tatil-sepeti
Avrupa’nın TIR kararı gümrükte emsal olsun

HABER: ADEM ORHUN Avrupa Birliği’nin en yüksek mahkemesi Avrupa Adalet Divanı, Türk TIR’larından Macaristan’da geçiş ücreti alınması uygulamasına karşı açılan davayı karara bağladı. Mahkeme, İstanbul Lojistik Hiz. Taş. ve Tic. Ltd. Şti’nin, Macar Ulusal Vergi ve Gümrük İdaresi aleyhine açtığı davada, Türk şirketinin haklı olduğuna karar verdi. Mahkemenin kararında, Türk TIR’larından Macaristan’a her geçişte ücret alınmasının, gümrük vergisine eşdeğer olduğu, dolayısıyla anlaşmalara aykırılık taşıdığı ve uygulanamayacağı belirtildi. Emsal teşkil edecek karar, konuyu Avrupa Adalet Divanı’na taşıyan Macaristan Mahkemesi’ne gönderilecek. ÖRNEK OLABİLİR Ekonomi Bakanlığı’nın da yakın takibiyle doğru bir karar alındığını belirten TİM yetkilileri, şu değerlendirmeyi yaptı: “Bu karar, Almanya güzergahı üzerinde transit geçilen Macaristan, Avusturya, Bulgaristan, Slovenya, İtalya, Romanya ve Yunanistan’ın Türk plakalı araçlara uyguladığı tarife dışı tüm kısıtlamalara karşı elimizi güçlendirecek. Kararın, benzer sebeplerle Avusturya aleyhine açılan ve yakın zamanda sonuçlanması beklenen dava için de emsal teşkil etmesi umuluyor.” GÜMRÜK BİRLİĞİ GÜNCELLENMELİ İTO Taşımacılık ve Lojistik Hizmetleri Meslek Komitesi Meclis Üyesi Tamer Dinçşahin: Avrupa Adalet Divanı kararı, Türkiye’de taşımacılık işi yapan şirketler için önemli bir gelişme. Sektör 20 yıldır ‘sektörün en önemli konularından biri kotalar ve vizeler’ diye sesleniyor. Bu karar, ‘malların serbest dolaşımı’ ilkesine aykırı hareket eden ve malları taşıyan araçların önüne çeşitli engeller koyarak rekabetçiliklerini artırabileceklerini düşünen ülkelere verilen önemli bir cevap. Bu karar, taşımacılık sektörü kadar Türk dış ticareti için de çok önemli. AB ile Türkiye ticaret partneri. AB ülkeleri bu kotaları ve ek maliyetleri koymakla kendi maliyetlerini de yükseltiyor. Gerçek Gümrük Birliği ancak malları taşıyan araçların ve sürücülerin de serbest dolaşımı ile mümkün. Taşıma araçlarına konulan engeller vergi niteliğinde olup, konu malların maliyetlerine yansıdığı gibi ülkenin rekabetçiliğine de engel oluşturuyor. Bu da yapılan anlaşmaların ruhuna aykırı. Buradan da anlaşılacağı gibi Gümrük Birliği’nin tekrardan gözden geçirilmesi gerekir ve bu haksız uygulamalar ortadan kaldırılmalı. Bu tür bir güncelleme olana kadar ise hukuk savaşını sürdürmekten başka çare yok. HAKLILIĞIMIZ TESCİLLENDİ İTO Gümrük Müşavirliği Meslek Komitesi Meclis Üyesi Serdar Keskin: Avrupa ile ticarete konu eşyanın karayoluyla taşınmasında yoğun olarak kullanılan güzergahtaki Bulgaristan, Romanya ve Macaristan gibi ülkeler, Türk araçlarından yüksek meblağlarda geçiş ücreti alıyor. Bu üç ülkeyi geçebilmek için Türk araçları yaklaşık 750 Euro geçiş ücreti ödüyor. Bu ayrımcı tutum, eşyanın taşınması maliyetlerini artırıyor. Dolayısıyla Türkiye ile AB arasındaki ticarete konu eşyanın serbest taşınması uygulamasına aykırılık teşkil ediyor. Bu durum Avrupa ülkeleriyle ticari faaliyette bulunan firmalarımızı