AB sınırda karbon düzenlemesini yumuşatıyor: Türk ihracatçısına rekabet avantajı yolda

Avrupa Birliği'nin Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması'nda (CBAM) yapılan ve yılda 50 tonun altında ithalat yapan firmalara muafiyet getiren yasal düzenlemesinin, Türk ihracatçılarına rekabet avantajı sağlaması bekleniyor.

Giriş: 23.06.2025 - 12:04
Güncelleme: 23.06.2025 - 12:04
AB sınırda karbon düzenlemesini yumuşatıyor: Türk ihracatçısına rekabet avantajı yolda

Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması'ndaki esnemenin Türk ihracatçılara rekabet avantajı sağlaması bekleniyor


Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması'nın basitleştirilmesine yönelik yasal düzenleme konusunda anlaşma sağlandığını açıklamasının ardından gözler söz konusu kararın etkilerine çevrildi.


Avrupa Birliği (AB) Konseyi'nin üye ülke temsilcileri ile Avrupa Parlamentosu (AP) arasında müzakere edilen Sınırda Karbon Düzenleme Mekanizması'nın (CBAM) basitleştirilmesine yönelik yasal düzenleme konusunda anlaşma sağlandığını açıklamasının ardından gözler söz konusu kararın etkilerine çevrildi.


Yapılan açıklamada, kurallarda yapılacak değişiklikle sınırda karbon vergisi kapsamına giren ürünlerde yılda 50 tonun altında ithalat yapan firmaların CBAM şartlarından muaf tutulacağı duyurulmuştu.


Sektör tahminlerine göre, CBAM düzenlemelerinin esnetilmesiyle her yıl 50 tondan az düzenlenmiş ürün ithal eden firmaların karbon tarifelerinden muaf tutulmasının şirketler üzerindeki baskıyı azaltması bekleniyor.


"AVRUPA TARAFI BU DÜZENLEMEYİ KÜÇÜK İHRACATÇILARI EZMEDEN HAYATA GEÇİRME ÇABASINDA" 
Carbonaires Limited Yönetici Ortağı Rasih Öztürkmen, AA muhabirine, AB'nin CBAM düzenlemesinde yer alan bu adımın rahatlama gibi görülmekle beraber, uygulamada oldukça sınırlı bir etki alanına sahip olduğunu söyledi.


Özellikle Türkiye gibi AB ile yoğun ticaret yapan bir ülke açısından bakıldığında, bu sınırın çelik, alüminyum veya çimento gibi sektörlerde çok kolay aşılabildiğine işaret eden Öztürkmen, şunları kaydetti:


"Yani düzenli olarak ihracat yapan şirketler, birkaç sevkiyatla dahi bu sınırı geçebilir. Bu nedenle bu muafiyet daha çok tek seferlik veya çok küçük hacimli ihracatçılara yönelik. Yine de sembolik önemi büyük; Avrupa tarafı bu düzenlemeyi küçük ihracatçıları ezmeden hayata geçirme çabasında olduğunu göstermek istiyor.


Ancak asıl mesaj şu; CBAM kapsamına girmeyen şirketler bile orta vadede karbon raporlama, şeffaflık ve sürdürülebilir üretim gibi alanlarda hazırlık yapmak zorunda kalacak. Avrupa'da karbon ayak izi artık sadece bir regülasyon konusu değil, aynı zamanda ticaretin yeni kalite standardı haline geliyor. Türk ihracatçılar için bu süreç, bir maliyet kalemi değil, rekabet avantajı fırsatı olarak görülmeli. Bugünden başlayan firmalar sadece CBAM'a uyum sağlamakla kalmaz, aynı zamanda AB’deki büyük alıcılar nezdinde de tercih edilen tedarikçi olurlar."