Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) Aylık Fiyat Gelişmeleri Raporu'na göre yıllık enflasyon, gıda ve temel mal gruplarında gerilerken hizmet ve enerjide artış kaydetti.


 

Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) haziran ayında Tüketici Fiyat Endeksi'nin (TÜFE) yüzde 3,43 arttığını ve yıllık enflasyonun 0,17 puan düşüşle yüzde 61,36 olarak gerçekleştiğini açıklamasının ardından TCMB'nin Fiyat Gelişmeleri Raporu da yayımlandı.

 

Rapora göre bu dönemde yıllık enflasyon, gıda ve temel mal gruplarında gerilerken hizmet ve enerji gruplarında yükseldi, taze meyve ve sebze hariç gıdada fiyat artışları gücünü korudu.

 

Enerji grubunda akaryakıt fiyatlarındaki düşüşe karşın diğer enerji emtia fiyatlarındaki görünümün gecikmeli etkileriyle artış kaydedilirken doğal gazda tüketimin bedelsiz kullanım sınırının (ilk 25 metreküp) bir miktar üzerine çıkmasıyla, bu kanalın aylık tüketici enflasyonuna 0,22 puanlık etkisi oldu.

 

Temel mal grubunda otomobil fiyatları cari yılda aylık bazda ilk kez gerilerken dayanıklı mal aylık enflasyonu son iki yılın en düşük seviyesinde gerçekleşti.

 

Yeni sezona geçişle birlikte giyim ve ayakkabı alt grubunda gerçekleşen dönemsel fiyat artışı, temel mal grubu aylık enflasyonunu yükseltici etkide bulundu.

 

Hizmet grubunda aylık fiyat artışları güçlü seyretmeye devam ederken yüksek atalet sergileyen kira alt grubu, hizmet fiyatlarını olumsuz etkilemeyi sürdürdü.

 

EN BELİRGİN AYLIK ARTIŞ YÜZDE 7,91 İLE KİRA GRUBUNDA GERÇEKLEŞTİ

 

Bu dönemde B ve C endekslerinin yıllık değişim oranları sırasıyla 0,39 ve 0,83 puan artarak yüzde 67,61 ve 69,76 olarak gerçekleşti. Yıllık tüketici enflasyonuna katkılar incelendiğinde, bu dönemde hizmet, enerji ve temel mal gruplarının katkıları sırasıyla 0,43, 0,17 ve 0,04 puan artarken gıda ve alkol-tütün-altın gruplarının katkıları sırasıyla 0,60 ve 0,21 puan düştü.

 

Mevsimsellikten arındırılmış verilerle incelendiğinde, B ve C endekslerinde aylık artışlar önemli ölçüde zayıfladı. Fiyat artışları, B endeksini oluşturan gruplardan işlenmiş gıdada bir önceki aya kıyasla geriledi, hizmet ve temel mallarda ise daha sınırlı bir yavaşlama kaydetti.

 

Hizmet fiyatları, ekim ayında yüzde 3,83 oranındaki yükselişle önceki aylara kıyasla yavaşlamakla birlikte güçlü seyrederken grup yıllık enflasyonu 2,19 puan artışla yüzde 88,65 seviyesine ulaştı. Bu dönemde en belirgin aylık artış yüzde 7,91 ile kira grubunda gerçekleşirken alt grup yıllık enflasyonu yüzde 100,67 seviyesine ulaştı.

 

Akaryakıt fiyatlarındaki düşüşün yansımaları ulaştırma hizmetlerinde hissedilirken hava yolu ile yolcu taşımacılığı fiyatlarında yüzde -12,97 ve kara yolu ile şehirlerarası yolcu taşımacılığı fiyatlarında yüzde -4,57'lik düşüşler izlendi.

 

Haberleşme alt grubunda yüzde 4,08 olarak gerçekleşen aylık fiyat artışında cep telefonuyla yapılan görüşme ile internet ücretlerindeki yükselişler belirleyici oldu.

 

Yemek hizmetlerinin sürüklediği lokanta-otel grubunda aylık fiyat artışı, otel fiyatlarındaki düşüşün etkisiyle önceki aya kıyasla bir miktar yavaşladı. Ekim ayında diğer hizmetler alt grubundaki aylık artış, eğitim hizmetleri kaynaklı etkilerin de tamamlanmasıyla, önceki aylara kıyasla belirgin şekilde güç kaybetti.