da olumsuz etkiliyor. Yıllarca bu durumun Türkiye Cumhuriyeti ile AB arasındaki anlaşmalara aykırı olduğu, söz konusu ülkelerle yapılan toplantılarda gerek özel sektör temsilcilerince gerekse ilgili devlet otoritelerince dile getirildi. Ancak olumlu sonuç alınamadı. Açılan davalar ardından, Macaristan’da Türk araçlarından geçiş ücreti alınmasının anlaşmalara aykırı olduğuna dair karar verildi. AB üyesi bir ülkenin Türk plakalı araçlara yaptığı bu haksızlık karşısında gösterilen hukuk mücadelesini ve alınan bu önemli başarıyı kutluyorum. SÜRÜCÜYE VİZE ENGELİ DE KALKABİLİR İTO Taşımacılık ve Lojistik Hizmetleri Meslek Komitesi Başkanı Halit Özyurt: Bu mesele Türkiye ile AB arasında 25-30 yıldır yaşanıyordu. Ticarette bu sebeple oluşan kayıp AB üyesi ülkeler için 1.7 milyar Euro, Türkiye için 1.8 milyar Euro’dur. Kararla birlikte ‘Türk ihracatçısı artık daha rekabetçi maliyetlerle, daha rahat satış yapacak’ diyebiliriz. Bu kararla AB ile ticaretimizin 3.5–4 milyar dolar artacağı hesap ediliyor. Türkiye’nin, hızla harekete geçip, tüm Avrupa Birliği üyesi ülkelerde bu kararın uygulatılması yönünde girişimlerde bulunması gerekir. Girişimler sonucunda geçmişte ödenmiş geçiş ücretlerinin geri alınmasının da önü açılabilir. Bu karar ileride belki de Türk vatandaşlarının da AB ülkelerinde vizesiz dolaşımı için emsal olacaktır. Adalet Divanı’nın bu kararı ardından TIR sürücülerine vize engeli kalkabilir. Çünkü sürücüye vize uygulamak TIR’ın hareketini engellemek demek. Bu kararın alınmasında önemli rol alan taşımacı arkadaşımızın yanı sıra, UND ve diğer emeği geçen paydaşlara teşekkür ederim. Bu süreçte kamu, STK’lar ve özel sektör işbirliği de hepimiz için ayrı bir mutluluk. LOJİSTİKTE MALİYET DÜŞECEK İTO Gümrük Müşavirliği Meslek Komitesi Başkanı Giray Yalçınkaya: Avrupa Birliği üyesi bir ülkenin Türk plakalı araçlara karşı böyle haksız bir uygulama yapmasına karşı gösterilen hukuki mücadelenin ülkemizin lehine sonuçlanması bizi son derece memnun etti. İlgili dava bu şekilde sonuçlanmasaydı diğer AB üyesi ülkelere de emsal teşkil edecek, daha büyük bir haksızlığın kapısını aralayacaktı. Davanın kazanılmasıyla Türkiye ve AB arasındaki karşılıklı ticarette yılda 3.5 milyar Euro’luk kayıp önlenmiş olacak. Lojistik sektörü ve dolayısıyla ithalat ve ihracatımıza yansıyacak olan bu maliyetinde önüne geçilmiş oldu. DAVA SÜRECİ Macaristan, Mart 2015’te, 438 Euro’luk geçiş ücretini ödemediği için bir TIR sürücüsüne 2 bin 400 Euro para cezası verdi. Bunun üzerinde, şoförün çalıştığı İstanbul’daki lojistik şirketi, Uluslararası Nakliyeciler Derneği (UND) ve Türkiye İhracatçılar Meclisi’nin (TİM) desteğiyle konuyu Macar yargısının gündemine getirdi. Macaristan mahkemesi de davanın Avrupa Adalet Divanı’na taşınmasına karar verdi. Adalet Divanı da üye ülkeler ve AB Komisyonu’ndan görüş istedi. AB Komisyonu, 19 Ocak 2017’de görülen duruşmada, Türk tezleri çerçevesinde görüş bildirerek, geçiş ücreti alınmasının AB-Türkiye Ortaklık Konseyi Anlaşması 4. ve 5. maddelerine aykırı olduğunu ifade etti.

