FATİH OKTAY

Bu ayın ortasında Çin ekonomisinin ikinci çeyrek ve ilk yarıyıl verileri açıklandı; geçtiğimiz günlerde de IMF, Dünya Ekonomisi Görünüm raporu yayınladı. İkisi de çok olumlu gelişmelere işaret etmiyor.

Çin Ulusal İstatistik Bürosu verilerine göre, ülke ekonomisi bu yılın ikinci çeyreğinde, ilk çeyreğe göre yüzde 2.6 küçüldü. Yıllık büyüme hesaplaması açısından daha önemli olan geçen yılın aynı dönemiyle karşılaştırıldığında ise durum daha az kötüydü; geçen yılın ikinci çeyreğine göre büyüme yüzde 0.4 oldu. Bu yılın ilk yarısı ile geçen yılın ilk yarısı karşılaştırıldığında da, daha güçlü ilk çeyrek verileri nedeniyle büyüme yüzde 2.5 oldu. Bu rakam fena görünmeyebilir ama gerek geçmiş büyüme oranları, gerekse ülke yönetiminin koyduğu ‘yüzde 5.5 dolayında’ büyüme hedefi ile karşılaştırıldığında olumsuz bir durumu gösteriyor. Bu yalnız Çin açısından değil, dünya ekonomisi açısından da olumsuz bir durum; çünkü son yıllarda dünya ekonomisinin büyümesinin yüzde 30 dolayında bir bölümü Çin ekonomisinin büyümesini yansıtıyor. Eskiden daha çok ABD ekonomisi için geçerli olan durum, Çin ekonomisi için de geçerli artık: Çin ekonomisi hapşırdı mı, dünya ekonomisi hasta oluyor.

SIFIR COVİD POLİTİKASI

Çin ekonomisinin tökezlemesi, ağırlıklı olarak daha önce ele aldığımız sıfır Covid politikası çerçevesindeki kapanmalardan kaynaklanıyor. Bu kapanmalar, pandeminin başlarında, 2020 başlarında olduğu gibi bir yandan talebi, özellikle de hizmet sektörü ürünlerine talebi düşürürken, bir yandan da üretimi, dolayısıyla arzı olumsuz etkiliyor. Bu, dünya ekonomisine de hem talep hem arz kanalından yansıyor: Bir yandan Çin’in diğer ülke ürünlerine talebi olumsuz etkileniyor, bir yandan da diğer ekonomilerin Çin’den sağladıkları üretim girdileri ve tüketim mallarının sağlanmasında aksamalar olabiliyor.

IMF, normal olarak yılda iki kez mart ve ekim aylarında Dünya Ekonomisi Görünüm raporu yayınlıyor. Geçtiğimiz günlerde, olağanüstü gelişmeler nedeniyle bir de ara rapor yayınladı. Ara raporda, mart raporundaki dünya ve ülke ekonomileri için verilen ekonomik büyüme tahminleri aşağı çekildi. Raporda büyüme tahminleri farklı senaryolar için veriliyor. Ana senaryoda dünya ekonomisi için 2022 büyümesi yüzde 0.4 aşağı çekilerek yüzde 3.2; ABD ekonomisininki yüzde 1.4 aşağı çekilerek yüzde 2.3; Çin ekonomisininki yüzde 1.1 aşağı çekilerek yüzde 3.3 olarak öngörülüyor. Görünümün olumsuzlaşması, pandemi nedeniyle zaten zayıflamış dünya ekonomisinin, yükselen enflasyon karşısında sıkılaşan para politikaları, Ukrayna savaşı ve Çin ekonomisindeki yavaşlamanın etkileriyle açıklanıyor. Raporda, bu etkenlerde olumsuz gelişmeler olma olasılığının düşük olmadığı, böyle bir olumsuz senaryoda dünya ekonomisinin büyümesinin yüzde 2 düzeyine düşebileceği belirtiliyor.

YÜZDE 5.5 BÜYÜME HEDEFİ

Dünya ekonomisinin bu durumunda Çin ekonomisi özel önem kazanıyor. Bu açıdan aylık veriler daha fazla umut veriyor.

Gerek arz gerekse talep tarafı verileri, nisan ayında çok olumsuzken, mayıs ayında toparlanmanın başlayıp haziran ayında hızlandığını gösteriyor. Ancak 2020’de olduğu gibi arz tarafı hızlı toparlarken talep tarafı geriden geliyor. Mayıs başında ülke yönetiminin açıkladığı ‘33 önlem’ paketi, gerek arz gerekse talep tarafındaki darboğazları rahatlatarak toparlanmayı hızlandırmayı hedefliyor. Ancak ülke yönetiminin ekonomiyi ne kadar hızlandırmak isteyeceği konusunda belirsizlik var.

İlk yarıyıl verileri ışığında Çin ekonomisinin ülke yönetiminin koyduğu ‘yüzde 5.5 dolayında’ büyüme hedefinin tutturulması çok zor görünüyor; bu, ekonominin ikinci yarıda, önceki yılın ikinci yarısına göre yüzde 7’nin üzerinde büyümesini gerektiriyor. Bu, Çin için olanaksız değil, ülke yönetimi bu konuda ısrarcı olursa, biraz da veri masajlaması ile bu mümkün olabilir. Ancak bu, ülke şirketleri ve yerel yönetimlerinin borç sorununu daha da ağır hale getirmek yanında, tüm dünya parasal sıkılaşmaya giderken Çin’in gevşemesine bağlı sermaye akışı sorunlarına yol açabilir. Ülke yönetiminin, koyduğu hedeflerin tutmasına alışmış da olsa, bu hedefi yumuşatma, dolayısıyla da dünya ekonomisinin büyümesine katkıyı belli bir düzeyde tutma olasılığı yüksek görünüyor.

29 Temmuz 2022 Cuma