Washington merkezli havacılık şirketi New Frontier Aerospace (NFA), Mjölnir adını verdiği sıvı doğal gazla çalışan roket motorunun ateşleme testlerini başarıyla tamamladı. NASA ve Savunma İnovasyon Birimi’nin teknik denetiminde gerçekleşen bu testler, Mjölnir’i türünün ilk karbon-negatif, pompa beslemeli ve tam akışlı aşamalı yanma çevrimli roket motoru olarak konumlandırıyor.
NFA CEO’su Bill Bruner, motorun kompakt yapısı, üstün verimliliği ve çevre dostu tasarımının hipersonik uçuş ve uzay görevlerinde yeni bir dönemin habercisi olduğunu vurguladı.
MJÖLNIR’İN TEKNİK ÜSTÜNLÜĞÜ
Mjölnir, RP-1 veya sıvı hidrojen yerine sıvı doğal gaz (LNG) yakıyor. Bu da hem daha temiz yanma sağlıyor hem de biyolojik atıklardan üretildiğinde karbon-negatif hale gelebiliyor. Motorun teknik temelini, SpaceX’in Raptor motoru gibi yalnızca birkaç motorda bulunan tam akışlı aşamalı yanma çevrimi oluşturuyor. Bu yapı, yakıt ve oksitleyicinin tamamen gazlaştırılarak yanma odasına iletilmesini sağlıyor ve daha uzun ömür, daha yüksek itme-ağırlık oranı gibi avantajlar sunuyor.
YENİ NESİL PLATFORMLARA GÜÇ VERECEK
NFA, Mjölnir’i iki amiral gemisi projesinde kullanmayı planlıyor. Bunlardan ilki, 2026’nın başlarında test edilmesi beklenen dikey kalkış ve iniş yeteneğine sahip hipersonik insansız hava sistemi Pathfinder. Bu sistem, dikey fırlatma ve kurtarma özellikleriyle askeri saldırı ve acil lojistik operasyonları hedefliyor.
İkinci platform ise 2027’de fırlatılması planlanan yörünge transfer aracı (OTV) Bifröst. Bifröst, alçak Dünya yörüngesindeki yükleri yeniden konumlandırmak üzere tasarlandı ve Mjölnir’in yakıt verimliliğinden tam kapasiteyle faydalanacak.
TEKRAR KULLANIM VE ÜRETİM VERİMLİLİĞİ
Motor, 3 boyutlu yazıcılarla üretilerek hem maliyeti hem de üretim süresini azaltıyor. Testlerde ise istikrarlı ateşleme, tutarlı termal performans ve yüksek yanıt hızı gösterdi. Bu sayede Mjölnir, yeniden kullanılabilir sistemlerde ve yüksek hızlı atmosferik görevlerde ana tahrik sistemi olarak konumlandırıldı.
STRATEJİK ÖNEM VE TİCARİ HAZIRLIK
Mjölnir, artık bağımsız bir ticari ürün olarak piyasaya sunulacak ve hipersonik ya da uzay tabanlı yüksek hızlı platformlar geliştiren firmalara doğrudan güç sağlayacak. NASA, ABD Savunma İnovasyon Birimi ve diğer kamu kuruluşlarının gösterdiği ilgi, motorun ulusal güvenlik projelerinde de değerlendirileceğini ortaya koyuyor.
YÜKSEK HIZ, DÜŞÜK EMİSYON
Küresel havacılık sektörü daha temiz, modüler ve yeniden kullanılabilir çözümlere yönelirken, Mjölnir sürdürülebilirliği yüksek performansla buluşturarak NFA’yı bu dönüşümün öncülerinden biri haline getiriyor.