tatil-sepeti
Belirsizlikten en çok ofisler etkilenecek

PwC ve Urban Land Institute'den(ULI)yapılanortak açıklamayla,gayrimenkul sektörünü farklı boyutlarıylaele alan araştırma "Gayrimenkulde Gelişen Trendler Avrupa 2021" raporunun sonuçları paylaşıldı. Bu yıl 18'inci sayısı yayımlananrapora göre gayrimenkul sektörünün içinde bulunduğu döngüsel gerileme, gayrimenkuldeki uzun vadeli yapısal değişikliklerle aynı döneme denk gelirken, gayrimenkul sektörü haladüşük veya negatif faiz oranlarında bile makul getiri elde edilebilecek yatırım alanlarından biri olarak görülüyor. Avrupa genelinde yaklaşık 1000 üst düzey sektör temsilcisinin katıldığı araştırmaya göre, pandemi sebebiyle başta kira ödemelerinde yaşanan sorunlar ve yaygın belirsizlikten en çok etkilenen gayrimenkul alanları perakende ve ofis olacak. Bu durum yatırımcıların ve kiracıların operasyonel risklerini daha ayrıntılı şekilde değerlendirmelerine, gayrimenkul yöneticilerinin ise getirileri güvence altına almak için nispeten daha güçlü oldukları segmentlere odaklanmalarına sebep oluyor. "DİJİTAL DEĞİŞİM"YATIRIMCILARIN SEKTÖR TERCİHLERİNİ ETKİLİYOR Raporda, pandeminin global fon kaynaklarının dağıtımında meydana getireceği değişiklikle birlikte sektöre yönelik sermaye akışının yine de daha çok yerel ve Avrupa kaynaklı olacağı düşünülüyor. Katılımcıların çoğu halen Asya sermayesinin Avrupa'ya daha fazla yöneleceğini beklemesine rağmen, satın alma işleminden önce yatırımcıların gayrimenkulü fiziksel olarak görme imkanının ortadan kalkmış olmasının geçmiş yıllara oranla bu sermaye akışında düşüş beklenmesine de sebep oluyor. Kovid-19'unetkisiyle dünyada dijitalleşmenin hızlanmasıyla kendini gösteren "Dijital Değişim" yatırımcıların sektör tercihlerini etkiliyor ve lojistik, veri ve iletişim merkezleri gibi alanlar yüksek potansiyelleri ile öne çıkıyor. Yaşam bilimleri ve sağlık alanları popülerlik kazanırken, "konut" yatırımcıların listesinde üst sıralarda yer almaya devam ediyor. GAYRİMENKUL YÖNETİCİLERİ GENEL GÖRÜNÜM İLE İLGİLİ OLARAK TEMKİNLİ Gayrimenkul yöneticileri genel görünüm ile ilgili olarak temkinli yaklaşırken, 2020 yılı temmuz ve eylül aylarında gerçekleştirilen görüşmelere göre ticari güvenin 2021'de azalacağını düşünenlerin oranı yüzde 28 oldu. Bu oran 2019'da yüzde 13, 2020'de yüzde 15 olurken,katılımcıların yüzde 44'ü 2021'de karlılıkta da düşüş beklediğini belirtiyor. Araştırmaya katılanların yüzde 88'i "epidemi veya pandemi"yi 2021 yılının en önemli endişe konusu olarak belirtirken,bu endişeyi yüzde 79'la uluslararası siyasi istikrar konusu, yüzde 65'le çevre konuları izliyor.Kovid-19 ile birlikte Çevresel, Sosyal ve (Kurumsal) Yönetişim (ESG) stratejileri çok daha fazla önem kazanırken,araştırmaya katılanların çoğu Kovid-19 öncesinde de çevresel etkiyi azaltmayı taahhüt ediyordu, yeni dönemde bu