tatil-sepeti
En büyük avantajımız Türk kalitesi

Türk firmalarının Hindistan’daki en büyük avantajı, Türkiye’nin bir Avrupa ülkesi olarak görülmesi. Orta sınıfın Covid öncesi döneme göre harcama alışkanlıklarını değiştirip, kaliteli ve daha uygun fiyatlı ürünlere yönelmesi, Türk firmaları için ciddi bir fırsat. Türkiye’nin Yeni Delhi Ticaret Müşaviri Aysun Timur, Hindistan ile iş planlayanlara, “Öncelikle doğru bir pazar araştırması yapın. Bunun için de müşavirliklerimiz ve ataşelikler ile profesyonel yerel bir firmadan destek alın” tavsiyesinde bulunuyor. HABER: YASİN UYGUR Asya’nın gelişen ekonomilerinden Hindistan, yaklaşık 1.4 milyarlık nüfusu ve 2.87 trilyon dolarlık milli geliri ile dünyanın altıncı, satın alma gücü paritesinde ise ikinci büyük ekonomisi… Dünyanın hem en çok yatırım çeken destinasyonla-rından hem de en büyük ithalat pazarlarından biri. Ülke nüfusunun 2025 yılında 1.5 milyara, 245 milyar dolar düzeyindeki tüketim miktarının da 4.8 trilyon dolara ulaşması bekleniyor. 2030 yılında ise Çin’in ardından dünyanın ikinci büyük ekonomisi olacağı öngörülüyor. Üstelik Hindistan’a küresel üretimin ve tedarikin ikinci yeni adresi olarak bakılıyor. Türkiye’nin Hindistan’a olan ticari ilgisi ise son 10 yılda arttı. Hindistan, Türkiye’nin en çok ihracat yaptığı 37’nci, en çok ithalat yaptığı 7’nci ülke. Türkiye Cumhuriyeti Yeni Delhi Ticaret Müşaviri Aysun Timur, böylesine cazip gözüken bu pazarda iş insanlarını bekleyen fırsatları ve zorlukları anlattı. 1 MİLYAR DOLARI AŞTIK Türkiye-Hindistan ticaret ve yatırım ilişkilerini kısaca değerlendirir misiniz? Hindistan ile ticaret ve yatırım, her daim dostane ilişkiler çerçevesinde gerçekleşti. Son 10 yıllık ikili ticaret verisine baktığımızda, ticaret hacminin 6 milyar dolar seviyesinde istikrarlı kaldığını görüyoruz. 2018’de ticaret hacmimiz uzun zamandan sonra bir sıçrayışla 8.7 milyar dolara yükseldi. Bu tutarın 7.6 milyar dolarını ithalatımız, yaklaşık 1.1 milyar dolarını ise ihracatımız oluşturuyor. Covid-19 süreciyle birlikte ticaret rakamlarımız da geriledi. 1 Ocak-30 Eylül 2020 döneminde Hindistan’a ihracatımız bir önceki yıla göre yüzde 16.9 düşüşle 632 milyon dolar olarak gerçekleşti. 9 aylık ihracatımızda en çok hurda, bitkisel yağlar, blok mermer ve yaş meyve ihraç edildi. Hindistan’dan en çok petrol yağları, mücevherci eşyası, sentetik filament iplikleri ve karayolu taşıtları için aksam ithal edildi. Ticaret hacmimizi artıracak potansiyel sektörler neler? Hindistan, ülkemizin toplam nüfusunun 5 katı büyüklüğündeki orta ve üst sınıfının tüketim ihtiyaçlarıyla birçok mal ve hizmet sektöründe ithalat potansiyeli barındırıyor. Potansiyeli olan sektörlerin başında, paketli gıda ve tarım ürünleri, yaş meyve, konserve gıda ve içecekler, makarna, zeytinyağı, kuru meyve ve yemişler, yapı malzemeleri ve kimyasalları, otomotiv ve aksam, yazılım ve bilgi teknolojisi, makinalar, kimyasal ürünler, mobilya, elektronik eşyalar, konfeksiyon ve hazır giyim, inşaat malzemeleri, lojistik, demiryolu bağlantı ekipmanları ve vagonlar, medikal