tatil-sepeti
Geçici iyileşmeye rağmen mali ve sosyal sıkıntılar 2021'de devam edecek

Merkezi İsviçre'nin Cenevre kentinde bulunan ILO'nun Genel Direktörü Guy Ryder,video konferans yoluyla düzenlediği basın toplantısında,küresel krize ilişkin örgütün Mart 2020'den bu yana yayımladığı 7'nci raporunu değerlendirdi. Ryder, salgının iş dünyası üzerindeki etkilerine değinerek"Nispeten iyi haberler var. İyileşmenin geçici işaretlerini görüyoruz. İşaretler kırılgan, belirsiz ve beklentiler önemli ölçüde dengesiz." değerlendirmesinde bulundu. Dünyada hiçbir ülkenin ve sektörün Kovid-19 krizinde tek başına "belini doğrultamayacağına" vurgu yapan Ryder, "Tek başına bir sektörde veya bir alanda gözle görülür gelişme 'sahte bir kapı' olabilir. Bu nedenlesık sık duyduğumuz gibi, gerçekten hepimiz bu işte birlikteyiz." diye konuştu. Ryder, 2020'de salgından ötürüiş gücü piyasalarının son derece olumsuz etkilendiğinin altını çizerek, "kurtarma süreçlerinin etkisinininsan merkezli olmasından" geçtiğinivurguladı. Kovid-19 salgınının küresel iş piyasalarında oluşturduğu krizin etkilerine işaret eden Ryder, "Bu, 1930'ların Büyük Buhranından bu yana iş dünyası için en şiddetli krizdi. Etkisi, 2009 küresel mali krizinden çok daha büyük oldu." dedi. 140 MİLYON İNSAN ETKİLENDİ Öte yandan, ILO'nun açıkladığı rapora göre, 2020'de küresel çalışma saatlerinde yüzde 8,8 kayıp yaşandı. Örgüt, bu kaybın255 milyon tam zamanlı işe eş değerve 2009küresel mali krizinde yaşanan kaybın yaklaşık dört katı olduğuna dikkati çekti. Çalışma saatlerindeki kaybı değerlendiren Ryder, "Kayıp çalışma saatlerinin yaklaşık yarısı, halen çalışmakta olanların çalışma saatlerinin azalmasıyla açıklanabilir. Geri kalanı daha önce görülmemiş düzeyde istihdam kaybından geldi. Bundan da toplam140 milyon insan etkilendi." bilgisini paylaştı. 3,7 TRİLYON DOLAR KAYIP YAŞANDI ILO raporunda, 2020'deki kayıp çalışma sürelerinin, ya halenya istihdamı devam edenlerin çalışma sürelerinin azaltılması ya da 114 milyon kişi düzeyine ulaşan “görülmemiş” istihdam kaybı nedeniyle yaşandığı bilgisine yer verildi. Küresel istihdam kayıplarının yüzde 71’inin (81 milyon kişi), işsizlikten ziyade durgunluktan kaynaklandığına değinilen raporda, "Bu büyük kayıplar, küresel iş gücü gelirinde yüzde 8,3'lük(destek tedbirleri dahil edilmeden önce) bir düşüşle sonuçlandı. Bu da3,7 trilyon dolar veyadünyadaki tüm gayrisafiyurt içi hasılanın(GSYİH)yüzde 4,4'üne eşdeğer." ifadesi kullanıldı. Ryder, iyimser senaryoya göre, salgındaen güçlü toparlanmanın düşük ve orta gelirli ülkelerde gerçekleşeceğinin tahmin edildiğini belirtti. Yüksek gelirli ülkelerin bu yıl zor bir ilk çeyrekle karşı karşıya kalacağı uyarısını yapan Ryder, şunları kaydetti: "Ancak aşılama programlarının etkilerinin başlamasıyla yılın ikinci yarısında iyileşmeleri güçlenecek. Ön görülen çalışma saati kayıplarına ilişkintüm senaryoları devam edecek. Diğer bir deyişle, milyonlarca insan için bu mali ve sosyal sıkıntı 2021 boyunca da devam edecek." BM kuruluşu ILO'nun raporundaayrıca 2020'de kadınların ve gençlerin salgından olumsuz etkilenme olasılığının daha yüksek olduğuna işaret edildi. ILO, salgının dünyayı etkisi altına almaya başladığı 8 Mart 2020'deKovid-19nedeniyle dünya genelinde yaklaşık 25 milyon kişinin işini kaybedebileceği tahmininde bulunmuştu.

