Çin menşeli alüminyum mamullerin ithalatına geçici anti damping vergisi uygulanması kararı AB Resmi Gazetesi'nde yayımlandı. Buna göre, Çin'deki alüminyum üretiminde kullanılan ham madde, enerji ve iş gücü maliyetlerinin serbest piyasa koşulları sonucunda olmadığı ve kamu müdahalesinden etkilendiği gerekçesiyle ürünler, yüzde 19,3 ila yüzde 46,7 oranlarında geçici anti damping vergisine tabi tutulacak. Brüksel merkezli sektör derneği European Aluminium, Çin'in sektörde damping yaptığı iddiası ile AB Komisyonu'na şikayette bulunmuştu. AB, 2020'de Çin'den ithal edilen bazı alüminyum ürünlerde damping yapılıp yapılmadığını belirlemek üzere resmi soruşturma başlatmıştı. Söz konusu geçici vergiler, soruşturma tamamlanana kadar uygulamada kalacak.

13 Nisan 2021 Salı

HABER: BARIŞ CABACI Türkiye’nin Doğu Avrupalı ticaret ortağı olan Macaristan, aynı zamanda 510 milyonluk AB pazarına giriş kapısı olarak görülüyor. Macaristan, ihracatının yüzde 80’ini AB ülkeleriyle gerçekleştiriyor. Bu yüzden ticaretini bölgesel olarak çeşitlendirmek isteyen Macaristan, Doğu’ya açılım politikası ve Afrika yatırım programlarına önem veriyor. Bu yatırım planlarının ilk ortağı ise Asya ve Avrupa’yı birleştiren Türkiye oldu. İki ülke arasında ticaret hacminin 3 milyar dolara ulaşmasından sonra iki ülke lideri, yeni hedefi, 2023 yılına kadar 6 milyar dolar olarak belirledi. İki ülkenin bu ticaret hacmine ulaşmasına katkı sağlamak için İstanbul Ticaret Odası, ‘Türkiye-Macaristan Ticaret ve Yatırım Fırsatları’ webinarı düzenledi. Türk ve Macar firmalarını bilgilendirmek için düzenlenen toplantı, İTO Yönetim Kurulu Üyesi Levent Taş başkanlığında, Macaristan’ın İstanbul Başkonsolosu Laszlo Keller, Macaristan Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Andras Rev, Macaristan İstanbul Başkonsolosluğu Ticaret Ataşesi Shiraishi Renata, Macaristan İhracatı Teşvik Ajansı (HEPA) Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Burak Aktaş ve Macar Eximbank Türkiye Temsilcisi Arda Tugay’ın katılımıyla gerçekleşti. 15. BÜYÜK OTOMOBİL ÜRETİCİSİ Toplantının açılış konuşmasını yapan İTO Yönetim Kurulu Üyesi Levent Taş, İstanbul’un hem ticaret hem de yatırımcılar için önemli bir vitrin şehri olduğunu vurguladı. Türk ve Macar ihracatçıları işbirliğine davet eden Taş, Türkiye’nin pazar büyüklüğü hakkında şunları söyledi: “Türkiye, yılda 1.6 milyon otomobil üretme kapasitesi ile ülke ekonomisine 32 milyar dolarlık gelir sağlıyor. Ayrıca dünyanın en büyük 15. otomobil üreticisi. Makina sektöründe de Avrupa’nın en büyük televizyon ve beyaz eşya üreticisi. Bu sektörlerin pazar büyüklüğü ise 38 milyar dolar seviyesinde.” FİNANS VE İMALAT SANAYİ Türkiye’nin ihracat ve yatırım potansiyelinin teknoloji, sanayi, sağlık ve son dönemde artan finans sektörlerinde olduğunu söyleyen Taş, şöyle devam etti: “Son 16 yılda en fazla doğrudan yatırımcı çeken sektörlerin başında finans ve imalat sanayi geliyor. Bu yatırımlar arasında finansın payı yüzde 34, imalat sanayinin payı ise yüzde 24 seviyesinde arttı. 