stratejilerinin sosyal boyutunun daha önem kazandığı görülüyor. Raporda, yatırım ve geliştirme potansiyeli açısından Avrupa kentleri sıralamasına da yer verildi. Bu yılın raporundaki şehir sıralamaları, pandemiye rağmen likidite ve istikrar sunduğuna inanılan şehirlere odaklanarak pazara yön veren fırsatları ve temkinli yaklaşımları yansıtıyor.Yatırımcıların, Almanya'nın ülke olarak Kovid-19 ile mücadelesindeki görece olumlu performansından cesaret alması ile Berlin, 2021'de beklentilerin en olumlu olduğu şehir olarak ilk sırada yer buldu. 31 Avrupa kentinin yer aldığı listede Türkiye’den temsil edilen tek kent olan İstanbul, bu yıl geçen yıl olduğugibi yine 30'uncu sırada yer alırken, "Gayrimenkulde Gelişen Trendler Listesi"nin ilk 10 kenti Berlin, Londra, Paris, Frankfurt, Amsterdam,Hamburg, Münih, Madrid, Milano veViyana olarak sıralandı. YATIRIM KARARLARININ ESKİ ALIŞKANLIKLARLA ALINAMAYACAĞI KESİNLEŞTİ Açıklamada görüşlerine yer verilenPwC Türkiye Gayrimenkul Sektörü Lideri Ersun Bayraktaroğlu, içinden geçilen süreçten kaynaklanan bir belirsizlik olduğunu belirterek, şunları kaydetti: "Hala doğru aksiyonların ne olacağını bilemiyoruz. Bunu çok yakın gelecekte de bilebileceğimizi de düşünmüyorum. Ancak özellikle ofis ve alışveriş segmentleri başta olmak üzere yatırım kararlarının eski alışkanlıklarla alınamayacağı kesinleşti. Raporda yer alan ve sektörün 2021 için önemli gördüğü 27 gayrimenkul alanının ilk 10 sırasında ofis ve alışveriş merkezleri yer almıyor. Buna karşılık cazip alanlar veri merkezleri, lojistik, depo, sağlık gibi alanlar. Kent sıralamalarında ilk sıraların geçen yıl olduğu gibi bu yıl da daha fazla istikrar içeren ve işlem derinliği yüksek ülke ve kentlere verilmesi de hiç şaşırtıcı değil." HAYAT BİLİMLERİGİBİ NİŞ KATEGORİLERDE ÖZELLİKLİ GAYRİMENKUL GELİŞTİRME VE KİRALAMA İŞTAHI ÇOK BELİRGİN ULI Türkiye Başkanı Zafer Baysal, raporda ankete katılan gayrimenkul yatırımcıları tarafından Veri Depolama/İşleme Merkezleri ve Lojistik Tesisleri'nin ardından uluslararası yatırım ilgisi bakımından Hayat Bilimleri Merkezleri/Ekosistemleri'nin yer aldığını aktardı. Baysal, şu bilgileri verdi: "10 yıl önce ilk sıralarda yer alan Karma Kullanımlı Projeler,AVM'ler ve ofisler pandemi sonrası yatırımcılar nezdinde gözden düşerken Avrupa'da Kuzey Amerika'yı 15-20 yıl gecikmeyle takip etse de 'Hayat Bilimleri' gibi niş kategorilerde özellikli gayrimenkul geliştirme ve kiralama iştahı çok belirgin bir şekilde ön plana çıkmaktadır.Sağlık Teknolojileri ve Tıp konusunda dünya çapında uzmanlara araştırmacılara sahip olan ülkemizde de yeni hizmete giren Şehir Hastaneleri,Eğitim ve Araştırma Hastaneleri ve Tıp Fakülteleri ile Sağlık Bilimleri Üniversiteleri'nin etrafında bu tip ekosistemler geliştirmek için vakit kaybetmeden stratejik bir plan dahilinde harekete geçmeliyiz."