26 Ocak 2021 Salı

Dünya ekonomisinde yüzde 4,7'lik büyüme beklentisi geçen yılın kayıplarını zar zor telafi edecek

BM, Dünya Ekonomik Durumu ve Beklentiler Raporu'nda,küresel ekonomide sağlam ve sürdürülebilir bir iyileşme sağlanmadığı sürece yeni tip koronavirüs(Kovid-19)salgınının yıkıcı sosyo-ekonomik etkisinin yıllarca hissedileceği uyarısında bulundu. Gelişmiş ülkelerin ekonomilerinin 2020'de yüzde 5,6 daraldığı vebu yılki büyüme beklentisinin yüzde 4 olduğu belirtilen raporda, gelişmekte olan ülkelerin ekonomilerin ise yüzde 2,5 küçüldüğü,2021'deki büyüme beklentilerininise yüzde 5,7 olduğu ifade edildi. Dünya ekonomisinin ise geçen sene yüzde 4,3 küçüldüğükaydedilen raporda, bu yılki yüzde4,7'lik iyileşme beklentisiningeçen senenin kayıplarını zar zor telafi edeceği vurgulandı. Salgının geçen sene 131 milyon kişiyi dahayoksulluğa sürüklediği ifade edilen raporda, 12,7 trilyon dolarıbulan devasave zamanlı yardım paketlerinin dünya ekonomisinin tamamen çökmesini ve "Büyük Buhran"gibi bir ekonomik krizin yaşanmasını önlediği belirtildi. Raporda, ayrıca G20 ülkelerinin ekonomilerinin büyümesinin hemdünya ekonomisini canlandıracağınahem de ekonomiyigelecekteki şoklara karşı daha dirençli hale getireceğine işaret edildi.

26 Ocak 2021 Salı

Dünya ekonomisi 9.2 trilyon dolar zarar edebilir

UluslararasıTicaretOdası(ICC), Kovid-19 aşısının dünya genelinde ekonomiye etkisine ilişkin araştırma yapıldığını bildirdi. ICC'den yapılan yazılı açıklamada, hükümetlerin, gelişmekte olan ülkelere Kovid-19 aşısına erişim sağlamaması halinde küresel ekonominin 1,5 ila 9,2 trilyon dolar arasında zarar göreceğivurgulanarak, ABDiçin beklenen ekonomik zararın45 milyar ile 1,38 trilyon arasında,İngiltere için8,5-146 milyar dolar ve Almanya için 14-248 milyar dolar olduğu kaydedildi. Açıklamada, aşıya erişim konusunda dünyada iş birliğini olmaması halindeençok etkilenecekülkelerin Fransa, Belçika, Almanya, HollandadahilAvrupa ülkeleri, İsviçre,Norveç ve İngiltere olduğu, bu ülkelerin GSYH'nin yüzde 3,9'a kadar küçülebileceği vurgulandı. Ekonomileri gelişmiş ülkelerin aşı için 27,2 milyon dolar kaynak ayırdığı aktarıldı. AŞININ ÜLKELERE ERİŞİMİ GECİKTİĞİNDE,VİRÜSDAHA FAZLA YAYILABİLİR Açıklamada görüşlerine yer verilen ICC Araştırma Vakfı Başkanı Terry McGraw, bu araştırmanın gelişmiş ve gelişmekte olan ülkelerin ekonomik olarak birbirlerine bağlılığı ve aşı konusunda ülkeler arasındaki çalışmanın önemini gösterdiğini belirtti. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) Genel Direktörü Dr.TedrosAdhanomGhebreyesus, bu araştırmanın "yıkıcı ekonomik başarısızlığı gösterdiğine" işaret etti. Ghebreyesus, Kovid-19 aşısının tüm ülkelere erişimi geciktiğinde virüsündaha fazla yayıldığını ve aşıların etkisini kaybedebileceğini ifade etti. ABD'dekiMarylandCollegePark Üniversitesinde Prof. Dr. ŞebnemKalemli-Özcan, aşılara küresel düzeyde eşit erişime sahip olunmadan hiçbir ekonominin iyileşemeyeceğini kaydetti.

