İstanbul’daLale Festivali kapsamında bu yıl ikinci kez düzenlenen ve yerli yabancı pek çok turistin ilgiyle izlediği Lale Halı, Sultanahmet Meydanı’nda görücüye çıktı. Yaklaşık yarım milyon canlı lale kullanılarak hazırlanan ve bin 728 metrekarelik alana döşenen halı, aynı zamanda İstanbul’un fethinin 563. yıldönümü için yapılacak kutlamalar için de tasarlandı. TURİSTLERİN İLGİ ODAĞI Sultanahmet Meydanı’nda görsel şölen sunan Lale Halı, pek çok ülkeden gelen yerli ve yabancı turistlerin ilgi odağı olmuştu. Geçen sene ilk kez yapılan halı, bu yılki festival etkinliklerinin en önemli bölümlerinden birini oluşturdu. Geçen seneki halıdan daha büyük ve daha fazla lale barındıran halı için bin 728 metrekarelik alan ayrıldı. Sultanahmet Meydanı’nı lale bahçesine çeviren halı için 563 bin canlı lale kullanıldı. 30 NİSAN SON TARİH Sultanahmet Meydanı’ndaki canlı Lale Halısı 30 Nisan’a kadar ziyaretçilere açık olacak. BAHARIN MÜJDECİSİ İBB Meclis Başkanvekili Ahmet Bilal Kıymaz, 2005’te başlatılan ‘Lale Evine Dönüyor’ kampanyasıyla bu topraklardan göç eden lalenin yeniden İstanbul’un her köşesinde açmaya başladığını söyledi. Kıymaz, “Artık halkımız ilkbaharın gelmesiyle İstanbul’un her köşesinde laleleri görmeye alıştı. Adeta baharın müjdecisi oldu. Bu güzelliğin yanında Türkiye’de lale endüstrisi kuruldu. Bu sayede ülkemiz lale ihraç eden ülkeler arasına girdi” dedi. EN GÜZELİ SEÇİLECEK İstanbul’un parklarında, bahçelerinde, korularında ve köşklerinde açan laleler, ‘En Güzel Lale’ fotoğraf yarışması ile seçilecek. Bu yıl 11’incisi düzenlenen İstanbul Lale Festivali kapsamında park ve bahçeleri gezen vatandaşlar, lalelerle fotoğraf çektirip, özçekim yaptı. NEREYE NE KADAR LALE DİKİLDİ? Park Tür Adet Gülhane Parkı 53 930 bin Emirgan Korusu 190 2 milyon 800 bin Yıldız Korusu 32 730 bin Soğanlı Bitkiler Parkı 167 530 bin Beykoz Korusu 25 279 bin 650 Göztepe 60. Yıl Parkı 110 1 milyon 350 bin 545 Büyük Çamlıca Korusu 29 451 bin 290 Küçük Çamlıca Korusu 29 512 bin 600 Fethipaşa Korusu 21 195 bin 400 Hidiv Çubuklu Korusu 41 553 bin 850 Gözdağı Korusu 17 474 bin 700 FOTO GALERİ İÇİN TIKLAYINIZ

