Hikmet BAYDAR

Hikmet BAYDAR

Diğer Yazıları

7 Haziran seçimlerinden sonra ortaya çıkan siyasi belirsizlikle yükselen Türkiye risk primi, dövizde ve faizlerde yükselişe, borsada da düşüşe neden oldu. Bu yatırımcıların siyasi riske karşı hassasiyeti nedeniyle Türkiye pozisyonlarını kapatmalarıyla alakalı bir gelişmeydi.

Buraya kadar herşey normal. Ancak dönem dönem sermaye akışları piyasanın kendi dinamikleri içerisinde dengelenemeyebiliyor. Örneğin dövizde kısa süreli yüklü alımların piyasa tarafından karşılanamaması nedeniyle oluşan yükselişler. Ya da tahvil ve bonolara gelen satışların karşılanamaması nedeniyle yükselen faizler. Birçok ülke bu tür dengesizliklere karşı hazırlıklıdır. Bunun için fonlar kurarlar ve bu tür hareketleri fonları vasıtasıyla dengelerler.

Bunun tek bir amacı vardır; piyasaların öngörülebilir ve istikrarlı olması. Bu yapı bozulduğunda ortaya çıkan tabloyu düzeltmek için daha fazla bedel ödenmek zorunda kalınıyor.

MALİYET ARTTI

Örneğin kamu borç stoğu yükselen kurlarla birlikte hızla artıyor. Reel sektörün döviz borçlarının da TL karşılığı aynı şekilde artıyor. Bunun yanında rotatif kredi faizlerinde yükselişler yaşanmaya başladı bile. 14'ün üzerinde oranlar telaffuz edilmeye başlandı. Tahvil faizleri iki haneli rakamlarda. Kısacası maliyet iyice arttı.

ÇİN ENDİŞESİ

Bütün bunların yanında Çin ile ilgili büyüme endişeleri ile birlikte Çin kaynaklı türbülansın yaşanması da cabası oldu. USD/TL 3 liranın üzerine kadar çıkarak rekor kırarken Euro/TL 3.4280 TL seviyesinden işlem gördü. Maalesef global kriz bizi zayıf anımızda yakaladı. ABD’de gelen verilerle eylül ayında faiz artırımı beklentisinin azalmasıyla birlikte yükselen Euro/USD paritesi ve altın yanında TL sepet bazında değerini korumayı başaramayarak yeni rekorlar kırdı.

Bu durumun bizlere yansıması fiyatlama sorunu nedeniyle frene basan bir ekonomi, ithal maliyet artışı nedeniyle maliyet enflasyonu, yüksek finansman maliyeti gibi maliyet artırıcı kalemler nedeniyle kârların azalması ve sonuç vergi gelirlerinin düşmesi şeklinde olabilir.

RİSKLERİNİZİ ANALİZ EDİN

Yılanın başını küçükken ezmek lazım. Zamanında mevcut risk artışlarına paralel alınmayan ve geciken her tedbir daha sonra daha maliyetli olarak yapılacağından, şirketlerin bilanço yönetiminde, varlık ve yükümlülük yönetiminde son derece dikkatli olmaları, ne risk aldıklarını ve bu risklerin şartlar beklendiği gibi gitmediği takdirde neye mal olabileceğini iyi analiz etmeleri gerekir.

31 Ağustos 2015 Pazartesi