Antalya’da düzenlenen ve 27 ülkeden uzmanların katıldığı “Uluslararası 20. Adli Tıp Günleri” programında konuşan Koçak, teknolojinin adli tıp alanındaki etkilerini değerlendirdi.
“YAPAY ZEKA HIZLI AMA HUKUKİ SORULAR VAR”
Koçak, yapay zekanın adli bilimlere önemli katkılar sunduğunu belirterek şunları söyledi:
“Adli bilimler de gelişen teknolojiyi takip etmek zorunda. Şimdi tartışılan soru şu: ‘Yapay zeka mahkemelerde bir bilirkişinin yerini alabilir mi, alamaz mı?’ Değişik fikirler var. Çünkü sonuçta yapay zeka bir makinenin oluşturduğu bir veri. Tanığın sorgulanması gibi konular hâlâ netleşmiş değil.”
Yapay zekanın büyük veri setlerini insanlarca haftalar sürecek sürede değil, saniyeler içinde analiz edebildiğini vurgulayan Koçak, suç delillerinin çözümünde büyük kolaylık sağladığını ifade etti.
CİNAYETLERİN AYDINLATILMASINDA ETKİLİ
Prof. Koçak, yapay zekanın özellikle karmaşık cinayet vakalarında kritik rol oynayabildiğini söyledi:
“Telefondan bilgisayarlara kadar çok fazla veri var. Bunları insanın normal şartlarda çözmesi haftalarca sürebilirken yapay zeka dakikalar içinde yapabiliyor. Bu, suç delillerinin aydınlatılmasında büyük avantaj.”
SUÇ İŞLEME RİSKİNE DİKKAT
Yapay zekanın suç çözmede sağladığı avantajlara rağmen kötü amaçlarla da kullanılabileceğini belirten Koçak, teknolojinin hem fırsatlar hem de riskler barındırdığını hatırlattı.
TÜRKİYE VE ABD’DE ADLİ BİLİMLERİN DURUMU
Koçak, bazı konularda Türkiye’nin, bazı alanlarda ise ABD’nin adli tıpta daha ileri olduğunu belirterek uluslararası bilgi paylaşımının önemine dikkat çekti.
Bu tartışmalar, yapay zekanın adli süreçlerde bilirkişi statüsü kazanıp kazanamayacağı sorusunun hem hukuki hem de etik açıdan önümüzdeki yıllarda gündemi meşgul etmeye devam edeceğini gösteriyor.