31 Ekim 2017 Salı

Becerikli proje kolay finansman buluyor

HABER: ADEM ORHUN Küçük ve orta boy işletmeler araştırma geliştirme faaliyetleri ile inovasyon çalışmalarında gerekli finansal kaynağa, TÜBİTAK ve KOSGEB üzerinden ulaşılabiliyor. Bu iki kurum, ulusal ve uluslararası Ar-Ge çalışmaları için proje finansman imkanı sağlıyor. Bu imkana ulaşmak için de projelerin, belirlenmiş kriterlere uygun şekilde hazırlanması gerekiyor. Bu noktada şirketlerin ihtiyaç duyduğu rehberlik; İstanbul Ticaret Odası ve İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) işbirliğinde gerçekleşti. TÜBİTAK ve KOSGEB’in KOBİ’ler için Ar-Ge ve inovasyon desteklerine yönelik uygulamalı proje yazma eğitimi, İTO’nun Eminönü’ndeki merkez binasında verildi. YÜZBİNLERCE LİRALIK DESTEK TÜBİTAK Teydeb KOBİ (1507) ve Sanayi (1501) Ar-Ge Programları’nın tanıtıldığı üç günlük eğitimde; teşvikler ve kriterler hakkında bilgi verildi. 1507 TÜBİTAK KOBİ Ar-GE Başlangıç Destek Programı’nda proje bütçesi üst sınırının 500 bin TL olduğu; bunda da proje giderlerinin yüzde 75’inin desteklendiği kaydedildi. AVRUPA’NIN YOLUNU AÇIYOR Kıdemli proje uzmanı, bağımsız proje değerlendiricisi Endüstri Yüksek Mühendisi İbrahim Coşkun, bu programlardaki disiplin ve tecrübenin, Avrupa Birliği’nin Horizon2020 araştırma ve inovasyon programı ile AB’nin diğer hibe programları için de önemli bir deneyim olduğuna dikkat çekti. Eğitimde örnek kabul olmuş proje incelemesinin ardından uygulamalı Ar-Ge projesi yazım çalışması da yapıldı. RİSKLER VE TANIMLAR YAZILMALI Proje metninde kalite ve performans artırma ile maliyet düşürme öncelikli olmalı. Metinde karşılaştırma yapılırken rakip şirketin veya ürünün adı yazılmamalı, ‘rakip firma’ denilmeli. Proje içinde riskler öngörülmeli. Düşük ve yüksek riskler yazılmalı ve B planına yer verilmeli. Proje içinde muhtemel maliyet de çalışılmalı. Şirketin rutin giderlerini yansıtan metinler kabul edilmiyor. Emin olunmayan harcamaların proje ile ilgisi varsa yazılması tercih edilebilir. Proje organizasyon şemasında herkesin hangi iş paketinde ne görev yapacağı açıkça tanımlanmalı. Proje ekibindeki herkesin her iş paketinde görev alma zorunluluğu olmadığı bilinmeli. Projenin belli bir noktasında yeni istihdam imkanı kullanılabilir. Süreçte belli bir iş paketi için yeni alım yapılacaksa bu metne yazılmalı. TÜBİTAK’ın bu konuyu yeri geldiğinde takip de ettiği bilinmeli. Proje yazımında belli kutularda metin uzunluğu sınırına dikkat edilmeli. Bazı kutular için 200 bazıları için 3 bin karakter sınırı mevcut. AR-GE DESTEĞİNDE ÖNCELİKLİ ALANLAR Enformatik Esnek üretim esnek otomasyon Uzay ve havacılık teknolojileri Gen mühendisliği biyoteknoloji İleri malzeme teknolojileri Çevreye duyarlı teknolojiler SERTİFİKALARINI ALDILAR Eğitim sonunda çoğu mühendis olan katılımcılara sertifikaları dağıtıldı. İstanbul Ticaret Odası Genel Sekreteri Ömer Bal ve İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) Genel Sekreteri Özgül Özkan Yavuz, sertifikaları teslim ederek, katılımcılara inovatif çalışmalarında başarılar diledi. İTO Genel Sekreteri Bal, sertifika töreninde yaptığı konuşmada, bu eğitimin yoğun talep gördüğünü belirterek, yenilerini düzenlemek için görüşmelerin sürdüğünü belirtti. İSTKA Genel Sekreteri Yavuz da devletin, hiç olmadığı kadar Ar-Ge ve inovasyon çalışmalarını desteklediğini belirterek, şirketlerin bundan faydalanmasını istedi. Sertifika töreninde İTO Genel Sekreter Yardımcısı Hasan Uluç Hacıhasanoğlu da yer aldı. AKADEMİK İŞBİRLİĞİ ŞARTINA DİKKAT Eğitmen İbrahim Coşkun, 11 Ağustos 2017 tarihli güncellemeye göre ilave yeni uygulama esaslarına dikkat çekti. Buna göre 1501 Sanayi Ar-Ge projeleri destekleme programında akademik ve yenilik projeleri destekleme programı esaslarında belli ölçüde ‘akademik işbirliği’ şartı aranacak. Buna projenin önerilen bütçesinin 1-2 milyon TL arasında olması halinde bunun en az yüzde ikisi oranında akademik işbirlikleri içermesi gerekiyor. Bu oran, önerilen bütçenin 10 milyon TL üzerinde olması durumunda en az yüzde beş olarak aranıyor. Akademik ve KOBİ işbirliği şartını sağlamayan proje önerileri değerlendirmeye alınmayacak.

