tatil-sepeti
Yaş meyve sebze sektörü, Uluslararası Meyve ve Sebze Yılını fırsata çevirmek istiyor

Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu BaşkanıNejdatSin,yazılı açıklamasında,Türkiye'nin 2020 yılı yaş meyve ve sebze ihracatının 2 milyar 730 milyon dolar olarak kayıtlara geçtiğini belirtti. Geçen yıl, sektör ihracatında yüzde 21'lik artış sağlandığını kaydeden Sin, Türkiye'nin 52 milyar dolarlık tarımsal hasılasıyla dünyanın 7. büyük tarım ekonomisine sahip olduğunu aktardı. Sin, BM'nin, 2021 yılınıUluslararası Meyve ve Sebze Yılıilan ettiğini anımsatarak, şunları kaydetti: "Bu tema, dünya sebze üretiminde 4'üncü, meyve üretiminde 5'inci konumda olan Türkiye'nin ihracatta pazar çeşitliliğini artırması için önemli fırsatlar sunacak. Yaş meyve sebze ihracatımızda bazı ürünlere dönemsel kotalar uygulanması ve ithalat kısıtlamaları hem üreticilerimiz hem de ihracatçılarımız açısından risk yaratıyor. Önümüzdeki süreçte bu riskleri ortadan kaldırmak için alternatif pazarlara ve katma değerli üretime odaklanmalıyız. 2021'detüketici bilincinin yükselmesiyle özellikletaze meyve ve sebzeileorganik gıdalaratalep artışı sürecektir. Özellikle pandemi sürecindebağışıklık sistemini güçlendirdiğibilinen ve bilimsel bulgular çerçevesinde tavsiye edilen ürünler bundan sonraki süreçte de ilgi görecektir. Akdeniz Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliğiolarak kaliteli ve güvenli üretimimizi sürdürülebilir şekilde devam ettirmek için sektörümüzün tüm paydaşlarıyla ortak aklı güçlendireceğiz. Üreticilerimizin ve ihracatçılarımızın sorunlarının çözümü ve taleplerinin karşılanması için sorumluluklarımızı yerine getirmeyi sürdüreceğiz."

