tatil-sepeti
Dövizle sözleşme kısıtlamalarına istisna getirildi

Döviz cinsinden ve dövize endeksli sözleşmelere yönelik kısıtlamalara bazı istisnalar getirildi. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın Türk Parası Kıymetini Koruma Hakkında 32 Sayılı Karara İlişkin Tebliğde (Tebliğ No: 2008-32/34) Değişiklik Yapılmasına Dair Tebliği (Tebliğ No: 2018-32/52), Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi.Tebliğle, döviz cinsinden ve dövize endeksli sözleşmelere ilişkin esasları içeren 8'inci maddede değişikliğe gidildi.Buna göre, Türkiye'deki yerleşik kişiler serbest bölgelerde döviz cinsinden veya dövize endeksli sözleşme yapabilecek. Türkiye ile vatandaşlık bağı bulunmayan ülkedekiyerleşik kişilerin veya dışarıdaki yerleşik kişilerinalıcı veya kiracı olarak taraf oldukları gayrimenkul satış ve gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde, sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olabilecek. BELGELİ KONAKLAMA TESİSLERİ Kültür ve Turizm Bakanlığı’ndan belgeli konaklama tesislerinin işletilmesi amacıyla kiralanmasıyla ilgili gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün olacak. Gümrüksüz satış mağazalarının kiralanmasına ilişkin gayrimenkul kiralama sözleşmelerinde, sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olabilecek. Türkiye'de yerleşik kişiler kendi aralarında akdedecekleri, yurt dışında ifa edileceklerle gemi adamlarının taraf oldukları dışında kalan iş sözleşmelerinde sözleşme bedeli ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülükleri döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılamayacak. Yurt içi yerleşiklerin Türkiye'de başlayıp yurt dışında sonlanan ve yurt dışında başlayıp Türkiye'de sonlanan hizmet sözleşmelerine ek olarak yurt dışında başlayıp yurt dışında sonlanan hizmet sözleşmeleri de döviz cinsiden veya dövize endeksli olabilecek. Türkiye'de yerleşik kişiler, kendi aralarında akdedecekleri, döviz cinsinden maliyet içeren eser sözleşmelerinde, sözleşme bedelini ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerini döviz cinsinden veya dövize endeksli yapabilecek. İŞ MAKİNALARI KAPSAM DIŞINA ÇIKARILDI İş makinalarına ilişkin satış ve kiralama sözleşmeleri, döviz cinsinden ya da dövize endeksli kararlaştırılabilecek. Türkiye'de yerleşik kişilerin kendi aralarında akdedecekleri, bilişim teknolojileri kapsamında yurt dışında üretilen yazılımlara ilişkin satış sözleşmeleri ile yurt dışında üretilen donanım ve yazılımlara ilişkin lisans ve hizmet sözleşmelerinin döviz cinsinden olması muafiyeti sadece yurt dışında üretilen ürünler için geçerli olacak. Kamu kurum ve kuruluşlarının taraf olduğu döviz cinsinden veya dövize endeksli ihaleler, sözleşmeler ve milletlerarasıandlaşmalarınifası kapsamında gerçekleştirilecek projelerdahilinde, yükleniciler veya görevli şirketlerin ve bunların sözleşme imzaladığı tarafların üçüncü taraflarla akdedeceği veya bahsi geçen projeler çerçevesinde akdedilecek, gayrimenkul satış sözleşmeleri ve iş sözleşmeleri dışında kalan sözleşmelerde, sözleşme bedelinin ve bu sözleşmelerden kaynaklanan diğer ödeme yükümlülüklerinin döviz cinsinden veya dövize endeksli olarak kararlaştırılması mümkün olabilecek. Dışarıda yerleşik kişilerin Türkiye'de bulunan şube ve temsilciliklerinin yanı sıra ortak kontrol veya kontrolüne tabi bulunduğu şirketlerin iş ve hizmet sözleşmeleri de döviz cinsinden veya dövize endeksli yapılabilecek. TAŞIMACILIKTA AKARYAKIT FİYATLARINA ENDEKSLEME Taşımacılık faaliyetlerine ilişkin hizmet sözleşmelerinde akaryakıt fiyatlarına endeksleme yapılması mümkün olacak. Türkiye'de yerleşik kişilerin yurt dışındaki şube, temsilcilik, ofis, irtibat bürosu,işlettiği veya yönettiği fonlara ilişkin sözleşmelerin yurt dışında ifa edilmesi durumunda, bu kişiler Türkiye'de yerleşik olarak değerlendirilmeyecek.

