tatil-sepeti
Türkiye ile Azerbaycan arasında gıda güvenliği konusunda 4 anlaşma imzalandı

Tarım ve Orman Bakanı Bekir Pakdemirli, Azerbaycan Gıda Güvenliği Ajansı Başkanı Goshgar Tahmazli ve beraberindeki heyeti Orman Genel Müdürlüğünde (OGM) kabul etti. İkili görüşme sonrasında müzakereleri tamamlanan, Türkiye ile Azerbaycan arasında Gıda Güvenliği Alanında İşbirliği Anlaşması, Tarım ve Orman Bakanlığı ile Azerbaycan Gıda Güvenliği Ajansı arasında Gıda Güvenliği Alanında İşbirliği Niyet Beyanı ve Gıda Güvenliği Alanında İşbirliğine İlişkin Ortak Eylem Planı ile Tarımsal Araştırmalar ve Politikalar Genel Müdürlüğü (TAGEM) ile Azerbaycan Gıda Güvenliği Enstitüsü (AGGE) Arasında Bitki Sağlığı Alanında İşbirliği Mutabakat Zaptı anlaşmaları imzalandı. Pakdemirli, burada yaptığı konuşmada, savaşta ve barışta kardeş ülke Azerbaycan'ın yanında olduklarını belirterek, Karabağ zaferinin ardından bölgeye giderek tarım ve hayvancılık alanında yapılacak çalışmaları başlatan belki de ilk bakanlığın kendileri olduğunu söyledi. Türkiye'nin tarımsal hasılada 1'inci dünyada ise ilk 10'da bulunduğunu vurgulayan Pakdemirli, "Türkiye'nin bir dinamizmi ve başarısı var. Bakanlık olarak her zaman çiftçi ve üreticimizi destekliyoruz. Dost ve kardeş ülkelerle karşılıklı bilgi alışverişine önem veriyoruz." diye konuştu. Pakdemirli, bu anlamda Azerbaycanlı meslektaşlarıyla gerçekleştirdikleri çalışmalardan örnekler vererek, "Bu çalışmalar AB mevzuatına uyum açısından önem taşıyor. Bugün 4 anlaşma imzaladık. Bu anlaşmalar neticesinde bu çalışmalarımızın daha da gelişeceğine ve iş birliği alanlarımızın daha somut hale geleceğine inanıyorum. Azerbaycan ile gıda güvenliği alanında da her türlü iş birliğine hazırız." ifadelerini kullandı. "BİRLİKTE ATILACAK ADIMLAR ÖNEMLİ" Tahmazli de bugün iki ülke için çok önemli anlaşmaların imzalandığını belirterek, şunları kaydetti: "Bu imzalar, Türkiye ile Azerbaycan’ın emeğinin karşılığıdır. Gıda tehlikesi hakkında bilgi alışverişi yapıldı. Bundan sonra iki ülke bu konuda bilgi alışverişi sağlayacak. Hem hayvan hem bitki hem de gıda tehlikesine karşı, gıda ithal ihraç standartlarının belirlenmesinde de belli adımların atılması kararlaştırıldı." Tahmazli, dünyada koronavirüs salgınının sebep olduğu gıda tehlikesi karşısında da iki ülkenin birlikte atacağı adımların çok önemli olacağını sözlerine ekledi.