12 Nisan 2016 Salı

Ekonomi Bakanı Mustafa Elitaş,beraberindeki Türk girişimcilerle resmi temaslarda bulunmak üzere Lahey’e giderek, Hollanda iş dünyası ile bir araya geldi. Hollanda’nın Türkiye gibi güçlü, sürekli gelişen ve küresel alanda söz sahibi bir ortakla daha güçlü olacağını belirten Bakan Elitaş, “Tüm Hollanda firmalarını Türkiye gibi dinamizmini yitirmeyen bir ülkeye yatırım yapmaya davet ediyorum” diye seslendi. SERMAYE İHRACATINDA LİDER İstanbul Ticaret Odası (İTO) Taşımacılık ve Lojistik Hizmetleri Meslek Komitesi Meclis Üyeleri Cihan Kilerci ve Tamer Dinçşahin’in de aralarında bulunduğu Türk iş dünyasının önde gelen temsilcileri ile birlikte katıldığı Hollanda-Türkiye İş Forumu’nda konuşan Bakan Elitaş, Türk şirketlerinin yatırım için en fazla sermaye ihraç ettiği ülkenin Hollanda olduğunu söyledi. “Ekonomik işbirliğimizi geliştirmek amacıyla ülkemize düşen her türlü görevi yerine getirmeye hazırız” diyen Elitaş, bu konuda asıl sorumluluğun ise her iki ülkenin iş dünyasının omuzlarında olduğunu kaydetti. TTIP ANLAŞMASI Bakan Elitaş, Lahey’de gazetecilerle yaptığı toplantıda ise ABD ile AB arasında müzakereleri sürdürülen Transatlantik Yatırım Ortaklığı Anlaşması’nda (TTIP) Türkiye’nin dışarıda kalmasının Türkiye için ölüm kalım meselesi olmadığını kaydetti. O HÜKÜM KONULMALI Bakan Elitaş, “TTIP bizim olmazsa olmazımız değil ama AB’nin Türkiye’ye haksızlık yapmadığını ifade edebilmek için en önemli göstergelerden birinin bu olması gerekir” dedi. Elitaş, Türkiye’nin Gümrük Birliği Anlaşması’na ‘üçüncü ülkelerle yapılan Serbest Ticaret Anlaşması’na (STA) Türkiye doğrudan taraf olur’ hükmünü koydurduğu takdirde, ABD ile AB arasındaki STA’ya Türkiye’nin kendiliğinden dahil olacağını dile getirdi. İHRACAT ARTIYOR Türkiye ve Hollanda arasındaki ticaret hacmi 2002-2015 arasında 2.4 milyar dolardan 6.1 milyar dolara ulaştı. Hollanda, yüzde 53.9 ile bu yılın mart ayında Türkiye’nin en fazla ihracat artışı gerçekleştirdiği ülke oldu. 500 BİN TÜRK YAŞIYOR Hollanda, Avrupa’da en fazla sayıda Türk’e ev sahipliği yapan 3’üncü ülke. Bu ülkedeyaşayan yaklaşık 500 bin Türk, iki ülke arasındaki ilişkilerdeköprü görevi görüyor. İŞ DÜNYASININ YOLU DAHA AKICI OLMALI Hollanda Dış Ticaret ve Kalkınma İşbirliği Bakanı Lilianne Ploumen, Hollanda’nın, Türkiye’nin 16’ncı ticaret ortağı olduğunu hatırlatarak, “Bununla yetinmemek lazım. Çünkü Türkiye, G20’de yer alan ülkeler içerisinde 5’inci sırada yer alıyor” dedi. Ploumen, işbirliğini geliştirerek iş dünyasının yolunun daha akıcı olması için çaba gösterdiklerini belirterek, vize konusundaki sıkıntıların da ortadan kaldırılması için girişimleri sürdürdüklerini anlattı. Türkiye’deki KOBİ’lerin kendilerini kanıtlamış işletmeler olduğuna işaret eden Ploumen, “Hollanda’daki KOBİ düzeyinde Türk asıllı girişimciler her türlü fırsatı yakalıyorlar. İki ülke arasında sonsuz denebilecek olanaklar bulunuyor” diye konuştu. JETCO ANLAŞMASI İMZALANDI Türkiye ile Hollanda arasındaEkonomik ve Ticari Ortaklık Komitesi (JETCO) Anlaşması imzalandı. Taraflar adına imzaları Elitaş ve Ploumen attı.