cihazlar ve sağlık hizmetleri geliyor. Ayrıca müteahhitlik, mühendislik ve teknik müşavirlik hizmetleri alanında, Türk firmaları için önemli bir pazar. Hindistan Hükümeti tarafından alt ve üst yapı yatırımına ihtiyacın 2 trilyon dolar olduğu açıklandı. Bunun içerisinde, 500 milyon konut, 100 akıllı şehir, yeni yollar, demiryolları, limanlar, endüstriyel koridorlar, metrolar gibi çok kapsamlı projeler de bulunuyor. Öte yandan, Hindistan Tata, Maruti ve Mahindra gibi kendi otomobil markalarını üretiyor. Türk otomobil yan sanayi, bu pazardan faydalanabilir. Turizm ve dizi film de potansiyel sektörler. Ülkedeki fırsatlar, resmi yatırım ajansı olan Ulusal Yatırım Teşvik ve Kolaylaştırma Kurumu’nun www.investindia.gov.in resmi internet adresinde sektörler ve eyaletler bazında yer alıyor. Firmalarımızın öncelikle bu internet adresini incelemelerini öneriyoruz. HEM ÜRÜN HEM ÇEŞİT AZ Türk iş insanları Hindistan pazarında ne gibi zorluklar yaşıyor? Hindistan, Türk iş insanının alışageldiği geleneksel pazarlardan değil. Son 10 yıllık dönemde iş insanımızın odağına yerleşti. Pazardaki sorunları şöyle özetleyebiliriz: Türk ürünleri, Hindistan pazarında az sayıda ve çeşitlilikte. Firmalarımız, potansiyelimizin en yüksek olduğu sektörlere öncelik vermeli. Hindistan’a yönelik fiziki ya da sanal fuarlara, sektörel ticaret heyetlerine, seminer veya webinarlara katılmalı. Firmalarımız, Hint bürokrasisi ile sıkıntılar yaşayabilir. Bu konuda Müşavirliğimiz ve Ataşeliğimizin yanı sıra yerel firmalardan ve sektör çatı kuruluşlarından destek alabilirler. Teminat mektubu ve muhabir banka bulmaktaki zorluklar, firmalarımızın Hindistan pazarına girişini zorlaştırıyor. Hint firmalarının ödemelerini veya mal gönderimlerini çeşitli bahanelerle aksatmaları veya hiç yapmamaları gibi şikâyetler ile oldukça sık karşılaşılıyor. Bu nedenle gerek ithalat, gerek ihracat konusunda uluslararası dış ticaret pratiklerinin gerektirdiği koşul ve kurallara riayet edilerek sözleşmeler düzenlenmeli, anlaşmazlık halinde yetkili makamlar belirlenmeli. DAHA AZ BÜROKRASİ İthalat, gümrük ve lojistik konusunda firmalarımızı etkileyecek yeni uygulamalar var mı? Bu yıl ülkemizden tedarik edilen her türlü malın gümrük işlemleri, Hindistan gümrüklerindeki yavaşlama ve gecikmeye rağmen tamamlandı. Hindistan’a ihraç ettiğimiz taze meyvelerin gümrük sürecinde, sokağa çıkma yasağı döneminde bile yasaklama olmadı. Gümrüklerde bürokrasiyi azaltmak için yeni gümrük programının uygulamasına 14 Ağustos 2020’de Chennai limanında pilot olarak başlandı. 31 Ekim 2020 tarihinden itibaren ise ülke genelindeki tüm limanlarda ithalat işlemlerinde uygulanmasına karar verildi. Yeni gümrük programı; temassız ve kağıtsız gümrükleme, eşyanın anonim muayenesi, ilgili gümrük beyanname ve belgelerinin otomatik onaylanması gibi işlem süresini hızlandıracak uygulamaları içeriyor. ORTA SINIF KALİTE İSTİYOR Salgın sürecinin uzun sürmesi halinde karşılıklı ticaretimiz nasıl etkilenir? İkili ticaret sepetimiz hammadde ve ara malına dayandığı için önümüzdeki dönemde de ciddi bir