tatil-sepeti
Etiyopya, Türk ürünlerini bekliyor

Etiyopyalı girişimci Bethlehem Tilahun, ürettiği çevre dostu ve el yapımı ayakkabıları bugün 50 ülkeye ihraç ediyor. Bu yılı ‘Afrika yılı’ ilan eden İstanbul Ticaret Odası, Türk firmalarının ‘kara kıta’yla ilişkilerini ve ticari işbirliğini artırmak üzere girişimlerine hız verdi. İTO, Afrika kıtasının en eski medeniyetlerinden ve kahve ihracatında önde gelen ülkelerden Etiyopya’da ilk kez Türk ürünleri fuarı düzenlemeye hazırlanıyor. İTO Başkan Yardımcısı Dursun Topçu ve Yönetim Kurulu Üyesi Adil Coşkun, 17-20 Mart tarihlerinde Etiyopya’yı ziyaret ederek, başkent Addis Ababa’da 2019 sonu veya 2020 başında planlanan Türk ürünleri fuarının öngörüşmelerini gerçekleştirdi. BAKANLIKTAN TAM DESTEK İTO heyetinin ilk durağı, Etiyopya Ticaret ve Sanayi Bakanlığı oldu. Bakan Yardımcısı Amb. Megane Arka Moach, makamında ağırladığı İTO heyetine, ülkede düzenlenecek Türk ürünleri fuarı için güçlü destek sözü verdi. Moach, “Türkiye ile Etiyopya arasındaki ilişkiler çok iyi düzeyde. Ancak bu ilişkilerin ekonomik açıdan da zenginleştirilmesi gerekir. Etiyopya’da yeni yatırım imkanları oluşturulmalı. Bakanlık olarak İTO’nun düzenleyeceği Türk ürünleri fuarına güçlü bir şekilde destek vermeye hazırız” dedi. TÜRK DİZİLERİ ÇOK İZLENİYOR İTO heyetinin fuar organizasyonu için temaslarını sürdürdüğü bir diğer adres de T.C. Addis Ababa Büyükelçiliği oldu. Büyükelçi Yaprak Alp, Etiyopya’nın hammadde, döviz girdisi, finans ve yatırım konularında çok yetersiz olduğuna dikkat çekerek, “Türk ürünleri fuarı, bu eksikliklerin giderilmesine fayda sağlayacak” bilgisini paylaştı. Büyükelçilik olarak fuara tam destek vereceklerini vurgulayan Alp, şu önerisini de dile getirdi: “Türk dizileri Etiyopya’da yoğun ilgi görüyor ve çok izleniyor. Fuar ile eşzamanlı olarak dizi oyuncularının da Addis Ababa’ya getirilmesi, fuar tanıtımına büyük katkı sağlayacak.” ‘ODALAR İŞBİRLİĞİ YAPSIN’ Addis Ababa Belediyesi, Türk ürünleri fuarına tam destek vereceğini duyurdu. İTO heyeti ile görüşen Addis Ababa Belediye Başkan Yardımcısı Dr. Eng. Solomon Kidane Zegene, “Fuarın Addis Ababa Ticaret Odası ile işbirliği içerisinde yapılması daha faydalı olur” önerisinde bulundu. ‘DESTEĞE HAZIRIZ’ Etiyopya’da fuar organizasyonu için temaslarda bulunan İTO heyeti, iş dünyası temsilcileriyle de görüştü. Etiyopya Ticaret Odası ve Sektörel Birlikleri Yönetim Kurulu Başkanı Eng. Melaku Ezezew, İTO’nun düzenleyeceği Türk ürünleri fuarına her türlü desteği vermekten memnuniyet duyacaklarını dile getirdi. Addis Ababa’nın önemli tanıtım ve lojistik firmaları da yapılan toplantılarda, fuar için tanıtım, yerel lojistik hizmetler ve stand inşaat konusunda destek olacaklarını belirtti. Firmalar ayrıca, fuarda gıda, sağlık, tekstil, ev tekstili, iç dizayn, ev araç gereçleri, kırtasiye, mobilya ve tüketim ürünlerine mutlaka yer verilmesi gerektiğini vurguladı. SAĞLIK, İLAÇ, İNŞAAT… İTO heyeti, Etiyopya’da yatırımları bulunan Türk firmalarını da ziyaret ederek, ülkede ihtiyaç duyulan ürünler ve fuar organizasyonu hakkında görüş alışverişinde bulundu. Türk firmalarının ortak mesajı ise şu oldu: “Etiyopya’da özellikle sağlık ekipmanları, ilaç, inşaat malzemeleri ve elektrik konusunda büyük sıkıntılar yaşanıyor. Bu nedenle Türk ürünleri fuarında bu ürünler fuarda mutlaka yer almalı. Ülkede döviz sıkıntısı var. Türkiye’den gelen ürünlerin de gümrük vergileri çok yüksek. Ayrıca ürünlerin ATA karnesi ile getirilmesi durumunda gümrük işlemleri daha hızlı sonuçlandırılabilecek. Türk firmaları ülkeye yatırım konusunda ise çok sabırlı olmalı.” Türkiye’deki fabrikalarını Etiyopya’ya taşıyarak Afrika’nın en büyük kablo üretim tesisini kuran BMET Kablo’nun yeni hedefi yakın gelecekte tüm Afrika pazarına ulaşmak. Afrika Boynuzu’nun hızla büyüyen ülkesi Etiyopya, açtığı organize sanayi bölgeleri ve verdiği yatırım teşvikleriyle Afrika’nın üretim merkezlerinden biri olmak istiyor.

