Prof. Dr. Nurullah GÜR

Prof. Dr. Nurullah GÜR

Diğer Yazıları

Doç. Dr. Nurullah Gür

Biden’ın başkanlık yarışında ipi göğüslemesi ve koronavirüse karşı oldukça etkili olduğu tespit edilen aşının bulunduğuna dair gelen haberler küresel piyasalarda coşkuyla karşılandı. Bu iki önemli gelişmenin kısa ve orta vadeli olası etkilerini ele almaya çalışalım. Biden ile birlikte ABD’nin uluslararası kurallara dayalı küresel düzene yeniden yanaşacağı düşünülüyor. Trump döneminde AB ile bozulan ilişkilerin düzeleceği ve Çin’e karşı gösterilen sert tutumun yumuşatılacağı konuşuluyor.

Ayrıca, ABD’nin koronavirüse karşı hem kamu sağlığı hem de ekonomi cephelerinde vereceği mücadelenin güçlendirileceğine yönelik bir beklenti var. ABD’nin maliye politikalarını daha fazla kullanma ihtimali de belirginleşti. Tesadüf müdür bilinmez ama Biden’ın galibiyet haberinin gelmesinden kısa bir süre sonra Amerikan ve Alman araştırma ekiplerinin ortak geliştirdiği aşının artık hazır olduğuna dair açıklama yapıldı.

Belirsizliklerin azalması ve likiditenin bollaşması ihtimali, kısa vadede küresel piyasalarda yatırımcıların yelkenlerini şişiren bir rüzgar etkisi yaratabilir. Uzun süredir uluslararası sermaye girişinin yolunu gözleyen Türkiye gibi gelişmekte olan piyasalar da bu gelişmelerden faydalanır. Asıl soru, bu olumlu ve coşkulu havanın ne kadar sürebileceği ile ilgili.

ABD’NİN YAPISAL SORUNLARI

ABD’nin çok fazla yapısal sorunu var. Bu sorunların tamamı Trump’tan önce de vardı. Trump gitti diye de yok olmayacak. Siyasi kutuplaşmanın her geçen gün arttığı ABD’de siyaset mekanizmasının bu sorunlara ne kadar cevap üretebileceği büyük bir muamma. Avrupa’da da siyasi atmosfer son 4-5 yılda çok değişti. Biden geldikten sonra ABD ile Avrupa arasında gelişen transatlantik ilişkilerin bir anda eskiye dönmesini beklemek çok gerçekçi değil. Çin’e karşı tutumun da aşırı biçimde gevşetilmesi çok zor.

Küresel ekonomideki ağırlığını korumak için ABD’nin Çin’i yavaşlatmaya ihtiyacı var. ABD, Çin’e karşı korumacı bir tutum takınmaya devam edecektir. Biden, sadece uygulanacak yöntemi değiştirebilir. Seçim kampanyası boyunca Biden da en az Trump kadar yerli üretime vurgu yaptı. Küresel ticaret kurallarının gözden geçirilerek daha adil, şeffaf ve uygulanabilir hale getirilmesi için biraz daha zamana ihtiyaç var. O ana kadar büyük ülkeler, pazarlık masasında daha fazla koz elde edebilmek amacıyla birbirlerini zorlamaya ve sıkıştırmaya devam edeceklerdir. Uzun vadede Biden’ın nasıl bir ekonomik miras bırakacağı, Amerikan ekonomisinin ve küresel ekonominin yapısal problem-lerini gerçek anlamda çözmeye yönelik olarak ne kadar samimi ve cesur adımlar atabileceğine bağlı olacak.

REEL SEKTÖRÜ RAHATLATMALI

Gelelim aşı meselesine. Haber tabii ki sevindirici. Ama yine de ihtiyatlı davranmakta fayda var. Aşının üretimi, dağıtımı ve muhafaza edilmesi gibi meseleleri hafife almayalım. Tabii bir de olası yan etkilerin daha yakından takip edilmesi gerekecek. Aşı, ilk etapta çok kısıtlı bir kitleye uygulanabilir. Aşının dünya genelinde geniş kitlelere ulaşması aylar, hatta yıllar alacaktır. Aşının etkili ve geniş biçimde insanoğlunun faydasına sunularak salgının hızının makul seviyelere düşürülmesi, yine bahar ve yaz aylarını bulabilir. Dolayısıyla, bizlerin kamu sağlığını korumak için bir süre daha tedbirlere dikkatlice uymamız gerekecek. Finans piyasalarının aşı haberini önden satın alıp bunu fiyatlaması normal. Ancak aşının sosyal izolasyon önlemlerine ihtiyacı büyük oranda azaltarak reel sektörü rahatlatması zaman alacak.

13 Kasım 2020 Cuma