tatil-sepeti
Engelli, 65 yaş üstü tüketiciler, şehit aileleri ve gazilerin elektriği borcundan ötürü 3 ay boyunca kesilemeyecek

Bütün elektrik dağıtım şirketlerinin uyması gereken kuralları içeren bir yönetmelik ile 4 usul ve esastan oluşan kalite mevzuatıpaketi EPDK kurul kararıyla kabul edilirken, Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği kamuoyu görüşüne açıldı. Elektrikte yeni dönem kararlarına ilişkin açıklama yapan Enerji Piyasası Düzenleme Kurumu (EPDK) Başkanı Mustafa Yılmaz, "Her iki yönetmelikte de kırmızı çizgimiz kaliteli hizmet ve tüketici memnuniyeti. Bu yeni dönemde kaliteden taviz veren, tüketici mağduriyetine sebep olan şirketler ağır cezalarla karşılacak" uyarısında bulundu. Yılmaz, görüşe açılan Tüketici Hizmetleri Yönetmeliği'ni kurul olarak karara bağlayacaklarını belirterek, şöyle devam etti: "Burada çok önemliyenilikler getiriyoruz. Örneğin, 65 yaş üstü aboneler, engelli tüketiciler ve şehit aileleri ve muharip, malul gazilerimizin borcundan ötürü elektriği 3 ay boyunca kesilemeyecek. Tedarik şirketleri bu borcu 4 aya kadar taksitlendirebilecek. Vatandaşlarımız artık evinden, telefonla ya da internet üzerinden abonelik başvurusu yapabilecek. Mağduriyet oluşmaması için cuma günleri, resmi ve dini bayramlarda ve bu bayramların bir önceki gününde yani arifesinde elektrik kesme işlemi yapılamayacak." ELEKTRİK KESİNTİ SAYISI VE SÜRESİNİ AZALTAMAYAN ŞİRKETE CEZA Geçen hafta kabul edilen Kalite Yönetmeliği'ne ilişkin detayları da aktaran Yılmaz, elektrik sektöründe önemli bir dönüşümün yaşanacağını ve kesintilerin asgari düzeye indirileceğini bildirdi. Yeni dönemle birlikte elektrikte kesinti sayısı, süre ve miktarında önemli iyileştirmeleri beraberinde getirecek hem teşvik edici hem de caydırıcı düzenleme yaptıklarını kaydeden Yılmaz, kalite faktörü bileşenleriyle bu bileşenlerin ödül ve ceza puanlama mekanizmasının, kullanıcı memnuniyetinin iyileştirilmesi yönünde elektrik dağıtım şirketleri için daha fazla teşvik edici olmasını beklediklerini vurguladı. Kesinti sayı ve sürelerinde iyileştirme yapamayan elektrik dağıtım şirketlerine ceza verileceğini bildirenYılmaz, "Ayrıca, bir inşaatın bitimiyle elektrik altyapısının hazır hale gelmesi için gerekli plan ve projelerin hazırlanarak, yatırım çalışmaları dağıtım şirketi tarafından zamanında yapılacak. Bir inşaat bittiğinde elektrik altyapısını hazır hale getirmemiş olan dağıtım şirketi bedelini de ödeyecek" ifadelerini kullandı. Yılmaz, yeni dönemde tüketicilere sunulan elektriğin kaliteli ve kesintisiz olmasının büyük önem taşıdığına dikkati çekerek, şunları kaydetti: "​​​​​​​Elektrik dağıtım şirketinin dağıtım faaliyeti esnasında kullanıcının cihazına hasar gelmesi halinde, kullanıcının 30 gün içinde şirkete başvurması gerekiyor. Dağıtım şirketi 10 iş günü içinde cevap vermezse ya cihaz hasarını giderecek ya da tamir bedelini ödeyecek. Ayrıca, enerji sektöründe iş kazalarının önlenmesi EPDK'nin öncelikleri arasında yer alıyor. Elektrik dağıtım şirketlerinde her yıl basit yaralanmalardan ölüme kadar ciddi sonuçlar doğuran birçok kaza meydana geliyor ve bunların sıfırlanması gerekiyor. Bu kazaların engellenmesi için yeni uygulama döneminde kalite faktörü parametreleri arasında iş sağlığı ve güvenliği göstergesine de yer verdik.Hem yöneticilerin hem de çalışanların iş güvenliği kültürünün geliştirilmesi hayati önem taşıyor. Böylece elektrik dağıtım sektöründe can ve mal güvenliği sağlanacak, iş gücü ve zaman kayıpları da azalacaktır ama bu konuda gerekli adımları atmayan, iş güvenliği kültürüne kayıtsız kalan şirketler,işçilerin kaza geçirmesi ve iş kazasında hayatını kaybetmesi sonucunda ağır bir ceza ile karşılaşacak." BAĞLANTI GÖRÜŞÜ ERKEN VERİLECEK EPDK'nin açıklamasına göre, kullanıcıların herhangi bir nedenle elektrik dağıtım şirketine çağrı merkezi üzerinden ulaşma süreci iyileştirilecek. Çağrı merkezine ulaşan kullanıcıların sorunlarının gerekli özenle incelenerek çözüme kavuşturulması sağlanacak. Dağıtım şirketleri ile görevli tedarik şirketleri gerçekleştirilen çağrı merkezi hizmetleri için tüketici memnuniyeti anketi yapmak zorunda olacak. Anket sonuçları olumsuz çıkan söz konusu şirketlerin gelirlerinden kesintiye gidilecek Elektrik dağıtım şirketleri tarafından oluşturulan bağlantı görüşü süresi iyileştirilecek ve bağlantı taleplerinin karşılanma süreleri kısaltılarak kullanıcıların memnuniyeti artırılacak. Dijital dönüşümün gerçekleşmesiyle daha kısa sürede ve daha kaliteli hizmet sunulacak. Elektrik dağıtım şebekelerine entegre edilen ve akıllı şebekeler olarak adlandırılan teknolojiler, akıllı şehirlerin de altyapısını oluşturuyor. Akıllı şebekeler kayıp kaçakla mücadelede büyük önem taşıyor. Yeni dönemde akıllı şebekelerin yaygınlaştırılması tüketici memnuniyetinin artırılması ve kayıp kaçaklamücadelede etkin sonuçlar alınması hedefleniyor.