daralma olmadan devam edebileceğimizi söyleyebiliriz. Bu tespitimize kaynak oluşturan en temel gösterge, Covid’in etkilerinin en sert hissedildiği dönemde bile ikili ticaretimizin iki aylık bir gecikmeyle hızlı bir şekilde kendini toparlaması ve neredeyse 2019 yılı rakamlarına yaklaşmasıdır. Yeni dönemde, Hindistan’ın orta sınıfının Covid öncesi döneme göre harcama alışkanlıklarını da kaliteli fakat daha uygun fiyatlı ürünlere doğru kaydırdığı gözlemleniyor. Ülkede orta ve üst sınıfa yönelik ürün geliştiren firmalar, ürünlerin ambalaj, ağırlık gibi özelliklerinde farklılaştırmaya giderek pazar paylarını korumaya çalışıyorlar. Bu durum firmalarımız için de ciddi bir fırsat doğurabilir. Bu dönem, şüphesiz daha hijyenik ve güvenilir gıda tedariki önem kazanacak, paketli gıdaların tüketimi ve dış talebi artacak. Çin’e karşı duyulan ticari kaygıların arttığı bu dönemde, Hindistan pazarında oluşacak açıkta, Türk menşeli mal ve hizmetlere eskisinden daha geniş yer açılabilir. 25 DÜĞÜN 100 MİLYON DOLAR GETİRDİ Son dönemde varlıklı Hintli ailelerin ülkemize yönelik düğün turizminde de önemli artış yaşanıyor. Türkiye, geçen yıl ev sahipliği yaptığı 25 Hint düğünü ile 100 milyon dolar kazanç sağladı. BEYAZ EŞYA VE KARGO Hindistan’da yerleşik 40 kadar Türk firması havalimanı ve kargo hizmetleri, beyaz eşya üretimi, yapı malzemeleri, kara taşıtları aksam, ikram, bilişim, lojistik, tekstil, müteahhitlik ve teknik müşavirlik gibi alanlarda faaliyet gösteriyor. Hindistan’da en büyük yatırımlarımız, beyaz eşya üretimi ile havalimanı yer ve kargo hizmetleri üzerine. E-TİCARET İLE ÜRÜN SATIN Hindistan, elektronik ticaret portallarını da sıklıkla ve artan oranda kullanıyor. e-ticaret hacminin 2020’de yüzde 51 artışile 120 milyar ABD doları seviyesine yükselmesi bekleniyor. Amazon India ve Walmart grubunun satın aldığı Flipkart, ülkedeki en önemli iki elektronik ticaret sitesi ve pazarın yaklaşık yüzde 85’ini elinde bulunduruyor. Big Basket ve Myntra, modern ve geleneksel mobilya alanında Urban Ladder, Pepperfry adlı e-ticaret siteleri de oldukça yaygın. Bu kapsamda başta küçük ev aletleri, kozmetik ürünleri, ev tekstili, hazır giyim, dekorasyon ürünleri, sarf malzemeleri ve paketli gıda olmak üzere Türkiye menşeli birçokürünün e-ticaret vasıtasıyla da Hindistan’a satılması mümkün. ARAŞTIRMADAN PAZARA GİRMEYİN Firmalarımıza, her daim verdiğimiz en önemli öğüt; yolun en başında doğru bir pazar araştırması yapılması. Bunun için Hindistan’da mukim Müşavirlik ile Ataşeliğimizden ve mümkünse profesyonel yerel bir firmadan daha destek alınması, kârlı bulunuyorsa Hindistan’da bir ofis açmasıdır. Hindistan’da iş yapma kültürü yakın ilişki temeline dayalı. Şirket yapılanmaları aile merkezli. Hintliler, kibarlık ve nezakete önem verirler. “Hayır” kelimesini kullanmaktan kaçınırlar. İş yapma esnasında açık olmak, anlaşma sürecinde işlemleri en basit seviyede konuşmak ve sözleşmeye dökmek, anlaşma sonrası da iş yapmaya dair her türlü detayı takip etmek, ortaya çıkabilecek sorunların engellenmesi açısından oldukça önemli.

