istanbul-ticaret-gazetesi
istanbul-ticaret-gazetesi

Sektör temsilcileri ESK'nin indirimli et satışını değerlendirdi: Piyasayı dengeledi

Sektör temsilcilerine göre, Et ve Süt Kurumu'nun (ESK) zincir marketler aracılığıyla yürüttüğü uygun fiyatlı kırmızı et satışları, fiyatlardaki spekülatif artışları frenleyerek piyasayı dengede tutuyor. ESK ile yapılan anlaşma kapsamında, projeye katılan marketlerde etin alış ve satış fiyatları kurum tarafından belirleniyor.

Giriş: 24.11.2025 - 14:07
Güncelleme: 24.11.2025 - 14:10
Sektör temsilcileri ESK'nin indirimli et satışını değerlendirdi: Piyasayı dengeledi

Zincir marketler aracılığıyla Et ve Süt Kurumunun (ESK) yürüttüğü uygun fiyatlı kırmızı et satışlarının, fiyatlardaki artışı yavaşlattığı belirtiliyor.


Sektör temsilcileri, söz konusu uygulamanın tüketiciyi koruyup, piyasayı da dengede tuttuğunu kaydederken, son dönemde sosyal medyadaki bazı paylaşımların hayvanlarını kesmek isteyen üreticileri yanlış yönlendirdiğini ifade ediyor.


İstanbul Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Perakendeciler Derneği (İstanbul PERDER) Yönetim Kurulu Üyesi Faruk Güzeldere, yaptığı açıklamada, Et ve Süt Kurumu (ESK) ile yapılan ucuz karkas et uygulamasının 3 yıldır devam ettiğini belirterek, "O günden bugüne kesintisiz bir şekilde ESK üzerinden İstanbul'daki 30 üyemizin şubelerinde bu geçerli. İstanbul PERDER, Ankara PERDER üyeleri projeye katılım gösteren üyeler içerisinde. Bu projeye katılım gösteren 5 şube üzeri kasap tezgahı olan mağazalar kendileri ESK ile anlaşma yapıyor." diye konuştu.


Projeye başlangıç dönemini anımsatan Güzeldere, "Kurum yıllar önce bu işe adım atarken ülkemizde deprem bahanesiyle beraber kırmızı et fiyatlarında spekülatif bir artış oldu. 6 Şubat depremlerinde telef olan hayvan sayısını bahane ederek et baronları, fırsatçılar, spekülatif bir şekilde piyasayı, kırmızı et fiyatlarını yükselttiler. O dönemde önümüzde bir ramazan ayı gelecekti, bu ay da kırmızı et tüketimi artar. Ramazan ayı, Kurban Bayramı gelecek diye küçük üretici, besicilerle bir beklenti oluşturularak piyasada arz sorunu yaşandı." ifadelerini kullandı.


"(UCUZ ET SATIŞI) BU KAMU FAYDASI GÖZETİLEREK YAPILAN BİR ŞEY" 
Güzeldere, proje çerçevesinde sözleşme şartları içerisinde etlerin vatandaşa uygun fiyatlarla ulaştırıldığını belirterek, şöyle devam etti:


"Bugün bu proje olmasaydı et fiyatları tutulamazdı ülkemizde. Bu projeye ilk önce İstanbul'da başlandı. Çünkü, büyük bir metropol. İstanbul belirli bölgelerden et tedarik eder. Biz de İstanbul PERDER üyeleri olarak 'İstanbul dışarıdan et almasın, biraz orada arz-talep dengesi oluşsun' diye ESK üzerinden gelen etleri vatandaşlarımıza ulaştırdık. Alış fiyatlarını, satış fiyatlarımızı ESK belirler ve buna riayet etmeyen üyeler ciddi cezaya maruz kalır. Aldığımız et belli, sattığımız et belli. Etler de marketlere şube sayısına göre gelir, adil ve şeffaf biçimde."


Bazı dönemlerde etlerin uygun fiyatlı olduğu için kalmadığını hatırlatan Güzeldere, "Özellikle ramazan ayında bunu çok yaşarız. Vatandaş stok yapmak istiyor, lokantacısı geliyor, yemekçisi geliyor. Bu kamu faydası gözetilerek yapılan bir şey. Burada herkesin faydalanması lazım. Dönem dönem sınırlamalar getiriyoruz kurumla beraber. Bu proje olmasa kırmızı et fiyatları çok daha yukarıya gider. Proje et fiyatlarını çok dengeledi." dedi.


"TİCARET BAKANLIĞINA, TARIM VE ORMAN BAKANLIĞINA BİLDİRDİK" 
İstanbul Perakendeci Kasaplar Esnaf Odası Başkanı Aydın Tüfekci de kırmızı ette üreticiden reyona kadar olan sürece ilişkin, "Kırmızı ette komisyoncu, tüccarlar belli bölgelere gider, köylerden siparişlere göre malı toplarlar, keserler, İstanbul'a karkas olarak getirirler. İstanbul'da da kasap esnafı karkas olarak satar." şeklinde konuştu.


Son dönemde çeşitli sosyal medya kanallarından "hayvanlarınızı kesmeyin (fiyatı) şu kadar olacak" şeklinde paylaşımlar yapıldığını belirten Tüfekci, şunları kaydetti:


"Daha önce de biz bunu hem Ticaret Bakanlığına hem de Tarım ve Orman Bakanlığına bildirdik. Bu paylaşımı yapanlar, insanları hayvanlarını kesmemesi için teşvik ediyorlar. Kesecek insanlar da mallarından cayıyorlar. Ondan dolayı bir sıkıntı yaşıyoruz. Ama en büyük sıkıntımız besi yemlerine gelen zamlar, yem olayı bir zapturapt altına alınmalı. Diğer taraftan insanlar mesaj atıyorlar, 'karkas 600 lira olacak kesmeyin' diye. Köylü de bunları takip ettiği için 'nasıl olsa ete zam gelecek' diye beklentiye giriyorlar. Pazarlık edilmiş, parası verilmiş, ancak köylüler cayıyor. Zaten bizim küçük besiciler de maalesef bu yüzden çok zarara girdi."