2002 yılında yabancı sermayeli firmaların sayısı 5 bin 600 iken, 2020’de 79 bin 173’e ulaştı. Ayrıca İstanbul’da toplam hacimleri 7 milyon TL olan 35 Macar firması bulunuyor.” TIR ŞOFÖRLERİNE VİZE KOLAYLIĞI İki ülke ticaretinin büyük bir kısmının karayollarıyla gerçekleştiğini belirten Taş, “Türkiye ve Macaristan arasındaki ticaretin kesintiye uğramadan artması için İstanbul’dan vize başvurusu yapan TIR şoförlerimiz için onay süreçleri daha hızlı olmalı. Macaristan’ın İstanbul Başkonsolosluğu’ndan bu sürecin daha da hızlanması için girişimde bulunmasını talep ediyorum” diye konuştu. AFRİKA’DAN ORTAK HEDEFE Toplantıya katılan Macaristan’ın İstanbul Başkonsolosu Laszlo Keller, Macaristan için 18 Aralık 1923’te imzalanan Türk-Macar Dostluk Anlaşması’nın, Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk resmi anlaşması olması açısından büyük önem arz ettiğini söyledi. Keller, hedeflenen ticaret hacmine ulaşmak için Türk-Macar yatırımcıların özellikle Afrika kıtasında ortak projeler gerçekleştirdiğini de ifade etti. AB ve NATO üyesi olan Macaristan ile Türkiye arasında işbirliğini artırmak için 2013 yılında Yüksek Düzeyli Stratejik İşbirliği Konseyi kurulmasının bir dönüm noktası olduğunu belirten Keller, iki ülkenin ekonomik ve siyasi anlamdaki birliğinin sürdürülmesi için her yıl düzenli olarak toplandığını da hatırlattı. Toplantının diğer konuşmacısı olan Macaristan Ticaret ve Sanayi Odası Başkan Yardımcısı Andras Rev, şirketlerin ve yatırımcıların her konuda su gibi berrak olmasının herkesin kazancına olduğunu söyledi. 5 MİLYON EURO’LUK YATIRIMA ÖZEL STATÜ Macar Eximbank Türkiye Temsilcisi Arda Tugay, Macaristan bölgesel teşviklerinin başkent Budapeşte’ye sadece 110 kilometre uzakta başladığını söyledi. Tugay, bu bölgelerde yüzde 50 vergi indirimlerinin ve AB üyelerinde görülmeyen nakdi desteğin de sağlandığını belirtti. Vergilerin indirilmesinin yatırımları artırdığını söyleyen Tugay, yüzde 9 olan kurumlar vergisinin Avrupa’nın en düşüğü olduğunu da hatırlattı. Bu rakamın yatırımcılara 12 yıl boyunca yüzde 80 indirimle, yani yüzde 1.8 oranında uygulanacağını belirten Tugay, “Macaristan’da 5 milyon Euro yatırım ve 50 kişiye istihdam sağlandığında birçok avantajı olan özel yatırımcı statüsü kazanılıyor” dedi. DOĞRUDAN YATIRIMDA 9’UNCU Macaristan’ın dünyanın en fazla doğrudan yatırım alan 9. ülkesi olduğunu belirten Macaristan İstanbul Başkonsolosluğu Ticaret Ataşesi Shiraishi Renata, Macaristan için her sektörün öncelikli olduğunu söyledi. Teknoloji ve otomotivin Macaristan ekonomisinin yüzde 80’ini oluşturduğunu vurgulayan Renata, Macaristan’da firmalara uygulanan birçok vergiden yatırımcıların muaf tutulduğunu ya da yüksek indirimler yapıldığını belirtti. Bu duruma en güzel örneğin işveren vergisi olduğunu ifade eden Renata, yüzde 15.5 olan işveren vergisi oranında yüzde 50 indirim uygulandığının da altını çizdi. KUR DALGALANMASINDAN ETKİLENMEYİN Macaristan İhracatı Teşvik Ajansı (HEPA) Türkiye Genel Müdür Yardımcısı Burak Aktaş, Euro bölgesinde olmasına rağmen kendi para biriminin (Macar Forinti) kullanıldığını ve yatırımcıların kur farklarından az etkileneceğini söyledi. Aktaş, yatırımcılar için HEPA, HIPA, Eximbank gibi yatırım odaklı çalışan kurumları, İstanbul konsolosluk binasında bir arada bulabileceklerini de ifade etti. Her işçiye sektörel eğitim ücreti verildiğini söyleyen Aktaş, teşviklerin belirli bölgelerde daha da fazla olduğunu belirtti.

