Dünya Ekonomik Özgürlük Endeksi verilerine göre, dünyanın en serbest ekonomisi olan Hong Kong, Çin pazarına yönelmek isteyen iş insanları için önemli bir koridor. Vergisiz ticaretle büyüme vadeden Hong Kong, aynı zamanda yüksek teknolojili ürün ihracatında dünyada ilk sırada yer alıyor. Hong Kong’un bu avantajları ve ticaret yapmanın püf noktaları, İstanbul Ticaret Odası’nda ele alındı.
GÜÇ BİRLİĞİ
Hong Kong Yatırım Ajansı ve İstanbul Ticaret Odası işbirliğinde gerçekleşen ‘Hong Kong’da Yatırım Fırsatları’ toplantısına, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Münir Üstün başkanlık etti. Üstün, toplantının açılışında yaptığı konuşmada, “Türkiye, Hong Kong ve Çin güçlerini birleştirebilir” dedi. Üstün, “Hong Kong’un Çin’e ve tüm Asya’ya açılan bir kapı olduğunu biliyoruz. Hong Kong ve İstanbul’un birbirine benzeyen tarafları çok fazla. Ülkemiz nasıl kıtaları birleştiren bir konumdaysa Hong Kong da Çin’e açılan kapı niteliğinde. Çin ile olan ticaretimizi Hong Kong ve Çinli yatırımcıları ülkemize taşıyarak daha da geliştirmek istiyoruz. Hong Kong, Çin ve Türkiye, üçüncü ülkelerde de ekonomik ve ticari işbirliklerini geliştirebilir” diye konuştu.
VERGİ AVANTAJI
Toplantıda konuşan Hong Kong Yatırım Ajansı Global Başkanı Alpha Lau, Hong Kong’un Çin’in bir parçası olduğunu, ancak ticari anlamda Çin’den çok farklı bir sisteme sahip olduğunu ifade etti. Lau, “Hong Kong, Çin’e açılmak isteyen firmalar için çok önemli bir geçiş koridoru niteliğinde. Küçük bir bölge olmasına rağmen 250’ye yakın bankaya ev sahipliği yapıyoruz. Vergisel anlamda ciddi avantajlarımız var. KDV, kazanç gibi vergilerimiz yok. Alınan tek çeşit vergi, maksimum kazancın yüzde 16.5’i olabiliyor. Ticaretinizden hiçbir şey kazanamazsanız hiç vergi ödemiyorsunuz. Ayrıca sermaye serbestliği konusunda da avantajımız çok büyük. Bugün sermayenizi getirip yarın ülkeden çıkarabilirsiniz. Buna kimse karışamaz” diye konuştu.
