tatil-sepeti

Fatih Oktay

Çin Ulusal İstatistik Bürosu, şubat ayı sonunda 2019’un istatistiksel özetini yayınladı. Bu yazıda; öne çıkan, medyada pek yer almamış verilere bakalım.

Çin’in ekonomisinin (GSYH’sinin) 2019’da yüzde 6.1 büyüdüğünü biliyoruz. Özete göre 2019’da GSYH’nin yüzde 7’sini tarım, yüzde 39’unu sanayi, yüzde 54’ünü hizmet sektörünün katma değeri oluşturuyordu. Sanayinin payı 2006’da yüzde 48’e yakındı; ekonomik gelişme dinamikleri ve yönetimin ekonomik yeniden yapılanma çabaları doğrultusunda bu oran düşüyor.

Özete göre 2019’da ekonomik büyümenin ana kaynağı yüzde 58 pay ile tüketim harcamaları oldu. Bunu yüzde 31 ve yüzde 11 pay ile yatırım harcamaları ve dış ticaret izledi. Yine ekonomik yeniden yapılanma çabalarının da katkısıyla, büyümenin motoru olma görevi yatırım ve ihracattan tüketime kayıyor.

Alt sektörlerde, stratejik yeni sektörler olarak nitelenen, yeni nesil bilgi teknolojileri, özel cihaz üretimi, yeni malzemeler, yeni enerji sistemleri ve elektrikli araçlar, biyoteknoloji gibi alanlardaki üretim, yuvarlak rakamlarla 2019 itibarı ile sanayi üretiminin yüzde 14’ünü oluşturuyordu ve yüzde 9 arttı. Bu alanlarda hizmet üretimi ise yüzde 13 dolayında arttı.

Sanayi sektöründeki firmaların elde ettiği toplam kâr, bir trilyon ABD doları dolayında oldu. Bu kârın yaklaşık 250 milyar dolarlık bölümünü yabancı ve yabancı ortaklı şirketler elde etti.

Çin’e giren yabancı doğrudan (finansal olmayan) yatırımların yerli para değeri yaklaşık yüzde 6 arttı. En çok yatırım alan sektör yüzde 29 pay ile bilgi teknolojileri oldu. Yıl içinde yabancı yatırımlarla 41 bin şirket kuruldu. (Yabancı doğrudan yatırımlarının cari kurdan dolar değeri 140 milyar dolar dolayında oldu)

Çin’den diğer ülkelere yapılan doğrudan yatırımların yerli para değeri yaklaşık yüzde 8 düştü. En çok yatırım yüzde 22 pay ile gayrimenkul sektörüne yapıldı. (Çin’den yapılan doğrudan yatırımlarının cari kurdan dolar değeri 110 milyar dolar dolayında oldu.)

Ülke içinde yapılan sabit kıymet yatırım harcamalarının (ortalama kurdan) tutarı 8 trilyon ABD doları dolayında oldu.

Çin’in nüfusu 1.4 milyarı geçmiş bulunuyor; bu nüfusun yüzde 60’ı aşan bir bölümü kentsel bölgelerde yaşıyor, 775 milyonu çalışıyor.

Çin’in döviz rezervleri yılı 3.1 trilyon ABD doları düzeyinde kapattı. Rezervler 2014’te 4 trilyon dolara ulaşmıştı, bundan sonra merkez bankası RMB’nin değerini korumak için yaklaşık 1 trilyon dolar sattı. Rezervler 2016’dan bu yana bu düzeylerde geziniyor.

Ülkede 2019’da internet üzerinden gerçekleştirilen tüketici malı alımlarının tutarı 1.2 trilyon ABD doları dolayında oldu ve toplam tüketici malı satışlarının beşte birini oluşturdu.

Yıllık Ar-Ge harcamalarının toplam tutarı 315 milyar ABD doları oldu. Bu, ülke GSYH’sinin yüzde 2.2’sini oluşturuyordu. Çin bu oranda 2012’de AB’yi geçti. Oran Türkiye için yüzde 1’in altında bulunuyor.

Yıl içinde ülke patent ofisine yapılan patent başvurusu sayısı 4.4 milyon oldu. Çinlilerin yıl içinde aldıkları uluslararası patentlerin sayısı 61 bin oldu.

2019’da ülke içinde yapılan turistik seyahat sayısı 6 milyar, yurtdışına yapılanlarınki ise 169 milyon oldu. Bir rakam yüz kelimeye bedeldir deyip burada tamamlayalım.

13 Mart 2020 Cuma