 

TEMEL MAL GRUBUNDA YILLIK ENFLASYON, GİYİM VE AYAKKABI HARİCİNDE GERİLEDİ

 

Temel mal grubunda yıllık enflasyon 0,18 puan düşüşle yüzde 53,05 olarak gerçekleşti. Yıllık enflasyon, giyim ve ayakkabı alt grubunda yükselirken dayanıklı mallarda daha belirgin olmak üzere, diğer alt gruplarda geriledi.

 

Dayanıklı mal aylık fiyat artışındaki yavaşlama eğilimi ekim ayında korundu, aylık enflasyon yüzde 0,43 ile sınırlı kaldı. Bu gelişmelerle alt grup yıllık enflasyonu 3,46 puan düşerek yüzde 62,15 seviyesine geriledi.

 

Diğer temel mallarda, ev ile ilgili temizlik malzemeleri, kişisel bakım ürünleri ile konutun bakım ve onarımı için malzemeler kalemlerinin etkisiyle fiyatlar yüzde 2,50 yükseldi, yıllık enflasyon 0,68 puan düşüşle yüzde 49,42 oldu.

 

DOĞAL GAZ TÜKETİMİNDEKİ ARTIŞ İLE ENERJİ GRUBUNDA FİYATLAR ARTTI

 

Enerji grubunda aylık fiyat artışında 25 metre küpü bedelsiz kullandırılan doğal gaz kaleminde tüketim artışına paralel sepete yansıyan fiyatların yükselmesi etkili oldu. Bu gelişme, aylık tüketici enflasyonunu 0,22 puan yukarı çekti.

 

Uluslararası petrol fiyatlarındaki gelişmeleri takiben akaryakıt fiyatları yüzde 2,15 gerileyerek enerji grubunda daha olumsuz bir görünümün önüne geçerken şebeke suyu fiyatları ekim ayında yüksek oranda arttı. Ayrıca, katı yakıtlar ve tüp gaz kalemleri sırasıyla aylık bazda yüzde 6,91 ve 4,67 artış kaydetti.

 

GIDA VE ALKOLSÜZ İÇECEKLERDE FİYATLAR, SEBZE FİYATLARI ÖNCÜLÜĞÜNDE YAVAŞLADI

 

Gıda ve alkolsüz içecekler grubu fiyatları, ekim ayında yüzde 3,20 artarken yıllık enflasyon 3,15 puan azalarak yüzde 71,99 oldu.

 

Yıllık enflasyon, işlenmemiş gıdada 5,77 puan azalışla yüzde 90,40’a, işlenmiş gıdada ise 1,34 puan düşüşle yüzde 58,61’e gerilerken mevsimsellikten arındırılmış veriler, taze meyve sebze fiyatlarının sebze fiyatları öncülüğünde yavaşlayarak ılımlı şekilde arttığına işaret etti.

 

Taze meyve sebze dışı işlenmemiş gıdada genele yayılan fiyat artışları görülürken başta kırmızı et olmak üzere, beyaz et, yumurta, kuru yemiş ve bakliyat gibi kalemler öne çıktı.

 

İşlenmiş gıda grubunda aylık artış geçen aya kıyasla yavaşlarken bu gelişmede süt ve süt ürünleri ile ekmek tahıllar kalemindeki fiyat artışlarının yavaşlaması etkili oldu.

 

ÜRETİCİ FİYATLARI, ENERJİ İMALATINDAKİ FİYAT AZALIŞLARI İLE GERİLEDİ

 

Yurt içi üretici fiyatları, ekim ayında yüzde 1,94 artarken yıllık enflasyon, 8,05 puan azalışla yüzde 39,39 oldu. Bu gerilemenin temel belirleyicisi enerji grubu oldu.

 

Yurt içi enerji imalatı fiyatları, aylık yüzde 2,86 düşüş kaydederken grup yıllık enflasyonu geçen yıl aynı dönemdeki yüksek bazın da etkisiyle 26,32 puan gerileyerek yüzde -12,91 seviyesinde gerçekleşti.