21 Aralık 2020 Pazartesi

İSTKA'ya personel alımı başvuruları sürüyor

İstanbul Kalkınma Ajansı'ndan (İSTKA) yapılan açıklamaya göre, Ajans'a, 9 uzman, 3 destek personeli,1 iç denetçi ve1 hukuk müşaviriolmak üzere 14 personel alımı yapılacak. Başvurular, 29 Aralık 2020'de saat23.59'a kadar ajanssinavbasvuru.sanayi.gov.tr adresinde bulunan İSTKAsınavbaşvuru bağlantısındangerçekleştirilebilecek. Sözlü sınava katılmaya hak kazanan adaylar, 7 Ocak 2021'de Ajans'ın web sitesinde ilan edilecek.

21 Aralık 2020 Pazartesi

SİDA Mavi Vatan için hazır

Yapımına üç yıl önce başlanan ‘Silahlı İnsansız Deniz Aracı’ (SİDA), Türkiye’nin deniz gücüne büyük katkı sağlayacak. ULAQ serisinin ilk ürünü olan SİDA, milli kriptolu haberleşme altyapısına, 400 kilometre menzile, 65 kilometre süratine ek olarak gece gündüz görüş kabiliyeti ile de öne çıkıyor. SİDA, bu ayın sonunda denize inecek, atış testleri ise mart ayında gerçekleşecek. Gelişmiş kompozit malzemeden üretilen SİDA, karadan, mobil araçlarla ve uçak gemisi gibi platformlardan da kontrol ediliyor. Keşif, suüstü harbi, asimetrik harp, silahlı koruma, kuvvet koruma, stratejik tesis güvenliği, füze sistemleri, gözetleme, muharebe sistemini karıştırma ve istihbarat gibi görevlerde etkin rol alması bekleniyor. SİDA’lar, İHA, SİHA, TİHA’lar ve insanlı hava araçları ile müşterek harekat kabiliyetlerine de sahip olacak. SİDA, sadece uzaktan kontrol edilen bir insansız deniz aracı olmanın haricinde, yapay zeka ve otonom davranış özellikleriyle donatıldı. DENİZLERDEKİ YENİ GÖZÜMÜZ Ares Tersanesi Genel Müdürü Utku Alanç, SİDA ile ilgili son gelişmeleri anlatırken, Ege ve Akdeniz’de sağlanacak askeri üstünlüğü şöyle özetledi: “SİDA ile istihbarat toplayabilecek, hem de güdümlü mermi angajmanı yapabilecek bir araca sahip olacağız.” BİR ÖRNEĞİ YOK SİDA’nın dünyada bir başka örneği olmadığını söyleyen Alanç, şu bilgiyi verdi: “Ege’deki karasuları problemlerinde, çok sıklıkla yaşanan kayalık krizlerinde, bu alanlarda çok daha rahatlıkla görev yapabilecek ve radar imzası denilen düşman kuvvetleri tarafından görülmesi çok düşük olasılıklı olan bir araç üretmeyi hedefledik. SİDA, adaların arkasını izleyen bir göz olacak. İnsansız araçlarda özellikle yerli ve millilik çok önemli. Bu, aslında bir deniz aracından çok silah.” İnsansız araçların son dönemlerde Türkiye’ye ayrı bir güç kattığını belirten Alanç, “Martta ROKETSAN güdümlü mermileri ile atış testlerini gerçekleştirmeyi hedefliyoruz. Öncelikli isteğimiz TSK’nın hizmetine girmesi. Üretim kapasitesinde yüksek sayılarda da bunu sağlayabiliriz” dedi. ELEKTRONİK HARP Meteksan Savunma Genel Müdür Yardımcısı Erdal Torun ise SİDA’nın elektronik harbe dayanıklı olarak inşa edildiğini söyledi. Torun, “GPS karıştırmalara karşı sistemleri bu platformda yer alacak. Kendimize özgü, kendimizin kontrol edebildiği bir sistem. Milli olarak inşa ettik. Türkiye’nin ilk insansız silahlı deniz aracı ülkemize büyük bir güç katacak” dedi. TEKNİK ÖZELLİKLERİ * 400 km seyir menzili * Saatte 65 km hız * Milli kripto haberleşme altyapısı * Gündüz ve gece görüş kabiliyeti