29 Eylül 2021 Çarşamba

Uluslararası hizmet ticareti istatistikleri

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2020 yılı uluslararası hizmet ticareti istatistiklerini açıkladı. Buna göre, seyahat hariç hizmet ihracatı 2019'da 32,9 milyar dolar iken 2020'de yüzde 23,4 azalarak 25,2 milyar dolara geriledi. Hizmet ithalatı ise aynı dönemde 24,6 milyar dolardan 22,9 milyar dolara düştü. Genişletilmiş ödemeler dengesi hizmetler sınıflamasına göre, taşımacılığın toplam ihracat içindeki payı 2019'da yüzde 71,1 iken 2020'de yüzde 64,6 oldu. İkinci sırada yer alan "diğer iş hizmetleri"nin 2019'da yüzde 9,7 olan payı 2020'de yüzde 11,6'ya çıktı. Hizmet ihracatında 2020'de üçüncü sırada yüzde 8,3 pay ile "telekomünikasyon, bilgisayar ve bilgi hizmetleri" sektörü yer aldı. Hizmet ihracatının önemli bir bölümünü oluşturan taşımacılık hizmetlerinde 2019'da yapılan ihracat 23 milyar 396 milyon dolar iken 2020'de bu rakam yüzde 30,4 azalışla 16 milyar 278 milyon dolar oldu. Telekomünikasyon, bilgisayar ve bilgi hizmetleri ihracatı 2020'de bir önceki yıla göre yüzde 43,1 artarak 2 milyar 92 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. Taşımacılığın toplam ithalat içindeki payı 2019'da yüzde 39 iken 2020'de yüzde 35,3'e geriledi. "Diğer iş hizmetleri"nin payı ise 2019'da yüzde 22,4 iken 2020'de yüzde 21,2 oldu. Hizmet ithalatındaki payı yüzde 13,6 olan "telekomünikasyon, bilgisayar ve bilgi hizmetleri" sektörü, 2020'de üçüncü sırada yer aldı. AVRUPA BİRLİĞİ İHRACATTA İLK SIRADA Avrupa Birliği (AB) ülkelerine 2020'de yapılan hizmet ihracatı 9 milyar 789 milyon dolar, diğer Avrupa ülkelerine yapılan ihracat ise 3 milyar 946 milyon dolar olarak kayıtlara geçti. İthalatta 2020'de AB ülkelerinden yapılan ithalat 10 milyar 417 milyon dolar, diğer Avrupa ülkelerinden yapılan ithalat 3 milyar 256 milyon dolar oldu. AB ülkeleri 2020'de, Türkiye'nin hizmet ihracat ve ithalatında başı çeken ülke grubu oldu. AB ülkeleri, yüzde 38,8 ile toplam hizmet ihracatı içinde en büyük paya sahip ülke grubu olarak belirlendi. Toplam hizmet ithalatının ise yüzde 45,6'sı bu ülke grubuyla yapıldı. Geçen yıl hizmet ihracatının yüzde 26,8'i Almanya, ABD ve Birleşik Krallık'a​​​​​​​ yapıldı. Hizmet ihracatında yüzde 11,4'lük pay ve 2 milyar 878 milyon dolarla ilk sırayı Almanya aldı. Bu ülkeyi yüzde 9,7'lik payla ABD, yüzde 5,7'lik payla Birleşik Krallık izledi. İthalatta ise 2020'de yüzde 10,2'lik pay ve 2 milyar 321 milyon dolarla ilk sırada Almanya yer aldı. Bu ülkeyi 2 milyar 266 milyon dolar ve yüzde 9,9'luk payla İrlanda, yüzde 8,3'lük pay ve 1 milyar 886 milyon dolarla ABD takip etti.

