HABER: ŞEREF KILIÇLI e-ticaret, büyüme potansiyeliyle, gelişmekte olan ülkelerdeki firmalara daha fazla fırsat sunuyor. Online perakendenin gelişmiş ülkelerdeki ortalamasının yüzde 11.1 iken, gelişmekte olan ülkelerdeki ortalamasının yüzde 5.9 olması, gelecekte gelişmekte olan ülkelerde daha büyük büyüme rakamları için avantaj olarak görülüyor. Türkiye’de e-ticaret pazar büyüklüğünün, 2018’de bir önceki yıla göre yüzde 42 artarak 59.9 milyar TL ciroya ulaşması da söz konusu tezi destekliyor. TÜRKİYE’NİN ATAĞI Öte yandan, online perakendenin toplam perakendeye oranında; İngiltere yüzde 17, ABD yüzde 14, Almanya yüzde 12, Çin yüzde 24’lük rakamla dikkat çekiyor. Türkiye’nin 2014’te yüzde 1.6 olan oranını, 2018’de yüzde 5.3’e çıkarması yani dört yılda yüzde 231’lik bir büyüme gerçekleştirmesi bu alanda önemli bir ivme yakalaması olarak değerlendiriliyor. İTO E-PAZARI ANLATTI İstanbul Ticaret Odası, eğitim seminerleri ile e-ticarete yönelik değişim sürecinde sorumluluk almayı sürdürmesinin yanında, üyelerini bu alanda da aktif olmaya teşvik ediyor. Açılış konuşmasını İTO Yönetim Kurulu Üyesi Servet Samsama’nın yaptığı ‘E-Pazar Yerlerinde Satış Yapmak’ semineri, yoğun katılımla gerçekleşti. e-ticaretle gelir elde etmenin yollarını IdeaSoft İş Ortaklıkları Müdürü Eray Şentürk, e-pazar yerlerinde satış yapmayı Entegra Bilişim CEO’su Murat Dişkıran, e-ticarette başarıya giden yolu Kahve.com’un Kurucusu Levend Aktaş, PTT TRade- yeni nesil B2B e-pazaryeri platformunu PTT E-Ticaret Daire Başkan Yardımcısı Abdurrahman Yakar anlattı. E-TİCARETE ADAPTASYON İşletmelerin, geleneksel ticaret yöntemlerinin dışına çıkarak gelişen teknoloji uygulamalarına hızla adapte olmaları ve erişimi çok daha hızlı olan e-ticaret alanında etkin birer oyuncu haline gelmeleri gerektiğini belirten Servet Samsama, “Hızla gerçekleşen 4. Sanayi Devrimi dolayısıyla, büyük veri uygulamaları sonucunda yapay zekaya sahip sistemler, internetten ve akıllı telefonlar üzerinden yaptığımız hareketi, yazdığımız kelimeyi kaydediyor ve ilgimizi çekecek ürünleri karşımıza çıkararak bizleri yönlendiriyor. Kullanıcı bilgilerinin toplanarak analiz edilmesi ve kişiye özel alışveriş deneyimi sunulması sonucu kişiselleştirilmiş e-ticaret uygulamaları, pazarı