21 Aralık 2020 Pazartesi

Dünya antroposen* çağına girdi * (İnsan Zamanı)

Birleşmiş Milletler Kalkınma Programı (UNDP) tarafından ‘Önümüzdeki Sınır: İnsani Gelişme ve Antroposen’ başlıklı 2020 İnsani Gelişme Raporu yayımlandı. Geçen yılın verileri baz alınarak hazırlanan raporda, Eşitsizliğe Uyarlanmış İnsani Gelişme Endeksi, Toplumsal Cinsiyete Dayalı Gelişme Endeksi, Toplumsal Cinsiyet Eşitsizliği Endeksi ile Çok Boyutlu Yoksulluk Endeksi yer aldı. Ülkelerin resmi istatistik kurumlarından ve güvenilir uluslararası kurumlardan elde edilen veriler ışığında hazırlanan İnsani Gelişme Endeksi (İGE), uzun ve sağlıklı yaşam, bilgiye erişim ile kabul edilebilir bir yaşam standardı gibi üç temel boyutta ortalama insani gelişme düzeyinin uzun vadeli takibi sonucunda oluşturuldu. GEZEGENE ETKİ Raporda, bu yıl ülkelerin karbondioksit emisyonları ve madde ayak izini hesaba katan deneysel nitelikte yeni bir insani gelişme endeksi de yer aldı. ‘Gezegensel Baskılara Uyarlanmış İGE’nin yeni bir küresel tablo ortaya koyduğuna dikkat çekilen raporda, 50’yi aşkın ülkenin çok yüksek insani gelişme grubundan düştüğü ve bu durumun ülkelerin fosil yakıtlarla madde ayak izine bağımlılığını yansıttığı ifade edildi. Raporda, hiçbir ülkenin gezegen üzerinde ağır baskı oluşturmadan çok yüksek insani gelişmeyi henüz başaramadığı aktarıldı. İnsanlığın, ‘Antroposen’ veya ‘İnsan Çağı’ olarak adlandırılan yeni bir jeolojik çağa girdiğine işaret edilen raporda, tüm ülkelerin ilerleme yollarını yeniden tasarlamaları, dönüşümü engelleyen güç ve fırsat eşitsizliklerini ortadan kaldırmaları çağrısında bulunuldu SALGIN SON DEĞİL Rapora göre, yeryüzündeki sıcaklık önümüzdeki 50 yıl içinde son 6 bin yıla kıyasla insanların hayatta kalabilme aralığının üzerine çıkacak. Yeni tip koronavirüs (Covid-19) salgınından önceki döneme ait verilere dayalı olarak insani gelişmenin durumunu ortaya koyan raporda, insanların doğa üzerindeki baskısının sona ermemesi halinde küresel salgının dünyanın karşılaştığı son kriz olmayacağı belirtildi. TÜRKİYE 54’ÜNCÜ SIRADA Dünyada en çok bilinen kalkınma göstergelerinden biri olan endekse göre Türkiye, 0.820’lik değerle 189 ülke arasında 54’üncü sıraya yükseldi ve bu değerle ‘çok yüksek insani gelişme’ kategorisindeki yerini korudu. Türkiye, geçen yıl yayımlanan raporda da 59’uncu sırada yer almış ve ilk kez ‘çok yüksek insani gelişme’ kategorisine girmişti. AFRİKA LİSTENİN EN ALTINDA İnsani Gelişme Endeksi’nde (İGE) ilk sırayı 0.957’lik değerle Norveç aldı ve zirvedeki yerini korudu. Geçen yıl kaydettikleri İGE değeriyle listenin en altında yer alan ülkeler ise 0.394’lük değerle Nijer, 0.397’lik değerle Orta Afrika Cumhuriyeti, 0.398’lik değerle Çad, 0.433’lük değerle Güney Sudan, 0.433’lük değerle Burundi, 0.434’lük değerle Mali, 0.452’lik değerle Sierra Leone ve Burkina Faso, 0.456’lık değerle Mozambik ve 0.459’luk değerle Eritre olarak sıralandı.