30 Kasım 2020 Pazartesi

Çin’e kanatlı ihracatı başladı

Türkiye ile Çin Halk Cumhuriyeti arasında uzun süredir devam eden resmi temas ve görüşmelerin ardından ‘Türkiye’den Çin’e İhraç Edilebilecek Kanatlıların Denetimi, Karantina ve Veteriner Sağlık Şartları Hakkında Protokol Taslağı’nda anlaşma sağlandı. Anlaşmanın ardından 15 Ekim 2020 tarihi itibariyle kanatlı et ve ürünleri ihracatı başladı. Bakan Pakdemirli, yaptığı açıklamada, “Çin Halk Cumhuriyeti’nin kapıları Türk kanatlı sektörüne açması, sektörümüz açısından çok önemli. Önümüzdeki süreçte daha fazla kanatlı işletmesinin ihracat yapması için bakanlık olarak onaylı işletme sayısının artırılmasına yönelik çalışmalarımız devam edecek” dedi.

16 Kasım 2020 Pazartesi

Dünyayı pandemiye karşı birleştirecek

Birleşmiş Milletler (BM) 75. Genel Kurul Başkanlığı’na seçilen Volkan Bozkır, 15 Eylül 2020 tarihi itibariyle yeni görevine başladı. Bozkır, BM Genel Merkezi’nde düzenlenen törende,74. Genel Kurul Başkanı Tijjani Muhammad-Band’den görevi devraldı. AYNI GEMİDEYİZ Volkan Bozkır, BM Genel Kurulu’nda yaptığı konuşmada, yeni tipkoronavirüssalgınının BM 75. Genel Kurulu için yapılan planları değiştirdiğini belirterek, “Bugün maskelerimiz bize karşı karşıya olduğumuz çok ciddi bir tehdidi, kaybettiğimiz hayatları, üstesinden gelmemiz gereken sorunları ve hepimizin aynı gemide olduğunu hatırlatıyor” dedi. SİSTEM SORGULANIYOR Pandeminin, çok taraflı sistemi eleştirenlerce tek taraflı adımları meşrulaştırmak, uluslararası sistemleri zayıflatmak için söyleyenbelirten Bozkır, bu dönemde uluslararası sistemlerin ve örgütlerin sorgulanır hale geldiğine, bu eleştirilerin dayanağının olduğuna, ancak yanlış sonuçlara varıldığına dikkati çekti. Küresel bir kriz olan pandemiye karşı dayanışma, işbirliği ve uluslararası kurumlara olan inancı güçlendirme mesajı veren Bozkır, şöyle konuştu: “Hiçbir ülke bu pandemiyi tek başına yenemez. Sosyal mesafe uluslararası düzeyde yardımcı olmayacak. Tek taraflı adımlar pandemiyi sadece güçlendirir, bizi ortak hedefimizden uzaklaştırır. Bu tür kriz anlarında BM’nin merkezde olduğu çok taraflı işbirliğine ve uluslararası kurumlara olan inancı güçlendirmek ortak sorumluluğumuz.” 1 YIL BAŞKAN KOLTUĞUNDA Genel Kurul’da 178 ülkenin desteğini alarak Türkiye’den BM Genel Kurulu Başkanlığı’na seçilen ilk isim olan Volkan Bozkır, 2021 eylül ayına kadar bu görevi sürdürecek.

