tatil-sepeti

HABER: ŞEREF KILIÇLI

İstanbul Ticaret Odası, sektörel istişare toplantılarıyla yeni normal sürecin yol haritasını belirliyor. Pandemi yasaklarından sonra gerçekleştirilen ikinci fiziksel sektörel istişare toplantısı, lojistik-otomotiv ve hizmetler meslek grubu başlığı altında gerçekleştirildi. Sosyal mesafe kurallarına uyarak bir araya gelen İTO Meclis Üyeleri, sektörlerinin talep ve önerilerini aktardı. Toplantıya, İstanbul Ticaret Odası Başkanı Şekib Avdagiç’in yanı sıra Başkan Yardımcısı İsrafil Kuralay, Yönetim Kurulu Sayman Üyesi Ahmet Özer, Yönetim Kurulu Üyeleri Burhan Polat, Yakup Köç ile Genel Sekreter Doç. Dr. Nihat Alayoğlu katıldı.

İŞ DÜNYASI DİRENÇLİ

Küresel salgının başından itibaren süreci yakından takip ettiklerini belirten İTO Başkanı Şekib Avdagiç, şöyle konuştu: “Salgın tüm dünyada ekonomik hayata da zarar verdi. Ancak ticaret dünyasının en önemli özelliği, değişen şartlara hızlı bir şekilde uyum sağlayabilmesi. Şu anda ne kadar süreceğini bilmediğimiz bir geçiş dönemine girdik. Tüm dünya Covid-19 ile beraber yaşamaya, üretmeye ve tüketmeye mecbur. Yeni şartlara uyum sağlayıp vaziyet almak durumundayız. İş dünyası zor şartlara dirençli. Bugüne kadar birçok zorluktan hızlı ve etkili bir şekilde çıkmayı başardı.”

ERTELENEN 1 MİLYON TALEP

Otomotiv sektöründe faaliyet gösteren firmaların temsilcileri, düşük faiz uygulamasının sektöre önemli bir ivme kazandırdığını, ancak yerli üretimin tekrar başlamasına rağmen sosyal mesafe kuralları sebebiyle arzu edilen seviyeye halen ulaşılamadığını söyledi. Şu anda talebe karşılık yeterli yeni otomobil arzının olmadığını belirten sektör temsilcileri, yerli üretimdeki artışla piyasanın önümüzdeki ayda dengesini bulmasını beklediklerini aktardı. Kredi faizlerinin düşük olması ve karantina döneminde üretimin durması gibi etkenlerin yanı sıra otomotivde son iki yılda ertelenen önemli bir talebin olduğuna da dikkati çeken sektör temsilcileri, şu değerlendirmede bulundu: “2017’de 1 milyon adede yaklaşmış bir yurtiçi otomotiv pazarımız vardı. 2018’de 610 bine, 2019’da ise 460 bine indi. Yani, son iki yıldan gelen yaklaşık 1 milyonluk ertelenmiş bir talep var. Bunun da etkisini görüyoruz.”

MEVZUAT SORUNLARI

Toplantıya katılan gümrük müşavirliği sektörü temsilcileri, dış ticaret hizmetlerinde önemli bir misyon üstlendiklerini, fakat bazı mevzuat değişiklikleri nedeniyle sıkıntı yaşadıklarını, bunun son örneğinin de vekaletnamelerle ilgili yapılan mevzuat değişikliği olduğunu dile getirdi. Sektör temsilcileri, daha önce kurum bazlı olan vekaletnamelerin yeni düzenlemeyle şahıs bazlı ve T.C. kimlik numarası karşılaştırmalı olarak yapılmasının istendiğini, değişikliğin uygulamada sorunlara sebep olacağını söyledi. Gümrük müşavirliği sektörü temsilcileri, parsiyel taşımacılığa ilişkin beyanname süresinde yapılan son değişikliğin de lojistik süreçte sorunlara sebep olacağını dile getirdi. Sektör temsilcileri, mevzuat konusundaki taleplerinin değişiklik yapılmadan önce STK’lardan görüş alınması olduğunu belirtti.