25 Kasım 2020 Çarşamba

Küresel hava yolu şirketlerinin iki yıllık zararı 157 milyar doları bulabilir

Merkezi Kanada'nın Montreal kentinde olanUluslararası Hava Taşımacılığı Birliği (IATA), küresel hava taşımacılığı sektörünün ekonomik performansına ve finansal görünümüneilişkin raporunu yayımladı. Hava taşımacılığında harcamaların, bu yıl 2019’a göre yüzde 61,2 düşüşle 340 milyar dolara gerileyeceğinin tahmin edildiği raporda, 2021’de bu harcamaların 2020’ye göre yüzde 40,1 artarak 476 milyar dolara yükseleceği öngörüldü. Raporda, Kovid-19’nun hava bağlantısını ve onun oluşturduğu ekonomik faydayı baltaladığına yer verilerek, bu yıl hava yolu şirketlerinin 118,5 milyar dolar zarar edebileceği belirtildi. Söz konusu zararın gelecek yıl 38,7 milyar dolara gerileyeceği tahmin edildi. Böylece bu yıl ve gelecek yıl toplamda 157 milyar zarar oluşabileceği belirtildi. IATA Haziran görünüm raporunda söz konusu iki yıllık zararı 100 milyar dolar öngörmüştü. Birliğin, gelinen noktada geçen yıl 4,5 milyar olan hava yoluyolcusayısının bu yıl 1,8 milyar yolcuya düşmesini ve gelecek yıl kısmen toparlanarak 2,8 milyar yolcuya ulaşmasınınbeklediği kaydedildi. KÜRESEL KARGO GELİRLERİ YÜZDE 15 ARTACAK IATA'nın raporunda, salgından dolayı hava yolu şirketlerininyolcugelirlerinin 2020’de geçen yıla göre yüzde 69 düşerek 191 milyar dolara gerileyeceği belirtildi. IATA, küreselkargomiktarında yüzde 11,6 düşerek 54,2 milyon tona gerileyecek olmasına rağmen yolcu azlığı nedeniyle hava yolu şirketlerinin uçakların yere indirilmesinin kargo fiyatlarını yükseltmesinden dolayı şirketlerin kargo gelirlerinin bu yıl yüzde 15 artarak 117,7 milyar dolara yükselmesini de öngörüyor. Raporda, IATA’nın bu yıla ve gelecek yıla ilişkin tahminlerinin Kovid-19 testi ve aşının uygulamasının yardımıyla gelecek yılın ortasına kadar sınırların yeniden açılmasına dayandığı belirtilerek, hükümetlere seyahati kısıtlayıcı karantina önlemlerini yaygın test programlarıyla değiştirme çağrısı tekrarlandı.

25 Kasım 2020 Çarşamba

Tarımsal üretimde yeni tesis yapımına hibe

Tarım ve Orman Bakanlığı’nın, Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Tarıma Dayalı Ekonomik Yatırımların Desteklenmesi Hakkında Tebliği Resmi Gazete'de yayımlandı. Tebliğ,1 Ocak 2021-31 Aralık 2025 tarihlerinde, kırsal alanda ekonomik ve sosyal gelişmeyi sağlamak, tarım ve tarım dışı istihdamı geliştirmek, gelirleri artırmak ve farklılaştırmak amacıyla,kadınlar ve genç girişimciler öncelikli olmak üzere gerçek ve tüzel kişilerin tarıma dayalı ekonomik faaliyetlerine yönelik yatırımları için yapılacak hibe ödemelerine ilişkin hususları kapsıyor. Buna göre, tarımsal ürünlerin işlenmesi, kurutulması, dondurulması, paketlenmesi ve depolanması, yeni tesislerin yapımı, kısmen yapılmış yatırımların tamamlanması, faal olan mevcut tesislerin kapasite artırımı ile teknoloji yenileme veya modernizasyonu konularıhibe desteklerikapsamında değerlendirilecek. Tarımsal üretime yönelik sabit yatırım konularında,yenilenebilir enerji kaynaklarından jeotermal ve biyogazdan ısı veya elektrik üreten tesisler ile güneş ve rüzgar enerjisinden elektrik üreten tesislerin yapımı da hibe desteği dahilinde olacak. Program çerçevesinde 81 ilde,belirtilen yatırım konularından tümü veya bir kısmı, illerin sektörel önceliklerine göre Bakanlıkça belirlenerek her yılekim ayında yayımlanacak başvuru ve güncel uygulama rehberiyle başvuru öncesinde ilan edilecek.Başvurular, hibe desteği kapsamında kabul edilecek. BAŞVURU SAHİPLERİNDE ARANACAKÖZELLİKLER Başvuru sahibi gerçek ve tüzel kişilerin, BakanlıkçaoluşturulanÇiftçi Kayıt Sistemi'ne (ÇKS)veya diğer kayıt sistemlerine son başvuru tarihinden önce kayıtlı olması gerekecek. Tüm yatırımlara yönelik proje konularında başvuran tüzel kişiler, idari ve mali açıdan kamudan bağımsız olacak ve bağımsız olduklarına dair taahhütnameyi başvuru ekinde sunacak. HİBEYE ESAS TOPLAM TUTARLARI DESTEKLEME ORANI Ekonomik yatırım konularında hibeye esas proje tutarı, başvuruda bulunanların gerçek kişiler, tarımsal amaçlı kooperatifler ve birlikler veya tüzel kişiler olması halinde,belirtilen yatırım konularında,yatırım niteliği yeni tesis olan başvurularda 3 milyon lira, yatırım niteliği tamamlama olan başvurularda 2 milyon lira, yatırım niteliği kapasite artırımı, teknoloji yenileme veya modernizasyon olan başvurularda 1,5 milyon lirayıgeçemeyecek. Hibeye esas proje tutarı alt limiti ise 250 bin lira olarak belirlendi. Başvuruların kabul edilmesi halindehibeye esas proje tutarının yüzde 50'sine hibe desteğiverilecek. Program kapsamında yapılan tüm işlemler Bakanlık tarafından denetlenecek.Bu denetimler sırasında yapılan işlemlere ait talep edilen tüm bilgi ve belgeler il müdürlüğünce kendilerine sunulacak. Öte yandan, Bakanlığın Kırsal Kalkınma Destekleri Kapsamında Kırsal Ekonomik Altyapı Yatırımlarının Desteklenmesi Hakkında Tebliği de Resmi Gazete'de yayımlandı. Söz konusu tebliğ, 1 Ocak 2021-31 Aralık 2025 tarihlerinde, kırsal alanda ekonomik ve sosyal gelişmeyi sağlamak, tarım ve tarım dışı istihdamı geliştirmek, gelirleri artırmak ve farklılaştırmak amacıyla; kadınlar ve genç girişimciler öncelikli olmak üzere gerçek ve tüzel kişilerin kırsal ekonomik faaliyetlerine yönelik yatırımları için yapılacak hibe ödemelerine ilişkin hususları içeriyor.