28 Eylül 2021 Salı

Avrupa'da doğal gaz fiyatları arz sıkıntısı endişesiyle rekor tazeledi

Avrupa'da derinliği en fazla olan Hollanda merkezli sanal doğal gaz ticaret noktası TTF'de işlem gören vadeli doğal gaz kontratlarında bin metreküp doğal gazın fiyatı 1050 doları (megavatsaat başı 85 euro) aşarak rekor seviyeye ulaştı. Avrupa vadeli doğal gaz piyasasında fiyatların rekor seviyeye çıkmasına, kıtada yer altı doğal gaz depolama tesislerindeki doluluk oranlarının azalması, kış öncesi arzda azalış yaşanabileceği endişeleri ve ilgili piyasalardaki genel yukarı yönlü hareket neden oldu. Avrupa'da kuraklık nedeniyle hidroelektrik santrallerinde üretimin azalması, rüzgardan elektrik üretiminin gerilemesi ve artan elektrik talebini karşılamak için doğal gaz santrallerinden elektrik üretiminin yükselmesi de gaz tüketimini artırıyor. GAZPROM BAŞKANI MİLLER REKOR ARTIŞI ÖNGÖRMÜŞTÜ Rus enerji şirketi Gazprom'un Başkanı Aleksey Miller, 17 Eylül'de yaptığı açıklamada, Avrupa piyasalarında doğal gaz açığı yaşanacağı öngörüsünde bulunmuştu. Miller, "Avrupa'daki yer altı depolama tesislerindeki doğal gaz açığı 22,9 milyar metreküp düzeyinde. Bu çok büyük bir miktar. Avrupa ve Asya'daki tüm uzmanlar, Avrupa'daki yer altı gaz depolama tesislerinde yaşanan bu açığın telafi edilemeyeceğini söylüyor. Avrupa sonbahar-kış dönemine yer altı depolama tesislerinde açıkla girecek. Tek soru bu açık ne kadar olacak? Söz konusu durum doğal gaz fiyatlarını da etkiliyor. Avrupa'daki fiyatların olası tüm rekorları kırdığını görüyoruz ve belki de yakın gelecekte tekrar kıracağını düşünüyoruz." ifadelerini kullanmıştı. DOĞAL GAZ ELEKTRİK ÜRETİMİNDE BELİRLEYİCİ ROLE SAHİP Doğal gaz fiyatlarındaki artış elektrik fiyatlarını da etkiliyor. Avrupa'da rekor düzeyde artan elektrik fiyatları nedeniyle tüketicilerin faturaları yükselirken, siyasiler soruna çözüm bulmaya çalışıyor. Brüksel merkezli medya kuruluşu Politico'nun çalışmasına göre, İspanya ve Portekiz'de toptan elektrik fiyatları ortalama 175 avro/megavatsaat seviyesine çıktı. Böylece, söz konusu fiyatlar 6 ay öncesinin 3 katı yükselmiş oldu. İngiltere'de de elektrik fiyatları megavatsaat başına 183 avroyu aşarak Avrupa'nın en yüksek seviyeli fiyatı konumuna geldi. EKONOMİK TOPARLANMA TALEBİ ARTIRDI Kovid-19 salgını döneminde ekonomik toparlanmanın başlaması, küresel doğal gaz talebini artırdı ve doğal gaz arzının sabit kalmasıyla birlikte fiyatlar hızla yükseldi. Rusya'nın, Ukrayna üzerinden Avrupa'ya doğal gaz sevkiyatını kısması, kıtadaki doğal gaz arzını daha da azaltarak, Avrupa'nın özellikle kış aylarında kullanılmak üzere ayırdığı doğal gaz rezervlerinin normal seviyelerin çok altına inmesine neden oldu. Avrupa ülkelerinin, hızlı biçimde sıvılaştırılmış doğal gaz ithalatını boru hatlarıyla tedarike alternatif olarak artırması da mevcut kapasite sınırları nedeniyle kolay olmuyor. Geçen yıl AB elektrik üretiminin yüzde 40'ına yakınını sağlayan yenilenebilir kaynaklar ise talebi her dönem yeterli miktarda karşılayamıyor. Son dönemde yenilenebilir kaynaklardan sağlanan elektrik miktarının da gerilemesi kıtadaki enerji krizini körüklüyor. Bununla birlikte pek çok Avrupa ülkesinde nükleer santrallerin kapatılmış olması durumu daha da zorlaştırıyor. Ayrıca, AB içinde elektrik fiyatlarının artışında Avrupa'daki Emisyon Ticaret Sistemi de önemli bir rol oynuyor. Bu sistem, sera gazı emisyonlarının fiyatını belirliyor ve son dönemde fiyatlar, ton başına yaklaşık 5 avrodan 60 avroya kadar tırmanmış durumda bulunuyor. Kışın yaklaşmasıyla Avrupa ülkelerinin doğal gaz talebinin daha da artacağı öngörülüyor, ancak elektrik fiyatlarının kısa vadede hızlı bir düşüş göstermesi beklenmiyor.

28 Eylül 2021 Salı

Küresel fosil yakıt sübvansiyonları 2020'de 6 trilyon doları buldu

Uluslararası Para Fonu (IMF) Başkanı Kristalina Georgieva, küresel fosil yakıt sübvansiyonlarının 2020'de yaklaşık 6 trilyon dolara ulaştığını belirterek, 2025 yılına kadar fosil yakıt fiyatlarının çevre ve tedarik maliyetlerini tam olarak yansıtacak şekilde artması halinde küresel karbon emisyonlarının 3'te 1 oranında düşebileceğini ifade etti. Georgieva, Birleşmiş Milletler Genel Kurulu kapsamında düzenlenen enerji konulu zirvede yaptığı konuşmada, fosil yakıtların kullanımında azalma olmaması halinde çevreye, insan sağlığına ve geçim kaynaklarına verilen zararın devam edeceğini, Paris Anlaşması'nın küresel sıcaklık artışını 1,5 dereceyle sınırlandırma hedefinin hızla ulaşılamaz hale geleceğini söyledi. Fosil yakıt fiyatlarını doğru belirlemenin önem taşıdığına dikkati çeken Georgieva, fiyatların hem tedarik maliyetlerini hem de özellikle karbon emisyonları ve hava kirliliği olmak üzere çevresel maliyetleri tam olarak yansıtması gerektiğini vurguladı. Georgieva, "Fosil yakıtın düşük fiyatlandırılması, yerel ve küresel çevresel hedefleri baltalayarak insanlara ve gezegene zarar verir." dedi. Fosil yakıtın düşük fiyatlandırılmasının ağırlıklı olarak yüksek gelirli hanelere fayda sağlayan ve hükümetleri değerli mali kaynaklardan yoksun bırakan kötü hedeflenmiş bir politika olduğunu belirten Georgieva, "IMF çalışanlarının yeni tahminlerine göre, küresel fosil yakıt sübvansiyonları 2020'de yaklaşık 6 trilyon doları buldu. Bu küresel gayrisafi yurtiçi hasılanın (GSYH) yüzde 6,8'ine eşit. ​" diye konuştu. Georgieva, 2025 yılına kadar fosil yakıt fiyatlarının çevre ve tedarik maliyetlerini tam olarak yansıtacak şekilde artması halinde küresel karbon emisyonlarının 3'te 1 oranında düşebileceğini dile getirdi. Akaryakıt fiyatlarını yükseltmenin çok zor olduğuna dikkati çeken Georgieva, "Ne kadar zor olduğunu hafife almak istemiyorum ama hiçbir şey yapmamak çok daha büyük zorluklar doğuracak." dedi. Georgieva, IMF'nin kalkınma seviyelerine göre belirlenen uluslararası karbon fiyat tabanı önerdiğini belirterek bunun yakıt için doğru fiyatın belirlenmesine ve küresel iklim hareketini hızlandırmaya yardımcı olacağını ifade etti.