domine ediyor. Çetin bir rekabet ortamının hakim olduğu bir ekosistem söz konusu” dedi. BAŞ DÖNDÜREN HIZ Bir ürünün pazarda tutup tutmayacağını, 50 milyon kullanıcıya ulaşma hızının belirlediğine dikkat çeken IdeaSoft İş Ortaklıkları Müdürü Eray Şentürk ise şunları söyledi: “Televizyon 22 yılda, cep telefonu 12 yılda, internet 7 yılda, Twitter iki yılda, Angry Birds oyunu 35 günde, PUBG oyunu 1 haftada 50 milyon kullanıcıya ulaştı. Türkiye’de 54 milyon internet kullanıcısı, 31 milyon akıllı telefon kullanıcısı var. Sosyal medya kullanımında Avrupa’da ikinciyiz. Tüketicilerin yüzde 78’i internetten araştırarak satın alma kararını veriyor. e-ticaret sitesi sayısı ise 16 bin 500 seviyesinde. Türkiye’nin bu alanda büyük potansiyeli var.” E-İHRACATA KOLAY GEÇİŞ YOLU e-ticaret yapmak isteyen firmalara tavsiyelerde bulunan Entegra Bilişim CEO’su Murat Dişkıran, şunları söyledi: “e-ticaret sitesi açtınız fakat sizi temsil ediyor mu, sizin marka bilinirliğinizi artıyor mu dikkat etmeniz gerekiyor. Her şeyden önce projeniz olmalı. Kendinizi müşteri yerine koyun, empati yapın. Satmayı düşündüğünüz ürünü müşteri gibi Google’da arayın. e-ticarette de doğru başlamak ve partner önemli. Bir ürünü zaten geleneksel mağazada satıyorsanız ve e-pazar yerine de girmişseniz orayı dijital şubeniz olarak görün. e-ihracata kolay adapte olmanın yolu da e-ticaretten geçiyor. Önce Türkiye’deki e-ticaret sistemini iyi öğrenin sonra yurtdışına açılın.” PTT TRADE İLE MİLLİ PAZARYERİ ÇÖZÜMÜ Posta gönderilerinin artık yerini e-ticaret gönderilerine bıraktığını vurgulayan PTT E-Ticaret Daire Başkan Yardımcısı Abdurrahman Yakar, “PTT de değişimi yakından takip ediyor. e-ticaret için altyapı anlamında her şey PTT’de var. Bu kapsamda, PTT TRade milli bir B2B (firmadan firmaya) pazaryeri ihtiyacına cevap veriyor. 13 dilde taslak teklife cevap verme modülü var. Ayrıca, kolay ihracat olarak da adlandırılan mikro ihracatta; 300 kilogram veya 15 bin Euro değerini geçmeyen satışlarda, gümrük işlemlerinden doğan masraf ve prosedürlerden muaf tutuluyorsunuz” dedi. Kahve.com’un Kurucusu Levend Aktaş ise 4.5 yıllık başarı hikayelerini anlattı. Aktaş, dijitalleşme ile birlikte geleneksel sektörlerde de önemli fırsatların oluştuğuna dikkat çekti.

