İlk kez 2022'de öğrenci kabulüne başlanan Sualtı Teknolojisi Programı'nda satıhtan (yüzeyden) ikmalli dalış sistemleri (dalış başlıkları), SCUBA (Su altında nefes almak için özel donanımların kullanıldığı dalış türü) dalış eğitimleri ile hiperbarik oksijen tedavi merkezi basınç odası operatörlüğü konularında eğitim veriliyor.
Bu yıl ilk kez öğrenci almaya başlayan Sualtı Kaynak Teknolojisi Programı'nda da sanayi dalgıçlığı, sualtı kaynak teknolojisi, sualtı malzeme bilgisi, SCUBA-1, elektrik bilgisi, gemicilik, sualtı fiziği, yüzme ve fiziki mukavemet dersleri anlatılıyor.
Öğrenciler, SCUBA, satıhtan ikmalli dalış ve sualtında kaynak derslerinin uygulamalı eğitimlerini, her iki programın başkanlığını yürüten öğretim görevlisi Ogün Gezen liderliğinde dünyanın en zorlu su yollarından biri olan Çanakkale Boğazı'nda sürdürüyor.
Dünyanın en zorlu, riskli ve ilginç mesleklerinden birine aday öğrenciler, 2 yıllık eğitimin ardından mezun olduktan sonra sektörde, sualtı inşaatları, denizaltı boru ve iletişim hatlarının döşenmesi, petrol ve gaz platformu inşası ve bakımı, sualtı kaynak ve kesimler, gemi altı sörveyi ve batık gemi kurtarmaya kadar pek çok görevi yerine getirmeyi hedefliyor.
Her iki programı da başarıyla tamamlayan öğrenciler, ilgili bakanlık ya da federasyon onaylı sertifikalara sahip oluyor.
ÇOMÜ Denizcilik Meslek Yüksekokulu Müdürü Dr. Öğretim Üyesi Halit Kuşku, AA muhabirine, özellikle son 10 yılda dünyada denizcilik sektörünün çok hızlı geliştiğini ve gelecek 30 yılda bu gelişimin daha da artacağını söyledi.
Türkiye'nin, konumu itibarıyla denizcilik sektöründe çok önemli ülkelerden biri haline geldiğini belirten Kuşku, "Özellikle gemicilik, yatçılık, sualtı teknolojileri ve diğer alanlarda ülkemiz hızla gelişiyor. Biz de Sualtı Teknolojileri ve Sualtı Kaynak Teknolojisi programlarını hayata geçirmeyi planladık." diye konuştu.
Kuşku, her iki programa 25'er öğrenci aldıklarını dile getirerek, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Özellikle Sualtı Kaynak Teknolojisi Programı'nda eğitim veren Türkiye'deki iki üniversiteden biriyiz. Şu an da en yüksek puanla biz alıyoruz. Ek kontenjanlarıyla doluluk yüzde 100'ün üzerine çıkmış durumda. Eğitim kalitemizde üst seviyeleri hedefledik ve öğrencilerimizi en iyi şekilde yetiştiriyoruz. Özellikle sualtı kaynağı, gemi, iskele, denizaltı, deniz üstü inşaatlarında yapılacak araştırma ve diğer bütün faaliyetlerde bu sektör çok göz önünde. Yüksek oranda da sektörel bazda bir talep var."
Öğrencileri bir dönem şirketlere de yönlendirerek istihdamlarını garanti altına aldıktan sonra mezun ettiklerini ifade eden Kuşku, "Altyapımız, ÇOMÜ ve sponsorlar tarafından şu anda en iyi şekilde dizayn edilmiş durumda ve bunu daha iyi bir yere getirmek için çalışıyoruz. Hedefimiz en iyi denizcilik okulu olmak." dedi.
Kuşku, eğitim sürecinde coğrafi şartları en iyi şekilde kullandıklarını dile getirerek, "Şu an içinde bulunduğumuz imkan, Türkiye'de birçok noktada yok. Biz bunları en iyi şekilde değerlendirip, öğrencilerimize en iyi şekilde eğitim veriyoruz. Öğrencilerimizin geleceğini en iyi şekilde hedefleyerek onlara iyi bir yön çiziyoruz." ifadesini kullandı.
Öğrencilerin riskli ve zorlu eğitimlerin ardından her iki programdan sadece diplomayla değil, bir sürü belge ve sertifikayla da mezun olduklarını sözlerine ekledi.
Sualtı Teknolojileri Programı öğrencisi Fırtınacan Öğüt de Marmaris 75. Yıl Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi Denizcilik Bölümünden mezun olduktan sonra 4 yıl dalış turizmi işi yaptığını, mesleğiyle alakalı olduğu için üniversitede bu bölümü tercih ettiğini söyledi.
Aldığı eğitimlerin kendi adına çok yararlı olduğunu ifade eden Öğüt, şöyle konuştu:
"Turizm sektöründen çok farklı bir bölüm. Eğitimler daha fazla şey kattı bana. Bu bölümü isteyerek okuyorum. Buraya gelmeden önce 3 yıldız dalgıçtım, uzmanlıklarım da vardı. Burada karışım gazı, nitroks gazını ve satıhtan ikmalli dalışları öğrendim. Marmaris'te çalıştığımdan daha fazla teorik bilgi edindim. Bu bilgilerin kendi iş kolumda bana daha fazla yararlı olacağını düşünüyorum."
Sualtı Kaynak Teknolojisi Programı'ndaki tek kadın öğrenci olan İclal Eryıldırım da denizi ve denizle alakalı teknik işleri çok sevdiğini, sektörde de bu mesleği yapan çok fazla kadın bulunmadığını dile getirdi.
Eryıldırım, program kapsamında verilen dersler sırasında yüzmeyi öğrendiğini belirterek, "Ben de gelecek yıl bu bölümden mezun olacak ilk kadın sualtı kaynakçısı olarak, Sualtı Kaynak Teknolojisi Programı'nı tanıtmak ve kadınların her alanda çalışabildiğini göstermek istiyorum. Zorlayıcı yanları elbette var ama zevkli olacağını da düşünüyorum. Çünkü ben mesleğimi seviyorum. Zorlasa da severek yaptığım için bir sorun olmuyor." ifadesini kullandı.
Yaklaşık 5 yıldır avukatlık yapan Sualtı Teknolojisi Programı 1. sınıf öğrencisi Ayşe Uzun Polat da asıl mesleğine katkı sağlaması amacıyla sualtında çalışanların iş sağlığı ve güvenliğiyle alakalı çalışma yürütmeye karar verdiğini anlatarak, bu çalışmadan da önce sanayi dalgıçlığını üniversitede eğitim alarak öğrenmek istediğini söyledi.