12 Nisan 2016 Salı

HABER: ADEM ORHUN Türkiye’nin iktisat ve ekonomi tarihine ismini altın harflerle yazdırmış olan, gazetemiz yazarlarından Prof. Dr. Erdoğan Alkin, vefatının üçüncü yılında İstanbul Ticaret Odası’nda (İTO) düzenlenen özel bir programla anıldı. İTO’nun, Ekonomi Gazetecileri Derneği (EGD) ile birlikte gerçekleştirdiği anma programına, Prof. Erdoğan Alkin Hoca’nın çocukları Prof. Dr. Kerem Alkin ve Prof. Dr. Emre Alkin de katıldı. Programın açılışında konuşan EGD Başkanı Celal Toprak, Prof. Erdoğan Alkin’in, basın tarihinde ekonomi gazeteciliğinin gelişmesinde de önemli bir payı olduğunu söyledi. Toprak, “O dönemde kime neyi soracağız diye ciddi bir problemimiz vardı. Birkaç isim arasında en çok Erdoğan Alkin’den destek gördük. Sekreterine not bırakırdık, Erdoğan Hoca, iki ders arasında bizi arar, sorularımızı cevaplardı” dedi. KİMSEYİ KÜSTÜRMEZDİ Programın ev sahibi İstanbul Ticaret Odası Başkanı İbrahim Çağlar da, Erdoğan Hoca’nın İstanbul Ticaret Odası’nın bir parçası olduğunu vurguladı. Erdoğan Alkin’in yıllarca İTO çatısı altında müşavir olarak çalıştığını belirten Çağlar, şunları söyledi: “İstanbul Ticaret Üniversitemizin Uluslararası Ticaret Bölüm Başkanıydı. Yıllarca İstanbul Ticaret Gazetemizde de köşe yazıları kaleme aldı. Erdoğan Alkin denildiğinde aklıma ‘şekerim’ diye samimiyetle başlayan hitabı gelir. Kimseyi küstürmezdi. Çok iyi bir aile babasıydı. Ekonomiyi sevdiren adam olmuştu. Reel sektörün önemini vurguladı. Biz de ekonomiyi konuşalım diyoruz. Ekonomiyi konuştukça çatışmalar ve acı olaylar olmaz.” İTO Başkanı Çağlar konuşmasının sonunda, “Hocamızı yetiştirdiği öğrencileri ve geride bıraktığı ufuk açıcı eserlerle daima hayırla yad edeceğiz. Kerem ve Emre kardeşlerim hocamızın bıraktığı misyonu, vizyonu devam ettiriyorlar” dedi. DUAYEN İSİMLER Anma programına İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Dursun Topçu, Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Hasan Erkesim ve Yönetim Kurulu Üyesi Öztürk Oran’ın yanı sıra Merkez Bankası eski Başkanlarından Gazi Erçel de katıldı. Ekonomi basınının ve iktisat dünyasının duayen isimleri de anma toplantısındaydı. Katılanlar arasında Prof. Dr. Esfender Korkmaz, Prof. Dr. Erol Manisalı, Prof. Dr. Asaf Savaş Akat, Rüştü Bozkurt, Osman Saffet Arolat, Prof. Dr. Ali Özgüven, Prof. Dr. Ahmet Gökçen, Prof. Dr. Necati Mumcu ve Prof. Dr. Ahmet İncekara da yer aldı. SON MAKALESİNİ AMBULANSTA EMANET ETTİ Türkiye’nin önde gelen iktisat hocalarının yanı sıra üçüncü kuşak asistanları Erdoğan Hoca ile anılarını anlatırken, Prof. Dr. Emre Alkin’in, babasıyla (vefatından sonra) yaptığı telefon görüşmesini canlandırdığı yazısını okuması, duygulu dakikalara sebep oldu. Erdoğan hocanın ‘iyimser’ iktisatçılardan olduğu ve bu yönüyle değerli bakış açıları kazandırdığı vurgulanan programda Prof. Kerem Alkin, babasının son gününe dair bilinmeyen bir ayrıntıyı şöyle anlattı: “Ben haberi Ankara’da almış ve İstanbul’a ulaşmaya çalışıyordum. Babam ise ambulansta eşime İstanbul Ticaret Gazetesi’nde çıkacak makalesini emanet ediyordu.”

