tatil-sepeti

PROF. DR. KEREM ALKİN



keremalkin@superonline.com

 

Senelerdir yazılarımızı takip edenler hatırlayacaktır, önceki yazılarımızda Türkiye ekonomisinin ‘dirençli ekonomi’ olma becerisini, son 60-70 yılda atlattığı tüm küresel, bölgesel ve ulusal düzeydeki ekonomik, siyasi krizlerde, tarihi doğal afetlerde, millet-devlet beraberliğinde, tüm zorlukların üstesinden gelip, sosyal ve ekonomik hayatın normal akışına nasıl hızlı döndüğünü pek çok defa belirtmişizdir. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından 28 Şubat Salı günü açıklanan 2022 GSYH reel büyüme hızı oranımız, Türkiye’nin ‘dirençli ekonomi’ becerisinin bir kez daha tartışmasız kanıtı oldu. Türkiye, iki ‘siyah kuğu’, hem ‘Covid-19’ küresel virüs salgını hem de Rusya-Ukrayna savaşını, 3 yıl arka arkaya küresel ölçekte büyüme rekorları kırarak, G20’de ilk 5’deki konumunu korumayı başararak geride bıraktı. Üstelik, 2022’deki yüzde 5.6 reel büyüme hızı başarısı ile 905.5 milyar dolarlık bir milli gelir büyüklüğüne ulaşarak da, dünyanın 18. ekonomisi olduğunu bir kez daha gösterdi.

 

HİZMETLER SEKTÖRÜ

 

2020’de, dünyanın önde gelen 40 ülkesi arasında, yılı pozitif büyüme ile kapatmayı başarabilen 5 ülke arasında 3. sıradaydık. G20 üyesi ülkeler arasında, 2021’i ilk 3’te, 2022’yi ise ilk 4’te tamamladık. OECD üyesi 38 ülkenin henüz tüm 2022 yılı verileri tamamlanmadığından, bir sıralama vermek için çok erken. Bununla birlikte, OECD üyesi olan ve göreceli olarak ekonomik büyüklüğü belirli bir düzeyde olan İrlanda, Kolombiya, Portekiz, İsrail ve Yunanistan gibi ekonomiler, 2022’yi göreceli olarak daha yüksek oranda bir büyüme ile bitirmişler gibi gözüküyor. Bu nedenle, 2022’yi OECD üyesi 38 ülke arasında en yüksek büyüme oranına sahip 7. veya 8. ülke olarak bitirmiş görünüyoruz. G20 üyesi de olan OECD üyesi ülkeler arasında ise ilk sıradayız. 

 

2022’deki büyüme başarısının en önemli gerekçelerinden birini hizmetler sektöründeki güçlü toparlanma oluşturuyor. ‘Covid-19’ sürecinde, 2020’de tarihi bir ayakta kalma mücadelesi ortaya koymuş olan hizmetler sektörü, 2022’de kayıplarını telafi etmek adına önemli bir performansa imza atmış gözüküyor.

 

İHRACAT REKORLARI

 

Türkiye’nin ihracatta ardı ardına kırdığı Cumhuriyet tarihi rekorları da 2022 büyümesine katkıda bulunmayı sürdürdü. Keza, imalat sanayinin 2021’deki yüzde 18.5 gibi rekor bir katma değer büyümesinin üstüne, 2022’de yüzde 4.3 büyümeye devam etmiş olması, Türkiye’nin ihracat rekorlarında imalat sanayinin oynadığı güçlü rolü teyit etmek açısından önemli. Bilgi ve iletişim sektöründeki güçlü büyüme trendi de ekonomik canlılığın ve ‘dirençli ekonomi’ olma becerisinin ‘dijital dönüşüm’le ne kadar doğrudan bağlantılı noktasını teyit ediyor. Türkiye’nin ‘dirençli ekonomi’ olma becerisinin ‘sürdürülebilir’ olması, Türkiye’nin Ar-Ge ve inovasyondaki başarılarıyla doğrudan bağlantılı. Bu nedenle, 2021 ve 2022 yıllarında Birleşmiş Milletler (BM) Dünya Fikri Mülkiyet Hakları Teşkilatı’nın (WIPO) küresel inovasyon endeksinde Türkiye önce 10 basamak birden, ardından da 4 basamak daha yükselerek 37. sıraya yerleşti. Türkiye küresel inovasyon liginde, ayrıca üst-orta gelir grubunda yer alan 36 ülke arasında 4. sıradaki yerini de korudu.