12 Ocak 2021 Salı

Türkiye'nin domates ihracatı geçen yıl 313 milyon 405 bin dolara yükseldi

Güneydoğu Anadolu İhracatçı Birlikleri (GAİB) verilerine göre, 2020 yılında, en büyük pazar olan Rusya'nın Türkiye'den aldığı domates kotasını düşük tutmasına rağmen bu üründe bir önceki senenin ihracat rakamları aşıldı. Romanya, Ukrayna, Belarus, Suriye, Almanya ve Polonya gibi farklı ülkelere yönelen ihracatçılar, 51 ülkeye domates satarak 313 milyon 405 bin dolar gelir elde etti. 2019 yılında 304 milyon 440 bin dolarlık domates ihracatı yapılmıştı. Geçen yıl en çok domates ihracatı yapılan ülke 62 milyon 217 bin dolarla Rusya oldu. Romanya ise bir önceki yıla göre en fazla ihracat artışı yaşanan ülke olarak kayıtlara geçti. Türkiye, Romanya'ya 2019'da 36 milyon 392 bin dolarlık domates ihracatı gerçekleştirirken 2020 yılında bu rakam yüzde 38 artışla 50 milyon 332 bin dolara yükseldi. İhracatta ikinci sırada yer alan Romanya'yı 36 milyon 563 bin dolarla Ukrayna, 28 milyon 818 bin dolarla Bulgaristan izledi. PANDEMİYE RAĞMEN BAŞARILI BİR YIL GEÇİRDİK Sera Yatırımcıları ve Üreticileri Birliği (SERA-BİR) ve GAP Seracılar Derneği Başkanı Müslüm Yanmaz, 2020'deki domates üretiminin bir önceki yıla göre çok daha iyi olduğunu, yüksek rekolte elde edildiğini belirtti. Kısıtlamaların uygulandığı salgın ortamında tarım çalışanlarının çok büyük fedakarlık yaparak üretimlerini sürdürdüklerini aktaran Yanmaz, böyle bir döneme rağmen ihracat noktasında yüzde 3'lük bir artışın sevindirici olduğunu ifade etti. Yanmaz, salgının ihracat akışını da zorlaştırdığını anlatarak şöyle konuştu: "Tüm dünya pandemi nedeniyle içeriye kapanmışken, Avrupa seralarda çalışacak işçi bulamazken Türkiye üretimine devam etti. Tarım çalışanlarımızın fedakarca çalışması sonrası ürettiğimiz domateslerin 51 ülkeye ihracatı gerçekleştirildi. Rusya'nın belirlediği domates kotasını aştık, ihracatçımız durmadı farklı ülkelere yöneldi ve geçen seneki rakamları aştık. Pandemi nedeniyle Avrupa ülkelerinin kapılarını kapatması nedeniyle ihracatta zorlukla karşılaştık, yoksa bu rakamlar daha da yukarıya çıkabilirdi. Pandemiye rağmen başarılı bir yıl geçirdik, tüm dünyanın içe kapandığı, bütün kısıtlamaların yaşandığı bir dönemde ihracattaki artışımız büyük bir başarıdır. 2021 yılında da tüm üreticilerin bereketli bir sezon geçirmesini temenni ediyorum, şartlar ne olursa olsun biz üretimimize devam edeceğiz, ürettiğimiz ürünleri dünyanın dört bir köşesine göndermeye çalışacağız" dedi. PANDEMİYE RAĞMEN ÜRETİMDEN VAZGEÇMEDİK Şanlıurfa'nın Karaali bölgesinde bulunan jeotermal seralarda topraksız tarım tekniğiyle domates üretimi yapan İbrahim Kılıç da 2020 yılında bereketli bir sezon yaşadıklarını belirtti. Ürettikleri domatesleri Almanya, Romanya, Rusya ve Suriye'ye gönderdiklerini aktaran Kılıç, "Geçen yıl bereketli bir sezon geçirdik. Pandemiye rağmen üretimden vazgeçmedik, her gün seramızdaydık. Bu yıl inşallah pandemi bir an önce biter ve ürünlerimizi her yere rahatlıkla gönderebiliriz" ifadelerini kullandı.

