tatil-sepeti
İngiltere dijital para birimi oluşturmayı değerlendiriyor

İngiltere Merkez Bankası (BoE) ve İngiltere Hazinesi'nin, bir merkez bankası dijital para birimi oluşturma olasılığını değerlendirdikleri bildirildi. BoE'den yapılan açıklamada, İngiltere Hazinesi ve BoE'nin, merkez bankası tarafından hanehalkı ve işletmelerce kullanılmak üzere dijital para (dijital pound) olasılığını koordine etmek için bir görev gücü oluşturduğu belirtildi. İngiltere'de dijital paranın ihracına karar verilmediğine işaret edilen açıklamada, dijital pounda karar vermeden önce paydaşlarla riskler ve faydalar hakkında görüşmeler yapılacağı bildirildi. Açıklamada, ülkede olası dijital paranın, nakit para ve banka mevduatlarının yerine geçmeyeceği, ayrı bir varlık olacağı kaydedildi. Uluslararası Ödemeler Bankası'na (BIS) göre, dünyada en az 52 ülke kendi dijital para birimini geliştirmek için çalışmalar yapıyor.

20 Nisan 2021 Salı

Çin ekonomisi, 2021'in ilk çeyreğinde yıllık bazda yüzde 18,3 büyüdü

Çin Ulusal İstatistik Bürosunca (NBS) yapılan yazılı açıklamada, bu yılın ilk çeyreğine ait ekonomik büyüme verileri paylaşıldı. Açıklamada, ülke ekonomisinin yılın ilk çeyreğine iyi bir başlangıç yaptığı ve yıllık bazda yüzde 18,3'lük büyüme kaydedildiği belirtildi. Yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının küresel etkilerinin devam ettiğine işaret edilen açıklamada, uluslararası ekonomiye belirsizliklerin ve istikrarsızlığın hakim olduğu ifade edildi. Açıklamada, sanayi üretimi ve yatırımlarındaki büyümelerin martta zirve yaptığı aktarılırken bu ayda perakende satışlarında yüzde 34,2 artış görüldüğü bilgisi paylaşıldı. Büyüme oranının yüksek çıkmasında Kovid-19 nedeniyle geçen yıl görülen ekonomik daralmanın da rol oynadığına işaret edildi. Küresel çapta ekonomik daralmalara yol açan Kovid-19 salgını Çin'i de vurmuş ve ülke ekonomisi geçen yılın ilk çeyreğinde yüzde 6,8 daralmıştı. Çin, salgına rağmen 2020'nin son çeyreğinde Gayrisafi Yurt İçi Hasılası'nın yüzde 6,5 büyüdüğünü, 2020 geneli ekonomik büyüme oranının da yüzde 2,3 olduğunu duyurmuştu.

16 Nisan 2021 Cuma

ABD'nin 10 yıllık devlet tahvili faizi yüzde 1,53'e kadar düştü

Enflasyonun tahminlerden hızlı artabileceği ve ABD Merkez Bankasının (Fed) sıkılaşmaya mecbur kalabileceği endişeleri ile son dönemde yükseliş gösteren ABD'nin 10 yıllık devlet tahvili faizleri, düşüş eğilimi kaydetti. Hafta başında yüzde 1,70'e kadar tırmanan ABD'nin 10 yıllık tahvil faizi, beklenenden güçlü gelen ekonomik verilerin ardından yüzde 1,53'e kadar geriledi. Amerikan tahvillerine yönelik talebin arttığı anlamına gelen bu gelişmede, tahvil ihalelerinin başarıyla gerçekleştirilmesi etkili oldu. ABD'de bugün açıklanan verilere göre, perakende satışlar, martta aylık yüzde 9,8 artarak piyasa beklentilerinin üzerinde yükseliş kaydetti. Ülkede ilk kez işsizlik maaşı başvurusunda bulunanların sayısı da 10 Nisan ile biten haftada 576 bine inerek yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının etkili olmaya başladığı Mart 2020'den bu yana kaydedilen en düşük seviyeye geriledi. Öte yandan ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı Jerome Powell, dün Washington Ekonomi Kulübü'nde yaptığı konuşmada, birçok Federal Açık Piyasa Komitesi (FOMC) üyesinin 2024'e kadar faizlerde artış öngörmediğini aktarmıştı.