24 Eylül 2020 Perşembe

22 ülkenin vize kriteri

Dünyayı saran Covid-19 salgını nedeniyle ülkeler, 2020 Mart ayı itibariyle sınırlarını kapatarak seyahatlere kısıtlama getirdi ve vize alımlarını durdurdu. Normalleşme sürecinin başlamasıyla bazı ülkeler belirli şartlarla sınırlarını açarken, bazıları da kısıtlamalara devam ediyor. İstanbul Ticaret Odası (İTO), üyelerinden gelen talepler doğrultusunda ülkelerin seyahat kısıtlamalarını ve vize uygulamalarını araştırdı. Oda, üyelerin sıkça sorduğu 22 ülkeyi mercek altına alarak, seyahat ve vize uygulamalarına ilişkin bilgileri güncelledi. Buna göre, Türkiye vatandaşlarını 7 ülke test ve karantina uygulaması başta olmak üzere belirli kriterlerle kabul ederken, 15 ülke de sınırlarını kapalı tutmayı sürdürüyor. İşte, o 7 ülke ve aradığı önemli kriterler… İNGİLTERE 14 gün karantina şartı İngiltere’ye seyahat edecek kişilerin 14 gün boyunca karantinada kalmaları gerekiyor. İngiltere’ye seyahatten 48 saat önce halk sağlığı takibi formu online olarak doldurulmalı. Form için ayrı bir ücret talep edilmiyor. BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ Vizesi olana giriş var Dubai’ye (DXB) turistik olarak gelen kişiler kabul ediliyor. Seyahat edecek kişi önceden vize almak zorunda. 1 Mart 2020’den sonra alınan ve kullanılmayan vizeler, 31 Aralık 2020’ye kadar ve sadece 30 gün için geçerli. Dubai’ye inecek yolcular, sağlık raporu ve negatif PCR testini (96 saatten önce yapılmış olan) sunmalı. Sağlık testi, onaylı laboratuvar listesindeki bir laboratuvardan alınmalı. Yolcular ve kabin memurları, Abu Dhabi’ye indiklerinde sağlık taramasından geçirilip karantinaya alınıyor. Dubai’ye varışlarda ise tıbbi tarama zorunlu tutuluyor. Yolcular sağlık bildirim formu sunmak ve testin sonuçlarını DXB aplikasyonuna yüklemek zorunda.Turistlerin sağlık sigortası olması zorunlu. Abu Dhabi’ye transit olarak gelenler kentte maksiumum 24 saat kalabilir.Abu Dhabi hava limanında 8 saatten fazla kalacak transit yolcular, onaylı otel rezervasyonu sunmak zorunda. RUSYA İngilizce PCR testi Seyahatten 72 saat önce Covid-19 testi zorunlu. Test belgesinin İngilizce olması isteniyor. Uygulama transit yolcular için de geçerli. IRAK 72 saat öncesinde test Basra ve Bağdat’a seyahat eden kişiler için en fazla 72 saat önce yapılmış ve negatif sonuçlanmış Covid-19 testi olması gerekiyor. Ülkeye giriş yapanlar medikal taramadan geçirilip karantinaya alınıyor. Erbil ve Süleymaniye’ye seyahat eden kişilerin taahhüt mektubu olması gerekiyor. Erbil ve Süleymaniye’ye gelen havayolu mürettebatı, bir sonraki uçuşa kadar kaldıkları otelde kendilerini izole etmek zorunda. LÜBNAN Havalimanında test zorunlu Lübnan’a girişlerde 96 saat önceden yapılmış olan negatif PCR testi sonucu ve sağlık sertifikası isteniyor. Yolcular Lübnan’a vardıklarında hava limanında ayrıca PCR testi yaptırmak zorunda. Ülkeye gelen kişiler 48 saat karantinada kalıyor. MISIR Halk sağlığı kartı isteniyor Mısır’a varışlarda Halk Sağlığı Kartı sunulması zorunlu.Yolculardan sağlık sertifikaları ve son 72 saat içinde yapılmış olan negatif PCR test sonuçları talep ediliyor. Hurghada (HRG), Marsa Alam (RMF), Sharm El Sheikh (SSH) veya Taba’ya (TCP) inen ve negatif Covid-19 testi olmayanlar, ülkeye girişte PCR testi yaptırmak zorunda. Test ücreti yolcular tarafından ödeniyor. NİJERYA Online giriş belgesi alınmalı Nijerya’ya giden yolcuların önce Nigeria International Travel Portal’dan (nitp.ncdc.gov.ng) giriş raporu alması gerekiyor. Sağlık sertifikası ve seyahatten 96 saat önce yapılmış olan negatif korona testi isteniyor. Yolcular tıbbi muayeneye tabi tutuluyor. 7 günlük karantina uygulanıyor. ALMANYA VE İTALYA’DAKİ FUARLARA İZİN Türkiye vatandaşları, Almanya ve İtalya’daki fuarlara stand bazında veya ziyaretçi olarak katılabiliyor. İtalya’da fuara katılacak olanlar, ülkede 120 saat konaklayabilirler. TÜRKİYE’YE KAPALI 15 ÜLKE Almanya ABD Çin Fas Fransa Güney Afrika Hollanda İspanya İsrail İtalya Japonya Kamerun Kanada Romanya Suriye 22 ülkenin vize ve sayahat kriterlerine ulaşmak için tıklayın...