26 Ocak 2021 Salı

IMF'den Türkiye ekonomisi için 2021'de yüzde 6'lık büyüme beklentisi

Uluslararası Para Fonu’ndan(IMF) yapılan açıklamada, Türkiye ekonomisine ilişkin 4. Madde konsültasyonu kapsamındaki denetimin öncü bulguları paylaşıldı. Açıklamada, Kovid-19 salgınının diğer tüm ülkelerde olduğu gibi Türkiye'de de sağlık ve ekonomiyi etkilediği aktarıldı. Parasal ve kredi genişlemesine odaklanan politika müdahalesinin ekonomik büyümeye güçlü bir ivme kattığına işaret edilen açıklamada, ancak aynı zamanda önceden var olan kırılganlıkları artırarak ekonomiyi iç ve dış risklere karşı daha duyarlı hale getirdiği ifade edildi. Açıklamada, şunlarkaydedildi: "Hızlı para ve kredi büyümesinden uzaklaşan son politika dönüşü memnuniyetle karşılanıyor.Bu dönüşüm devam ederse ve geçicisalgın odaklı ilave destek,orta vadeli mali konsolidasyon için güvenilir bir planın yanı sıra finans sektörü ve yapısal reformlarla birleştirilirse, tamponlar daha hızlı şekilde yeniden oluşturulabilir. Yapısal reformlar, salgının uzun vadeli olumsuz etkilerinin oluşturduğu riskleri hafifletmeye odaklanmalı ve en savunmasızları desteklemek, işgücü piyasası esnekliğini teşvik etmek ve kurumsal borçların azaltmasını kolaylaştırmak için hedeflenen önlemleri içermelidir." POLİTİKA MÜDAHALESİ EKONOMİDE KESKİN BİR TOPARLANMA SAĞLADI Açıklamada, Türkiye'nin 2020'ye önceden var olan kırılganlıklarla girdiği anımsatılarak, salgına karşı uygulanan ilk politika müdahalesinin ülke ekonomisinde keskin bir toparlanmaya yol açtığı vurgulandı. IMF'nın açıklamasında, 2020'nin sonlarından itibaren para politikasının sıkılaştırılmasının, geçici düzenleyici tedbirlerin gevşetilmesinin ve devlete ait banka kredilerindeki belirgin yavaşlamanın Türk lirası üzerindeki baskıyı sınırlamaya ve güveni yeniden inşa etmeye yardımcı olduğu aktarıldı. Türkiye ekonomisine ilişkin görünümün de değerlendirildiği açıklamada, "Ekonominin 2021'de pozitif büyümeye devam etmesi bekleniyor." ifadesi kullanıldı. Açıklamada, Türkiye ekonomisinin 2021'de yaklaşık yüzde 6 büyümesinin beklendiği kaydedildi. Zaman içinde sürdürülen politikaların yeniden dengelenmesinin daha dayanıklı orta vadeli büyümenin temelini oluşturacağına işaret edilen açıklamada, mali yapısal reformlarınkonsolidasyonu destekleyeceğive mali riskleri azaltacağı ifade edildi.

26 Ocak 2021 Salı

Kamu ihalelerinde eşik değerler ve parasal limitler yüzde 25,15 artırıldı

Kamu İhale Kurumu'nun (KİK)KamuİhaleTebliği Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe girdi. Kamu İhale Kanunu'nda belirtilen eşik değerlerve parasal limitler, Türkiye İstatistik Kurumu tarafından açıklanan 2020 yılı Aralık ayı Yurt İçi Üretici Fiyat Endeksi (Yİ-ÜFE) yıllık değişim oranında (yüzde25,15) artırılarak güncellendi. Eşikdeğerlerile parasal limitler ve tutarların bir önceki dönemle karşılaştırması şöyle: 31 Ocak 2021'e kadar uygulananeşikdeğerlerile parasal limitler ve tutarlar (TL) 1 Şubat 2021 -31 Ocak 2022 arasında uygulanacakeşikdeğerlerile parasal limitler ve tutarlar (TL) Eşikdeğerler Madde 8 1.778.525 2.225.824 2.964.217 3.709.717 65.213.187 81.614.303 Parasal limitler ve tutarlar Madde 3 (g) 14.877.509 18.619.202 Madde 13 (b) 194.033 242.832 388.086 485.689 3.234.222 4.047.628 Madde 21 (f) 323.398 404.732 Madde 22 (d) 97.008 121.405 32.316 40.443 Madde 53 (j)/1 646.821 809.496 Madde 53 (j)/2 1.023.922 1.281.438 6.139 7.682 4.095.700 5.125.768 12.284 15.373 30.717.756 38.443.271 18.426 23.060 24.571 30.750 Madde 62 (h) 358.977 449.259

26 Ocak 2021 Salı