16 Nisan 2021 Cuma

Düşünce kuruluşları Almanya'nın 2021 büyüme tahminini düşürdü

Almanya'nın önde gelen 5 düşünce kuruluşu, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınında kısıtlamaların beklentilerden uzun sürdüğü gerekçesiyle bu yıla ilişkin büyüme tahminlerini yüzde 4,7'den yüzde 3,7'ye düşürdü. 5 ekonomik düşünce kuruluşu, ortaklaşa hazırladığı raporda, ülke ekonomisine ilişkin sonbaharda paylaştığı 2021-2022'yi kapsayan büyüme tahminlerini güncelledi. Rapor, Ekonomi Araştırma Enstitüsü (Ifo), Alman Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü (DIW Berlin), Kiel Dünya Ekonomisi Enstitüsü (IfW), Halle Ekonomik Araştırma Enstitüsü (IWH) ve Essen Ekonomik Araştırmalar Enstitüsü'nce (RWI) hazırlandı. 5 düşünce kuruluşundan yapılan ortak açıklamada, bu yıl için büyüme tahmininin yüzde 4,7'den yüzde 3,7'ye düşürüldüğü, gelecek yıla ilişkin büyüme öngörüsünün ise yüzde 2,7'den yüzde 2,9'a yükseltildiği belirtildi. Açıklamada, "Kovid-19'un yayılmaması için yeniden uygulanan kısıtlamalar ekonomik toparlanmayı geciktiriyor ancak aşılamayla enfeksiyon riskleri ortadan kalkar kalkmaz ekonomide güçlü bir toparlanma başlayacak. Ekonominin gelecek yılın başında normal üretim seviyesine dönmesi beklenebilir." ifadeleri kullanıldı. İstihdam edilen kişi sayısının bu yıl 44 milyon 782 binden 44 milyon 808 bine çıkacağı öngörüsüne yer verilen açıklamada, Avrupa'nın en büyük ekonomisinde işsizliğin yüzde 5,9'dan yüzde 5,7'ye inmesi, yıllık enflasyonun bu yıl yüzde 2,4'e yükselmesi, gelecek yıl ise yüzde 1,7'ye düşmesinin beklendiği kaydedildi. Alman ekonomisinde bu yıla ilişkin büyüme tahminlerindeki aşağı yönlü revizenin, salgında kısıtlamaların beklentilerden uzun sürmesinden kaynaklandığı aktarılan açıklamada, "Salgının daha da yayılması, ekonomik görünümdeki en önemli aşağı yönlü risk olmaya devam ediyor. Aşıların ve testlerin uygulanmasında yine de dar boğazlar ve gecikmeler olabilir." ifadeleri kullanıldı. Açıklamada, yeni virüs mutasyonlarının ortaya çıkmasının, aşıların etkinliğini azaltabileceği ve potansiyel olarak ekonomideki açılış sürecini durdurabileceği, bunun da bir kez daha ekonomik toparlanmada aksamalara neden olabileceği kaydedildi.

15 Nisan 2021 Perşembe

Uzmanlar Avrupa'da LNG ve boru gazı rekabetinin süreceğini öngörüyor

Oxford Enerji Enstitüsü Doğalgaz Araştırma Bölümü Kurucusu Prof. Dr. Jonathan Stern, Avrupa doğal gaz pazarında Rus gazı ve ABD LNG'sinin rekabetine ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Polonya ve Litvanya'nın Rusya'dan gelen boru gazı yerine ABD LNG'sini tercih eden iki ülke olduklarına dikkati çeken Stern, söz konusu ülkelerin bu kararı siyasi sebeplerle aldıklarını, diğer tüm ithalatçıların ise fiyata göre karar verdiğini söyledi. Stern, son 2 yılda Türkiye'nin de bunu yaptığına işaret ederek, "LNG, Rus gazından daha ucuzdu ve BOTAŞ daha fazla LNG satın almaya yöneldi. Asya pazarındaki LNG fiyatları, ocakta olduğu gibi Avrupa fiyatlarının üstünde kalırsa ABD dahil LNG ihracatçıları, Asya'ya yönelecek ve Avrupa'yı Rus gazına daha muhtaç durumda bırakacaktır. Avrupa'da Rus gazının rakibi tek başına ABD'den gelen LNG değil, genel olarak LNG'nin kendisi diyebiliriz." ifadelerini kullandı. "SALGIN SONRASI ABD-RUSYA REKABETİ SÜRECEK" Atlantik Konseyi Küresel Enerji Merkezi Kıdemli Uzmanı John Roberts da yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınının neden olduğu ekonomik daralmanın etkisinin azalmasıyla Avrupa gaz piyasasında tekrar ABD LNG'si ile Rus boru gazının rekabetinin görüleceğini söyledi. Roberts, Uluslararası Enerji Ajansının 2025'e kadar küresel LNG talebinin 2019'a göre yüzde 21 artarak 585 milyar metreküpe ulaşacağına ilişkin tahminini anımsatarak, "Yeni kapasiteler sadece ABD ve Katar'dan gelmeyecek. Yeni projelerin de aktif olmasıyla arzda artış yaşanacak. Bu demek oluyor ki LNG üreticileri, pazar paylarını korumak için fiyat ve maliyetleri düşük tutma baskısı hissedecek." değerlendirmesinde bulundu. Şu anda Avrupa'nın gaz tüketiminin dörtte birinin LNG ile karşılandığına dikkati çeken Roberts, LNG üreticileri ile boru gazı gönderen ülkeler arasında ciddi bir rekabet olacağını ifade etti. Roberts, LNG ve Rus gazının Avrupa'da rekabetinin artacağını vurgulayarak, şunları kaydetti: "Bu rekabetin iki temel sebebi var. Avrupa'nın doğal gaz üretimi özellikle Kuzey Denizi'ndeki üretimin azalması nedeniyle düşecek. Yüksek karbon fiyatları yüzünden kömürden gaza geçiş nedeniyle de Avrupa'nın gaz talebi artacak. Rus gazının Avrupa pazarındaki payının artmaya devam ettiğini de görüyoruz. Almanya'ya Rus gazı ihracatı, yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 33,3 artarken ihracat Sırbistan'a yüzde 71,3, Finlandiya'ya yüzde 67,3, Romanya'ya yüzde 90,4, Bulgaristan'a yüzde 52,4 ve Yunanistan'a yüzde 23,4 artış gösterdi. En yüksek artış ise yüzde 106,6 ile Türkiye'ye gönderilen Rus gazında yaşandı. TürkAkım aracılığıyla gönderilen gaz miktarındaki artış da bunda ana sebep."

15 Nisan 2021 Perşembe