21 Aralık 2020 Pazartesi

10 milyar dolar için çalışma grubu

Orta Asya’nın stratejik ülkesi Kazakistan’ın toplam ithalatından Türkiye’nin aldığı pay sadece yüzde 2.1 seviyesinde. Rusya ise yüzde 36.7’lik paya sahip. Türkiye, kardeş Kazakistan ile 2 milyar doları aşan ikili ticaret hacmini 10 milyar dolara çıkarabilmek için Karma Ekonomik Komisyonu’nda oluşturulan Eylem Planı imzaladı. Eylem Planı kapsamında; her iki ülkenin önemli bir ihracat potansiyeli bulunmasına karşın, birbirlerinin pazarında yeterince paya sahip olamadığı ürünler belirlenerek, bu ürünlerin ticaretindeki tarife dışı engellerin kaldırılması amacıyla yakın zamanda bir Çalışma Grubu oluşturulması öngörülüyor. HÜLYA TORLAK Türkiye Cumhuriyeti Ticaret Bakanlığı Nur-Sultan Ticaret Müşavirleri Selçuk Oktay ve Erk Oyal, Orta Asya’nın stratejik ülkesi Kazakistan ile ekonomik ilişkileri geliştirmeye yönelik son gelişmeler konusunda İstanbul Ticaret’in sorularını cevapladı: İTHALATTA 7. SIRADAYIZ Kısaca Türkiye-Kazakistan ticari ilişkilerini anlatır mısınız? Türkiye, 1991 yılında bağımsızlığını ilan eden Kazakistan’ı tanıyan ilk ülke. 2 Mart 1992’de diplomatik ilişkiler tesis edildi ve ülkelerimiz arasındaki tarihi, kültürel ve manevi bağlar, ikili ilişkilerin hızlı bir şekilde gelişmesine imkan verdi. Kazakistan, bölgede Türkiye’nin önemli ticaret partnerlerinden biri konumunda. Ülkenin 2020’nin ocak-eylül döneminde geçtiğimiz yıla göre dış ticaret hacmi yüzde 12.9 azalarak 62.8 milyar dolar, ihracatı yüzde 18 azalarak 35.3 milyar dolar ve ithalatı da yüzde 5.1 gerilemeyle 27.5 milyar dolar oldu. TÜİK verilerine göre bu dönemde Kazakistan’a ihracatımız yüzde 4.1 artış ile yaklaşık 700 milyon dolar; buna karşılık Kazakistan’dan ithalatımız ise yüzde 16.2 azalarak 872.6 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Trademap verilerine göre Türkiye 2019 yılında, Kazakistan’ın toplam ithalatında yüzde 2.1’lik pay ile 7’nci sırada geliyor. AVRASYA BİRLİĞİ ÜYESİ Kazakistan’da yatırım veya ticaret yapan Türk iş insanlarının yaşadıkları başlıca zorluklar neler? Ülkemiz ihracatçıları için Kazakistan pazarına girişte önde gelen zorluğun fiyat rekabeti olduğunu ifade edebiliriz. Kazakistan, Rusya Federasyo-nu’nun yanı sıra Belarus, Kırgızistan ve Ermenistan ile birlikte Avrasya Ekonomik Birliği (AEB) üyesi. Aynı zamanda 2015 yılından bu yana Dünya Ticaret Örgütü’ne üye olmakla ve bu kapsamdaki yükümlülüklerini tedrici olarak hayata geçirmekle birlikte ülkenin dış ticaret uygulamalarını şekillen-diren ana rejim AEB bünyesinde belirleniyor. Kazakistan, adı geçen ülkelerle ortak ticaret politikaları uyguluyor. Birlik pazarına girişte talep edilecek standartlar ile teknik düzenlemeler Birlik bünyesinde oluşturuluyor ve esasen AEB