Dünya mimarlık literatüründe Türklere özgü bir mimari yapı olarak kabul gören ahşap camiler, uluslararası alanda tescillendi.


UNESCO, Türkiye sınırları içindeki beş ahşap camiyi Dünya Miras Listesi’ne aldı. Orta Asya’dan başlayıp Anadolu’ya gelen ahşap cami mimarisi, Türkiye’deki eserlerle dünya gündeminde olacak. 

 

HABER: SÜMEYRA YARIŞ TOPAL

 

Dünya mimarlık literatüründe ve sanat tarihinde Türklere özgü bir mimari yapı olarak yer alan ahşap camiler, adını uluslararası arenada yeniden duyurdu. Dünya kültür tarihinde önemli bir yeri bulunan Türk ahşap camilerinden beşi, UNESCO Dünya Miras Listesi’ne dahil edildi. Beyşehir Eşrefoğlu Camii (Konya), Sivrihisar Ulu Camii (Eskişehir), Afyonkarahisar Ulu Camii, Kasabaköy Mahmut Bey Camii (Kastamonu) ve Ahi Şerefeddin (Arslanhane) Camii (Ankara), toplu olarak listeye girdi. Beş eserin aynı anda dahil olması Türkiye’nin dünya miras listesine ilk seri adaylığı olarak da kayıtlara geçti. Orta Asya’da başlayıp Anadolu coğrafyasına uzanan ahşap cami kültürü, bugün Anadolu’da bulunan yüzlerce ahşap camiyle devam ediyor. 

 

SELÇUKLULAR ZAMANINDA  

 

Ahşap cami mimarisi, Türkler tarafından sanat tarihine armağan edilmiş bir yapı kültürü olarak dikkat çekiyor. Ahşap camilerin ilk örnekleri Orta Asya’da görüldü ve Selçuklular zamanında Anadolu’da da yapımına başlandı. Bu camiler ya tamamen ahşaptan inşa edilmiş olmaları ya direklerinin ya da taşıyıcı aksamının bir kısmının ahşaptan imal edilmiş olması nedeniyle ahşap olarak nitelendiriliyor. 

 

EN ESKİSİ 8 ASIRLIK

 

Ahşap camiler, geçtiğimiz yıllarda araştırmacı Hüseyin Tunçay tarafından incelenmiş ve kayıt altına alınmıştı. Tunçay’ın yaptığı araştırmaya göre, Türkiye’de 240 ahşap cami kayıt edilmişti. Türkiye’nin 31 ilinde bulunan bu ahşap camilerin en eskisi, sekiz asrı aşkın ömüre sahip. Samsun’da yer alan Göğceli Cami, 1206 yılında inşa edilmiş ve Kurtboğazı tekniği kullanılarak yapılmış. Cami, yapılış tarzıyla 8 asrı aşan bir süre boyunca yapısal hasarlardan korunabilmiş durumda. 

 

DÜNYADA ÖRNEĞİ YOK

 

UNESCO tarafından listeye alınan camilerin başında gelen Eşrefoğlu Camii de yapım teknikleriyle dünyada eşi olmayan bir cami olarak biliniyor. Osmanlı Devleti’nin kuruluşunun ilk dönemlerine rastlayan tarihiyle dikkat çeken cami; taş, tuğla, çini, alçı ve ahşabın bir arada kullanılmasıyla benzersiz olarak kabul ediliyor. Önceki yıllarda geçici listeye eklenen ve geçtiğimiz günlerde kalıcı listeye dahil edilen Eşrefoğlu Camii, kapısındaki kündekari tekniği ile de Türkiye’deki en büyük ahşap kapı olarak kayıtlarda yer alıyor.

 

EN ÇOK KARADENİZ’DE 

 

Ahşap camilerin bilinen ve kalanları, Türkiye’nin 31 ilinde yer alıyor. İstanbul da ahşap cami barındıran kentler arasında. Malzemeye erişim kolaylığı nedeniyle önceden çok sık inşa edilen ahşap camilerin büyük çoğunluğu doğal afetler ya da doğa şartları gereği ortadan kaybolmuş. Ahşap camilerin çoğu Karadeniz bölgesinde yer alırken, Samsun en çok ahşap camiyi barındıran kent olarak biliniyor. 

 

ÖZBEKİSTAN’DAKİ İZ

 

Türklerin Orta Asya’daki ahşap camilerinin izini Özbekistan’da sürmek mümkün. Özbekistan’da yer alan ve Orta Asya’da Türk ahşap cami mimarisinin en önemli kanıtı olan Hive Cuma Camii de 1990 yılında UNESCO Dünya Mirası Listesi’ne dahil edilmişti. Özbekistan sınırlarındaki cami, surlarla çevrili İçan Kale’nin merkezinde yer alıyor. Ahşap direkli camilerin ortak bir özelliği olarak hipostil plan tipine sahip caminin ana ibadet mekânı, 212 farklı karaağaç sütunuyla 10. yüzyılda inşa edilmişti.

