Uluslararası bir gökbilimciler ekibi, evrenin derinliklerinde, şekliyle bir baykuşun yüzünü andıran ilginç bir galaksi birleşmesini keşfetti. “Kozmik Baykuş” adı verilen bu yapı, iki çarpışmalı halka galaksinin etkileşimi sonucu ortaya çıktı. Keşif, James Webb Uzay Teleskobu (JWST), ALMA ve VLA gibi ileri düzey gözlem araçlarının sağladığı verilerle mümkün oldu.
HALKA GALAKSİLERİN NADİR BULUŞMASI
Çarpışmalı halka galaksiler (CRG), galaksi evriminde nadir görülen oluşumlardır. Bunlar genellikle bir galaksinin diğerinin diskinden neredeyse doğrudan geçmesiyle meydana gelir ve bu çarpışmalar, yıldız ve gazların dışa doğru dairesel desenlerde yayılmasına yol açar. Bugüne dek yerel evrende yalnızca birkaç yüz çarpışmalı halka galaksi kaydedildi.
İKİZ HALKA SİMETRİSİ
Kozmik Baykuş olarak adlandırılan sistem, 1.14 kırmızıya kayma değerinde tespit edildi. Her biri yaklaşık 26.000 ışık yılı çapında iki halka yapısından oluşan bu galaksiler, morfolojik olarak neredeyse aynı görünüm sergiliyor. Araştırmacılar, bu simetrinin benzer kütle ve yapıdaki iki galaksinin doğrudan çarpışmasıyla oluştuğunu değerlendiriyor.
GÖZLERİ VE GAGASI
Toplanan görüntüler, her galaksinin kompakt çekirdek yapısının "gözleri" oluşturduğunu, genç yıldızların ve bulutsu emisyonların yoğunlaştığı mavi renkli merkez bölgenin ise baykuş gagasına benzediğini ortaya koydu. Her iki galaksi de aktif galaktik çekirdek (AGN) barındırıyor. Özellikle kuzeybatıdaki galaksinin, çift kutuplu bir radyo jeti taşıdığı ve bu jetin çarpışma cephesine kadar ulaştığı gözlemlendi.
KOZMİK BİR ANLIK GÖRÜNTÜ
Sistemin toplam yıldız kütlesi yaklaşık 320 milyar Güneş kütlesi olarak tahmin edilirken, galaksilerdeki kara delikler sırasıyla 67 ve 26 milyon Güneş kütlesine sahip. Bilim insanları, eş zamanlı gerçekleşen birleşme, ikili AGN etkinliği, halka oluşumu ve jet tetiklemeli yıldız patlamasının, erken evrenin galaksi büyüme süreçlerine dair eşsiz bir kesit sunduğunu belirtiyor.
Bu tür galaksi birleşmeleri, evrenin ilk dönemlerindeki yıldız oluşumu ve süper kütleli kara deliklerin evrimi hakkında daha derin bir anlayışa katkı sağlıyor.