Komisyonunca oluşturulan ortak gümrük tarife çizelgesi uygulanıyor. RUSYA ANA TEDARİKÇİ Bu bağlamda, Rusya Federasyonu ürünleri Kazakistan pazarına gümrük vergilerinden muaf olarak girerken, ülkemiz firmaları bazı ürün kalemlerinde yüzde 20’leri aşan tarifelerle karşılaşabiliyor. Örneğin Kazakistan’a ihracatımızda önemli yeri olan giyim eşyasında gümrük tarife cetvelinde tarife oranı yüzde 10-17.5 bandında değişmekle birlikte, oranın görece düşük olduğu ürün gruplarında kg başına alınacak asgari vergi tutarları belirlenebiliyor. Benzer şekilde, mobilya ürün gruplarında uygulanan vergi oranlarına ilave olarak kg başına ek vergiler uygulanabiliyor. Dolayısıyla, bazı ürün gruplarında karşılaştığımız gümrük vergileri esasen Rusya Federasyonu ürünleriyle rekabette zorluklar yaşatabiliyor. Rusya Federasyonu’nun 2019 yılında Kazakistan’ın ithalatında yaklaşık yüzde 36.7’lik paya sahip olduğunu dikkate aldığımızda, söz konusu vergilerden muaf ve Birlik bünyesinde kural koyucu olmanın önemi daha iyi görülüyor. Diğer taraftan, Kazakistan’a ihracatta taşımalarımız ağırlıklı olarak kara yoluyla gerçekleştiriliyor. Coğrafi uzaklık navlun maliyetlerini artırıyor. Bu da rekabetçi fiyatlar sunmayı zorlaştırabiliyor. Buna ilave olarak, ticari taşımalarda kullanılan geçiş belgeleri zaman zaman ticaretin önünde engeller oluşturabiliyor. EYLEM PLANI İMZALANDI Kazakistan ile ticari ve ekonomik ilişkilerimizde atıf yapabileceğimiz önemli belgelerden biri, Karma Ekonomik Komisyonu marjında imzalanan Eylem Planı. Bahse konu Eylem Planı’nda ‘Ticaret ve Yatırım Alanında İşbirliği’ başlığında 16 madde yer alıyor. Ahdi çerçevenin geliştirilmesini teminen Eylem Planı’nda yer verilen Basitleştirilmiş Gümrük Hattı ve Hizmet Ticareti alanında hayata geçirilebilecek anlaşma önerilerimiz. uzun vadede ikili ticaretin geliştirilmesi açısından önem taşıyor. Yine Eylem Planı kapsamında, her iki ülkenin önemli ihracat potansiyeli bulunmasına karşın, birbirlerinin pazarında yeterince paya sahip olamadığı ürünlerin belirlenerek, bu ürünlerin ticaretindeki tarife dışı engellerin kaldırılması amacıyla bir Çalışma Grubu’nun yakın zamanda teşkili öngörülüyor. ÖNEMLİ BİR EŞİK İki ülke arasında hedef gösterilen 10 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmak için neler yapılmalı? Kazakistan ile ticaret hacmimizin 10 milyar dolara yükseltilmesi hedefi, ikili ticaretimiz için önemli bir eşik. Bu hedefin yakalanması kadar ticaretimizin dengeli ve sürdürülebilir bir yapıda gelişmesi de önemli. Kazakistan pazarında makina ve aksamları, demir çelik, kimyevi maddeler ve ürünleri, elektrik-elektronik ürünler, inşaat malzemeleri, otomotiv ve yan sanayi, medikal ve kozmetik ürünler ülkemiz ihracatçıları için kayda değer bir potansiyel