Tarsus'ta aile büyüğü Halit Beybolat tarafından hırdavat ve tarım makineleri üretimi üzerine "BEYBOLAT" adıyla kurulan firma, ilerleyen yıllarda Akdeniz ilçesi Huzurkent Mahallesi'ndeki 15 bin metrekarelik alana inşa edilen fabrikayla markalaşma sürecini "BOLAT" olarak sürdürdü.
180 kişiyi istihdam eden firma, tarım sektörünün traktör dışı makine ihtiyacına cevap vermek amacıyla üretim kapasitesini yıldan yıla artırdı.
Bölge bayilikleri ve ülke distribütörlükleriyle markasını güçlendiren firmaya, TOBB öncülüğünde, Türkiye Ekonomi Politikaları Araştırma Vakfı ile TOBB Ekonomi ve Teknoloji Üniversitesi işbirliğinde şirketlerin 2 yıllık ciro artışı dikkate alınarak belirlenen Türkiye'nin en hızlı büyüyen 100 şirketi arasına girdiği bildirildi.
Firmanın genel müdürü Serkan Beybolat, AA muhabirine, 2000'li yılların başlangıcıyla markalaşma ve üretim için ciddi adımlar attıklarını söyledi.
Sektörün "BOLAT" adıyla 2014'te tanıştığını anlatan Beybolat, şöyle konuştu:
"Ağırlıklı olarak, 'traktör ve ekipmanı dışı' olarak adlandırdığımız kendiliğinden motorlu, 'kırsal bölgelerde yaşayan çiftçilerin eli, ayağı' diyebileceğimiz makineler faaliyet alanlarımız arasında. Çapa makineleri, motorlu testere, motorlu tırpan, ilaçlama makineleri ve sulama motorları üretiyoruz. Türkiye'de çapa makinesi üretiminde olup da şanzıman dışı dizel motor işine girmeyi fazla firma tercih etmedi ama biz 2016'dan itibaren bu yönde hızlandık. Motorun tamamlayıcı bir parçası olarak hizmete sunduk."
Beybolat, bu yıl açıklanacak "Türkiye'nin En Hızlı Büyüyen 100 Şirketi" listesine girmenin gururunu yaşadıklarını belirterek, "Başarımızın altındaki en önemli faktör AR-GE ve ÜR-GE çalışmalarımız. Satış sonrası bayilerden, servislerden ya da son tüketiciden gelen bütün verileri işleyip irdeleyerek ürünü geliştirme konusunda tekrardan sahaya sürüyoruz. Çiftçi önerilerini çok önemsiyoruz." dedi.
Fırsat eşitliğine önem verdiklerini vurgulayan Beybolat, "Çapa makinelerinin üretiminde kadınlara ciddi fırsat tanıyoruz. Kadın çalışan oranımız şu an yüzde 35'lerde. Bu yatırımımızın da karşılığını aldık. Gerçekten kadınların daha tertipli çalıştığını fark ettik. Bu sayıyı ilerleyen yıllarda artırmayı düşünüyoruz. 12 kişilik AR-GE ekibimiz var. Ürünü tasarlarken son tüketiciyi, bayiyi ve servisi düşünmek zorundayız. Bu üçünden birini ihmal etsek bu başarı oranı yakalanmaz." değerlendirmesinde bulundu.
Beybolat, firmanın başarısında bayi ve servislerin katkıları olduğuna dikkati çekerek, üretimden satışa uzanan süreçte işbirliği yapanlara teşekkür etti.
Teknolojik gelişmelere ayak uydurup gelecekte daha iyi bir noktaya ulaşmayı hedeflediklerini dile getiren Beybolat, şöyle konuştu:
"Her ne kadar günümüzü yakalamış olsak bile geleceği yakalamak için 3, 5 ve 10 yıllık planlar dahilinde üniversitelerle işbirliği içine giriyoruz. Türkiye Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Kurumu için hazırlanmış projelerimiz var. Önceliklendirmek istediğimiz birkaç tanesini harekete geçirdik. Mersin Teknopark'ta bir anlaşmamız var. Oralarda bu havaya girmezsek, o mahallerde dolaşmazsak bir süre sonra demode kalacağımızı biliyoruz. Bunu hiç kaçırmak istemiyoruz. Bu yönde de emin adımlarla ilerliyoruz."
BOLAT Genel Müdürü Serkan Beybolat, markanın uluslararası alanda söz sahibi olması için yurt dışında görüşmeler yaptıklarını belirterek şunları kaydetti:
"Türkiye'deki pazar payında yüzde 15-20 seviyelerindeyiz. Türkiye İstatistik Kurumundan açıklanacak 2024 verilerine göre bu rakamın yüzde 20 ile 25 arasına çıkmasını bekliyoruz. Bunun yanı sıra bizi asıl başarıya götürecek olan şey, şu anda da çalışmalarına başladığımız ihracat kalemidir. İhracat tarafında şu an 6-7 ülkeyle işbirliği içindeyiz. Halihazırda satışlarımız başladı, devam ediyor. Bunu çeşitlendirmek istiyoruz. Özellikle bizim için prestij anlamı taşıyacak Avrupa pazarı konusunda son dönemde ciddi çalışmamız oldu. Emin adımlarla ülke ve kıta sayısını artırarak ihracatta şu anki ivmeyi kesmeden satışların daha yükseklere çıkmasını planlıyoruz."