11 Nisan 2016 Pazartesi

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL İstanbul dünya üzerindeki marka değerini her geçen gün artırarak, dünyanın en büyük ekonomi kentleri arasında yer almayı başardı.Kanal İstanbul, Avrasya Tüneli, Büyük İstanbul Tüneli, Marmaray, Kuzey Marmara Otoyolu, İstanbul Finans Merkezi gibi milli projelerin İstanbul’u dünya üzerinde bir cazibe merkezi haline getirdiğini söyleyen İstanbul Ticaret Odası Başkan Yardımcısı Gökhan Murat Kalsın, “İstanbul markasının oluşmasında gayrimenkul sektörünün önemli bir katkısı var” dedi. Kalsın, bu tespitlerini Eventuum tarafından düzenlenen Marka Şehirler Zirvesi’nde dile getirdi. DUYGUYLA MARKALAŞMAK Farklı sektörlerden temsilcilerin katılımıyla gerçekleşen Marka Şehirler Zirvesi’nin açılış konuşmasını gerçekleştiren Kalsın, markalaşmanın ancak duygularla olabileceğini söyledi. Bazı şehirlerin isimlerinin ülkelerden öne geçtiğine de değinen Kalsın, “Hiç kuşkusuz, İstanbul bu konuda en şanslı kentlerden biri. İstanbul tarihiyle, kültürüyle, coğrafyasıyla, tam manasıyla bir marka şehirdir. Gerek jeopolitik konumu, gerekse doğal ve tarihi mirasıyla tam bir cazibe merkezidir. İstanbul’a yapılan yatırımlar, gerçekleşen ve gerçekleştirilecek projeler küresel boyutlarda. İstanbul sadece Türkiye’nin değil, bulunduğu coğrafyanın da yükselen yıldızı konumundadır” diye konuştu. Konuşmasında İstanbul’un mega projelerine de değinen Kalsın, “Yavuz Sultan Selim Köprüsü, 3. Havalimanı, Marmaray gibi dev projeler, bir marka şehre yakışır nitelikte ve bu şehrin marka değerine katkıda bulunuyorlar” dedi. Kalsın, atılan adımların ortak iradeyle hayata geçirildiğini söyledi. SATIŞLARIN 5’TE BİRİ İstanbul’da her yıl 120 bin çiftin evlendiğini, bunun da ciddi bir konut ihtiyacı oluşturduğunu belirten Gökhan Murat Kalsın, 2015 yılında 1 milyon 330 bin daire satıldığını hatırlatarak, “Bu satışların 240 bini İstanbul’da gerçekleşti. Bu Türkiye’deki toplam konut satışlarının 5’te 1’i demektir” diye konuştu. Yabancılara yapılan konut satışlarına da değinen Kalsın, ülke genelinde bu sayının bir önceki yıla nazaran yüzde 20 artış kaydettiğini dile getirdi. İSTANBUL ÇOK TEMİZ İstanbul İnşaatçılar Derneği ve Teknik Yapı Yönetim Kurulu Başkanı Nazmi Durbakayım, İstanbul’un muadillerine göre çok temiz olduğunu söyledi. “Böyle büyüklükte hangi şehre giderseniz gidin suları çamurlu akar. Oysa İstanbulumuzun suları tertemiz” diye konuşan Durbakayım, bir şehrin marka olabilmesi için gerekli bütün değerlerin fazlasıyla İstanbul’da olduğunu söyledi. KONUT İHTİYACI SÜRÜYOR   TOKİ Başkan Yardımcısı Dr. Ahmet Şahin, Türkiye’de hâlâ konut ihtiyacının olduğunu dile getirdi. Bu rakamın 800 bin civarında olduğuna değinen Şahin, “TOKİ olarak son 13 yılda 3 milyon kişiye konut sağladık. 2023 hedefimiz, 1 milyon 200 bin konut inşa etmiş olmak” diye konuştu.