 

BİLİNÇLİ OLARAK TERCİH EDİLMİŞ BİR MİMARİ 

 

İzmir Kâtip Çelebi Üniversitesi-Dr. Belkıs Doğan: Anadolu Selçuklu ve Beylikler devrine tarihlenen bu camilerin en önemli özelliği, ahşap destekli ve kirişli olmalarının yanı sıra günümüze değin özgün yapılarını muhafaza etmeleri. Ahşap malzeme, diğer dinlerin ibadethanelerinde de kullanılmış. Orta Çağ’da bilhassa kuzey Avrupa kilise mimarisinde ahşabın yaygın kullanımı olduğu söylenebilir. Norveç, bu anlamda öne çıkan ülkeler arasında ve 30’a yakın ahşap ibadethaneye sahip. Öte yandan, günümüz Polonya, Ukrayna, Litvanya ve Beyaz Rusya topraklarında 16. yüzyılın başından itibaren çok sayıda ahşap sinagog inşa edildiği biliniyor, 21. yüzyılda neredeyse hiçbirinin kalıntılarına ulaşılamıyor. Anadolu’daki ahşap direkli camilerle mukayese edildiğinde, diğer dinlere ait yapıların daha ziyade bölgesel iklim özellikleri nedeniyle ahşap malzemeden inşa edildikleri anlaşılıyor. Kastamonu Kasaba Köy Mahmud Bey Camii’ni dışarıda tutarsak, Orta Çağ Türk-İslam mimarisinde ahşap direkli camilerin bölgesel iklim özelliğinden ziyade dış cephede düzgün kesme taş ve tuğlanın tercih edildiği, iç mimaride ise kalem işiyle bezeli ahşap sütun ve kirişlerin kullanıldığı, bilinçli olarak geliştirilen özgün bir yapı olduğu söylenebilir. 

02 Ekim 2023 Pazartesi

2025 yılında üniversitelere ayrılan 487 milyar liralık bütçede en yüksek payı 14,6 milyar lira ile Ankara Üniversitesi alırken, İstanbul Üniversitesi ve Hacettepe Üniversitesi de öne çıkanlar arasında yer aldı.



 

 

 2025-2027 yıllarını kapsayan Orta Vadeli Program'dan (OVP) derlediği verilere göre, ülkedeki üniversiteler için 487 milyar 298 milyon lira ödenek ayrılması öngörüldü.

 

Ankara Üniversitesi, 2025 yılı için öngörülen 14 milyar 680 milyon 940 bin liralık bütçe ödeneğiyle, Avrupa Birliği Başkanlığı (6 milyar 797 milyon lira), İletişim Başkanlığı (6 milyar 155 milyon lira), Yargıtay (4 milyar 10 milyon lira), Sayıştay (3 milyar 259 milyon lira), Milli Saraylar İdaresi Başkanlığı (3 milyar 113 milyon lira) ve Danıştay (2 milyar 389 milyon lira) gibi kurumları geride bıraktı.

 

İKİNCİ SIRADA İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ VAR

 

İstanbul Üniversitesi, 14 milyar 149 milyon 774 bin liralık bütçe ödeneğiyle Ankara Üniversitesinin ardından ikinci sırada yer aldı. Bu kurumu 13 milyar 938 milyon 766 bin lirayla Hacettepe Üniversitesi, 12 milyar 586 milyon 655 bin lirayla Ege Üniversitesi ve 12 milyar 314 milyon 502 bin lirayla Gazi Üniversitesi izledi.

 

Ödenek teklif tavanı en düşük üniversite ise 543 milyon 991 bin lirayla Sivas Bilim ve Teknoloji Üniversitesi oldu. Ödenek teklif tavanı düşük diğer üniversiteler ise 590 milyon 851 bin lirayla Gaziantep İslam Bilim ve Teknoloji Üniversitesi, 604 milyon 926 bin lirayla Ankara Müzik ve Güzel Sanatlar Üniversitesi şeklinde sıralandı.

 

Öte yandan Yükseköğretim Kurulu (YÖK) için 1 milyar 123 milyon 426 bin lira ve Yükseköğretim Kalite Kurulu için de 63 milyon 422 bin lira ödenek öngörüldü.

 

Ödenek teklif tavanları en yüksek 20 üniversite şöyle:

 

Üniversite        Ödenek Tavanları (TL)