HAMMADDE MODELİ

Geçtiğimiz yıl 3.7 milyar dolar dış ticaret fazlası verdiklerini ve ihracat potansiyeli yüksek bir sektör olduklarını vurgulayan züccaciye sektörü temsilcileri, şu önerilerde bulundu: “Yerli üretimi teşvik etmek için yapılan gümrük vergisi düzenlemeleri, önceden sipariş edilmiş ürünlerin durumu gözetilerek yapılmalı. Hammadde sorununu çözecek modeller üzerinden çalışma yapılmalı. İthalatı yapılan hammaddenin Türkiye’de üretilmesi için devlet de destek olmalı.” Elektrikli ev aletleri sektörünün temsilcileri ise Türkiye’nin toplam ihracatında Türk markası ile çıkan malın değerinin bilinmediğini belirterek, marka konusunda da özel bir çalışma yapılması gerektiğini ifade etti.

BANKALARA PROJE BAZLI FİNANSMANDA ETKİNLİK ÇAĞRISI

Sigortacılık sektörü temsilcileri, Avrupa’da 6 bin dolar olan kişi başı sigorta ortalamasının Türkiye’de 100 dolar olduğunu hatırlattı. Mali müşavirlik sektörü temsilcileri ise çok fazla mevzuat değişikliğinin olması sebebiyle sorunlar yaşandığını, bazı mevzuat düzenlemelerinin birbiriyle çeliştiğini, ilgili bakanlıklarla online toplantı talep ettiklerini söyledi. İşletme destek hizmetleri sektörü temsilcileri de dijital dönüşümün yanında marka çıkarma konusuna da odaklanılması gerektiğine dikkat çekerek, bankalardan proje bazlı finansman alanında da etkin olmalarını beklediklerini bildirdi.

KOZMETİKÇİLERDEN MASKE VE DEZENFEKTAN ÖNERİSİ

Yaklaşık 3 bin 700 firma ile 100 bin kişiye istihdam sağladıklarını belirten kozmetik sektörü temsilcilerinin önerilerinden bazıları şunlar oldu:

“Maske ve dezenfektan ürünlerinde KDV ve ÖTV indirimi yapılmalı, KDV yüzde 1 olmalı. Sektörün yüzde 11 daralmasına sebep olan taksit yasağı sona ermeli. Merdivenaltı sahte ürünlerle mücadele edilmeli.

Yurt dışından gelen hammaddelerimizin kırmızı hatta bekletilmesi, hammaddenin işlenip ihraç edilmesine de zarar veriyor. Bu soruna da çözüm getirilmeli.”

Toplantıda kuyumculuk sektörü temsilcileri ise yolcu beraberinde altın getirilmesinin yasal altyapıya kavuşmasının olumlu olduğunu belirtti. Temsilciler, pandemi döneminde taksit sayısının artırılması önerisinde de bulundu.

KADEMELİ SAAT MODELİ ÖNE ÇIKTI

Şehiriçi yolcu taşımacılığı sektörü temsilcileri, daha önce İstanbul trafiğine çözüm önerisi olarak gündeme getirdikleri mesai saatleri konusundaki ‘kademeli saat’ modelinin pandemi sürecinde kamu yöneticileri tarafından dile getirildiğini, bundan da memnuniyet duyduklarını söyledi. Sektör temsilcileri, sosyal mesafe kuralı nedeniyle yüzde 50 kapasite şartıyla çalıştıklarını, maliyetleri karşılayamama sorunu yaşadıklarını da aktararak, şöyle konuştu: “Kısa çalışma ödeneği ve vergi ötelemeleri faydalı oldu. Vergiler öteleme sonrası yeniden yapılandırılmalı. Araç taksitleri konusunda da bir ertelemeye ihtiyaç var. Öğrenci servislerinde sensörlü koltuk zorunluluğunu da getiren düzenlemenin eylül ayında uygulamaya geçmesi isteniyor. Pandemi nedeniyle sektör maddi zorluklar çekiyor ve bunu karşılayabilme durumu yok. O yüzden bu düzenlemenin yeniden ertelenmesini talep ediyoruz.”

