tatil-sepeti

HABER: FAHRİ SARRAFOĞLU

Kuyumculuk sektörü 40 bin işletmesinde 200 bin çalışanı ile 15 milyar dolarlık bir büyüklüğe sahip. Sektör temsilcileri bu potansiyel ile ekonomiye daha çok katma değer kazandırma iddiasında. İstanbul Ticaret Odası Kuyumculuk Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi Erhan Hoşhanlı, 2015’in ilk yarısının sektör açısından beklentilerin altında geçtiğini söyledi. Hoşhanlı, buna rağmen hem alternatif pazar hem de yeni pazarlama yöntemlerinde arayışlara girdiklerini belirtti. Dış piyasanın iç piyasaya göre daha olumlu seyrettiğini anlatan Hoşhanlı, şöyle konuştu: “Türkiye’de ve dünyadaki ekonomik durgunluk, altın fiyatlarındaki hareketlilik, seçim atmosferi ve terör olayları iç piyasada müşteri taleplerini olumsuz etkiledi. Dış piyasa iseiç piyasaya göre daha olumlu geçmekle birlikte; Ortadoğu’da yaşananlar ve dünyadaki ekonomik durgunluktan sektörümüz olumsuz etkilendi.”

TANITIM VE FUAR ÖNEMLİ

Diğer sektörlerde olduğu gibi kuyumculuk sektöründe de tanıtım ve fuarlara önem verilmesi gerektiğine işaret eden Hoşhanlı, “İstanbul’da 15-18 Ekim 2015 tarihleri arasında yapılan fuarda yakalanan tanıtım performansının artırılarak devam ettirilmesi gerekir. Kuyumculuk sektörünün kendine has ve komplike özelliklerinden dolayı yeni bir yapıya ulaştırılması lazım. Kuyumculuk Yasası diyebileceğimiz böyle bir yasa ile sektörün uzun yıllar var olan sorunlarının giderilmesi, sistematize edilmesi ve önünün açılması mümkün olacak” dedi.
Sektörün yaklaşık 40 bin işletme ve 200 bin istihdam, iç ve dış piyasadaki hacmi ile ortalama 15 milyar dolarlık ekonomik büyüklüğe sahip olduğunu belirten Erhan Hoşhanlı, sorunlarını şu şekilde dile getirdi: “Şu anda kuyumculuk sektörünün en önemli sorunu; altın fiyatlarının borsaya, döviz fiyatları ve enflasyona bağlı olarak yükselmesi ile ortaya çıkan fiyatının ticari kazanmış gibi vergilendirilmesidir. İşletmelerin envanterindeki altın miktarı ticari kazanç olup olmadığına bakılmaksızın yılsonunda değerlemeye tabi tutularak vergilendiriliyor. Bu da sermayenin vergilendirilmesidir. Bu yüzden ellerinde altın sermayesi olan işletmeler haksız vergilendiriliyor ve bu durum da onların küçülmesine sebep oluyor.”

SERTİFİKALANDIRILMA YETERSİZ

Komite Başkan Yardımcısı Ercan Özboyacı ise mücevher taşlarının sertifikalandırılmasında yaşanan sorunları şöyle anlattı: “Gittikçe artan miktarda tercih edilen taşlı mücevherlerdeki taşların sertifikasını veren kuruluşların sayısını ve etkinliğini artırarak sektörün ticari potansiyelini geliştirmeliyiz. Bunun için de uluslararası akredite olmuş laboratuvarların açılması gerekiyor. Sanata ve eğitime dayalı sektörümüzün varlığını sürdürmesi ve uluslararası arenada avantajlarını koruması için mesleki standartlar en kısa zamanda tamamlanmalı. Bu konuda İTO’nun desteklediği mesleki yeterlilik çalışmaları bir yıldan beri yürütülüyor.”

ALTIN ESASLI MUHASEBE SİSTEMİ

İTO Meclis Üyesi Ahmet Mirat Kökler, sektörde yaşanan vergilendirme sorununu şöyle anlattı: “Sektörümüzün başlıca sorunlarından biri; fiktif (fiyat artışlarından çıkan kârlar) kârlardan dolayı çıkan fiyat farklarından vergilendirilmesidir. Komite olarak bu konuda bir çözüm önerdik. Altın esaslı muhasebe sistemine geçiş hakkında görüşlerimizi sunduk. İç piyasada, fiyat istikrarsızlığı ve seçim nedeniyle bekle-gör durumu hakim. Yurt dışı ihracat işlemlerimiz-de ise pırlantadaki ÖTV’nin kaldırılma-sıyla artış oldu. Yine de yeterli olmadığı düşüncesindeyim.El sanatı göz nuru el işçiliğimiz, bizim kültürümüze has. Bu el işçiliği örneklerimizi yeniden gündeme getirip, ustalarımızı ve işçilik örneklerimizi tanıtmalıyız.”

ÜRETİCİYE ÖNEM VERİLMELİ

Komite Üyesi Minas Arslan, Türkiye’de İstanbul için özellikle iki kuyumculuk fuarının fazla olduğunu söyledi. Arslan, üreticiyi öne çıkaran bir fuara ihtiyaç olduğunu vurgulayarak, “İç piyasanın nabzını tuttuğum için biliyorum. İki fuarın arka arkaya gelmesi bence fazla. Özellikle el emeği ve üreticilerin öne çıkarılması gerekir. Son zamanlarda fuarlarda toptancılar ön planda. Ayrıca AB ülkelerinde sektör fuarlarında o kadar satış öne çıkmıyor. Bizde ise daha çok satış ön planda” dedi.

İhracat noktasında ciddi düşüşler olduğuna değinen Arslan, yurt dışından müşteri portföyünün değiştiğine dikkat çekti. Arslan, şöyle konuştu: “Özellikle Avrupa ayağında ciddi düşüşler var. Şu anda üretim Arap ülkelerine doğru kayıyor. Tabii ki bu da üretim ve ayar konusunda bir değişiklik ortaya çıkarıyor. Aynı ürün ve modeli 14 ayar yaparken şimdi Arap ülkeleri vatandaşlarına dönük olarak 22 ayar yapmak durumundayız. Bu da imalatı zorluyor.”

26 Ekim 2015 Pazartesi

Etiketler : Sektörel