09 Nisan 2019 Salı

Türkiye ile Bolivya arasındaki ticaret ivme kazanıyor

Bolivya Devlet Başkanı Evo Morales'in yarın Türkiye'ye ziyaret gerçekleştirerek, Ankara'da temaslarda bulunacak olması iki ülke arasındaki ilişkilerin seyrini gündeme getirdi. Morales'in ziyareti Bolivya'dan Türkiye'ye devlet başkanı düzeyinde yapılacak ilk ziyaret olma özelliğini taşıyor. Konuk Devlet Başkanı'nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ile yapacağı görüşmelerde ikili ilişkilerin yanı sıra uluslararası konuların da ele alınacağı öngörülüyor. DIŞ TİCARET HACMİ YÜZDE 19 ARTTI Türkiye-Bolivya arasındaki temaslar, coğrafi uzaklık ve farklı dış politika öncelikleri nedeniyle sınırlı kalsa da son yıllarda ilişkilerde ivmelenme görüldü. Söz konusu ivmelenmede Türkiye'nin Latin Amerika ve Karayipler bölgesine yönelik açılım politikası kapsamında Bolivya'yla temasları artırması etkili olurken, bu kapsamda geçen yıl Bolivya'da büyükelçilik açıldı, Serap Özcoşkun da Türkiye'nin La Paz Büyükelçisi olarak görevlendirildi. Taraflar arasında dış ticaret hacmi geçen yıl önceki yıla göre yüzde 19 artarak 112 milyon 633 bin dolara ulaştı. İhracat, 2018 sonu itibarıyla yaklaşık 21 milyon dolar, ithalat da 92 milyon dolar olarak gerçekleşti. İhracatta tatlı bisküvi ve gofretler 2,4 milyon dolar, elektrik iletkenleri, teller ve fiber optik kablolar 2 milyon dolar, buzdolabı ve dondurucu da 1,3 milyon dolarla ilk sıralarda yer aldı. Bolivya'dan gerçekleştirilen ithalatta ise 89,6 milyon dolarla mücevherci eşyası ve aksamı başı çekti. İki ülke arasındaki imzalanan Ekonomik ve Ticari İşbirliği Anlaşması 2013'te, Vize Muafiyeti Anlaşması 2001'de yürürlüğe girerken, her iki anlaşma da ilişkilerin gelişimi açısından zemin oluşturdu. ZENGİN DOĞAL GAZ VE MADEN YATAKLARINA SAHİP Doğal kaynaklar açısından zengin bir ülke konumunda bulunan Bolivya'da verimli kalay, çinko, gümüş ve altın madenleri ile doğal gaz ve petrol yatakları bulunuyor. Bolivya, stratejik bir maden olarak kabul edilen ve elektrik bataryalarının temel ham maddesi olan lityumun dünyadaki rezervlerinin yüzde 60'tan fazlasını elinde tutuyor. Doğal gaz ihracatı, ülkenin toplam ihracat gelirlerinin yüzde 50'den fazlasını karşılarken, doğal gaz üretimi ve buna paralel olarak gelirlerdeki artış ülkenin ekonomik büyümesine olumlu etki ediyor. Öte yandan Brezilya ve Arjantin ile imzalanan doğal gaz anlaşmaları da son yıllarda ülkenin ekonomik büyümesine katkı sağladı. Bu kapsamda 2017'de yüzde 4,2 büyüyen, 2018'de yüzde 4,3 büyüdüğü tahmin edilen Bolivya'nın bu yıl yüzde 4,2 büyüyeceği öngörülüyor.