FSM’DEN DE GEÇELİM

Toplantıya katılan şehirlerarası karayolu yolcu taşımacılığı sektörü temsilcileri, yüzde 50 kapasite ile çalışma zorunluluğu nedeniyle kendilerinin de maliyet sıkıntısı yaşadıklarını belirterek, şunları söyledi: “Havayolu tam kapasite çalışıyor fakat otobüslere bu imkan verilmedi. Mevzuatla ilgili sıkıntılar karayolu taşımacılığında söz konusu. 54 çeşit belge var. Sektörde bu kadar fazla çeşit belgeye gerek yok; sayısının düşmesi gerekiyor. Otobüslerin sadece Yavuz Sultan Selim Köprüsü’nü kullanma mecburiyeti var. İlave bir maliyetimiz de buradan geliyor. Fatih Sultan Mehmet Köprüsü’nden geçiş izninin tekrar verilmesini talep ediyoruz.”

İLAÇ VE TIBBİ CİHAZDA BAŞARI

Gözlükçülük sektörü temsilcileri, mayıs ayında getirilen ek gümrük vergisi ve haziran ayında 8 dolar olan referans fiyatının 27 dolara yükselmesi sebebiyle önemli sorunlar yaşadıklarını anlattı. Sektör temsilcileri, öncelikle referans fiyatının indirilmesini talep ettiklerini söyledi. İlaç ve tıbbi cihaz sektör temsilcileri, pandemi döneminde sektörün sağlık kuruluşlarına tedarikte bir sorun yaşanmamasını sağladığını ve başarılı bir sınav verdiğini vurguladı. Sektör temsilcileri kamudan geçmişten gelen alacakları konusunda bir çözüm taleplerinin olduğunu da aktardı.

KISA ÇALIŞMA ÖDENEĞİ

Seyahat acenteleri sektörü temsilcileri, kısa çalışma ödeneğindeki 1 aylık uzatmanın 3 ay olarak revize edilmesini önerdi. Araç kiralama sektörü temsilcileri ise özellikle şoförlü araç kiralaması yapan firmaların zor durumda olduğunu belirterek, şu taleplerini aktardı: “Araçların belge ücretleri iptal edilmeli. Trafik sigortası ve zorunlu koltuk sigortası 6 ay daha ötelenmeli. Turizm taşımacılığı yapan araçların muayene süresi 1 yıl daha uzatılmalı.”

İKİNCİ ELDE FİYATLAR NEDEN YÜKSELDİ?

Motorlu taşıt satış ve servisi sektörü temsilcileri, ikinci el otomotiv fiyatlarındaki yükselmede ana sebebin pandemi nedeniyle üretimin durması olduğunu söyledi. Ancak sektör dışından ikinci el otomotiv alım-satımı yapanların da fiyatların yükselmesinde etkili olduğunu aktardılar. Sektör temsilcileri, mesleğin dışından olanların bu işi yapmaları sebebiyle kendilerinin de mağdur olduklarını belirterek, ağustos ayında yürürlüğe girecek yeni düzenlemenin yetki belgesi olmayanların bu işi yapmamasını öngördüğünü söyledi. Fotoğrafçılık sektörü temsilcileri ise sınır ticaretiyle gelen kaçak ürünler, ÖTV’nin yüksek olması ve kamu kuruluşlarındaki fotokabinlerin üç temel sorunları olduğunun altını çizerek, çözüm talep ettiklerini dile getirdi.

13 Temmuz 2020 Pazartesi

Etiketler : Sektörel

Borsa İstanbul Kıymetli Madenler ve Kıymetli Taşlar Piyasası'nda (KMKTP) standart altının kilogram fiyatı 3 milyon 75 bin liraya yükseldi.

Altın piyasasında en düşük 2 milyon 923 bin lira, en yüksek 3 milyon 80 bin lirayı gören standart altının kilogram fiyatı, gün sonunda yüzde 0,3 artışla 3 milyon 75 bin lira oldu. Standart altının kilogram fiyatı dün günü 3 milyon 66 bin 399,50 liradan tamamlamıştı.