11 Nisan 2016 Pazartesi

Marmara Grubu Vakfı tarafından bu yıl 19’uncusu düzenlenen Avrasya Ekonomi Zirvesi, ‘Diyalogla İpekyolu Ekonomi, Enerji, İstemsiz Göç ve Terörizm’ ana başlıklarıyla gerçekleştirildi. Mülteci dramı, terör ve küresel ekonominin önündeki belirsizliklerin masaya yatırıldığı zirve; 40 ülkeden cumhurbaşkanlarını, meclis başkanlarını, bakanları, uluslararası kuruluşların temsilcilerini ve dini önderleri İstanbul’da buluşturdu. BU FIRSATI DEĞERLENDİRELİM Zirvenin açılışında konuşan İstanbul Ticaret Odası (İTO) Yönetim Kurulu Başkanı İbrahim Çağlar, Türkiye’ninjeostratejik konumuve ekonomik altyapısıylaİpek Yolu üzerinden dünyaya uzananbir güç merkezi olduğunu ve son 15 yıldaküresel krizleri de aşan şekildebir başarı hikayesi yazdığını söyledi. Çağlar, “Türkiye ekonomisindeki bu ilerleme,tüm Avrasya coğrafyası için bir fırsattır. Gelin, bu fırsatıhep beraber değerlendirelim” diye konuştu. DÜNYANIN CAN DAMARI Çağlar,Avrasya’nın dünyanın can damarı olduğunu belirterek, “Avrasya’ya hakim olan dünyaya hakim olur” sözünü hatırlattı. Çağlar, son 100 yıldaki gelişme ve savaşlara rağmen Avrasya’nın stratejik öneminin artarak devam ettiğini söyledi. Dünya nüfusunun yüzde 75’inin bu topraklarda yaşadığını aktaran Çağlar, dünya Gayri Safi YurtiçiHasılası’nın yarıdan fazlasının Avrasya’da üretildiğine ve bölgenin yer altı zenginliklerine dikkati çekti. Çağlar, “Dünyada barış ve huzurun tesisi, küresel entegrasyonun güçlenmesi, uluslararası ekonomik işbirliğinin sağlanması için Avrasya’daki dengeleri ve çatışma alanlarını hesaba katmak zorundayız. Gerilim hatlarını barışçıl bir temelde çözümlemedikçe dünyanın hiçbir yerinde güvenliğin ve refahın tesisi mümkün değil. Avrasya’daki zenginliğin, bölgesel refaha hizmet etmesini istiyorsak elimizdeki en önemli enstrüman ekonomi ve ticaret” dedi. İPEK YOLU’NU İHYA EDELİM Çağlar,üzerinde 65 ülke, milyarlarca insan, milyarlarca dolarlık iş hacmi ve 21 trilyon dolarlık ekonomik güç bulunan İpek Yolu’nun, küresel ekonominin büyümesinde de çok büyük role sahip olduğunu belirterek, “İpek Yolu’nu ihya ettikçe,ekonomik gelişmeyi de sağlarız” diye konuştu. KÜRESEL SORUNLARA KÜRESEL CEVAP GEREK Marmara Grubu Vakfı Genel Başkanı Akkan Suver, zirveye görevde olmayan ya da görevine devam eden çok sayıda cumhurbaşkanı ve başbakanın katıldığını hatırlattı. Zirvede aralarında Makedonya, Bosna Hersek ve KKTC cumhurbaşkanları ile Azerbaycan, Çin, Malta, Yunanistan, Senegal, Ürdün, Katar, Romanya, Slovenya, Makedonya ve Polonya gibi ülkelerden çok sayıda siyasetçinin yer aldığını belirten Suver, küresel sorunların küresel cevaplar gerektirdiğini söyledi. Devletlerin daha dikkatli ve sorumlu davranmasını isteyen Suver, barışın ve istikrarın süreklilik arz etmesinin demokrasiyle doğru orantılı olduğunu, demokratik gelişmişliği tamamlayamayan ülkelerin ekonomik gelişmişliği de tamamlayamayacağını vurguladı.

11 Nisan 2016 Pazartesi