16 Kasım 2018 Cuma

HELAL OLSUN

Ampute Milli Futbol Takımı, Meksika’dan ikincilik kupasıyla döndü. Geçen yıl İngiltere’yi yenerek Avrupa Şampiyonu olan milli takımımız, San Juan de los Lagos kentindeki Dünya Kupası’nda finalde Angola ile karşılaştı. Mücadelenin 24. dakikasında Rahmi Özcan ve Şehmus Erdinç’in arka arkaya şutlarında top direğe çarptı. Maçın normal süresi ve uzatma bölümü 0-0 beraberlikle tamamlandığı için penaltı atışlarına geçildi. Ay yıldızlı ekip adına 5. penaltıyı kullanan ve atışı gol çeviremeyen kaptan Osman Çakmak, yere kapandı. Penaltılarda Angola’ya 5-4 yenilen Milli Takım, ikincilik kupasını ve ödüllerini aldı. Maçın bitimiyle büyük üzüntü yaşayan ay yıldızlı futbolcular, kupa töreni sırasında da gözyaşlarını tutamadı. İkincilik kupasını takım kaptanı Osman Çakmak ve Rahmi Özcan kaldırdı. Fakat millilerimizin ve teknik ekibin buruk olması dikkati çekti. BAZEN OLMUYOR Maçtan sonra kaptan Çakmak şöyle konuştu: “5 Kasım’da mayına basıp ayağımı kaybetmiştim. 5 Kasım bana yaramıyor. Arkadaşlarımdan da helallik istiyorum. Hayat devam ediyor. Bazen istiyorsun ama olmuyor.” Ampute Milli Takım, 2007, 2010, 2012 ve 2014’teki dünya kupalarında üçüncülük elde etmişti.

16 Kasım 2018 Cuma

İTO Spor futbol turnuvasında dördüncü hafta heyecanı

HABER: YAHYA GÜL İstanbul Ticaret Odası Spor Kulübü’nün her yıl geleneksel olarak gerçekleştirdiği İTO Futbol Turnuvası, bu yıl beşinci kez düzenleniyor. Turnuva kapsamında takımlar kıyasıya mücadele ederken, İTO Meclis Üyeleri spor turnuvası sayesinde bir araya gelme imkanı buluyor. Heyecanın ve enerjinin yüksek olduğu gözlenen turnuvanın dördüncü hafta maçları geçtiğimiz hafta sonu oynandı. Altı takımın mücadele ettiği maçlara bu hafta da ilgi oldukça yoğundu.