 

EN FAZLA İŞLEM YAPAN KURUMLAR

KMKTP'de altında toplam işlem hacmi 2 milyar 687 milyon 928 bin 567,14 lira, işlem miktarı ise 878,70 kilogram oldu.

Tüm metallerde toplam işlem hacmi ise 3 milyar 117 milyon 214 bin 56,50 lira düzeyinde gerçekleşti.

Altın borsasında bugün en fazla işlem yapan kurumlar, Uğuras Kıymetli Madenler, İstanbul Altın Rafinerisi, Türk Ekonomi Bankası, NMGlobal Kıymetli Madenler ile Akbank olarak sıralandı.

 

Bugünkü işlemlere ilişkin veriler şöyle:

 

 

 

STANDART TL/KG           DOLAR/ONS

 

Önceki Kapanış 3.066.399,50     2.787,00

 

En Düşük            2.923.000,00     2.677,00

 

En Yüksek          3.080.000,00     2.809,00

 

Kapanış 3.075.000,00     2.677,75

 

Ağırlıklı Ortalama           3.062.997,46     

 

Toplam İşlem Hacmi (TL)            2.687.928.567,14             

 

Toplam İşlem Miktarı (Kg)          878,70  

 

Toplam İşlem Adedi       49         

17 Ekim 2024 Perşembe

Dünya Altın Konseyi (WGC), altının uzun vadede son 50 yılda enflasyonun önemli oranda üzerinde, küresel Gayri Safi Yurt İçi Hasıla (GSYH) ile uyumlu bir getiri sağladığını açıkladı.

Dünya Altın Konseyi, "Altının uzun vadeli getiri beklentisi" başlıklı raporunu yayımladı.

Raporda, altının portföy riskini yönetmeye katkısının ve değer koruma özelliklerinin çok sayıda çalışmayla desteklenerek iyi bir şekilde belirlenmiş olduğu ifade edildi.

Altının portföy getirisine katkısının ise aynı şekilde belirlenmediğine işaret edilen raporda, “Altının uzun vadeli getirisini tahmin etmeye yönelik çerçeveler bulunuyor ancak bunlar, diğer varlık sınıflarına ilişkin sermaye piyasası varsayımlarıyla uyumlu, sağlam bir yaklaşımdan uzaktır.” yorumuna yer verildi.

 

DESTEKLEYEN MÜCEVHER VE TEKNOLOJİ SEKTÖRLERİ

Raporda, altının getiri beklentisine yönelik araştırmalar sonucunda, bu emtianın bir “değer saklama aracı” olarak tanımlandığı belirtilirken, söz konusu yaklaşımın bazı eksikler barındırdığı vurgulandı.

"Altın standardının” uygulandığı dönemlerden gelen verileri kullanmanın, altının performansı konusunda yanıltıcı sonuçlar çıkarttığı değerlendirmesine yer verilen raporda, uzun vadeli fiyatlara yalnızca finansal piyasalardan gelen talep üzerinden bakmanın da altının portföylerdeki ağırlığının daha az olduğu yanılgısına yol açtığı kaydedildi.

Raporda, altının uzun vadeli getiri hesaplamasına yeni bir yaklaşım sergilendiği, bunun sonucunda da altının uzun vadede son 50 yılda enflasyonun önemli oranda üzerinde, küresel GSYH ile uyumlu bir getiri sağladığının ortaya konduğu ifade edildi.

Altın alımlarını destekleyen mücevher ve teknoloji sektörleri, merkez bankaları, finansal yatırımlar, perakende külçeleri ve madeni paraların, mevcut teorilerin önerdiğinden çok daha fazla olduğunun vurgulandığı raporda, “Ayrıca, finansal piyasa yatırımcıları kısa vadede fiyat oluşumunu belirleme eğiliminde olsalar da uzun vadede daha az baskındırlar.” denildi.

17 Ekim 2024 Perşembe