09 Nisan 2019 Salı

237 kuyu ile 140 bin kişiye temiz su götürüldü

Birleşmiş Miletler (BM) Dünya Su Gelişim raporuna göre, dünyada 2.1 milyar insan temiz suya erişemiyor ve her 10 kişiden üçü kirli su tüketiyor. Rapora göre dünyada 263 milyon insan temiz suya erişmek için her gün evinden yarım saat uzaklıktaki yerden su taşıyor. 2025’e kadar 3.5 milyar insanın su kıtlığı ile karşı karşıya kalacağı öngörülüyor. Dünya Sağlık Örgütü verilerine göre ise her 90 saniyede bir çocuk, temiz suya erişemediği için hayatını kaybediyor. YAĞMUR SUYU İÇİYORLAR Temiz suya erişim noktasında dünyadaki sıkıntılara karşı dikkat çekmek istediklerini ifade eden Yeryüzü Doktorları Proje Koordinatörü Yahya Tanrıkulu, “Geçtiğimiz yıl Tanzanya’nın Tanga bölgesine gittik. Orada insanların su ihtiyaçlarını evlerinin çatılarına yerleştirdikleri büyük konteynerlerde biriken yağmur suları ile karşıladıklarına şahit olduk. Hem biriken suyu içecekler hem de yemeklerinde kullanacaklar” dedi. HASTALIĞA YOL AÇIYOR Tanrıkulu, şunları söyledi: “Afganistan’da da benzer sahnelere tanık olduk. Temiz suya erişmek için kilometrelerce yürüyenleri gördük. Suyun temiz olmadığını bildikleri halde, başka bir kaynağa erişemedikleri için içmek zorunda kaldıklarını söylüyorlar. Bu da salgın hastalıklara ve ölümlere yol açıyor. Yeryüzü Doktorları olarak, temiz suya erişim projelerimiz kapsamında bu durumların önüne geçmeye çalışıyoruz. Çad, Kenya, Nijer, Kongo DC, Somali ve Afganistan’da bugüne kadar 237 su kuyusu açarak, 140 bin kişinin temiz suya erişimini sağladık. Çalışmalarımıza devam edeceğiz.”