24 Kasım 2020 Salı

Tarımsal girdi fiyat endeksi eylülde arttı

Türkiye İstatistik Kurumu, eylül ayına ilişkin Tarımsal Girdi Fiyat Endeksi (Tarım-GFE) verilerini açıkladı. Buna göre, endeks eylülde bir önceki aya göre yüzde 2,31, geçen yılın aralık ayına göre yüzde 7,87, geçen yılın aynı ayına göre yüzde 10,63ve 12 aylık ortalamalara göre yüzde 8,21 artış gösterdi. Ana gruplar itibarıyla eylüldebir önceki aya göretarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksi yüzde2,1, tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksi yüzde2,35 yükseldi. Geçen yılın aynı ayına göre tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksi yüzde10,02, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksi yüzde14,45 artış kaydetti. Yıllık bazda tarımda kullanılan mal ve hizmet endeksi yüzde10,02, tarımsal yatırıma katkı sağlayan mal ve hizmet endeksi yüzde14,45arttı. ALT GRUPLAR Yıllık bazda en fazla azalış yüzde 2,71 ile veteriner harcamaları alt grubunda görüldü. Eylülde geçen yılın aynı ayına göre azalış gösteren diğer alt gruplar ise yüzde1,89 ile tohum ve dikim materyali, yüzde0,66 ile tarımsal ilaçlar oldu. Bu dönemde en fazla artış, yüzde 26,69 ile makine bakım masrafları, yüzde15,11 ile diğer mal ve hizmetler, yüzde15,08 ile hayvan yemi alt gruplarında gerçekleşti. Aylık en fazla artış yüzde 1,29ile enerji ve yağlar alt grubunda görüldü. Eylülde bir önceki aya göre en az artış gösteren diğer alt grup ise yüzde 0,21 iletohum ve dikim materyali oldu. Söz konusu ayda artışın yüksek olduğu alt gruplar sırasıyla yüzde 4,02 ile makine bakım masrafları, yüzde3,65 ile hayvan yemi ve yüzde3,26 ile gübre ve toprak geliştiricilerolarak kayıtlara geçti.

