Dr. İlhami FINDIKÇI

Dr. İlhami FINDIKÇI

Diğer Yazıları



ifindikci@degerdanismanlik.com.tr

 

Doğru yerlerde kullanılmayan kavramlar, anlamlarını yitirir. Çok iddialı olan bu üç kavramı doğru yerlerde kullanmalıyız. Kişisel gelişim, temel kişilik özelliklerinden hareketle bilgi ve beceri kaynaklarının geliştirilmesini içerir. Oysa kişilik yapısı ile doğrudan ilişkili olan başarı güdüsü ve hırs, kişisel gelişim ve dolayısıyla insani derinlik düzeyinde belirleyici olabilir.

 

ARKA CEPÇİLER

 

Kot pantolon üretiminde çalışanlara yönelik ilginç bir gözlemimiz olmuştu. 1990’lı yıllardı. Dikimde çalışan ustaların en arananları arka cepleri dikenlerdi. Bu, pantolonun en zor dikişiydi. Hata kabul etmiyordu. Arka cepçiler daha fazla ücret alıyor, farklılıklarını davranışlarına yansıtıyor, molalarda bile ayrı bir grup halinde oturuyorlardı.

 

Sonra gün geldi, teknoloji gelişti. Arka cebi diken makina çıktı. Büyük firmalar bu makinaları aldı.

 

Bizim arka cepçi 10 arkadaş üç gruba bölündü. Dördü isyan etti adeta. Yeni makinalar geldiği günden itibaren hep söylendiler. 

 

Şikâyet ettiler. Bu makinaların gelmemesi için işçi temsilcilerini, sendikayı harekete geçirdiler. Yüksek bir hırsla karşı koydular. 

 

Müdürleri ve şefleri ile durmadan tartıştılar. Diğer işçileri kışkırttılar. Sonra işyerinden ayrıldılar. Daha küçük bir fason atölyesinde arka cep ustalıklarını bir süre daha sürdürmeye çalıştılar.

 

Kalanların beşi kaderlerine razı oldu. Daha düşük ücret alarak ortalama bir makinacı oldular.

 

Kalan biri ne mi yaptı? Bakın bu usta farklı biriydi. Daha yeni makinalar gelmeden merak salmıştı onlara. Makinalar gelince de ilk önce o kullanmayı öğrendi. İlkokul mezunuydu. Ama ileri teknoloji ürünü makinanın tüm ayrıntılarını öğrendi. Teknik ayrıntılar için akşam geç saatlere kadar kaldı işyerinde. İşyeri de makinayı getiren firma da onun bu isteğini değerlendirdi. Kısa süreli bir teknik eğitim aldı. Sonunda bu yeni makinalardan sorumlu şef oldu.

 

HIRSIN DOZU

 

Aslında hikâye ortada. Kişisel gelişim dalgası bazen zamansız yakalar. Bu dalgaya kapılıp kendinizi bir yerden bir yere getirmek mümkün. Oturup eleştirmek ya da bulunduğunuz noktadan geriye gitmek de mümkün. Tercih elinizde.

 

Bu tercihte iki temel unsur rol oynuyor: Başarı güdüsü ve hırs.

 

Başarı güdüsü, kişisel başarıda çok önemli rol oynar. Her bireyde farklı düzeylerde yer alır. Bireyin bir işi yapma isteği, asılma gücü, başarıyı arzulama düzeyi olarak bilinir. Basketbol oynayan çocuklar gibi. Bir kısmı başarısız denemeden sonra vazgeçiyor. Bir kısmı başarıncaya kadar sürdürüyor çalışmayı.

 

Bu konudaki çalışmaları ile tanınan David C. McClelland, başarı güdüsünün hem bireyden bireye hem de toplumdan topluma farklılık gösterdiğini ortaya koyuyor. Hırs ise en yalın söylemle bireyin, bir işteki aşırı ısrarı olarak değerlendirilebilir. Başarı güdüsü genelde başarılı olmaya, başarı isteğine ve bu amaçla ileriye gitmeye odaklanır. Hırs, başarı ile ilgili olsun ya da olmasın bir işin olması yönündeki aşırı ısrarı içerir. Arzu edilen yöndeki ısrarın keskinliği, hırsın dozunu yükseltir.

 

Başarı güdüsünün yüksek olmasının genellikle bir zararı olmaz. Tersine kişiyi başarıya götürür. Hâlbuki belirli düzeyin üzerindeki hırsın zararları olduğu açıktır. Esasen başarı için belirli düzeyde hırs gereklidir. Ancak fazlası kişiyi körü körüne bir mücadeleye sevk eder. Gereksiz çabaya neden olur. 

04 Aralık 2023 Pazartesi