10 Aralık 2019 Salı

HABER: ADEM ORHUN TBMM Plan ve Bütçe Komisyonu(nda, Cumhurbaşkanlığı ile bağlı ve ilgili kuruluşların bütçeleri görüşülüp kabul edildi. 956.6 milyar TL gelir ve 1 trilyon 95.5 milyar TL gider öngörülen bütçe planı, sektörleri de yakından ilgilendiriyor. Bütçe planlarının sunumlarına göre üretimden satışa kadar bütün faaliyetlerin elektronik sistemlere aktarılmasına yönelik uygulamalar yaygınlaştırılacak. Ayrıca ekonomik büyüme, yüksek teknolojili üretimin artırılması ve bu yönde faaliyet gösterenlerin desteklenmesi yoluyla sağlanacak. E-MÜKELLEF ARTACAK Bütçe planında yer alan maddeler, kayıt ve takip edilebilirliğin artırılmasına yönelik birçok uygulamayı ilan ediyor. Planda, bakanlıkların 2020’de yoğunlaşacağı bazı alanlar şöyle oldu: Reel sektörü ilgilendiren gelişmelerin başında e-belgeye geçiş yer alıyor. Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın elektronik uygulamalarından yararlanan mükellef sayısı 140 binden 350 bine çıkarılacak. HALDE E-BELGE Hal kayıt sistemi de e-belge uygulamasına entegre ediliyor. Sebze meyve hallerindeki 15 bin civarındaki komisyoncu, bu ürünlerin alım satımını yapan tüccar, hal kayıt sistemi ile entegre bir şekilde mali belgelerini daha hızlı bir şekilde oluşturabilecek. Ayrıca ürünlerin fiyatlarında yaşanan dalgalanmalar anlık olarak izlenebilecek. SERBEST MESLEK MAKBUZU e-Serbest Meslek Makbuzu uygulaması, önümüzdeki yıl ortasından itibaren tüm serbest meslek erbabı için zorunlu olacak. Böylece 170 bin civarı serbest meslek erbabı artık matbaalarda makbuz bastırmayacak. KAMUDA E-TEMİNAT Gümrük noktalarında başlatılan e-teminat uygulaması, kamudaki bütün alanlarda uygulanacak. 2020 sonuna kadar tüm kamu idareleri e-fatura kapsamına alınacak. FİNANSAL RAPORLAMA Kamu Gözetimi Kurumu görev alanı dahilinde incelemeler sürdürülecek. Gelecek yıl, Küçük ve Mikro İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standardı yayımlanacak. Ayrıca, Büyük ve Orta Büyüklükteki İşletmeler İçin Finansal Raporlama Standardı güncellenecek. HAMLE PROGRAMI Teknoloji Odaklı Sanayi Hamlesi Programı’nın geçen ay makina sektöründeki ilk başvuruları alındı. 2020’nin ilk çeyreğinden itibaren, diğer odak sektörlere yönelik çağrıya çıkılacak. RAYLI SİSTEMLER Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı, 11. Kalkınma Planı’ndaki sektörel öncelikler çerçevesinde raylı sistemlere odaklandı. Yerli firmaların, ihracatını yaptığı raylı sistem araçlarının tüm kritik bileşenleri daha yüksek yerlilik oranıyla üretilecek. Bu amaçla; TÜBİTAK ve TCDD ortaklığında Raylı Ulaşım Teknolojileri Enstitüsü kuruldu. Enstitü, demir yolu teknolojilerini yerli imkanlarla tasarlayarak geliştirecek. Milli Yüksek Hızlı Tren projesi kapsamında, ilk prototipi 2023 yılında raylarla buluşacak. TEKNOLOJİYE DESTEK Destek programlarıyla sadece bu yıl 64 bin işletmeye 2.3 milyar liralık ödeme yapıldı. Bunun içinde imalat sanayi işletmelerinin payı yüzde 62 