12 Ocak 2021 Salı

İstanbul, konutta Avrupa metropollerine göre en cazip şehir

Yabancıya gayrimenkul satış şirketiNevita'nın araştırmasına göre, İstanbul, ortalama konut metrekare fiyatı itibarıyla Avrupa'daki metropoller arasında en cazip şehir olarak öne çıkıyor. Araştırmaya göre, son yıllarda yabancıların konut alımında en çok tercih ettiği şehirlerin başında gelenİstanbul, henüz istenilen değere ulaşılmamış olması nedeniyleyatırımcıları cezbetmeye devam ediyor. Türkiye genelinde yabancıya satılan konutların yarısı İstanbul'da gerçekleşirken, yabancılar2019'da 20 bin 857, salgına rağmen geçen yılın ocak-kasım döneminde de16 bin 867 adet konut aldı. Ulusal ve uluslararası alanda yatırım cazibesiyle öne çıkan İstanbul, yabancıya konut satışında da küresel kentler arasında hızla ilerliyor. Bu ilerlemede, kentin Avrupa metropollerine göre henüz istenilen değere ulaşmamış olması büyük önem taşıyor. İstanbul'da konut satışında ortalama metrekare fiyatı 462 avro olarak ölçüldü. Bu rakam, Paris'te11 bin 613, Londra'da 10 bin 797, Münih'te 8 bin 442, Madrid'de 2 bin 630, Lizbon'da3 bin 346, İtalya Bolzano'da3 bin 41, AvusturyaInnsbruck'ta ise 5 bin 992 avroya kadar yükseliyor. Bu kentlerde ülke ortalamasına göre fiyatların çok yüksek olmasıdikkati çekiyor. Paris'teortalama metrekare fiyatları Fransa genelinin 4,3 katına kadar çıkarken, bu rakam Londra'da İngiltere'nin3,3 katı, Münih'te Almanya'nın3 katı,Innsbruck'ta Avusturya'nın3,7 katı,Lizbon'da Portekiz'in1,9 katı,Bolzano'da İtalya'nın 1,8 katı, Madrid'de İspanya'nın1,6 katı şeklinde. İstanbul'da ise ortalama metrekare fiyatları Türkiye genelinin1,5 kat üzerinde bulunuyor. TÜRKİYE, BU SÜREÇTE AVRUPA ÜLKELERİNE PARMAK ISIRTTI Nevita Yönetim Kurulu Başkanı Faruk Akbal, yabancıya konut satışında güçlü performansını sürdüren Türkiye'nin, bu dönemdeki başarısıyla Avrupa ülkelerine parmak ısırttığını söyledi. Salgının neden olduğuzorlu koşullara rağmen Türk gayrimenkul sektörünün geçmiş yıllardaki satış rakamlarını korumayı başardığını ifade eden Akbal, "AncakAvrupa pazarlarındayabancıya satışta yüzde 30'a varan düşüşler dikkat çekti. Türkiye'nin ve İstanbul'un öne çıkmasındaki ana etken yabancıların güveni" dedi. Dünya metropollerindeki konut fiyatlarının yatırımcı ilgisiyle doğrudan bağlantılı olduğunu belirten Akbal, sözlerini şöyle sürdürdü: "İlgili ülkelerin istatistik kurumlarından elde ettiğimiz verilere göre, Paris, Londra, Münih gibi Avrupa metropollerindeki konut metrekare fiyatları bulundukları ülkelerdeki ortalama fiyatların 3-4 katına kadar ulaşabiliyor. Örnek vermek gerekirse, Fransa'da ülke genelindeki ortalama fiyatlar 2 bin 685 avroseviyesindeyken, bu rakamlar başkent Paris'te 11 bin 600 avroyakadar çıkıyor. Benzer bir durumu Londra ve Münih'te de görüyoruz. Araştırmalara göre, Londra'da bu oran 3,3,Münih'te ise 3 kat olarak gerçekleşmiş durumda." Akbal, Endeksa'nın araştırmasına göre, İstanbul'da ortalama konut metrekare fiyatının 462 avro olarak ölçüldüğünü, bu rakamın Türkiye ortalamasının 1,5 katına denk geldiğini söyledi. YATIRIMCILAR,PRİM YAPMA OLASILIĞI YÜKSEK İSTANBUL'A YÖNELDİ Faruk Akbal, araştırmada ismi geçen ve yabancıya konut satışında öne çıkan Londra, Münih,Lizbon, Bolzano veMadrid gibi kentlerin artık doygunluğa ulaştığını aktararak, "Yatırımcılar, yüksek getiri sağlayabilecekleri yeni merkezlere odaklanıyor.Bu yaklaşımla son 3-4 yıldır İstanbul'a farklı coğrafyalardan yatırımcıların ilgi gösterdiğini görüyoruz" dedi. Bu ilgiyi sadece gerçekleşen satışlarla ölçmenindoğru olmadığını ifade eden Akbal, "7-8 yıl önce İstanbul'un yerini bilmeyen yatırımcılar, bugün İstanbul ve çevresindeki gayrimenkullerle ciddi biçimde ilgileniyor. Salgınsonrasında bu ilginin çok daha yukarı seviyelere çıkmasını bekliyoruz" diye konuştu. Akbal, geçen yıl ocak-kasım döneminde yabancıya36 bin 385 adet konut satıldığını, önceki yılagöre düşüş olsa da 2018'e kıyasla yüzde 4 artış yaşandığını, salgınarağmengösterilen performansın net bir başarı olduğunu vurguladı. Türkiye'den en çok konutuIrak ve İranlıların aldığını anımsatan Akbal, pazarın daha da çeşitlenmesinin emlak değerinigerçeğe yaklaştıracağını söyledi.