 

Diğer ana sanayi grupları incelendiğinde, yıllık fiyat artışlarının tüm gruplarda gerilediği görüldü. Aylık fiyat gelişmeleri, sektörler bazında incelendiğinde ise ham petrol ve doğal gaz, basım ve kayıt hizmetleri, suyun arıtılması ve dağıtılması, giyim eşyaları, diğer madencilik-taş ocakçılığı ve gıda ürünleri fiyat artışlarıyla öne çıktı.

06 Kasım 2023 Pazartesi

Toplam piyasa değeri 14.2 trilyon TL olan Borsa İstanbul’da 500’ü aşkın şirket işlem görüyor. Son üç ayda BIST 100 endeksi kendi rekorunu tazeleyerek 10 bin seviyesinin üzerine yükseldi.


Borsada aynı dönemde gıda şirketlerinin de iyi bir performans gösterdiğini söyleyen uzmanlar, “Son üç ayda gıda şirketlerinin performansı, BIST 100 kazançlarını da geçti” diyor.

 

MESUDE DEMİRHAN

 

Yerel seçimler geride kalırken BIST 100 endeksi hem kendi rekorunu tazeledi hem de 10 bin seviyesinin üzerine yerleşti. İstanbul BIST tüm endeksi dahilinde 500’ü aşkın şirket işlem görüyor. Bu şirketlerden gıda, içecek, tarım, ormancılık sektörleri içinde toplam 20’nin üzerinde şirket var. İstanbul Ticaret’e konuşan uzmanlar, önümüzde daha net bir tablo olduğuna ve bunun paralelinde borsada yükseliş trendinin devam edeceğine işaret ederek, burada ana temanın enflasyon, makroekonomik dengelenme ve yabancı girişleri olduğunu vurguluyor. Yıl başından bu yana fiyat hareketleri incelendiğinde, gıda şirketlerinin son üç ayda iyi performans sergilediğini söyleyen uzmanlar, “Şirket bazlı ayrışmalar gözlemlense de son üç aydaki performansları BIST 100 kazançlarını geçti. Bunun temel sebebi de açıklanan bilançoların diğer sektör hisselerine göre daha pozitif ve beklentilerin üstünde olması” diyor.

 

TEDBİRLER POZİTİF YANSIDI

 

Ahlatçı Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Tonguç Erbaş, yeni ekonomi yönetiminin kadrosuyla ortodoks politikaların uygulanması, makro ihtiyati tedbirlerle sadeleşme adımlarının atılması ve duyulan güven ile Türkiye’nin makroekonomik verilerinde iyileşmenin sürdüğünü söyledi. Bu sürecin yabancılar tarafından olumlu karşılandığını, CDS fiyatlaması, kredi derecelendirme kuruluşları ve majör yabancı banka kurum raporlarından da görüldüğünü belirten Erbaş, özellikle kredi derecelendirme kuruluşlarının not artışlarının devam ettiğine dikkat çekti. Global oyuncuların takip ettiği bu gelişmelerin Borsa İstanbul’a pozitif yansıdığını belirten Erbaş, “Bu seneyi neredeyse yarılarken dolar bazında yüzde 24 primlenen BIST, gelişmekte olan ülkeler arasında pozitif ayrışıyor. Genel seçimlerin ışığında, son bir senelik süreçte ise yabancı takas oranımızın yüzde 29’dan yüzde 40 seviyesine dayandığını görüyoruz. Takip eden dönemde özellikle hükümetin enflasyonu düşürmek için uyguladığı daraltıcı para politikalarının etkisi enflasyonda görülmeye başladıktan sonra gösterge faiz oranlarında kademeli azaltımlar bekliyoruz. Yurt dışı merkez bankalarından erken gelecek faiz azaltım sinyalleri risk alma noktasında değerlendirilerek 10 bin seviyesi üzerinde kalıcılığın devam edeceği görüşündeyiz” dedi.