28 Eylül 2021 Salı

Umman, Türk yatırımcılara cazip imkanlar sunuyor

Umman, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının petrol üretiminde düşüşe neden olması dolayısıyla ülke ekonomisini yatırımlarla güçlendirmeye çalışıyor. Ülkenin güneybatısındaki Selale kentinde bulunan serbest bölgeye, gelecek 10 yıl içinde 20 milyar dolar değerinde yatırım çekilmesi hedefleniyor. Umman'ın Zufar vilayetinde yer alan Selale Serbest Bölgesi Müdürü Ali bin Muhammed Tebuk, ülkesinin Türkiye'den gelecek yatırımcılar için sunduğu fırsatlarla ilgili bilgi verdi. UMMAN'IN ÖZEL KONUMU Umman'ın Asya pazarına yakın bir Körfez ülkesi olduğunu belirten Tebuk, bu yakınlığın ülkesine yatırım yapılmasında önemli bir avantaj olduğunu ifade etti. Tebuk, "Umman, Türk ürünlerinin Orta Doğu'ya, Hindistan alt kıtasına, Doğu Afrika'ya, Körfez İşbirliği Konseyi ülkelerine ve gelişmekte olan pazarlara ihraç etmek için kullanılabilecek bir konumda yer almaktadır." dedi. Umman'ın kendine özgü konumuna dikkati çeken Tebuk, "Limanımız, Hürmüz Boğazı'na yakın güvenli bir noktada ve serbest bölgede yer alıyor. Bu durum da Türk ürünleri için nakliye maliyetlerini azaltıyor." şeklinde konuştu. Tebuk, Umman'ın birçok ülkeyle ticaret anlaşması yaptığına ve ticari birliklere dahil olduğuna dikkati çekerek, Umman'dan Amerika, Uzak Doğu ve Afrika'ya kadar pek çok bölgeyle kolayca ticaret yapılabildiğini söyledi. TÜRK YATIRIMCILARIN İLGİSİNİ ÇEKİYOR Umman, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sonrasında küresel ekonomi için zor bir dönemde Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri (BAE) ve Mısır gibi komşu ülkelerle giriştiği rekabet içerisinde yabancı yatırımları artırmayı hedefliyor. Tebuk, "Serbest bölgede gelir vergisinden muafiyet, yabancıların yüzde 100 mülk edinebilmesi ve sermayede kısıtlama olmaması gibi teşvikler, Umman'da yabancı yatırımı cazip hale getirmektedir." diye konuştu. Türk yatırımcılarla iletişim kurduklarını ve Umman'da yatırım yapmakta kolaylık sağladıklarını ifade eden Tebuk, "Türkiye'deki kardeşlerimizle bir araya gelmeyi ve onlarla birlikte çalışarak birlikte kazanmayı umut ediyoruz." şeklinde konuştu. Tebuk, "Selale Serbest Bölgesi üç yıl önce İstanbul'da temsilcilik açtı. Türk yatırımcılara yatırımlarından memnuniyet duyduğumuz mesajını verdik." ifadelerini kullandı. Türkiye ve Umman arasındaki ilişkilerin oldukça iyi olduğunu belirten Tebuk, "Türkiye'deki kardeşlerimizin buraya yatırım yapmasından ve birlikte iki ülkenin faydası için çalışmaktan memnuniyet duyarız." diye konuştu. UMMAN EKONOMİSİ TOPARLANIYOR Körfez ülkeleri 2014 yılından başlayarak petrol fiyatının düşüşünden etkilenirken, petrole dayanan ekonomisinde çeşitlendirmeye giden Umman, mali reformlar yaparak bütçesini düzenledi. Umman, 2021 yılının ilk yedi ayında yüzde 22,3 azalttığı bütçe açığını 1,205 milyar Umman riyali (3,13 milyar dolar) düşürerek ekonomisini toparlama yolunda önemli bir adım attı. Maliye Bakanlığı'nın verilerine göre, 2020 yılının aynı döneminde bütçe açığı 1,55 milyar riyal (4,04 milyar dolar) olurken, bu yılın aynı döneminde büyük bir azalma görüldü.

28 Eylül 2021 Salı