12 Ocak 2021 Salı

Perakendeciler çok acil ekonomik aşı bekliyor

Birleşmiş Markalar Derneği, "BMD Aralık 2020 Anketi"nin sonuçları açıklandı. Ankete göre,Türkiye'de market, elektronik ve mobilya gibi sınırlı birkaç kategori dışında perakende ciroları ortalamada 2019'un yüzde 60'ına ancak ulaşabildi. Bazı kategoriler için "yılın kurtarıcısı"olarak görülen aralık ayında ise sektör ortalamada yüzde 50 ciroyu zor yakaladı. AralıktaAVM mağazalarının yüzde 66’sı, yılın son ayında yüzde 60 cironun altında kalırken, kolay ulaşıma rağmen cadde mağazalarının yüzde 71’i, yüzde 80 ciroyu yakalayamadı. BMD üyelerinin yüzde 55'i isee-ticaret cirolarını yüzde 100'ün üzerinde arttırdı. Ankete göre, geçen yılAVM’lerdeki mağazaların yüzde 56'sının, hazır giyim markalarının yüzde 86'sının, ayakkabı markalarının yüzde 88’inin 2020 ciroları 2019'un yüzde 70’ine bile ulaşamadı. BMD üyelerinin yüzde 31'i toplam cirolarının en az yüzde 21'ini e-ticaretten elde etti. PERAKENDENİN SORUNUNORMAL DÖNEMİN KURALLARIYLA ÇÖZÜLEMEZ Açıklamada görüşlerine yer verilen BMDBaşkanı Sinan Öncel, cirolardaki dramatik kaybı, dernek üyeleri arasında yaptıkları aralık ayı anketinin de çarpıcı bir şekilde ortaya koyduğunu belirtti. Cirolardaki büyük kayba rağmen kiralar, genel giderler ve diğer maliyetlerdeki artış nedeniyle perakende sektörünün bağışıklık sisteminin çökmek üzere olduğunu ifade eden Öncel,çok acil "ekonomik aşı"yapılmaması halinde yakın gelecekte birçok markanın kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalacağını vurguladı. Öncel, olağanüstü bir süreçten geçtiklerini,perakendenin sorununun normal dönemin şartları ve kurallarıyla çözülemeyeceğini bildirdi. Almanya'da yüksek yargının kira indirimini tartıştığını aktaranÖncel, Türkiye'de ise özellikle caddelerde bazı mülk sahiplerinin indirim bir yana 2021 ile beraber zamlı kira faturaları gönderdiklerini ifade etti. Öncel, perakende için acil olarak uygulanmasını istedikleri ve "ekonomik aşı"olarak adlandırdığı önerilerini, "Salgın koşulları devam ettiği dönem boyunca mülk sahiplerine önümüzdeki yıllarda kayıplarını telafi edici vergi muafiyetleri sağlanarak, mağaza kiralarında yüzde 50 indirim yapılmalı.Ticaret Bakanlığımızın gündeminde bulunan Genel Gider Yönetmeliği bir an önce çıkarılmalı.Zarar eden mağazadan bir ay önceden bildirimde bulunmak şartı ile tazminatsız çıkış hakkı verilmeli.Kiralamalarda KDV ve stopaj oranları sıfırlanmalı” şeklinde sıraladı.