16 Kasım 2018 Cuma

İstanbul’un üçüncü tılsımı: Kıztaşı

Fatih’te bulunduğu semte ve caddeye adını veren anıt sütun Kıztaşı, İstanbul Köşe Bucak’ın bu haftaki konuğu. Küçük bir meydanın ortasında yer alan bu gösterişli sütun, Evliya Çelebi’ye göre Cerrahpaşa’daki Arkadius, Divanyolu’daki Çemberlitaş sütunlarından sonra İstanbul’un üçüncü tılsımlı sütunu. KARINCALARDAN KORUYOR Evliya Çelebi’nin, “Saraçhanebaşı’nda, göklere uzanan sütunun tepesindeki bir sandıkta Kral Puzantin’in talihsiz kızı yatar; kalıntılarını karıncalar ve yılanlardan korumak için bu sütun bir tılsım haline getirilmiştir” diye anlattığı Kıztaşı, şehrin erken Bizans döneminden kalma anıtsal sütunlarından biri. Halk arasında her ne kadar Kıztaşı olarak bilinse de adını onuruna dikildiği imparator Markianos’tan alır. Markianos Sütunu’nu, milattan sonra 450-457 yılları arasında hüküm süren İmparator Markianos adına şehrin valisi Tatiatus diker. Sütunun mermer kaidesinin batı yüzünde bulunan Latince kitabede şöyle yazar: “İşte bu imparator (birinci yurttaş) Marcianus’un anıtıdır Ki Tatianus bu eseri adamıştır.” HEYKEL İTALYA’DA Markianos Sütunu’nun üzerinde durduğu var sayılan imparatora ait heykelin ne olduğu, ne zaman kaybolduğu bilinmiyor. Büyük ihtimalle 1204’te şehrin yağmalandığı Latin istilasında götürüldüğü düşünülüyor. Kimi araştırmacılar İtalya kıyılarında bulunan Barletta Kolosu’nun İmparator Marcianos’a, dolayısıyla bu sütuna ait olduğunu ileri sürüyor. Üslup ve teknik olarak beşinci yüzyıla tarihlenen yaklaşık 5 metre yüksekliğindeki heykel, günümüzde Barletta’da Santo Sepolcro Bazilikası’nın önünde duruyor. FRANSIZ SEYYAH KEŞFEDER Heykelden Kıztaşı’na, sütunun kendisine dönecek olursak, tek parça gri granit bloktan oluşan sütun, kaidesi ve Korint tipi başlığıyla beraber toplam 17 metre uzunluğunda. Kıztaşı, tüm ihtişamına karşın bir konutun bahçesinde kaldığı ve etrafı yapılarla çevrelendiği için yüzlerce yıl neredeyse görünmez olur ve seyyahların gözünden kaçar. Sütunu eserinde ilk anlatan 1540 senesinde Osmanlı İstanbul’unda bulunan Fransız seyyah Pierre Gilles olur. Sütun, 1634’te Evliya Çelebi’nin metinlerine bir tılsım olarak girer. Çelebi, kendine has üslubuyla Bizans’tan kalan eserlerin pek çoğuna yaptığı gibi bu sütuna da hayal ürünü bir öykü yakıştırır. Sütun hakkında 1679’da ilk kez bir çizimle beraber detaylı bilgi aktaran ise Son-Wheler olur.23 Ağustos 1908’de çıkan büyük yangında mahalle ve sütunun etrafındaki evler yanıp kül olunca Kıztaşı’nın çevresi açılır ve anıt yeniden görünür hale gelir. Günümüzde de sütunun yer aldığı küçük meydanın etrafı ev ve dükkânlarla çevrili. SÜTUNUN HÜZÜNLÜ HİKAYESİ Kıztaşı ve adının kökenine dair anlatılagelen efsanelerin en ilginci Ayasofya’nın inşası sırasında geçenidir. Yapı inşa edilirken sihirli güçleri olan genç bir kız, sırtına yüklediği devasa bir sütunla inşaat alanına doğru yürür. Yolda kızın karşısına bir cin çıkar ve ona nereye gittiğini sorar. Kız, Ayasofya’ya gittiğini, çorbada tuzu olmasını istediğini söyleyince cin ona geç kaldığını, kilisenin çoktan bittiğini, sütunu boşa taşımamasını ve aldığı yere bırakmasını söyler. Kız, taşı aldığı yere bırakır ve kendi gözüyle görmek için Ayasofya’ya varınca, inşaatın bitmek şöyle dursun daha yarılanmadığını görür ve cinin onu kandırdığını anlar. Geri dönüp taşı götürmek ister fakat cine kandığı için sihirli güçlerinin artık işe yaramadığını fark eder. Taş da o gün bugündür kızın bıraktığı yerde durur ve Kıztaşı olarak anılır. ADINI KABARTMALARDAN ALDI Sütunun yaklaşık 2.5 metre yüksekliğindeki mermer kaidesi kabartmalarla süslü. Kaidenin üç yüzünde, defne yapraklarından oluşan bir çelenk içinde İsa Peygamber’in monogramı var. Kaidenin kuzey yüzünde ise iki Nike (Zafer Tanrıçası) figürü yer alıyor. Anıt sütun bu Nike kabartmalarından dolayı halk arasında Kıztaşı adını alır. Önümüzdeki hafta bu köşede yeniden görüşünceye dek iyi gezmeler, iyi seyirler…

15 Kasım 2018 Perşembe

İhracat ofislerine 16 ilde start verildi

Ticaret Bakanlığı ile Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği’nin (TOBB) birlikte yürüttüğü İhracat Destek Ofisleri İşbirliği Protokolü İmza Töreni ve Tanıtım Toplantısı, TOBB İkiz Kuleler’de gerçekleştirildi.Bakan Pekcan, törende yaptığı konuşmada, ihracat destek ofislerinin, ticaret ve sanayi odaları bünyesinde kurulacağını söyledi. Pekcan, “Ofisler, Bakanlığımız ile sürekli iletişim içinde olacak. Bakanlığımızın uzman kadrolarının bilgi ve donanımları en etkin ve hızlı bir şekilde bu ofisler sayesinde tüm Anadolu’ya yayılacak.İlk aşamada 16 ilde, 25 oda ve borsamızla ihracat destek ofisleri kuruyoruz.Bu 16 ilimiz 53.6 milyar dolar ihracatla 2017 ihracatımızın üçte birini gerçekleştirdi” dedi. Pekcan,sadece ihracatı yüksek illerde değil, ihracatı artma potansiyeli bulunan illerde de bu ofislerin açılması gerektiğine de dikkat çekti.

15 Kasım 2018 Perşembe