tatil-sepeti
Bangladeş ile 2 milyar dolar için yeni anlaşmalar gündemde

Türkiye’nin, ‘Yeniden Asya’ girişimiyle sektörlere yönelik ticari ve ekonomik ilişkiler derinleştirilip çeşitlendirilecek. Bu yeni girişimle Türkiye’nin Güney Asya’daki bir numaralı ticari ortağı olmak isteyen Bangladeş, ticaret hacmini artırmak için de çalışmalarını sürdürüyor. Bangladeş Büyükelçisi Mosud Mannan, dış ticaret hacminde hedeflenen 2 milyar dolara ulaşılması için yeni anlaşmaların gündemde olduğunu söyledi. HABER: BARIŞ CABACI Bangladeş, 1971 yılında Pakistan’dan ayrılıp bağımsızlığını ilan etti. Güneydoğu Asya’da yer alan Bangladeş, Avrupa Birliği (AB) ülkeleri ile ticaretinde Genelleştirilmiş Tercihler Sistemi’nin (GTS) getirdiği avantajlardan da istifade ediyor. Bangladeş ileTürkiye arasındaki kültürel yakınlık, iki ülkenin ticari ilişkilerine de olumlu yönde yansıyor. YENİDEN ASYA GİRİŞİMİ Bangladeş’in Ankara Büyükelçisi Mosud Mannan, iki ülke arasındaki ticareti ve yeni işbirliği fırsatlarını İstanbul Ticaret’e anlattı. Büyükelçi Mannan, iki ülke ticaretinin eşitlenerek artırılması gerektiğini belirterek, 2019 yılında Türkiye öncülüğünde başlatılan‘Yeniden Asya’ girişiminin bu açıdan önem taşıdığına dikkat çekti. Girişimi Türkiye ve Bangladeş açısından yorumlayan Büyükelçi Mannan şunları söyledi: “Bu girişim, Türkiye’nin ortaklıklarını çeşitlendirmesi ve artırması için önemli. Türkiye ticaret hacminin yüzde 16’sını Pasifik dahil Asya ülkelerinden sağlıyor. Ancak Türkiye’nin Asya ile ticaretinde ihtiyaçlarını karşılayamadığı birçok alan var. Yeniden Asya girişimi, ihracatın teşviki için Türk özel sektörüne bir ivme sağlayarak, Türkiye’nin Asya ülkeleriyle ekonomik ilişkilerini de artıracak.” PANDEMİDE BİLE İŞ YAPTIK İki ülke arasındaki ticaretin yeterli olmadığını ifade eden Büyükelçi Mannan, şöyle konuştu: “Göreve başladığımdan itibaren iş dünyasının nabzını tutuyorum.Türkiye’nin dört bir yanını geziyorum. İki ülke arasında keşfedilecek sektörlerimiz ve büyük bir potansiyelimiz olduğunu gördüm. Mevcut 1 milyar dolarlık ticaret hacmine pandemi zamanında ulaştığımıza dikkat çekmek isterim. İki ülke arasında belirlenen 2 milyar dolarlık ticaret hacmine ulaşmamız bu yüzden kolay olacak. Öte yandan dış ticaret hacminde yeni hedefler belirlememiz yakındır.” ODALAR VE STK’LAR ARTIRACAK Türkiye ve Bangladeş’in işbirliği konusunda hedeflerinin yüksek olduğunu söyleyen Mannan, ülkelerin ortak kültürel değerlere ve köklü ilişkilere sahip olduğunu da hatırlattı. Mannan, şöyle devam etti: “İslam İşbirliği Teşkilatı (OIC) ve D-8 örgütlerinin üyesi olan Türkiye ve Bangladeş’in liderleri, ticari ve ekonomik ilişkilerin daha da güçlendirilmesini vurguluyor. Bu uluslararası kuruluşlarda olmak, ekonomik ve siyasi olarak önemli. Türkiye dost bir ülke olduğu için son dönemde Bangladeşli iş insanlarıyla karşılıklı işbirlikleri de arttı. İki ülkenin birbirini tanıması için büyükelçilere oldukça iş düşüyor. Ticaret rakamlarını ticaret ve sanayi odaları, önemli STK’lar ve holdinglerle artırabiliriz. Bu alanda görüşmelerimle iki ülke iş insanları arasındaki etkileşimi daha da artırmak istiyorum. Ayrıca yakın zamanda, Türkiye’deki