdiği fuar, 1 milyar 800 milyonluk İslam pazarının imkanlarını göz önüne serdi. Türkiye’den 15 firmanın katıldığı fuarda Türk ürünleri büyük ilgi gördü. Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Bakir İzetbegovic, Türk standını ziyaret ederek, İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay ile sohbet etti. Türkiye’nin Saraybosna Büyükelçisi Haldun Koç da Türkiye standında İTO yönetimi ile görüş alışverişinde bulundu. 36 ÜLKEDEN 100 FİRMA Fuara, 36 ülkeden 100’ün üzerinde firma katıldı. Fuara hem yeni işbirlikleri arayan iş insanları hem de helal sektör hakkında bilgi almak isteyen Saraybosnalılar yoğun ilgi gösterdi. İslam Kalkınma Bankası ve Bosna Hersek İslam Birliği ile işbirliği yapılarak düzenlenen fuarda, başarılı katılımcılara da ödül verildi. Fuara; Türkiye’nin yanısıra bölge ülkeleri Sırbistan, Hırvatistan, Karadağ, Slovenya, Makedonya, Arnavutluk ile ­­bazı AB ülkeleri, Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Malezya, Endonezya ve Bahreyn’den de firmalar katıldı. Bosna Hersek Devlet Başkanlığı Konseyi Başkanı Bakir İzetbegovic (ortada), Saraybosna Helal Fuarı’nda Türk standını ziyaret etti. İzetbegoviç, İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay’dan bilgi aldı. FİRMALAR NE DEDİ? Saraçoğlu Kuruyemiş / İş Geliştirme Direktörü Mehmet Saraçoğlu: Kosova ile işbirliği içindeyiz. Hedefimiz Bosna Hersek dahil bu bölgelerden diğer ülkelere de açılmak. Bu nedenle burada dağıtıcı ortaklar bulmayı amaçladık. Frida / İhracat Sorumlusu Volkan Durakçay: Bosna Hersek büyük bir potansiyele sahip. Bize bakış açıları son derece olumlu. Şimdiden iki teklif aldık. Pistachio House / İhracat Müdürü Mahmud Nazif: Fuar, bize hem Bosna Hersek’te hem de komşu ülkelerde yeni pazarların kapılarını açacak. Fuarın, Antep Fıstığı’nın Balkan pazarına açılmasında önemli bir adım olmasını temenni ediyorum. Bu ülkelerde daha çok Amerikan ve İran fıstıkları var. Ancak Antep Fıstığı’nın tadına baktığınız anda farkı anlayacaksınız. BALKAN FİRMALARININ İLGİSİ Livno (Bosna Hersek) / Ticaret Müdürü Zdravko Markov: Peynirlerimizi fuar aracılığıyla Ortadoğu ülkelerine ve Türkiye’ye tanıtmak istedik. Ürünlerimizden 43’ünün helal sertifikası var. Kras (Hırvatistan) / Krunoslav Pasicek: 40 ülkeye ihracat yapıyoruz. Helal sertifikası bizim için son derece önemli. Zlatiborac (Sırbistan) / Kurumsal İletişim Müdürü Dijana Savic: Helal sertifikasına sahip 63 ürünümüz var. İlk helal sertifikasını 2011’de aldık. 7 yıllık tecrübemiz potansiyeli yüksek olan bu pazarda gelişmemize katkı sağlıyor. İTO, FUARDA ETKİN BİR ROL OYNUYOR Türkiye’nin Saraybosna Büyükelçisi Haldun Koç, İTO’nun 15 firmayla fuara etkin bir katılım sağladığını belirtti. Türkiye ve Bosna Hersek arasında artan ticaret hacmi bakımından fuarın ve helal sektörünün büyük önem taşıdığına dikkat çeken Koç, “İki ülke arasındaki ticari ilişkiler günden güne artıyor. Son 4 yıldır, her yıl 100 milyon dolar artan bir ticaret hacmi mevcut. Bu bizi son derece memnun ediyor. Temennimiz Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın koyduğu 1 milyar dolarlık kotaya ulaşmak” dedi.