24 Eylül 2020 Perşembe

Petrol üretimi 2 milyon varil artacak

Rusya Enerji Bakanı Alexander Novak, Valday Düşünce Kulübü’nün video konferans yoluyla düzenlediği toplantıda, OPEC ve OPEC dışı bazı petrol üreticisi ülkeler arasında devam eden üretim kısıntısı anlaşmasına ilişkin değerlendirmede bulundu. Anlaşma kapsamında yapılan günlük 9.7 milyon varillik kısıntının temmuz sonuna kadar geçerli olduğunu anımsatan Novak, “Anlaşmanın bu kısıntı miktarıyla temmuz sonrasına uzatılmasıyla ilgili bir karar alınmadı. Anlaşmaya göre taraf ülkelerin üretimleri 1 Ağustos’tan itibaren artacak” dedi. Petrol piyasalarındaki durumu yakından izlediklerini aktaran Novak, “Duruma ve teknik verilere bakacağız. Sonrasında OPEC Teknik Komitesi anlaşmanın uygulanmasına yönelik bir değerlendirme yapacak ve bunu istişare edeceğiz” diye konuştu. VİRÜS ETKİSİ Konuşmasında, yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınının küresel petrol piyasalarına etkisini de değerlendiren Novak, şöyle konuştu: “Herkes küresel enerji yapısının değişeceğini düşünüyor. Hidrokarbon kaynakların küresel enerji tüketimindeki payı 2040’a kadar yüzde 85’ten yüzde 75’e gerileyecek ve yenilenebilir enerji yükselişe geçecek. Benim tahminime göre alternatif enerji kaynaklarının payı 2040’a kadar tahmin edilenden daha da yüksek olacak.” 2022’DE BİTİYOR Mevcut petrol üretim kısıntısı anlaşmasının temelinde Suudi Arabistan ile Rusya arasında ham petrol üretimini artırma ve satış fiyatını düşürme restleşmesi sonrasında yaşanan büyük dalgalanma yer alıyor. Üretimi artırma restleşmesi, nisan ayındaki toplantıda, OPEC ve OPEC dışı petrol üretici ülkelerden oluşan 23 ülkenin yer aldığı OPEC+ grubunun iki yıllık anlaşması ile çözüldü. Anlaşma; OPEC+ ülkelerinin, mayıs ve haziran aylarında petrol üretimlerini günde 9.7 milyon varil, yılın ikinci yarısında 7.7 milyon varil ve 2021 yılından 2022’nin nisan ayının sonuna kadar 5.8 milyon varil oranında azaltmalarını öngörüyor. İlk revizyon ise 9.7 milyon varil üretim kısıntısını temmuz ayı için bir ay daha uzatarak yapıldı. Rusya Enerji Bakanı Alexander Novak’ın son açıklaması, üretim kısıntısını söz konusu miktarda ağustos ayı için de uzatmaya Rusya’nın kesin olarak kapıları kapattığı şeklinde yorumlandı. SUUDİ ARABİSTAN’DAN ‘ÜRETİM KISINTISINA UYUN’ BASKISI Taahhütleri seviyesinde üretim kısıntısı yapmayan ülkelere Suudi Arabistan’ın baskısı artıyor. Suudi Arabistan Enerji Bakanı Abdulaziz bin Salman, mayıs ve haziran aylarında bazı OPEC üyesi ülkelerin kısıntı miktarlarının üzerinde petrol üretimi yaptığına dikkati çekmişti. Salman, üretim kısıntı miktarlarına uymama gibi bir duruma artık müsaade etmek istemediklerini de belirtmişti. OPEC delegeleri, Salman’ın bu konuda yeni bir girişimde bulunduğunu kaydetti. OPEC delegelerinin Wall Street Journal’a verdikleri bilgiye göre, Salman, bir ültimatom yayımladı ve Angola ile Nijerya’dan ek üretim kısıntısına uyum konusunda detaylı taahhüt sunmalarını istedi. ABD, PETROL FİYATI TAHMİNİNİ REVİZE ETTİ ABD Enerji Enformasyon İdaresi’nin (EIA) ‘Temmuz 2020 Kısa Dönem Enerji Görünümü Raporu’na göre, bu yıl brent türü ham petrolün ortalama varil fiyatının 40.5 dolar olacağı öngörülüyor. Haziran 2020 raporunda bu rakam 38 dolar olarak tahmin edilmişti. Bu yılın ilk çeyreğinde ortalama 50 dolar ve ikinci çeyrekte 29 dolar olarak gerçekleşen brent türü ham petrolün varil fiyatının, üçüncü çeyrekte 40 dolar, son çeyrekte 43 dolar ve yılın tamamında 40.5 dolar olması beklenirken, bu rakamın gelecek yıl 49.7 dolara yükseleceği öngörülüyor. EIA, ABD’nin bu yıla ilişkin günlük üretim beklentisinde ise değişiklik yapmadı. Buna göre, ülkenin günlük ortalama ham petrol üretiminin bu yıl 11.6 milyon varil seviyesinde gerçekleşmesi, gelecek yıl ise 11 milyon varile düşmesi bekleniyor.

16 Temmuz 2020 Perşembe