çeşitli ticaret odaları ile Bangladeş’teki ticaret odaları arasında mutabakat metni imzalanacağı müjdesini de vermek istiyorum.” GÜNDEM TİCARET ANLAŞMASI 2012’den bu yana Türkiye ve Bangladeş arasında Serbest Ticaret Anlaşması (STA) imzalanması için görüşmelerin sürdüğünü anlatan Büyükelçi Mannan, Tercihli Ticaret Anlaşması imzalanmasının ise iki ülkenin ana gündemi olduğunu vurguladı. Büyükelçi Mannan, konuyla ilgili şu bilgiyi verdi: “Türkiye ve Bangladeş, 2012 yılında ticaret ve yatırım konusunda ortak bir protokol imzaladı. Bunu yeterli görmüyoruz. Her iki ülkenin karşılıklı yararına ticaret ve yatırımı kolaylaştırmak amacıyla 25 Ocak 2021’de Bangladeş Ticaret ve Sanayi Odaları Federasyonu (FBCCI) ile TOBB arasında bir Mutabakat Zaptı imzalandı. İki ülkenin gündeminde ticareti artıracak anlaşmalar var.” FUAR VE TURİZM Mannan, Türkiye ve Bangladeş’te düzenlenecek fuarlara iş insanlarının katılımının önemine dikkat çekti. Mannan, ayrıca iki ülkeyi daha fazla turistin ziyaret etmesi için hem kamu hem de özel sektörün tanıtım faaliyetleri yoluyla turizmi teşvik etmesi gerektiğini vurguladı. TÜRK ÜRÜNLERİ ROL MODEL Türkiye’nin sağlık, inşaat ve birçok sektörde dünya standartlarının üstünde ürünler ürettiğini söyleyen Büyükelçi Mannan, “Türkiye, özellikle sağlık hizmetleri sektöründe gelişmiş durumda, İTO’nun öncülüğünde sektör ortaklıklarıyla Bangladeş’in başkentinde bir örnek projeyle başlayabiliriz. Örneğin Türkiye’deki gibi modern hastaneler inşa edebiliriz” diye konuştu. LATİN AMERİKA VE AFRİKA’YI BERABER KEŞFEDELİM Bangladeş’te ya da Türkiye’de üretilen ancak üçüncü ülkelerde üretilmeyen ürünlerin birlikte düşünülmesi gerektiğini belirten Büyükelçi Mannan, ortak girişim platformlarıyla üçüncü pazarlara açılınabileceğini söyledi. Mannan, “Becerilerimizi, kaynaklarımızı, emeğimizi birleştirebilirsek, o zaman her iki ülkede de bu ürünleri üretebilir ve bir başka ülkeye ihraç edebiliriz. Hindistan, Nepal ve Butan gibi komşularımızla güçlü bağlantılarımız var. Konumumuz çok merkezi. Bir tarafta Hindistan, diğer tarafta Çin var. Ayrıca Afrika ve Latin Amerika ülkelerini birlikte keşfetmeliyiz” dedi. TÜRK MİLLETİNE TEŞEKKÜR MESAJI Bu yıl Bangladeş’in bağımsızlığının 50. yıl dönümünü ve Ulusun Babası Bangabandhu Sheikh Mujibur Rahman’ın doğumunun 100. yılını kutladıklarını hatırlatan Büyükelçi Mannan, şunları söyledi: “Ağustos 2017’de yerlerinden edilen Rohingya Müslümanları, Myanmar-Bangladeş sınırını aşıp ülkemize geçtiklerinde, Türkiye yardıma gelen en aktif ülke-lerden biriydi. Yerlerinden edilen, aile üyelerini ve tüm mallarını kaybeden Rohingyalılar için yapılan yardımlar sayesinde Türk kardeşlerimi-zin duygularını ve bağlılığını hissettik. Bu asil yardım için Türk halkını, tüm devlet liderlerini selamlıyorum.” POTANSİYEL SEKTÖRLER Büyükelçi Mannan, ticareti artıracak sektörlerin ise şunlar olduğunu söyledi: “Bangladeş, Türkiye’ye ağırlıklı olarak jüt ve jüt ürünleri, hazır giyim, tütün, seramik sofra gereçleri, suni elyaf, ayakkabı, eczacılık ürünleri ihraç ediyor. Türkiye’den ise kimyasal, plastik, pamuk ve pamuk ipliği, makina ve elektrikli ürünler, mekanik cihazlar ve aletler satın alıyor.”

