tatil-sepeti
Prof. Dr.  Kerem ALKİN

Prof. Dr. Kerem ALKİN

Diğer Yazıları


keremalkin@superonline.com

 

2022, dünya ekonomisi açısından ‘yatırımlar’ boyutunda iyi bir yıl olarak geçmedi. Birleşmiş Milletler (BM) Ticaret ve Kalkınma Konferansı (UNCTAD) sekretaryasının kamuoyu ile paylaştığı son ‘küresel yatırım eğilimi izleme raporu’ 2023 için de ‘yatırımlar’ boyutunda beklentinin güçlü olmadığına işaret ediyor. Malum, ülkeler açısından yatırımlar ikiye ayrılır; birincisi doğrudan yatırımlar. 

 

Sabit sermaye yatırımları olarak da adlandırılır. Ülke ekonomisine yeni bir tesis, yeni bir fabrika, yeni bir okul, yeni bir havalimanı, yeni bir otoyol kazandırmak adına ülkenin milli servetini, tüm fiziki unsurlarını artırmaya yönelik yatırımlardır. Söz konusu yatırımlar ‘sıfırdan arsa, arazi üzerine yatırım’ olarak da adlandırılır. Eğer, söz konusu yatırım zaten var olan şirkete, firmaya, fabrikaya, tesise ortak olmak veya tümüyle satın almak şeklinde ise buna ‘birleşme veya satın alma’ amaçlı yatırım diyoruz.

 

DOĞRUDAN YATIRIMLAR 

 

2022, zaten küresel virüs salgınının sebep olduğu belirsizlikler ve zorluklar ortada iken, üstüne gelen Rusya-Ukrayna savaşı şoku ile iki ‘siyah kuğu’nun küresel enerji ve gıda arz krizine bağlı olarak, küresel enflasyonun sıçramasına sebep olan negatif etkisi ve merkez bankalarının da küresel enflasyon etkisini kırmak adına politika faizini yükseltmeleri ile hayli meşakkatli bir yıl olarak geride kaldı. Tablonun bütünü küresel yatırım iştahı açısından belirsizliğin yoğunlaştığı, yatırım yapma maliyetinin katlandığı bir yıl olması itibariyle 2022’de yatırımların gerilemesinin gerekçelerini yeterince izah ediyor. Buna uluslararası finans sisteminde artan bir şekilde, küresel borç sarmalına karşı duyulan endişenin katlanmasını da ekleyin. Dünya genelinde 2022’de ‘sınır ötesi’ birleşme ve satın almaların yüzde 6, ABD bazlı olarak yüzde 50 gerilemesi şaşırtıcı olmamalı. Türkiye gibi önde gelen birkaç G20 ülkesinin sürdürmekte oldukları doğrudan mega proje yatırımları olmasa, doğrudan yatırımlar tablosu da parlak değil.

 

Nitekim, Avrupa’da 2022 boyunca doğrudan sabit sermaye yatırımlarının yüzde 15 gerilemesi şaşırtıcı olmamalı. Buna karşılık, İtalya’nın yüzde 11 artışla tüm Avrupa’dan ayrışmış olması da not alınmalı. Çin ise ülke içerisinde 2022 başında duyurulmuş olan doğrudan yatırımlarda yüzde 31 iptal yaşasa da sınır ötesi olarak yürüttüğü projelerin finansmanını 2022’de de yüzde 11 artırmayı bildi. Hindistan, 2022’yi ülke içerisinde ikiye katladığı yeni doğrudan yatırım duyurusunun yanı sıra sınır ötesi yürüttüğü projelere olan finansman desteğini de yüzde 34 artırarak tamamladı. ASEAN ülkeleri grubu ise 2022’de kendi ekonomilerine yönelik yurt dışından gelen yeni şirket birleşme ve satın almalarında yüzde 74 daralma yaşasalar da ülke içerisinde yeni doğrudan yatırım hamlesini yüzde 21 artırdılar. Brezilya da 2022’de, önceki döneme göre, ülke içerisinde doğrudan yatırım hamlesini üçte bir artırmış olsa da sınır ötesi yürüttüğü projelere finansmanını yüzde 17 daraltmak durumunda kaldı.

 

BÜYÜMEDE LOKOMOTİF ÜLKELER

 

Ülkelerin büyük bir kısmında, doğrudan yatırım hamlelerini ağırlıklı olarak, küresel iklim değişikliğine bağlı olarak, yenilenebilir enerji yatırımları hamleleri oluşturuyor. Bununla birlikte, Rusya-Ukrayna savaşının artan bir tempoda artırdığı ekonomik belirsizlik ve önde gelen merkez bankalarının halen faiz artırma eğilimi içerisinde olmaları, 2023 yılı küresel büyümesinin 2022’den daha düşük olacağını gösteriyor. Her ne kadar, IMF 2023 küresel büyüme tahminini yüzde 2.7’den yüzde 2.9’a yukarı yönde revize etse de bu oran 2022 için tahmin edilen yüzde 3.4 büyüme oranının gerisinde. Buna, doğrudan yatırımlarda gerilemenin ve yavaşlamanın devam edeceğini kattığımızda, 2023’te dünya ekonomisinin ‘tüketim’ ile büyüyeceği; küresel pandemi nedeniyle ertelenmiş bilhassa lüks mal ve hizmet tüketim harcamaları ile büyümeyi sürdüreceği anlaşılıyor. Ancak, gayrimenkul yatırımları açısından o ölçüde kolay bir yıl olmayacak. IMF, son raporunda, küresel enflasyon riskine bu yıl da dikkat edilmesinin önemli olduğunu hatırlatıyor. 

 

Gözler, Çin, Hindistan, Türkiye, Endonezya gibi G20’nin ‘büyüme lokomotifi’ ülkelerinde olacak.

06 Şubat 2023 Pazartesi