oldu. Bu pay 2023’e kadar yüzde 75’e, orta-yüksek ve yüksek teknolojili alanlara ayrılan pay da yüzde 40’a çıkarılacak. İmalat sanayisinin ihracatı ve milli gelirdeki payını artırma yönünde çalışmalara ağırlık verilecek. İhracatta orta-yüksek ve yüksek teknolojili ürünlerin payı yüzde 50’ye çıkarılacak. Yüksek teknolojili ürünlerin özel sektör ve üniversite işbirliğiyle geliştirilmesi için Mükemmeliyet Merkezleri Programı ile Sanayi Yenilik Ağ Mekanizması Programı hayata geçirildi. Bu programlar kapsamında desteklenecek 20 araştırma platformuna, 4 yıl içinde 1 milyar lira bütçe aktarılacak. GİRİŞİM SERMAYESİ Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın birlikte hayata geçirdiği Tech-InvesTR programıyla, 5 yeni girişim sermayesi fonunun teknoloji girişimleri için 1.1 milyar liralık kaynak oluşturulacak. YENİ SANAYİ BÖLGELERİ Sanayide dijital dönüşüm kapsamında Ankara ve Bursa’da model fabrikalar açıldı. Gelecek yıl İzmir, Gaziantep, Mersin, Konya ve Kayseri’de yeni merkezler oluşturulacak. Milli işlemci Çakıl’ın ilk prototipi 2020 yılında üretilecek. Diğer yandan Türkiye Uzay Ajansı’nın teknik projeleri planlanıyor. Milli Uzay Programı, 2020 yılında ilan edilecek. YOLCU VE YÜK TAKİBİ Ulaştırma Elektronik Takip ve Denetim Sistemi ile karayolu yolcu ve yük taşımalarının etkin denetimi, mali takibi sağlanacak. Yolcu takibinin yüzde 95’i sistem üzerinden yapılabiliyor. Bu sistemin yük taşımalarıyla ilgili modülünün kullanımı 2020’de başlayacak. YERLİ İLAÇ ÜRETİMİ Şehir hastanelerinin ve sağlık istasyonlarının inşaatını sürdüren Sağlık Bakanlığı, aşı çalışmalarının Ar-Ge aşamasından üretim aşamasına getirilmesini hedefliyor. Bakanlıktan yapılan açıklamaya göre nihai amaç ilaçta, aşıda, kan ürünlerinde, tıbbi cihazda kendi kendine yetebilen bir ülke olmak. Bir diğer hedef ise global pazarlarda rekabet edebilen bir üretim yapısına kavuşmak. MİLLİ UYDULARLA FREKANS ATAĞI Uydu haberleşme kapasitesinin geliştirilmesi kapsamında üretimi devam eden Türksat 5A uydusu 2020’de, 5B uydusu 2021’de uzaya fırlatılacak. Böylece dünyada sadece 5 ülkenin; Türkiye, İsveç, Fransa, Japonya, İsrail’in kullanım hakkına sahip olduğu yeni Ku frekans bant aralığında da hizmet imkanı olacak. Türkiye’nin en büyük Ar-Ge projesi olan Yerli Haberleşme Uydusu Türksat 6A ise 2022’de hizmet vermeye başlayacak. 5G ÖNCE HAVALİMANINDA SİNYAL VERECEK Yerli ve milli yüksek teknoloji geliştirmesi çalışmaları çerçevesinde Ar-Ge firmaları ve mobil operatörlerin de katılımı ile Uçtan Uca Yerli ve Milli 5G Haberleşme Şebekesi Projesi başlatıldı. Projede 16 Ar-Ge firması ve 3 mobil işletmeci yer alıyor. 2019 yılının ilk altı aylık döneminde proje kapsamında geliştirilen (çekirdek şebeke, anahtarlama ekipmanları gibi) bazı ürünlerin demo gösterimleri yapıldı. TÜBİTAK TEYDEB 1501 Programı kapsamında desteklenen projenin planlanan bitiş tarihi 2020 yılı sonu. 5G’nin ilk uygulaması ise İstanbul Havalimanı’nda yapılacak.