31 Ekim 2017 Salı

Binlerce girişim BTM’de

İstanbul Ticaret Odası tarafından kurulan ve İstanbul Kalkınma Ajansı (İSTKA) Güdümlü Proje ile desteklenen Bilgiyi Ticarileştirme Merkezi’nde (BTM) yer alan girişimciler, 3. Hızlandırma Kampı ile girişimlere destek olmaya devam ediyor. Sekiz hafta sürecek 3. Hızlandırma Kampı, 1 Kasım’da başlayacak. Kamp süresince; birebir danışmanlıklar, seminerler, eğitimler, söyleşiler, mentorluk ve koçluk hizmetleri, bilirkişi hizmetleri, yatırımcı eşleştirme programları ve yatırımcı buluşmaları ile girişimcilerin ihtiyaçlarına yönelik çalışmalar sürdürülecek. BİN 252 GİRİŞİMCİ Bugüne kadar bine yakın girişimciye kapılarını açan BTM, 366 yenilikçi iş fikrini destekleyerek projelerin gelişmesini sağladı. BTM, 3. Hızlandırma Kampı ile bin 252 girişimci ve 539 yenilikçi iş fikrine ulaştı. BTM, başta bilişim ve e-ticaret sektörleri olmak üzere, 37 sektörden yenilikçi iş fikrine ve girişimciye ev sahipliği yapıyor. BTM, 3. Hızlandırma Kampı ile de 50’ye yakın girişime 7/24 ofis imkanı sunacak. 7’DEN 70’E DESTEK Girişimcilik ekosisteminde yer alan 7’den 70’e tüm projelere destek olan BTM ekipleri, Türkiye’ye katma değer sağlayacak projeleri destekleyerek hem girişimcilerin hem de Türkiye’nin gelişmesine yardım ediyor. Başvuran projeleri değerlendirerek girişimcilik ekosistemine de katma değer sağlayan BTM, girişimcileri Hızlandırma Kampı, Ön Kuluçka ve Kuluçka Merkezi, Yeni Doğan Şirket Ünitesi ile desteklemeye devam ediyor.

30 Ekim 2017 Pazartesi

Türk cimnastiğinin acı kaybı

Türk cimnastiğine uzun yıllar hizmet veren duayen başkan Atilla Örsel, hayata gözlerini yumdu. İstanbul’da bir süredir yoğun bakımda tutulan 78 yaşındaki Örsel, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybetti. Örsel’in naaşı,22 Ekim Pazar günü İstanbul’da Şakirin Camii’nde öğle vakti kılınan cenaze namazının ardından Karaca Ahmet Mezarlığı’nda defnedildi. İTO MECLİS BAŞKAN YARDIMCISI İstanbul Ticaret Odası’nda 15 ve 16. Dönem Meclis Başkan Yardımcısı görevini üstlenen ve Oda camiasındaki hizmetlerine 18. Dönem Meclis Üyesi olarak devam eden 1939 doğumlu Örsel, Federasyon başkanlığı görevinde en uzun kalan isimlerin başında geliyor. Örsel, 1981’de başına geçtiği Türkiye Cimnastik Federasyonu’na, 2012 Londra Olimpiyatları’nın ardından yapılan genel kurulda veda etmişti. Oyıladay olmayan Örsel, başkanlık koltuğunu, halen federasyonun başında bulunan Suat Çelen’e devretmişti. İstanbul Ticaret Odası camiası olarak, Örsel’e Allah’tan rahmet, kederli ailesine, sevenlerine sabr-ı cemil ve camiamıza başsağlığı diliyoruz. ATİLLA ÖRSEL KİMDİR? 13.11.1939 tarihinde doğdu. Evli ve 1 kız çocuğu babası. Erzincan Askeri Lisesi ve Kara Harp Okulu sonrasında İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi’ne devam etti. 1969’dan beri otomotiv sektöründe. Anadol, Ford ve Tofaş bayiliği yaptı. Tofaş yetkili servis ve yedek parça şirketi SERTA Ltd. Şti. 2005’e kadar faaliyet gösterdi. Halen Örsel Otomotiv Ltd. Şti olarak faaliyetine devam ediyor. Atilla Örsel, 1984’ten beri Türkiye Cimnastik Federasyonu Başkanlığı görevini yürütmekte olup, 2004’ten beri de Uluslararası Jimnastik Federasyonu Yönetim Kurulu üyesi olarak görev yapmaktaydı. Büyük Kulüp Derneği ve Fenerbahçe Spor Kulübü üyesi idi.