 

ORTALAMA GETİRİ YÜZDE 80

 

Erbaş, Borsa İstanbul’da gıda özelinde 20 şirket olduğunu belirterek, şu bilgiyi verdi: “Tarım ve tarıma dayalı bazı şirketlerin (Kayseri Şeker, Bor Şeker, Bagfas Bandırma Gübre Fabrikaları, Gübre Fabrikaları, Hektaş, Agrotech Yüksek Teknoloji ve Yatırım, Ofis Yem Gıda, Türk Traktör ve Ziraat Makineleri, Kütahya Şeker, A.V.O.D Kurutulmuş Gıda, Elite Natürel Organik Gıda, Orçay Ortaköy Çay Sanayi, Söke Değirmencilik) sene başından bu yana ortalama getirisi yüzde 80.50 oldu. Bu şirketler, Borsa İstanbul’un yüzde 36 getirisine göre pozitif ayrıştı.”

 

TARIMA DAYALI ŞİRKETLER 

 

Borsa İstanbul’da tarıma dayalı halka açık şirket profillerinin de değiştiğini bildiren Erbaş, “Bazı şirketler doğrudan tarım ürünleri üretirken ve ilaçlama, gübreleme ve tohum çalışmaları yaparken, bazıları ise tarıma tedarik sağlayan ve üretime çeşitli ekipmanlarla destek veren grup olarak ayrılıyor. Diğer taraftan yeni halka arz olan tarıma dayalı şirket fiyatlaması, temel göstergelerin dışında gerçekleşebiliyor. Bu nedenle şirket performansları sadece temel beklentiler üzerinden değil, sektör içindeki konumu ve halka açılma süreci ile ilgili olabiliyor” diye konuştu.

 

İNOVATİF TEKNİKLER VERİMİ ARTIRIYOR

 

Ahlatçı Yatırım Genel Müdür Yardımcısı Tonguç Erbaş, dünyada en büyük tarım ve tarıma dayalı şirketler incelendiğinde Archer-Daniels-Midland’ın Kasım 2022’den bu yana yüzde 35 değer kaybetti-ğini hatırlatarak, küresel geliş-meleri şöyle özetledi: “Küresel gıda şirketi Bunge, Haziran 2022’den bu yana yüzde 9’a yakın değer kaybetti. Latin Amerika’nın dev tarım şirketi olan Adecoagro, topraksız tarım ürünlerinde öncü olmayı hedefliyor. 2023 üçüncü çeyrek sonuçlarına göre brüt kâr marjını yüzde 40’a yakın arttırdı. Global tarım şirketleri inovatif teknikler ve verimliliklerini sürekli artırma çabasındayken Türkiye’deki tarım ve tarıma dayalı şirketlerin global trendleri takip etmesi fayda sağlar.”

 

YENİ ZİRVELER GÖRECEĞİZ

 

A1 Capital Genel Müdür Yardımcısı Üzeyir Doğan, Borsa İstanbul BIST Tüm endeksi dahilinde 531 şirketin faaliyette olduğunu belirterek, bunların 47’sinin gıda içecek, tarım, ormancılık sektörlerinde olduğunu söyledi. Doğan, şunları kaydetti: “Bu 47 şirketin toplam piyasa değeri 900 milyar TL civarında seyrederken BIST Tüm endeksindeki şirketlerin toplam değeri ise 14.3 trilyon TL civarında. BIST 100 endeksinin yılın geri kalanında da yeni zirveler görmeye devam edeceğini, hatta ekonomi ve siyaset ekseninde doğru adımlar atıldığı sürece makro risklerdeki düşüşle birlikte bu trendin gelecek yıl da süreceğini düşünüyoruz.”

 

GETİRİ ORTALAMASI YÜZDE 49

 

InvestAZ Araştırma ve Strateji Birim Müdürü Mehmet Bilal Bircan, Borsa İstanbul’da 550 şirketten 10’unun dolaylı ya da doğrudan tarımsal faaliyetlere dayalı iş kollarında olduğunu belirtti. Yılbaşından bu yana BIST 100 ve BIST Sınai endekslerinin performanslarının sırasıyla yüzde 36 ve yüzde 27 getiri sağladığını söyleyen Bircan, beklentileri şöyle anlattı: “Bu dönemde tarım ve tarıma dayalı alanda faaliyet gösteren şirketlerin getiri ortalamasının ise yüzde 49 olduğu dikkat çekiyor. Devam eden süreçte tarımsal alanların iyileştirilmesine yönelik çalışma-larla bir yandan Türkiye’nin kendi içerisinde tarımsal ürün yeterliliği desteklenirken bir yandan da ihracatın artırılmasına olumlu katkı sağlayacak.”  