ANKARA ÜNİVERSİTESİ           14.680.940.000

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ        14.149.774.000

HACETTEPE ÜNİVERSİTESİ      13.938.766.000

EGE ÜNİVERSİTESİ       12.586.655.000

GAZİ ÜNİVERSİTESİ     12.314.502.000

DOKUZ EYLÜL ÜNİVERSİTESİ  10.243.805.000

İSTANBUL ÜNİVERSİTESİ - CERRAHPAŞA            9.769.318.000

ATATÜRK ÜNİVERSİTESİ         9.507.278.000

SAĞLIK BİLİMLERİ ÜNİVERSİTESİ            9.127.841.000

AKDENİZ ÜNİVERSİTESİ          8.881.854.000

BURSA ULUDAĞ ÜNİVERSİTESİ            8.846.584.000

SELÇUK ÜNİVERSİTESİ            8.301.814.000

ÇUKUROVA ÜNİVERSİTESİ      8.210.916.000

ONDOKUZ MAYIS ÜNİVERSİTESİ            7.859.052.000

MARMARA ÜNİVERSİTESİ       7.685.153.000

FIRAT ÜNİVERSİTESİ    7.567.213.000

ERCİYES ÜNİVERSİTESİ            7.508.743.000

SİVAS CUMHURİYET ÜNİVERSİTESİ            7.503.198.000

İNÖNÜ ÜNİVERSİTESİ 7.245.506.000

DİCLE ÜNİVERSİTESİ   6.985.460.000

07 Eylül 2024 Cumartesi

Etiketler : üniversite ödenek bütçe

TÜİK verilerine göre, Türkiye'deki müze sayısı 2023'te yüzde 7.1 artışla 606'ya yükseldi. Müze ve ören yeri ziyaretçi sayısı ise 55 milyon 752 bin 208'e çıkarak yüzde 6.2'lik bir artış kaydetti.


 

 

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2023 yılına ilişkin "Kültürel Miras İstatistikleri"ni açıkladı.

 

Milli Saraylara ait istatistikler, Cumhurbaşkanlığına bağlı Milli Saraylar Başkanlığından 2023 yılından itibaren derlenmeye ve yayımlanmaya başlandı.

 

Buna göre, Türkiye genelinde müze sayısı geçen yıl 2022'ye göre yüzde 7,1 artarak 606'ya çıktı. Bu müzelerin 212'si Kültür ve Turizm Bakanlığı bünyesinde, 376'sı ise özel müze kategorisinde yer alırken, Milli Saraylar Başkanlığına bağlı 18 müze faaliyet gösterdi. Ören yeri sayısı ise 144 oldu.

 

Müzelerdeki eser sayısı, geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 2,9 azalarak 3 milyon 900 bin 331 olarak kayıtlara geçti.

 

Bakanlığa bağlı müzelerdeki eser sayısı da bu dönemde yüzde 0,5 artarak 3 milyon 341 bin 162 olurken, özel müzelerdeki eser sayısı ise yüzde 32,5 azalışla 286 bin 334'e geriledi. Aynı dönemde Milli Saraylar Başkanlığına bağlı müzelerdeki eser sayısı yüzde 2,2 artışla 272 bin 835 oldu.

 

Bakanlığa bağlı müzelerdeki eserlerin yüzde 60,1'i sikke, yüzde 27,6'sı arkeolojik materyal, yüzde 6,6'sı etnografik materyal, yüzde 3,6'sı tablet oldu.

 

SİT ALANI SAYISI ARTTI

 

Müze ve ören yeri ziyaretçi sayısı, geçen yıl bir önceki yıla göre yüzde 6,2 artarak 55 milyon 752 bin 208'e yükseldi. Ziyaretçilerin yüzde 54,7'si Bakanlığa bağlı müze ve ören yerlerini ziyaret etti.

 

Bakanlığa bağlı ücretli müze ve ören yerlerini ziyaret edenlerin sayısı 17 milyon 673 bin 661 olurken, bunun toplam ziyaretçiler içindeki payı yüzde 31,7'yi buldu.

 

Özel müze ziyaretçi sayısı da yüzde 22,5 artarak 18 milyon 236 bin 130'a, Milli Saraylar Başkanlığına bağlı müze ziyaretçi sayısı ise yüzde 5 yükselerek 7 milyon 27 bin 103'e çıktı.

 

Bakanlığa bağlı ücretli müze ve ören yeri ziyaretlerinden 2 milyar 666 milyon 691 bin 663 lira gelir elde edildi. Bakanlık tarafından satılan müze kartı sayısı 4 milyon 214 bin 303 oldu.

 

Taşınmaz kültür varlıklarının sayısı 2023'te bir önceki yıla göre yüzde 2,1 artarak 124 bin 671'e çıktı. Bu kültür varlıklarının en çok bulunduğu il 33 bin 869 ile İstanbul olurken, bu ili 7 bin 976 ile İzmir ve 4 bin 948 ile Muğla takip etti.

 

Toplam sit alanı sayısı 2023'te bir önceki yıla göre yüzde 4,9 artarak 24 bin 786'ya ulaşırken, sit alanlarının yüzde 97'sini arkeolojik sit alanları oluşturdu.

 

Milli parkların sayısı 2023 yılında bir önceki yıla göre değişmeyerek 48 oldu. Milli park alanı yüzde 0,2 azalışla 909 bin 158 hektara geriledi. Tabiat parkı sayısı yüzde 1,9 artarak 266 olurken, tabiat parkı alanı yüzde 0,3 azalışla 108 bin 36 hektar olarak kayıtlara geçti.

 

Tabiatı koruma alanı sayısı ise önceki yıla göre değişim göstermeyerek 31 olurken, tabiat anıtı sayısı yüzde 2,7 azalarak 110'a düştü.

06 Eylül 2024 Cuma

Etiketler : kültür sanat örenYeri müze