12 Ekim 2018 Cuma

Gelişen Sekiz Ülke (D-8) Genel Sekreteri Büyükelçi Ku Jaafar Ku Shaari, örgüte üye ülkeler arasındaki ilişkilerin geliştirilmesine yönelik belirlenen yeni yol haritasını anlattı. Shaari, D-8 ülkeleri arasında yerel para biriminin kullanılmasına yönelik daha önce gündeme gelen konulara ilişkin, “Yerel para birimi konusu müzakere sürecinde” dedi. Shaari, şunları söyledi: “Şu an Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankası ile bizim için takas odasının kurulması konusunu görüşüyoruz. Bu takas odası, yerel para birimini kullanacak. Önümüzdeki ilk toplantıda bu konuyu ele alacağız. Bunu nasıl daha fazla geliştirebiliriz göreceğiz. Ümit ederim, bu girişimden iyi bir sonuç çıkar.” 10 YILLIK YOL HARİTASI Örgütün 2020-2030 yıllarını kapsayan 10 yıllık yeni yol haritası ortaya koyduğuna dikkat çeken Shaari, “Sadece ticaret, endüstri, tarım, ulaştırma, enerji ve turizm değil, sağlık, bilim, teknoloji ve finans sektörü gibi alanları da içine alarak işbirliğimizi genişletmek için yeni bir plan ortaya koyduk” dedi. Shaari, örgütün daha önce imzaladığı tercihli ticaret anlaşması ile vize ve gümrük anlaşmalarını güçlendirmeyi ve işlevsel hale getirmeye çalıştıklarını belirterek, “Üye ülkeler arasında ticareti ikiye katlamayı gözden geçiriyoruz. Olumlu dönüş aldığımız için mutluyum” dedi. SABİHA GÖKÇEN İLK SEÇİLEN D-8 HAVALİMANI D-8 Genel Sekreteri Büyükelçi Ku Jaafar Ku Shaari, İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı (İSG) ile D-8 arasında imzalanan iyi niyet anlaşmasını hatırlatarak, “Bu anlaşmayla İstanbul Sabiha Gökçen Uluslararası Havalimanı, ilk seçilen D-8 havalimanı oldu” dedi. Shaari, bunun üye ülkeler arasındaki iletişimi kolaylaştıracağını söyledi. Anlaşmayla İSG, D-8’in Türkiye’den seçilen havalimanı olarak hizmet sunacak. Üye ülkeler Bangladeş, Mısır, Nijerya, Endonezya, İran, Pakistan, Malezya ve Türkiye’de turizm, ticaret ve hava hizmetleri alanlarındaki fırsatları araştıracak ve değerlendirecek.

12 Ekim 2018 Cuma

Hollanda’da Siber Güvenlik Haftası (CSW) kapsamında düzenlenen Siber Güvenlik Fuarı’nın ikinci büyük katılımcısı Türkiye’nin standı büyük ilgi gördü. Lahey Fokker Terminal Salonu’nda bu yıl 3’üncüsü düzenlenen fuara, Savunma Sanayii Başkanlığı öncülüğünde kurulan Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi’nin katkısıyla CSW kapsamında Lahey’dekikümelenme üyesi 28 Türk firmanın 20’si katıldı. HOLLANDA KAPISI Türkiye’nin Lahey Büyükelçiliği Maslahatgüzarı Alper Yüksel, Türkiye’nin fuara gurur verici bir katılım sağladığını belirterek, “Fuar ve panellerde çok sayıda şirketimizin aktif bir katılım sergiliyor olması ülkemizin bu alanda ne kadar ilerlediğinin göstergesi. Şirketlerimizin bazılarının Hollanda’da ofisleri var. Hollanda bu alanda uluslararası piyasaya açılan kapılardan biri” dedi. ULUSLARARASI İŞBİRLİKLERİ Türkiye Siber Güvenlik Kümelenmesi Genel Koordinatörü Cenk Özen de fuarın kümelenmenin ilk ciddietkinliği olduğunu dile getirdi. Özen, “Bizim ana hedeflerimizden biri Türk firmalarımızın yurt dışında tanıtılması.Siber güvenlikte özellikle uluslararası işbirlikleri çok önemli. Ortak çalışmayla beraber güvenliğinizi de sağlamanız gerekiyor. Fuar, bu noktada Türkiye olarak uluslararası topluluğa ciddi bir katılım gösterdiğimiz etkinlik oldu” diye konuştu.

12 Ekim 2018 Cuma