12 Ocak 2021 Salı

Türk mobilya sektörü 2021'de ABD pazarına odaklanacak

İstanbul Mobilya Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçıları Birliğinin de başkanlığını yürüten Mobilya Dernekleri Federasyonu Başkanı Ahmet Güleç, Türkiye mobilya sektörünün son 20 yılda özellikle tasarım ve kalitede dünya ticaretinde kendinden söz ettirdiğini söyledi. Türk mobilya üreticilerinin büyük bir başarıya imza attığını belirten Güleç, "Bu süre zarfında dünya ihracat sıralamasında 23'üncü sıradayken, 2019 yılında dünyanın ilk 8 büyük ihracatçı arasına yükseldik. 2019 yılında da dünyada ihracatını en çok artıran ülke unvanını elde ettik" diye konuştu. Güleç, Çin'in dünyanın en büyük mobilya üreticisi ve ihracatçısı konumunda olduğunu aktardı. Dünyada mobilyanın yüzde 51'inin ABD, Kanada, İsveç, İtalya, Almanya, Fransa, İngiltere'nin de aralarında olduğu gelişmiş ülkeler tarafından üretildiğini belirten Güleç, "Dünyada mobilyada rekabet etmek için bir hikayenizin olması gerekiyor. Türk mobilyasının da bir hikayesi var. Hikayesi kesinlikle kalite, tasarım ve üretim üzerine kurulmuş çünkü Türkiye üretici bir ülke. Rakip ülkelerimize baktığımız zaman bazıları üretici değil, büyük ihracatçı. Bizden önce ihracata başlamış ama üretici olmadığı için bir eksiklik hissediyor. Türkiye'nin mobilya üretimini tasarımla sürekli geliştirmesi aslında bu başarının temel faktörü" değerlendirmesinde bulundu. ÖNEMLİ OLAN KATMA DEĞERLİ ÜRÜN SATMAK Güleç, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının Çin'den yayıldığını hatırlatarak bu sürecin tanıtım ve dijital dünyada daha fazla müşteriye ulaşmak anlamında Türk mobilyası için bir fırsat olduğunu vurguladı. Türk mobilya sektörünün büyük pazarlarda yükselen bir trende sahip olduğunu dile getiren Güleç, salgının etkilerine rağmen geçen yıl ABD'ye ihracatı 2019'a göre yüzde 15'ten fazla artırdıklarını bildirdi. Ahmet Güleç, ABD'ye ihracatta kısa sürede 1 milyar doları aşmayı hedeflediklerini belirterek şunları söyledi: "Sayın Cumhurbaşkanımızın önem verdiği (yurt dışındaki) 'Lojistik Merkezleri Projesi' buna çok büyük bir destek olacak. İstanbul Mobilya, Kağıt ve Orman Ürünleri İhracatçılar Birliği olarak, ABD'deki tasarım merkezlerinde merkezler açarak, orada Türk mobilyasının tanıtımına yönelik faaliyetler yürüteceğiz çünkü sadece ürün satmak bir şey ifade etmiyor. Önemli olan katma değerli ürün satmak. Bunu tasarımla da güçlendirmemiz gerekiyor ve Türk mobilyasının aslında Türkiye'nin bir mobilya ülkesi olduğunu, Türk mobilyasının tasarıma, kaliteye dayandığını, dünyaya anlatmamız gerekiyor." Güleç, son teknolojiyi kullanan Türkiye mobilya sektörünün tanıtıma daha çok önem vermesi gerektiğini belirtti. Pazarda daha da derinleşme fırsatlarının olduğunu ifade eden Güleç, "Bunu da inşallah 2021 ile beraber ABD'ye çok daha fazla ihracat yaparak göstereceğiz. Hedefimiz bu sene de ABD'ye en az yüzde 30 ihracatımızı artırmak olacak" diye konuştu. Türk mobilyacısının 2021'de ABD pazarına odaklanacağını vurgulayan Güleç, sözlerini şöyle tamamladı: "5 yıl önce ABD'ye 15-20 milyon dolar ihracat yapıyorduk, bugün 200 milyon doları aştık. 2020'de ABD'ye 283 milyon dolar ihracat yaptık, pandemiye rağmen ihracatı artırdık. Demek ki ABD'ye çok daha fazla ürün yapabiliriz çünkü dünyanın en büyük müşterisi. Dünyanın en büyük müşterisine çok daha fazla mobilya satmak için fırsatımız var. Daha fazla çalışarak inşallah bu hedefi yakalayacağız."

12 Ocak 2021 Salı