 

Asrın felaketi olan ve 2023 yılı başında tüm dünyaca yüzyılın depremleri olarak da adlandırılan doğal afetler, hiç şüphesiz ki, 2023’ün ilk 6 ayında büyümemizi etkileyecek. Bununla birlikte, Türkiye’nin yaralarını sarma ve ‘dirençli ekonomi olma’ becerisi dikkate alındığında, 2. çeyrekten itibaren ekonomik büyüme tekrar hız kazanacaktır. Ve Türkiye hiç şüphesiz ki, bir kez daha dünyayı şaşırtacaktır. Uluslararası ekonomik teşkilatlar arasında Türkiye için en isabetli tahminleri ortaya koyan OECD iktisatçıları, 2022 için yüzde 5.4 büyümeyi öngörmüşlerdi. Bu nedenle, asrın felaketine rağmen Türkiye’nin OECD’nin 2023 büyüme öngörüsü olan yüzde 3’ü yakalamak adına, reel sektörümüzün gayretleriyle büyük bir mücadele ortaya koyacağının farkındayız. Bu nedenle, deprem bölgesindeki 11 ilimizde yaraların sarılması, üretim ve katma değer sürecinin bir an önce normale dönmesi en önemli önceliğimiz olacak.

06 Mart 2023 Pazartesi

AHMET KARATAŞ


 

Ticaret Bakanlığı, teknik müşavirlik şirketlerinin yurt dışındaki harcamalarının bir bölümünü, Fiyat İstikrar ve Destekleme Fonu’ndan (FİDF) sağlanan kaynakla destekliyor. Şirketlere sunulan destekler şöyle:

 

Proje desteği: Yurt dışı ihalelerde imzalanan sözleşmelerde teknik müşavirlik şirketleri;

 

a. Sözleşme bedeli 2 milyon ABD Doları’na kadar olan projeler için yüzde 20 oranında, en fazla 300 bin ABD Doları,

 

b. Sözleşme bedeli 2 milyon ABD Doları’ndan 5 milyon ABD Doları’na kadar olan projeler için yüzde 15 oranında, en fazla 500 bin 

ABD Doları,

 

c. Sözleşme bedeli 5 milyon ABD Doları’ndan 10 milyon ABD Doları’na kadar olan projeler için yüzde 10 oranında, en fazla 750 bin 

 

ABD Doları,

 

ç. Sözleşme bedeli 10 milyon ABD Doları ve üzerinde olan projeler için yüzde 7.5 oranında, en fazla 1 milyon ABD Doları tutarında destekleniyor.

 

Yurt dışı ofis desteği: En fazla 7 yurt dışı ofis için

 

a. Kira desteği: Yıllık en fazla 40 bin ABD Doları kira bedelinin yüzde 50’si,

 

b. İstihdam desteği: T.C. vatandaşı yönetici personel için yıllık en fazla 60 bin ABD Doları brüt maaşın yüzde 50’si, büro personeli için yıllık en fazla 36 bin ABD Doları brüt maaşın yüzde 50’si,

 

c. Danışmanlık desteği: Yıllık en fazla 30 bin ABD Doları harcamaların yüzde 50’si, en fazla 6 yıl süreyle karşılanıyor.

 

Reklam, tanıtım ve pazarlama desteği: Yıllık en fazla 100 bin ABD Doları harcamaların yüzde 50’si en fazla 6 yıl süreyle destekleniyor.

 

Pazar araştırması desteği: Yılda en fazla 5 adet olmak üzere, yüzde 70 oranında ve yurt dışı pazar araştırması gezisi başına en fazla 5 bin ABD Doları karşılanıyor.

 

Yurt dışı fuar desteği: Sektörel nitekli uluslararası fuar katılımlarında, metrekare üzerinden ödenen stant kirası (ilave stand hizmetleri dâhil), tanıtım etkinlikleri, ulaşım (ekonomi sınıfı uçak) ile konaklama giderleri (oda ve kahvaltı) yüzde 50 oranında, fuar başına en fazla 15 bin ABD Doları’na kadar destekleniyor.

 

Seminer ve konferans katılım desteği: Yurt dışında düzenlenen sektörel nitelikli uluslararası seminer ve konferanslara katılım halinde, en fazla iki şirket çalışanının, yol, konaklama (oda ve kahvaltı) ve katılım bedelleri yüzde 50 oranında, organizasyon başına en fazla 5 bin ABD Doları’na kadar karşılanıyor.

 

Teknik müşavirlik ve teknik müşavirlik heyet programı desteği: Müteahhitlik ve teknik müşavirlik heyeti programları kapsamında; her bir firmadan iki temsilcinin ulaşım ve konaklama giderleri yüzde 50 oranında karşılanıyor. Bakanlık tarafından hedef ülkelere yönelik organize edilen teknik müşavirlik heyeti programlarında destek oranı yüzde 90 olarak uygulanıyor.

 

Yurt dışı eğitim desteği: Firmaların teknik personelinin yurt dışı teknik eğitim programlarına katılımı halinde, program başına iki çalışanın yol, konaklama ve katılım giderleri yüzde 50 oranında, yıllık en fazla 50 bin ABD Doları’na kadar karşılanıyor.

 

Yazılım desteği: Bilgisayarlı tasarım kapsamında satın alınan veya kiralanan yazılım ürünlerinin lisanslarına ilişkin harcamalar yüzde 50 oranında, yıllık en fazla 50 bin ABD Doları destekleniyor. 