20 Mayıs 2024 Pazartesi

Enflasyonla mücadele hedefi ve ekonomide istikrar için hazırlanan Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi, genelgeler ve yeni düzenlemelerle bütün kamu kurumlarında uygulanacak.


Kamu harcamalarında hangi kalemlerde tasarrufun artırılacağı, nerelerde ödeneklere öncelik verileceği tek tek açıklandı. Paketin daha öncekilerden farkı ise verimlilik, güçlü izleme, kamunun tamamında uygulama esası olacak. 

 

ADEM ORHUN 

 

Kamuda Tasarruf ve Verimlilik Paketi, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek tarafından açıklandı. Pakette harcamaların azaltılmasının yanı sıra verimliliğin artırılması, izleme ve denetim hedefleri de dikkat çekiyor. Bir diğer husus ise paketin hedefleri kapsamında yeni düzenlemelerin yapılacak olması. Paketin sunumu öncesinde konuşan Yılmaz, daha önce yapılmış hazırlıklara ve talimatlara dikkat çekti. Yılmaz’ın yaptığı açıklamaya göre bu paket, tek başına değil, bütüncül bir çerçevede ortaya konulan, birbirini destekler mahiyette diğer paketlerle birlikte uygulanacak. Önümüzdeki aylarda Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı ile Hazine ve Maliye Bakanlığı’nın yaptığı hazırlıkların devreye girmesiyle toplam etkisini gösterecek. Bunlar, zamanı geldikçe açıklanacak. 

 

CUMHURBAŞKANI TALİMATI

 

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, 16 Nisan’daki kabine toplantısının ardından yaptığı açıklamada, Orta Vadeli Program’ın (OVP) güçlendirilmesi için kamuda tasarrufun artırılmasına, yatırımlarda önceliklerin belirlenmesine ve yapısal reformların hızlandırılmasına dikkat çekmişti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, 6 Mayıs’taki toplantıda ise kamuda harcamaları etkileyen alanlarda tasarruf kültürünü güçlendirici adımlar atılacağını ve bu yönde gerekli talimatları verdiklerini belirtmişti. 

 

DEVAMI GELECEK

 

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın talimatların hatırlatan Cevdet Yılmaz da “Bu paket, tek başına değil, bütüncül bir çerçevede ortaya koyduğumuz, birbirini destekler mahiyette diğer paketlerle birlikte anlam ifade ediyor. Önümüzdeki aylarda, çeşitli hazırlıkların devreye girmesiyle ve oluşturacağı toplam etkiyle tam olacak. Bunları sizlerle zamanı geldikçe paylaşacağız” dedi. Yılmaz, “OVP’nin enflasyonu düşürmeye yönelik politikalarının yıllık bazda belirgin sonuçlarını bu yılın ikinci yarısında görmeye başlayacağız. Gelecek yıl yüzde 20’nin altında, 2026 yılında tek haneli enflasyona ulaşmada kararlıyız. Bunu sağlarken, büyümeyi, istihdamı ve sosyal dengeleri azami oranda gözetmeye devam edeceğiz” diye konuştu. 

 

HESAP VEREBİLİRLİK

 

Bu paketin, geçmiştekilerden farklılık arz ettiğini söyleyen Yılmaz, farkı şöyle açıkladı: “Bu paketi, geçmişten çıkardığımız derslerle, bu dönem aldığımız tedbirleri daha sıkı bir izleme sistemiyle hayata geçireceğiz. Ayrıca, ‘hesap verebilirlik’ mekanizmalarını güçlendirerek, haklı bir gerekçeye dayanmayan sapmaları engellemeyi amaçlıyoruz. Bu çalışmanın hayata geçirilmesinde idari ve kanuni olarak iki ayaklı çalışma yürütülüyor. Hiçbir kuruluşumuz bundan istisna değildir. Kanun gerektirmeyen hususlardaki genelge taslağı hazırlandı, kısa süre içinde Cumhurbaşkanımızın onayına sunulacak. Kanun gerektiren konularda yürüttüğümüz hazırlıklar, TBMM’nin takdirine arz edilecek.”