11 Ekim 2021 Pazartesi

AB, gıdalardan E171i yasaklama hazırlığında

Avrupa Birliği (AB) Komisyonu'nun sağlık ve gıda güvenliğinden sorumlu üyesi Stella Kyriakides, AB üyesi ülkelerin gelecek yıl başından itibaren gıda katkı maddesi olarak titanyum dioksit (E171) kullanımını yasaklama teklifine onay verdiğini açıkladı. Açıklamada, titanyum dioksitin sakız, çorba, et suyu ve hamur işi gibi pek çok üründe renklendirici olarak kullanılmakta olduğuna işaret edilerek, yasaklama kararının Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi'nin maddenin gıdalarda güveli kabul edilemeyeceği yönündeki bilimsel görüşüne dayandığı kaydedildi. Söz konusu yasak, Avrupa Parlamentosu (AP) veya AB Konseyi tarafından itiraz edilmemesi durumunda 2022 yılı başında yürürlüğe girecek. Bilim insanlarının bazıları bu maddenin sağlığa zararlı olduğunu savunuyor. Yapılan çeşitli araştırmalar da titanyum dioksitin anneden, karnındaki bebeğe geçebildiğine işaret ediyor. Titanyum dioksitin Fransa'da gıda ürünlerinde kullanımı geçen yıl yasaklanmıştı.

08 Ekim 2021 Cuma

AB ülkelerinin verdiği oturum izni sayısı azaldı

Avrupa İstatistik Ofisi (Eurostat), 2020 yılında AB ülkelerinden ilk kez oturum izni alanlara ilişkin verileri yayımladı. Buna göre, 2019 yılında toplam 2 milyon 955 bin 495 kişiye ilk defa oturum izni verilirken, bu rakam salgın ve seyahat kısıtlamaları gibi nedenlerle 2020 yılında 2 milyon 247 bin 362'ye geriledi. Böylece, geçen yıl AB ülkelerinden ilk kez oturum izni alanların sayısı bir önceki yıla göre yüzde 24 azaldı. Söz konusu ilk oturum izinleri sayısı 2013 yılından beri artıyordu. İlk kez oturum izni alanların yüzde 40'ı iş imkanları nedeniyle AB ülkelerine yerleşti. Oturum izinlerinin yüzde 28'i ailevi nedenler, yüzde 21'i uluslararası koruma gibi diğer sebepler ve yüzde 11'i eğitim için sağlandı. AB ülkelerinden ilk kez oturum izni alanların büyük çoğunluğunu Ukraynalılar oluşturdu. Bu dönemde AB ülkeleri, Ukrayna vatandaşlarına 601 bin 227, Fas vatandaşlarına 123 bin 445, Hindistan vatandaşlarına 79 bin 273, Suriye vatandaşlarına 73 bin 819, Brezilya vatandaşlarına 72 bin 440, Belarus vatandaşlarına 63 bin 520, Venezuela vatandaşlarına 60 bin 833, Rusya vatandaşlarına 60 bin 702, Çin vatandaşlarına 59 bin 756, Türk vatandaşlarına 58 bin 660 ve Afganistan vatandaşlarına 42 bin 348 ilk oturum izni sağladı.

