Ödemiş’in tarihi Arasta Çarşısı’nda başlayan Gargı ailesinin hikâyesi, dördüncü kuşak temsilcisi Adnan Gargı ile dijital dönüşümle yeniden can buldu. 41 yaşındaki Gargı, dedesinden öğrendiği el emeği ayakkabıcılığı e-ticaretle birleştirerek hem geleneksel üretimi sürdürdü hem de markasını uluslararası pazara taşıdı.
DÖRT KUŞAKLIK AYAKKABICILIK GELENEĞİ
Nazif Gargı, 1900’lü yılların başında Ödemiş’te yemenicilik ve dericilikle tanınan bir usta olarak biliniyordu. Onun izinden giden oğlu İsmail Gargı yaklaşık 55 yıl boyunca Arasta Çarşısı’nda üretime devam etti. 1990’da işleri devralan Necip Gargı, yanına oğlu Adnan’ı alarak aile mesleğini üçüncü kuşak olarak sürdürdü.
E-TİCARETLE KURUMSALLAŞMA VE BÜYÜME
Son 10 yıldır işletmeyi yöneten Adnan Gargı, üretim anlayışını modern pazarlama yöntemleriyle birleştirerek kendi markasını kurdu. Kadın ve erkek bot, klasik ve spor ayakkabı üreten Gargı, e-ticaret platformları üzerinden Türkiye geneline satış yaparken Almanya ve Balkan ülkeleri başta olmak üzere 10 ülkeye ihracat gerçekleştiriyor.
“2000’li yılların başında hızlıca markalaşma yoluna gittik, 5 sene önce e-ticarete başladık ve bu sayede ayakta kalmayı başardık” diyen Gargı, şu anda 40 kişiye istihdam sağlıyor.
“DEDENİN MESLEĞİNİ YAŞATMAK BÜYÜK GURUR”
Aile mesleğini sürdürmenin kendisi için onur kaynağı olduğunu söyleyen Gargı, “Kadın ve erkeklere yönelik günlük ve bot ayakkabılar üretiyoruz. Kendi markamızla, kendi tarzımızla ilerlemeye çalıştık. Şartlara ayak uyduramayan birçok üretici kapandı ama biz yenilikle geleneği birleştirerek yolumuza devam ettik” dedi.
Yıllık yaklaşık 50 bin çift ayakkabı üreten firma, el işçiliği ve deri kalitesiyle Avrupa pazarında dikkat çekiyor. Adnan Gargı’nın oğlu da üretim sürecinde yer alarak beşinci kuşak olarak aile mirasını sürdürmeye hazırlanıyor.
“ÜRETİMİN SÜRMESİ EN BÜYÜK MUTLULUK”
72 yaşındaki Necip Gargı ise babasından devraldığı mesleği oğlunun ve torununun devam ettirmesinden duyduğu mutluluğu dile getirerek, “Aile olarak ayakkabıcılığı yaşatmak bizim için bir gurur meselesi. Bu meslek hem emeğimizi hem geçmişimizi temsil ediyor” dedi.