 

Mesleki sorumluluk sigortası desteği: Yurt dışında üstlenilen teknik müşavirlik projeleri kapsamındaki mesleki sorumluluk sigortası yükümlülüklerinden kaynaklanan poliçe alım giderleri yüzde 50 oranında, yıllık en fazla 50 bin ABD Doları karşılanıyor. 

 

Uluslararası mesleki yarışmalara katılım desteği: Uluslararası mesleki yarışmalara katılımlar yol, konaklama, katılım bedeli, dosya satın alma, yer görme bedeli giderleri yüzde 50 oranında, organizasyon başına azami 10 bin ABD Doları destekleniyor.



ahmetkaratas1453@gmail.com

30 Eylül 2024 Pazartesi

HİKMET BAYDAR


 

Güven endeksleri piyasa aktörlerinin geleceğe yönelik düşüncelerini, karamsar olup olmadıklarını, yatırım iştahının olup olmadığı gibi birçok önemli bilgileri edinmemizi sağlar. Güven endeksleri 0-200 aralığında değer alabilir. Endeksin 100’den büyük olması sektörün mevcut ve gelecek döneme ilişkin iyimserliğini, 100’den küçük olması ise kötümserliğini gösterir.

 

Şimdi mevsimsel etkilerinden arındırılmış hizmet, perakende, ticaret ve inşaat güven endekslerinin verdiği ipuçlarına bakalım.

 

HİZMETTE TALEP ARTIŞI

 

Hizmet sektöründe güven endeksi, ağustos ayında 111.8 seviyesine yüzde 2 düşerek gelmişken, eylül ayında yüzde 0.6 artışla 112.6 seviyesine yükseldi. Dolayısıyla geleceğe yönelik iyimser beklentilerin arttığını görüyoruz. Bu durumda yatırım iştahı artar ve sektörel büyüme ivme kazanabilir. Daha detaya baktığımızda, son 3 aylık dönemde iş durumu hemen hemen değişmezken, hizmetlere olan talep endeksinde eylül ayında yüzde 1.3 artış olduğunu görüyoruz. Bu gelişme bize, sektöre talep konusunda iyimser bir tablonun daha da pekiştiğini söylüyor. Gelecek 3 aylık dönemde hizmetlere olan talep beklentisinde yüzde 0.9 artış olması, gelecekte de iyimser tablonun haklılığını ortaya koyuyor. Çünkü gelecekte müşteri talebinde artış bekleniyor. Bu arada körfezde savaşın yayılma riskinin artmasının bölgeden girişleri de tetikleyebileceğini unutmamak lazım.

 

PERAKENDEDE İYİMSERLİK

 

Perakende ticaret sektörüne baktığımızda, endeksin yüzde 2.5 yükselerek 110.6 seviyesine yükseldiğini görüyoruz. Yani iyimser hava ve geleceğe olumlu bakış daha da pekişmiş görünüyor.

 

Şimdi detaylara bakalım.

 

Son 3 aylık dönemde iş hacmi-satışlar endeksi yüzde 2.4 artarak 117.8 seviyesine yükseldi. Hem iyimserliği pekiştirmiş hem de işler yolunda mesajı vermiştir. Mevcut mal stok seviyesinin azalması da bunu teyit ediyor. Ancak gelecek 3 aylık dönemde iş hacmi-satışlar beklentisi endeksinin 121.3 ile yüzde 2.5 artması (bir önceki ay da yüzde 4 artmıştı), geleceğe yönelik iyimserliğin ne kadar güçlü olduğunu bize gösteriyor. 

 

KONUT KREDİLERİNE KOLAYLIK

 

Şimdi inşaat sektörüne bakalım. Endeks, konut piyasasında alınan tedbirler nedeniyle kredili satışların yüzde 50 olarak ocak-ağustos döneminde düşüşünden etkilenmiş olacak ki, 2024 Eylül ayında 87.8’e yüzde 0.2 düştü. Gerek alınan siparişlerin mevcut düzeyi 82.4 ile gerekse gelecek 3 aylık dönemde toplam çalışan sayısı beklentisi 93.2 ile karamsar bir tablo çiziyor. 

 

BDDK, son aldığı kararla risk gruplarında değişikliğe gittiğinden konut sektöründe canlılık söz konusu olabilir. BDDK, 20 Eylül 2024 günü yaptığı açıklamayla bireysel ve konut kredilerinde risk ağırlığını değiştirdi. Bu durumda bankaların konut kredisi kullandırmasına da kolaylık gelmiş oldu. Kaldı ki, bir kamu bankası da konut kredi faizinde indirim kampanyası düzenleyerek, düşük faizle konut kredisi müracaatları almaya başladı. Bu gelişmeler önümüzdeki dönemde inşaat sektöründe de güven endeksinin yükselmesine destek verebilir. Ancak bu gelişmeyle konut fiyatlarında yükselişe yol açma riskinin de bulunduğunu unutmamak lazım.



hikmetbaydar@3-goz.com

30 Eylül 2024 Pazartesi