24 Kasım 2020 Salı

Düşük faiz stokları eritti, ruhsat izni verilen daire sayısı ikiye katladı

Türkiye'de pandemiye rağmen bu yıl konut satışlarında rekorlar kırıyor.Ocak-ekimde konutsatışları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 27artarak 1 milyon 280bin 852'ye ulaştı. Bu yıl aylık bazda tüm zamanlarırekorlarınormalleşme sürecinin başladığı ve kamu bankaları öncülüğünde hayata geçirilen düşük faizli destek kredisinin uygulamada olduğu haziran-ağustos döneminde görülmüştü. Söz konusu 3 ayda konut satışları590 bin adedi bulmuştu. Bu süreçte tüketicilerin kendilerine sunulan fırsatı kaçırmadığını ve konut stokunun ciddi anlamda eridiğini belirten sektör temsilcileri, bu kapsamda koronavirüs salgınına rağmen yapı ruhsat izni alınan bina sayısının attığını ve inşaat sektörünün hareketlendiğini kaydetti. TÜİK, belediyeler tarafındanyapıruhsatverilen bina sayısının, 9 aydageçen yılın aynı dönemine göre yüzde 73,7artış gösterdiğini,yüzölçümde yüzde 58,1, değerdeyüzde 76,1, daire sayısında yüzde97,9'luk artış görüldüğünü açıklamıştı. ARTIŞ, ÜLKEMİZDEKİ POTANSİYELE OLAN GÜVENİN AÇIK RESMİ Fuzul Grup Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Akbal, Türkiye'nin pandemide, Avrupa'ya kıyasla ciddi fark oluşturduğunu belirterek, konut satışı açısından İngiltere, Portekiz, İtalya, Fransa gibi ülkelerde toplam satışlarınyüzde 20 ila40 arasında düştüğünüsöyledi. Buna rağmen Türkiye'de yüzde 27'lik artış yaşandığını dile getiren Akbal,"Bu hareketlilik, uzun süredir bekleyen ruhsat sayısında da ciddi bir ivme oluşturdu. Yapı ruhsatları konut satışlarının da üstünde bir artış sergiliyor. Artış, ülkemizdeki potansiyele olan güvenin açık resmi" dedi. Akbal, kendilerininde Başakşehir Avrasya'da haziranda satışa çıktıklarını anımsatarak,o zor dönemde önemli satış rakamlarına ulaştıklarını, vatandaşın konuta ihtiyacının sürdüğünü anlattı. HAZİRANDAKİ TEŞVİKLERİN SONUCU Coldwell Banker Türkiye Ülke Başkanı Gökhan Taş,Türkiye'de pandeminin özellikle gayrimenkul sektörünü teğet geçtiğini belirterek,ruhsat izin verilerinin de bunu perçinlediğini söyledi. Hem konut satışlarındahem de ruhsat izni verilen yapı sayılarında yaşanan artışların hazirandaki teşviklerin sonucu olduğunu anlatan Taş, tekrar artan faizler karşısında satışların azalacağını bildirdi. Taş, faizlerin düşmesinin satışlar için çok önemli olduğunu kaydederek, izni verilen yapılarla birlikte oluşacak yeni stokun teşviklerle eritilebileceğini sözlerine ekledi. STOKLARIN ERİMESİ İNŞAAT SEKTÖRÜNÜ HAREKETLENDİRDİ HelmannYapı Yönetim Kurulu Başkanı Selman Özgün, konutta düşük faizin vatandaşı her zaman cezbettiğini belirterek, haziranda başaltılan kampanya sayesinde tüm zamanların en düşük oranının tüketicilere sunulduğunu anımsattı. Bu sayede haziran haziranda192bin, temmuzda ise tüm zamanların rekoru olan229bin adet konut satışı gerçekleştiğini dile getiren Özgün, stokların önemli ölçüde eridiğini söyledi. Özgün, "Stokların erimesi inşaat sektörünü hareketlendirdi. Projeler raflardan indirildi. Sektörde istihdam da arttı. İnşaat sektörünün hareketli olması en az 200 alt sektörü de olumlu etkiliyor. Ekonomiye can katıyor. Salgın sürecine rağmen yaşanan bu artışı çok kıymetli buluyoruz" değerlendirmesinde bulundu. Kendilerinin de yeni projeler için düğmeye bastıklarını dile getiren Özgün,"Biz de bu süreçte önümüzdeki döneme hazır olmak amacıyla birden fazla noktada konut üretimine başlıyoruz" ifadesini kullandı. TÜRKİYE'DE KONUTA TALEPSÜRÜYOR Nef İcra Kurulu Üyesi Selçuk Çelik,2018'den bu yanasektördekidurgunluğun, yeni proje geliştirilmesini veruhsat başvurularını ciddi anlamda frenlediğini, geçen yıl başvuruların ciddi şekilde gerilediğini anlattı. Son 2 yıldır yeni proje geliştirilmemesinin ve dönemsel faiz kampanyasının mevcut stokların satılmasını sağladığını dile getiren Çelik, bu nedenle müteahhitlerinyeni proje geliştirme konusunda cesaretlendiğini aktardı. Çelik, Türkiye'de 6 milyon hanede kiracıların oturduğunu, kiracılık oranının yüzde 25,2 olduğunu kaydederek, şu bilgileri verdi: "Kirada oturan hanehalkı sayısının fazlalığı, konut başınadüşen ortalama hanehalkı sayısı vedeprem konusunda artan bilinç, Türkiye'de ciddi anlamda yeni konut geliştirilmesini gerektiriyor. Bu gereksinimlerle beraber azalan mevcut konut stoku nedeniyle hem ruhsat başvurularında hemde izinlerdeartış kaçınılmazdı. Sadece ekonomik konjonktüre bağlı olarak öteleniyordu. Ruhsat izin sayısındaki artış önemli ancak hala 2018'in gerisinde."

24 Kasım 2020 Salı