10 Aralık 2019 Salı

- 100 bin doların üzerinde ihracat yapmamış 20 firmaya 4 ay boyunca 64 saat birebir ihracat danışmanlığı verilecek. Bu firmaların en az 5’i kadın girişimciler arasından seçilecek. İTO Başkanı Şekib Avdagiç: - “Bu yıl düzenlediğimiz programa katılan 20 firmanın 11’i program süresince ya da sonrasında ihracat gerçekleştirdi. 11 firmanın 4’ü ilk defa ve 100 bin doların üzerinde ihracat yapmayı başardı.” - “Birçok KOBİ, ‘Neden ihracat yapamıyorum?’ sorusuna yanıt bulurken, onlara pazar araştırmasından ticari uyuşmazlığa ve markalaşmaya kadar ‘hap’ bilgiler veriyoruz.” İstanbul Ticaret Odası’nın (İTO) 2005 yılından bu yana yürüttüğü İhracata İlk Adım Programı’nın yeni etabı için başvurular İTO’nun web sitesi www.ito.org.tr üzerinden alınmaya başlandı. Başvurular arasından belirlenecek 20 firmaya 4 ay boyunca 64 saat yerinde danışmanlık hizmeti verilecek. Katılacak firmaların en az 5, en çok 250 çalışana sahip olmaları ve daha önce 100 bin doların üzerinde ihracat yapmamış olması şartı bulunuyor. Programda KOBİ’lere markalaşma, kurumsal kimlik oluşturma, web sitelerinin güncellenmesi, dış ticaret pazarlama ekibi kurulması ve yurtdışı satışlara başlanması, Trade Map kullanımı, yurtdışı fuar başvuruları ve katılımın sağlanması gibi başlıklarda yönlendirmelerde bulunuluyor ve danışmanlık hizmeti veriliyor. İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç, 13’üncü etabına başlayacakları İhracata İlk Adım Programı’nın hedefinin KOBİ’leri ihracat yolculuğuna çıkarmak ve firmalarımıza ihracat odaklı bir bakış kazandırmak olduğunu söyledi. Avdagiç, “İhracata İlk Adım, firmalarımızın ihracat becerisini artırmak için ideal bir program. Birçok firmamızın ‘Neden ihracat yapamıyorum?’ sorusuna yanıt verirken, onlara pazar araştırmasından ticari uyuşmazlığa ve markalaşmaya kadar ‘hap’ bilgiler sunuyoruz. Bir anlamda içlerindeki ihracat potansiyelini keşfetmelerine eşlik ediyoruz. Her sektörden KOBİ’lere kapımız açık” dedi. Şekib Avdagiç, programın bu yılki etabına katılan 20 KOBİ’yi program sonunda gelişim takibi kriterlerine göre değerlendirdiklerini hatırlatarak, şunları söyledi: “Firma durum analizi ve program sonu gelişim takibi sonuçları programın başarısını da ortaya koydu. Programa bu yıl dahil olan 20 firmanın toplam gelişim performansları, yani program öncesi ve sonrası aldıkları puanların değişimi yüzde 79 olarak ölçüldü. Daha somut bir veri var. O da, bu yıl yaptığımız programa katılan 20 firmanın 11’i program süresince ya da sonrasında ihracat gerçekleştirdi. 11 firmanın 4’ü ilk defa ve 100 bin doların üzerinde ihracat yapmayı başardı. Bunlar arasında 18 ülkeye 500 bin dolarlık ihracat yapmayı başaran bir oyuncak firmamız ile bir ülkeye 300 bin dolar ihracat yapan aydınlatma firmamız da bulunuyor. Böylelikle İhracata İlk Adım Programı’na katılan her iki firmadan biri, program sonunda ya da program sırasında ihracat yaptı.” İTO Başkanı Avdagiç, İhracata İlk Adım Programı’nın yeni etabında kadın girişimcilere ‘pozitif ayrımcılık’ uyguladıklarını da duyurdu. Buna göre 20 firmadan 5’inin, İstanbul Kadın Girişimciler Kurulu’na üye girişimciler arasından seçilmesi kararlaştırıldı. Programa katılmak isteyen İTO üyelerinin 13 Aralık 2019 Cuma günü saat 15.00’a kadar www.ito.org.tr adresindeki başvuru formunu doldurmaları gerekiyor. Yeni etap için seçilecek 20 girişimciye verilecek danışmanlık programı ise Ocak 2020’de başlayacak.

09 Aralık 2019 Pazartesi

Türkiye Teknoloji Takımı, Türkiye’nin yerli ve milli teknoloji hamlesine katkı sağlamak konusunda istekli lisans, yüksek lisans ve doktora öğrencilerine burs desteği sağlıyor.Üniversitelerin hazırlık, 1. ve 2. sınıf öğrencilerine Ocak 2020 - Ekim 2020 döneminde 10 ay süreyle sağlanması planlanan Gönüllü Bursu desteği verilecek. Üniversitelerin 3. sınıf, 4. sınıf, yüksek lisans ve doktora dönemi öğrencilerine ise Ocak 2020 – Aralık 2020 döneminde 12 ay süreyle Eğitmen-Mentor Bursu desteği verilmesi planlanıyor. Burslara başvuru için son tarih 22 Aralık 2019. Başvurular https://turkiyeteknolojitakimi.org web sitesinden yapılıyor.

06 Aralık 2019 Cuma

UNESCO Dünya Miras Listesi’nde yer alan ve ‘En iyi korunan 20 kent’ arasında bulunan Karabük’ün Safranbolu ilçesinde 62 tarihi dükkanın ön cephelerinde restorasyon çalışması başlatıldı.18 ile 20. yüzyıllar arasında yapılan ve genellikle üç katlı, 6-8 odalı, ihtiyaçlara uygun tasarlanarak estetik biçimde şekillendirilmiş geleneksel evlerin yer aldığı tarihi ilçede bulunandükkanlarınön cephe restorasyonu, ‘Tarihi Çarşılarımız Gün Yüzüne Çıkıyor’ projesi kapsamında gerçekleştiriliyor.Çalışmaların ise şubat ayı başında bitirilmesi planlanıyor.

06 Aralık 2019 Cuma