12 Nisan 2021 Pazartesi

Martta hisse senedi piyasalarında Olympique Lyonnais, SS Lazio, SL Benfica ve AFC Ajax, yatırımcısına kazandırırken, Borussia Dortmund, Juventus ve Manchester United kaybettirdi. Olympique Lyonnais'in hisseleri mart ayında yüzde 10,3 arttı. Fransa Birinci Futbol Ligi'nde (Ligue 1) zirve mücadelesine devam eden Olympique Lyonnais'in yeşil sahalardaki başarılı performansı hisselerine de yansıdı. İtalyan ekibi SS Lazio'nun hisseleri geçen ay yüzde 2,5 değer kazandı. Teknik Direktör Simone İnzaghi'nin takımdaki görevine devam edebileceğine yönelik beklentiler SS Lazio'nun hisselerini olumlu etkiledi. Basında futbolcu Diego Costa'yla anlaşma imzaladığına dair haberlerin yer aldığı Portekiz ekibi SL Benfica martta yatırımcısına yüzde 1,3, Hollanda Birinci Futbol Ligi'nde (Eredivisie) zirvede bulunan AFC Ajax da yüzde 1 kazandırdı. MANCHESTER UNİTED'IN HİSSELERİ MARTTA YÜZDE 16,6 DEĞER KAYBETTİ Alman ekibi Borussia Dortmund'un hisseleri martta yüzde 1,5 değer kaybetti. Borussia Dortmund, Almanya 1. Futbol Ligi'nde (Bundesliga) şampiyonuk yarışından uzak bir performans sergiliyor. Diğer bir İtalyan ekibi Juventus'un hisseleri, geçen ay yüzde 5,2 düşerken, analistler, Juventus'un İtalya Birinci Futbol Ligi'nde (Serie A) şampiyonluk yarışında geriye düşmesi ve Teknik Direktör Andrea Pirlo ile sıkıntılar yaşadığına dair haberlerin kulübün hisse performansını olumsuz etkilediğini söyledi. İngiliz ekibi Manchester United'ın hisseleri bu dönemde yüzde 16,6 değer kaybetti. Manchester United'ın sahibi Glazer ailesinin kulüpteki hisselerinden 96 milyon dolarlık bölümünü sattığına dair haberler, hisse performansını etkileyen önemli bir faktör oldu. KULÜPLER, YILBAŞINA GÖRE KÖTÜ BİR PERFORMANS SERGİLEDİ Dünyanın önde gelen halka açık futbol kulüpleri, hisse senedi piyasalarında yılbaşına göre kötü bir performans sergiledi. Bu dönemde Olympique Lyonnais'in hisseleri yüzde 8,8 ve SS Lazio'nun hisseleri 2,8 artarken, Borussia Dortmund yüzde 0,2, AFC Ajax yüzde 1,7, Juventus yüzde 3,7, Manchester United yüzde 6 ve SL Benfica yatırımcısına yüzde 9,2 kaybettirdi.

05 Nisan 2021 Pazartesi

Uluslararası finans kuruluşu IHS Markit, Rusya’nın mart ayına ilişkin imalat PMI verilerini açıkladı. Buna göre, hizmet sektörü PMI, martta bir önceki aya kıyasla 0.4 azalarak 511 puan oldu. Yapılan değerlendirmede, “Yüksek fiyatlar ve arz eksikliği üretimi sınırlandırıp, düşük tüketici talebi yeni siparişleri etkiledi. Küresel tedarikteki gerginlikler, üretim maliyetlerinde önemli artışlara neden oldu” denildi.