05 Nisan 2019 Cuma

Çinliler büyük işler başarabilir

HABER: MERVE ÖZCAN / İKV Uzman Yardımcısı Teknoloji alanında araştırma yapan şirketlerin açıklamalarına göre Çin merkezliHuawei, ABD’li teknoloji deviApple’ın önüne geçti ve Güney Kore menşeliSamsung’dan sonra 2018’de akıllı telefon piyasasında en çok satılan ikinci marka oldu. Bu teknolojik ilerlemenin sunduğu fırsatlardan çok oluşturduğu kaygılarla başa çıkmaya çalışan Washington yönetimi, hâlihazırda Çin’i veHuawei’yi teknoloji transferi ve fikri mülkiyet hırsızlığı iddiaları ile mercek altında tutuyor. Son dönemde iseHuawei’nin adı, geçtiğimiz aralık ayında şirketin Mali İşler Direktörü’nün (CFO) gözaltına alınması ve bu sebeple Kanada ile ABD aleyhine açılan davalar ile gündemde. ALT EDİLMESİ GEREKENLER Diğer yandan ‘alt edilmesi gerekenler’ listesinin ilk sırasına Çin’i koyan ABD Başkanı Donald Trump, Ağustos 2018’de ulusal güvenlik gerekçesiyle hükümet kurumlarında ve bu kurumlarla iş yapan şirketlerdeHuawei’nin ve Çin’in bir başka telekomünikasyon şirketi olan ZTE’nin ürünlerinin kullanılmasını yasakladı. ArdındanHuawei’nin kurucusu Ren Zhengfei’nin kızı ve aynı zamanda şirketin CFO’su olan Meng Wanzhou hakkında yakalama kararı çıkarıldı. Buna gerekçe olarakHuawei’nin iştirakı konumunda olan Skycom’un ABD’nin İran’a karşı uyguladığı yaptırımları deldiği ve Meng Wanzhou’nun ABD’li bankalaraHuawei’yi ve Skycom’u birbirinden bağımsız şirketler olarak tanıtmak suretiyle sahtekârlık yapması gösterildi. LİDERLİK ENGELLENİYOR Ekonomi ile el ele tutuşup doğuya doğru kayan çok önemli itici bir kuvvet daha var: Teknoloji. Bugün Çin, Güney Kore ya da Japonya, ABD ürünlerine rakip olan ve hatta onları zaman zaman geçen yüksek teknolojili ürünleri uzun yıllardır üretiyor. Çin özelinde incelendiğinde, teknoloji alanındaki bu şahlanmada her ne kadar devlet tarafından verilen sübvansiyonlar ve yabancı yatırımcılara teknolojilerini paylaşma ya da transfer etme zorunluluğu gibi konular gündemde olsa da ülkede göz alıcı teknolojik gelişmelerin yaşandığı su götürmez bir gerçek. South China Morning Postgazetesi uzmanlarından Cary Huang’a göre batılı devletler ve özellikle ABD, Çin’in teknolojik gelişmesini ve 5G teknolojisinde Huawei’nin dünya liderliğini elde etmesini engellemeye çalışıyor. Bu kapsamda daHuaweialeyhine açılan soruşturmalar ve şirketin CFO’sunun gözaltına alınması ve şimdi de ABD’ye iadesinin talep edilmesi hiç şaşırtıcı değil. ODADAKİ DEV FİL Buenos Aires’te 1 Aralık’ta bir araya gelen ABD Başkanı Trump ve Çin Devlet başkanı Jinping, vergilerin artırılmaması için orta yolun bulunması amacıyla devam eden müzakerelere 90 günlük bir süre tanıma konusunda uzlaşıya varmıştı. Trump, 1 Mart 2019’da dolan süreden dört gün önce, yani 25 Şubat’ta, twitterüzerinden 90 günlük süreyi uzatma kararı aldığını açıkladı. Çin ile sürdürülen görüşmelerde önemli aşama kat edildiğini ve fikri mülkiyet hakları, teknoloji transferi, tarım ve hizmetler gibi yapısal alanlarda daha da fazla sonuç alınması ve anlaşmaya varılması halinde Çinli mevkidaşını Florida’ya davet edeceğini de duyurdu. Şimdilik Çin ve ABD arasında süren ticaret görüşmelerine Huawei konusunun dahil edilmediğinin açıklanması ise Çin menşeli teknoloji devini odadaki fil haline getiriyor. Sürecin şu an için belirsizliğini koruduğu düşünüldüğünde önümüzdeki günlerin hem ABD ile Çin arasındaki görüşmeler hem deHuaweidavası için neler getireceğinin merakla takip edileceği muhakkak. HİSSELERİN YÜZDE 98’İ ÇALIŞANLARIN Şirket hisselerinin yüzde 98’den fazlasının çalışanlara ait olduğuHuawei, bugün dünya genelinde yaklaşık 180 bin kişiye istihdam sağlıyor. Çin’in göz bebeği olan şirketin beşeri sermayesinin yüzde 45’i Ar-Ge yapıyor, yani yüksek düzeyde teknoloji üretiyor. Son 20 yıldır Ar-Ge çalışmalarına devam eden teknoloji devi, dünya çapında milyonlarca tüketiciye ulaşmış ve 160’tan fazla ülkeye girmiş durumda. 5G YARIŞINDA FARK ATIYOR Huaweiönderliğindeki Çin’in, özellikle 5G yani beşinci nesil kablosuz iletişim teknolojisinde ABD’nin önünde yarışı sürdürdüğü ifade ediliyor. ABD’nin henüz sahip olmadığı 5G alt yapısındaHuawei’nin en yakın rakipleri AB’denEricssonveNokia. Ancak onların bile teknolojik gelişmişlikleri düşünüldüğünde,Huaweiseviyesinde olmadıkları dile getiriliyor. TEKNOLOJİDE İDDİALI ATILIMLAR Kendi işletim sistemini 2017’de geliştiren Çin, dünyanın en büyük radyo teleskopuna, en uzun hızlı tren hattı ağına ve uzaya gönderilen ilk kuantum iletişim uydusuna da imzasını attı. Klonlama, embriyo, kök hücre ve virüs araştırmaları gibi alanlarda da büyük atılımlar yapan Çin, yapay zekada ve bunun savunma alanına yönelik uygulamalarında da bir hayli iddialı. Çin, teknolojinin birçok alanında ilerleme kaydederken, akıllı telefonlar ve yeni nesil mobil internet teknolojisi de bu pastadan payına düşeni alıyor.

04 Nisan 2019 Perşembe

Ukrayna ile ekonomik ilişkilerde yeni ufuklar

İktisadi Araştırmalar Vakfı, bugüne kadar birçok ülkede düzenlediği seminer ve sempozyum programlarına bir yenisini daha ekliyor. İktisadi Araştırmalar Vakfı tarafından Ukrayna’nın başkenti Kiev’de, 19 Haziran’da, ‘Türkiye-Ukrayna Ekonomik İşbirliğinin Geliştirilmesinde Yeni Ufuklar’ konulu sempozyum düzenlenecek. Organizasyonun partneri, Ukrayna Ticaret ve Sanayi Odası, Türk firmaları, Ukraynalı firmalarla bir araya getirecek. Sempozyuma katılacak firmaların 1 Mayıs 2019 tarihine kadar ön kayıt yaptırmaları gerekiyor. Ayrıntılı bilgi için: 0212 233 21 07

29 Mart 2019 Cuma