taşıyor. EN ÇOK NELER SATIYOR? Petrol ve petrol ürünleri, demirli metaller, kimyasallar, makinalar, hububat, yün, et ve kömür, ülkenin başlıca ihracat ürünleri arasında yer alıyor. EN ÇOK NELER ALIYOR? Ülkenin ithalatında yatırım ve tüketim malları önemli yer tutuyor. Makina ve ekipman, metal ürünler, motorlu taşıtlar, plastik mamuller, medikal ürünler, inşaat aksamı, gıda maddeleri, tekstil, ülkenin ithalatında önem arz eden ürün grupları. 20 YENİ HASTANE KURULACAK * Kazakistan’da 2025 yılına kadar 20’ye yakın yeni hastanenin kurulması ve bunların PPP modeli içerisinde yapılması amaçlanıyor. * Kazakistan’a medikal malzeme ihracatımızda bir artış söz konusu. Tıbbi ekipmanlara ilişkin kamu alımları, SK-pharmacy şirketi tarafından yapılıyor. İhale bilgileri, Bakanlığın bilgi sistemi üzerinden firmalarla paylaşılıyor. * Salgının ortadan kalkması ve normalleşme sürecine paralel olarak enerji fiyatlarında yaşanacak iyileşmenin, Kazakistan’da yeni projelerin başlatılmasına ve hane halkı tüketiminin artmasına katkı sağlaması bekleniyor. İNŞAAT FAALİYETLERİ %10 ARTTI * Önümüzdeki 10 yılda küresel orta sınıfa katılması beklenen iki milyar insanın yüzde 85’i Çin ve Hindistan’da yaşıyor. Tüketici talebinde ortaya çıkan bu dönüşüm Kazakistan’a büyük fırsatlar sunuyor. * Ülke uranyum rezervleri açısından dünyada ikinci sırada yer alırken, bu ürünün ihracatında dünyada başı çekiyor. * Petrol ve gaz sanayinin bir yansıması olarak konut, ofis ve diğer ticari projeler gündeme geliyor, takipte yarar görülüyor. * Salgının etkilerine rağmen Kazakistan’daki inşaat faaliyetleri 2020’nin ocak-ekim döneminde yüzde 10.7 artış gösterdi. Bu süreçte, firmalarımız tarafından yürütülen projeler de devam etti. 10 YILLIK VERGİ MUAFİYETİ SUNUYORUZ Kazak Invest Yatırım Ajansı Türkiye Temsilcisi Nurlan Akhmetov, Kazakistan’da yaklaşık 2 bin 500 Türk sermayeli şirketin faaliyet gösterdiğini belirterek, “Kazakistan’daki her 10 yabancı şirketten birinin Türk şirketi olmasından gurur duyuyoruz” dedi. Kazakistan’ın yatırımcılar için sunduğu hükümet destekli fırsatlara dikkat çeken Akhmetov, “Her şeyden önce yatırımcılara altyapısı hazır proje büyüklüğüne göre bedava arsa sunuyoruz. Kurumsal gelir, arazi ve emlak vergilerinden 10 yıllığına muafiyet sağlıyoruz. Ekipman, yedek parça ve hammadde ithalatına ilişkin gümrük vergilerinden de muafiyet tanıyoruz. İş insanlarımızın Türkiye’de Ankara’daki Büyükelçiliğimize veya İstanbul’daki Başkonsolosluğumuzda olan Kazak Invest’in Türkiye ofisine başvurması yeterli. Biz sektör ve piyasa analizinden devlet teşviklerine, ilgili yetkililer ile görüşme ve partner bulmadan konaklamaya, havaalanından karşılayıp uğurlamaya kadar her türlü organizasyonu yapıyoruz.”

21 Aralık 2020 Pazartesi