30 Ekim 2017 Pazartesi

Biletin üçte ikisini dört büyük kesti

HABER: CEYHUN KUBURLU Süper Lig’de 10 hafta geride kaldı. Bu süreçte sadece Fenerbahçe-Galatasaray derbisi golsüz sonuçlandı. Seyir zevkinin yükseldi bol gollü geçen Süper Lig maçları, seyircinin de stadyumlara gitmesini sağladı. Özellikle Anadolu takımlarının maçları ortalama 10 bin seyirci barajını aştı. Bu durum bilet fiyatlarına da yansıdı. Kulüpler ilgi nedeniyle bilet fiyatlarını bir tık yukarı çıkardı. Anadolu takımlarının ortalama bilet fiyatı 35 lira olurken, 4 büyük takım ortalama 99 liraya bilet satıyor. ASLAN PAYI Yapılan araştırmaya göre kulüplerin maç günü gelirleri 300 milyon lira sınırına dayandı. Bu gelirin aslan payını yine 4 büyük kulüp kaparken Antalya, Konya ve Bursa, 4 büyüklerin bu alandaki en yakın takipçileri oldu. Beşiktaş, Galatasaray, Fenerbahçe ve Trabzonspor 300 milyon liralık gelirin yaklaşık 200 milyon lirasını elde ederken, geri kalanını da 14 kulüp sağladığı gözlendi. Araştırmada ilginç bir detay daha yer aldı. Taraftarların bileti olduğu halde maça gitmeme oranı yüzde 33 oldu. YENİ STADYUMLAR Süper Lig’de maç günü gelirlerini artıran en önemli nedenlerden biri de yeni yapılan stadyumlar. Anadolu’nun dört bir yanında yeniden inşa edilen stadyumlar kulüplerin bu alandaki gelirlerini de artırıyor. Sivasspor, Malatyaspor, Gaziantepspor, Eskişehirspor, Antalyaspor, Konyaspor, Kayserispor, Bursaspor ve Trabzonspor bu alanda öne çıkan takımlar oluyor. Yeni stadyumların yapılmasıyla kulüpler hem seyirci sayılarını artırıyor hem de maç günü gelirlerini. Maça giden taraftar ise sadece bilet satın almıyor. Stadyum içerisindeki yeme içme alanlarını kullanırken aynı zamanda lisanslı ürün satışı yapan mağazalardan da alışveriş yapıyor. Bu da kulüplerin kasasına ekstra gelir olarak yansıyor. Birçok kulüp bu mağazaların sayısını artırırken, hafta içinde de stadyumlara okul gezileri düzenleniyor. Stadyum içerisinde yapılan müzelerle aidiyet duygusu uyandırılmaya çalışılıyor. Aynı zamanda turizmin olduğu illerde yapılan stadyumlara tur şirketleriyle de turistik geziler planlanıyor. Bu alanda Antalyaspor önemli bir gelir elde edebiliyor. İNGİLTERE’DE MAÇ GÜNÜ GELİRİ 650 MİLYON EURO Futbolun beşiği İngiltere Premier Ligi’nde maç günü gelirleri 650 milyon Euro. Yani 2.8 milyar TL. Maçlardaki seyirci ortalaması ise 32 bin. Kombine fiyatları ortalama 2 bin sterlin, ortalama maç bileti ise 97 sterlin. Ligin en çok maç günü geliri elde eden kulübü ise Arsenal. Avrupa’da en çok seyirci çeken lig ise Alman Bundesliga. Bu ligde takımlar ortalama 41 bin kişiye maçlarını oynuyor. İngiltere’de ise ortalama seyirci sayısı 35 bin kişi. Üçüncü sırada ise İspanya La Liga bulunuyor. Bu ligde takımlar ise 27 bin 637 kişiye oynuyor.

30 Ekim 2017 Pazartesi