05 Nisan 2021 Pazartesi

Azerbaycan ile “Bir millet birlikte gelecek” mottosuyla hareket eden Türkiye, işgalden kurtulan Dağlık Karabağ bölgesinin de yeniden imarına hazırlanıyor. Mineral yakıt üretiminin 8 kat artacağı bölgeye, 27 milyar dolar yatırım ile 1.5 milyon insanın yuvasına döndürülmesi planlanıyor. HABER: HÜLYA TORLAK Bu hafta ile beraber ‘Hedef pazarlar, potansiyel ülkeler’ yazı dizisinin sonuna geldik. Son hafta olması nedeniyle Türkiye için özel bir ülkeyi kaleme almak istedik. Bu ülke tabii ki ‘Can Azerbaycan’. Bağımsızlığını 1991’de kazanan Azerbaycan, 48 milyar dolarlık milli geliri, 10 milyon nüfusu ile ticari geçiş yollarının üzerinde yer alan önemli bir ülke. Hazar Denizi’ne kıyısı olan Azerbaycan, milli gelirinin büyük bir kısmını ise petrol, doğalgaz ve yeraltı kaynaklarından sağlıyor. 2020 yılında işgalden kurtarılarak yeniden ülke topraklarına katılan Dağlık Karabağ bölgesine de yatırım yaparak bu bölgeyi tekrardan yaşanır hale getirmek istiyor. YERALTI ZENGİNLİKLERİ Mineral yakıtlar, Azerbaycan ekonomisi için önemli. Dünya genelinde son yıllarda artan petrol fiyatları, Azerbaycan’ın ekonomisini güçlendirdi. Azerbaycan, ihracatın yüzde 90’lık bölümünü petrol ve doğalgazdan sağlıyor. En büyük ithal girdisini de yüzde 80’lik oran ile mamul maddelerden elde ediyor. Azerbaycan, 2019 yılında 20 milyar dolarlık ihracat yaparak, dünyada en fazla ihracat yapan ülkeler arasında 70. sırada yerini aldı. Ülkenin ihracatında ilk sırada yaklaşık yüzde 29 ile İtalya yer alırken, yüzde 15 pay ile Türkiye ikinci sırada. Azerbaycan’ın 14 milyar dolarlık ithalatında ise Türkiye, Rusya’dan sonra ikinci sırada konumlanıyor. TÜRK FİRMALARI İNŞA EDİYOR Azerbaycan, Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra tam bağımsız bir ülke oldu. Yeniden yapılanmaya giden ülke, hem ekonomik hem de yapısal anlamda birçok yeniliği de gerçekleştirdi. Azerbaycan ile Türkiye arasında 30 yıl içinde 200’den fazla anlaşma, protokol ve benzeri belge imzalandı. Türk müteahhitlerin ülkede bugüne kadar konut, yol, köprü, otel, iş merkezi vb. 363 projede imzası bulunuyor. Bu inşaatlardan elde ettiği gelir ise toplam 12 milyar doları geçti. Örneğin pandemiden önce görkemli bir finale ev sahipliği yapan Bakü Olimpiyat Stadı’nı da bir Türk firması inşa etti. 27 MİLYAR DOLARLIK YATIRIM PROJESİ Ermeni işgalinden kurtarılan ve Azerbaycan’ın toprak bütünlüğünün yüzde 20’sine denk gelen Dağlık Karabağ, “Bir millet birlikte gelecek” sloganıyla yeniden inşa edilecek. Ülkede, inşaat sektörünün yanında sanayi, tarım ve hizmet sektörlerinde de yatırım fırsatı bulunuyor. İnşadan sonra bölgeye 1.5 milyon nüfusun yerleşmesi bekleniyor. Karabağ’ı yeniden yaşanır hale getirmek için belirlenen sektörlerde toplam 27 milyar dolarlık yatırım programı açıklandı. ORTAK KÜLTÜR İLE BÖLGESEL GELİŞME Türkiye ve Azerbaycan’ın her anlamda kardeş ülke olduğunu söyleyen Azerbaycan Cumhuriyeti Ankara Ekonomi Müşaviri Ceyhun Halilov, İstanbul Ticaret’in sorularını yanıtladı. Kısaca Türkiye–Azerbaycan ticari ilişkilerinden bahsedecek olursak neler söylemek istersiniz? Türkiye ile Azerbaycan arasındaki ilişkiler devlet başkanlarının yorulmak bilmeyen çabaları sayesinde özel önem taşıyor. İkili ekonomik ilişkiler açısından, karşılıklı yatırımlar ve ticaret hacmi istenen seviyeyi yansıtmasa da hem bağımsızlığın ilk yıllarına göre önemli bir yükselme hem de son yıllarda kurumsallaşma düzeyindeki artış olumlu gelişmeler gösteriyor. Türkiye-Azerbaycan ticaret hacmi 4.5 milyar dolar civarında. İki ülke başkanının belirlediği yeni hedef ise 15 milyar dolar. Bu hedefin üçte birlik kısmına yaklaşıldı. Gelecek dönemde Karabağ’daki yatırım potansiyeli ile birlikte hedefi yakalayacağımızı, hatta geçeceğimizi de düşünüyoruz. 