08 Ekim 2021 Cuma

AB, seyahat kısıtlamalarının kaldırılabileceği ülkeler listesini güncelledi

Avrupa Birliği (AB) Konseyi'nden yapılan açıklamaya göre, zorunlu olmayan seyahatler için uygulanan ve kısıtlamaların kademeli olarak kaldırılmasının tavsiye edildiği ülkeleri içeren liste güncellendi. Son güncellemeyle AB ülkeleri, Bahreyn ve Birleşik Arap Emirlikleri'ne yönelik seyahat kısıtlamalarını kaldırabilecek. Listede daha önce Avustralya, Kanada, Şili, Ürdün, Kuveyt, Yeni Zelanda, Katar, Ruanda, Suudi Arabistan, Singapur, Güney Kore, Ukrayna ve Uruguay bulunuyordu. Listede, AB ülkelerinin vatandaşlarına seyahat izni vermesi halinde Çin'e de sınırların açık tutulabileceği belirtiliyordu. AB'nin listesi, üye ülkeler için tavsiye niteliği taşıyor ve bağlayıcılığı bulunmuyor. Söz konusu liste iki haftada bir güncelleniyor. Listedeki ülkelerden AB'ye turistik seyahatlere izin verilebilirken, yolculara test ve karantina gibi bazı tedbirler uygulanabiliyor. Listede yer almayan ülkelere AB ülkelerinin seyahat kısıtlamaları ise devam ediyor. AB, geçen yıl mart ayında salgının yayılmasını engellemek için 27 üye ülkenin yanı sıra Schengen bölgesinin parçası olan İzlanda, Lihtenştayn, Norveç ve İsviçre'ye zorunlu olmayan seyahatlere kısıtlamalar getirilmesini kararlaştırmıştı.

08 Ekim 2021 Cuma

AB'nin 5 milyar avroluk Brexit fonu yürürlüğe girdi

Brexit Uyum Fonu’nun kurulmasına ilişkin düzenleme AB Resmi Gazetesi’nde yayımlandı. Böylece, Birleşik Krallık'ın AB üyeliğinden ayrılmasının ekonomik sonuçları ile mücadele amacıyla 5 milyar avroluk fon kurulmuş oldu. Fon, Brexit'in AB ülkelerindeki ekonomik, sosyal ve bölgesel etkileriyle mücadeleye katkı sağlamak için kullanılacak. Söz konusu fonun 1,6 milyar avroluk kısmı 2021 yılında dağıtılacak. Geriye kalan 3,4 milyar avro ise 2025'e kadar kullanılacak. Fon, özellikle Brexit'ten etkilenen işletmelere, balıkçılara ve yerel topluluklara destek sağlayacak. AB Konseyi Başkanı Charles Michel de sosyal medya hesabından, "Brexit Uyum Fonu bugün itibarıyla yürürlüğe girdi." paylaşımında bulundu. Fonun üye ülkelerin dayanışmasını ortaya koyduğunu belirten Michel, Brexit'ten etkilenen herkesin söz konusu kaynaktan faydalanabileceğini ifade etti. Fonun, İrlanda'ya yaklaşık 1 milyar avro, Hollanda'ya 810 milyon avro, Fransa'ya 670 milyon avro, Almanya'ya 590 milyon avro ve Belçika'ya 350 milyon avro mali destek sağlaması bekleniyor. Fonla, özellikle Brexit'ten etkilenen balıkçılara önemli miktarda yardım sağlanması planlanıyor. İngiltere, Galler, Kuzey İrlanda ve İskoçya'dan oluşan Birleşik Krallık'ta, Haziran 2016'da yapılan AB referandumunda yüzde 48'e karşı yüzde 52 ile Brexit kararı alınmıştı. Birleşik Krallık AB'den resmen 31 Ocak 2020'de ayrılmıştı.

08 Ekim 2021 Cuma