 

ÖNCEKİLERDEN FARKLI

 

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek de Tasarruf ve Verimlilik Paketi sunumunda farklara dikkat çekti. Bakan Şimşek, “Bu bizim ilk tasarruf çabamız değil, son paket de olmayacak. Dolayısıyla bu alanla ilgili olarak önümüzdeki dönemde birçok adım atacağız. Bugünkü tedbir setini, geçmişteki uygulamalardan farklı kılan üç husus var” dedi. Bakan Şimşek, paketi farklı kılan üç maddeyi şöyle açıkladı:

 

  • Birincisi, Orta Vadeli Program’ın özüne uygun olarak, kamuda verimliliği artırarak tasarrufu amaçlıyoruz.  
  • İkincisi, bu paketle birlikte çok güçlü bir izleme, denetleme, raporlama ve yaptırım modelini hayata geçiriyoruz. 
  • Üçüncüsü, tedbirler, kamunun tamamını kapsayacak şekilde uygulanacak. Yani merkezi idareler, mahalli idareler, KİT’ler, döner sermayeler, fonlar yani kamunun tamamı bu tedbir paketinin kapsamındadır.

 

DEZENFLASYON İÇİN

 

“Vergi artışı, mevcut nesilleri etkiliyor, borçlanma ise gelecek nesillerin yükümlülük altına girmesi demek” diyen Bakan Şimşek, şöyle devam etti: “Kamuda harcama kontrolü ve tasarruf üzerinden dezenflasyon sürecine destek vereceğiz. Bu, çok önemli. Yatırımların öncelikli alanlara yönlendirilmesi de verimlilik açısından, uzun vadeli büyüme açısından çok kritik bir değişken. Kamu maliyesi ve birçok alanda reform yapacağız ve bunları paylaşacağız.” 

 

Bakan Şimşek’in sunumuna göre program, şu adımlarla güçlendirilecek: 

 

  • Kamuda harcama kontrolü ve tasarruflar artırılacak.
  • Yatırımlar öncelikli alanlara yönlendirilecek.
  • Yapısal reformlar hızlandırılacak.

 

TASARRUF VE HARCAMALAR

 

Harcama tedbirlerinin 3 temel ayağı olduğunu belirten Bakan Şimşek, bunları şöyle açıkladı: 

 

  • Kamuda tasarruf 
  • Bütçe harcamalarında disiplin
  • Kamu yatırımlarında verimlilik

 

Bakan Şimşek’in sunumuna göre, kamu tasarruf alanları içindeki 8 öncelikli alan şunlar olacak: 

1. Taşıtlar

2. Binalar

3. Kamu istihdamı

4. İdari yapılanmada etkinlik

5. Yurt dışı geçici görevler

6. Enerji ve atık yönetimi

7. Haberleşme giderleri

8. Diğer cari harcamalar 

 

AVDAGİÇ: DEZENFLASYON İÇİN KATKISI OLACAK

 

İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Şekib Avdagiç, kamuda tasarruf programının ‘üretirken verimli ve harcarken tasarruflu olmayı’ bir döneme mahsus bırakmayıp, ülke kültürüne yerleştireceğine inandıklarını belirtti. Programın, enflasyonla mücadele fedakarlığını toplumun tüm kesimlerine paylaştıracağını ifade eden Avdagiç, “Topyekun bir mücadelenin yeni bir başlangıcı olmasını ve dezenflasyon kararlılığımıza katkı sağlamasını diliyoruz. Temennimiz, bu fedakarlıkların karşılığının kısa sürede kalıcı refah olarak tüm topluma geri dönmesi” değerlendirme-sinde bulundu.

 

NEDEN MALİ DİSİPLİN?

 

  • Kalıcı fiyat istikrarını sağlamak
  • Doğal afetlere kaynak oluşturmak
  • Yeşil ve dijital dönüşüme kaynak
  • Düşük risk primine ulaşmak
  • Makul şartlarda kredi bulmak
  • Bütçe açığını azaltarak nesiller arasında adaleti sağlamak

20 Mayıs 2024 Pazartesi