11 ANLAŞMA İLE 100 MİLYON DOLAR Yeni döneme ilişkin iş insanlarımız için önemli gündemler neler? İki ülke arasındaki ticarette hangi sektörler ön plana çıkıyor? İki ülke arasındaki ilişkiler, özellikle ekonomi ve ticari alanda gelişti. 9. Karma Ekonomi Komisyonu kapsamında Türk ve Azerbaycanlı iş insanlarının bir araya geldiği forumda, değeri 100 milyon doları aşkın 11 anlaşmaya imza atıldı. Ayrıca Karma Komisyon Protokolü’ne ek olarak sanayi, teknoloji, enerji, şehircilik, savunma, kültür, turizm, ulaştırma, haberleşme, tarım, gıda güvenliği, eğitim, gençlik ve spor gibi alanları kapsayan 138 maddelik Eylem Planı da imzalandı. Azerbaycan, son zamanlarda enerji sektörü hariç diğer sektörlerle ülke ekonomik gelirinde çeşitlilik sağlamak istiyor. Bu bağlamda, tercihli anlaşmada hedeflenen ticaret hacmine ulaşmak için enerji sektörlerine öncelik verilmesi planlanıyor. Savunma sanayinin yanı sıra son yıllarda e-ticaret hacminin artırılması planlanıyor. 25 Şubat 2020’de imzalanan Tercihli Ticaret Anlaşması, vize muafiyeti, enerji ve ulaşım sektörü dışındaki alanlarda işbirliği fırsatlarının artırılmasını hedefliyor. Bu anlaşmanın 1 Mart 2021 itibarıyla yürürlüğe girmesiyle iki ülke için yeni bir başlangıç olacağını söyleyebilirim. ÜRETİM 8 KAT ARTACAK Dağlık Karabağ’da ‘iki devlet tek millet’ şiarıyla modernleştirilmesi, yeniden yapılandırılması kapsamında Türk iş insanlarımız için oluşan fırsatlar neler Azerbaycan’ın kendi topraklarını işgalden kurtarması, iki ülke arasında ekonomik işbirliği ve yatırımlar için birçok fırsatı da beraberinde getirdi. Arazilerin verimliliği, aynı zamanda hammadde ve doğal kaynaklar açısından da zenginliği dikkate alındığında, yakın gelecekte bu bölgelerde üretim yaklaşık 8 katına çıkacak. Ayrıca bu bölge turizm açısından da çok önemli. Bu alanların yeniden yaşanabilir bir ortama dönüşmesi için yapılacak yatırımlarda Azerbaycan, dost ülkelerle müzakere aşamasında. Şimdiyekadar bu ülkelerin sırasıyla Türkiye ve İtalya olduğunu söyleyebilirim. İlk sözleşmeler Türk firmaları ile imzalandı. Bu da çok doğal; çünkü Türkiye, kardeş bir ülke. Yakın zamanda bu bölgelere ilişkin teşvik ve destek programlarının açıklanmasını bekliyoruz. BEŞLİ İŞBİRLİĞİ Nahçıvan’la Azerbaycan arasında bir koridor açılıyor. Yani artık Türkiye, Bakü’yle kara komşusu oluyor. Bu koridorun iki ülke ve hatta Türk dünyası açısından önemi hakkında neler söylenebilir? Karabağ zaferinin ardından imzalanan sözleşmeye göre Nahçıvan ile Azerbaycan arasında bir koridor açılacak ve açılan bu koridorun güvenliği Rusya Federal Güvenlik Servisi tarafından sağlanacak. Nahçıvan’a bu koridorun açılmasını tarihi başarı olarak görüyorum. Koridorun açılması, diğer taraftan Nahçıvan’ın kuşatmadan çıkması anlamına geliyor. Rusya, Azerbaycan, Türkiye, İran ve eğer isterse Ermenistan da bu koridora bağlanabilir. Sonuç olarak, bölgede yeni beş taraflı işbirliği platformu oluşturulabilir. PAZARDAKİ AVANTAJLAR Hızlı gelişen ekonomisi Coğrafi konumu Uygun ve kaliteli iş gücü Enerji sektörünün güçlü olması Benzeyen iş kültürü ve ortak kültür TURİZMDE HEDEF İKİ KAT ARTTI İki ülkenin ticaret hacmini etkileyen unsurların dışında önemli olan bir de turizm sektörü var. Azerbaycan’ın yılda 800 bin turist ile en fazla tercih ettiği ülke Türkiye oldu. Turist sayısının kısa vadede yaklaşık iki katına çıkması hedefleniyor. EN ÇOK NELER SATIYOR? Ham petrol, petrol yağları, petrol gazları ve diğer gazlı hidrokarbonlar, domates, yeraltı madenleri, taze meyveler ve kabuklu meyveler, pamuk, pamuk ipliği, alüminyum ve alüminyum eşya. EN ÇOK NELER ALIYOR? Altın, otomobil, petrol yağları, buğday ve mahlut, ilaç, telefon ve ses cihazları

23 Mart 2021 Salı