Dünyanın en kapsamlı girişimcilik projesi sayılan Küresel Girişimcilik Monitörü (GEM) 2016, Türkiye’nin durumuna ilişkin olumlu veriler içeriyor. Küçük ve Orta Ölçekli İşletmeleri Geliştirme ve Destekleme İdaresi (KOSGEB) Başkanı Recep Biçer, Küresel Girişimcilik Monitörü büyüme potansiyeline sahip erken dönem girişimcilerin sıralandığı araştırmada, Türkiye’nin 62 ülke arasında ikinci sırada yer aldığını bildirdi. BÜYÜMEYİ ETKİLİYOR Küresel Girişimcilik Monitörü araştırmasına katılan ülkelerin, dünya nüfusunun yüzde 69.2’sini ve dünya GSYH’sının yüzde 84.9’unu kapsadığını belirten KOSGEB Başkanı, hazırlanan rapora göre dünya genelindeki girişimcilerin yüzde 55’inin, gelecek 5 yıl içinde en az bir iş kurmayı umduklarını aktardı. FAKTÖR ODAKLI KOSGEB Başkanı Recep Biçer, “Erken dönem girişimcilik oranı, faktör odaklı ekonomilerde yüksek seviyede olma eğilimi gösterirken, ekonomik kalkınma seviyeleri yüksek ülkelerde azalış gösteriyor. Faktör odaklı ekonomilerde bu oran ortalama yüzde 17, etkinlik güdümlü ekonomilerde yüzde 14, yenilik odaklı ekonomilerde ise yüzde 9 olarak hesaplanıyor” dedi. Türkiye’de erken dönem girişimcilik oranının geçen yıl yüzde 16.1 olarak belirlendiğini belirten Biçer, Küresel Girişimcilik Monitörü büyüme potansiyeline sahip erken dönem girişimcilerin sıralandığı araştırmada, Türkiye’nin 62 ülke arasında ikinci sırada yer aldığını bildirdi. MEDYANIN ETKİSİ POZİTİF Küresel Girişimcilik Monitörü (GEM) araştırması kapsamında yer alan her bölgedeki yetişkin nüfusun yüzde 60’ı, medyanın girişimcilik konusunda pozitif etkisi olduğuna inanıyor. Hindistan ve Meksika’da girişimciliği bir meslek olarak gören yetişkin nüfus oranı yaklaşık yüzde 45 iken, Türkiye’de bu oran yüzde 81 olarak tespit edildi. 1997 yılında Babson Koleji ve Londra İş Okulu tarafından başlatılan akademik araştırma Küresel Girişimcilik Monitörü’nün, ilk verileri 1999’da yayınlandı. Araştırmaya, şu ana kadar 100 ülke katıldı.

15 Şubat 2017 Çarşamba

HABER: SOYHAN ALPASLAN İstanbul Ticaret Odası (İTO) Sağlık Hizmetleri Meslek Komitesi, MÜSİAD Sağlık Sektör Kurulu ile istişare toplantısı yaptı. Toplantıyı İTO Meclis Üyesi ve Komite Başkanı Yrd. Doç. Dr. Mustafa Cantürk yönetti. SEKTÖR İÇİN ÇALIŞIYORUZ Dr. Cantürk, İTO Sağlık Hizmetleri Meslek Komitesi olarak sektörün daha iyiye gitmesi için bireysel çıkarları arka plana atarak sektörün tamamını içeren çalışmalar yaptıklarını vurguladı. Dr. Cantürk, “Bürokrasiye yaptığımız ziyaretlerde anladık ki, meselelerden haberleri yok. Bu durumda biz de onları haberdar etmek için sık sık ziyaretler gerçekleştirdik, raporlar sunduk” dedi. İTO’nun sağlık alanındaki tüm meslek komitelerinin sorunlarını ve çözüm önerilerini ilgili bakanlıklara ilettiği rapordaki Sağlık Meslek Komitesi’ne özel konular toplantıda tekrar masaya yatırıldı. Toplantıda her alanda daha çok işbirliği yapma ve sektörün vizyonunu genişletmek için daha sık bir araya gelme vurgusu yapıldı. BİRLİKTE İŞ YAPABİLMELİYİZ MÜSİAD Sağlık Sektör Kurulu Başkanı Hüseyin Sarpkaya, kurulun çalışmaları ile ilgili bilgi vererek; her 3 ayda bir Cumhurbaşkanlığı’na bir rapor sunduklarını dile getirdi. Sarpkaya, sözlerini şöyle sürdürdü: “Sahadan aldığımız tecrübeleri Ankara ile paylaşıyoruz. Sıkıntıları ve piyasa lehine olabilecek çözümleri konuşuyoruz. Beraber iş yapma kültürü oluşturmaya çalışıyoruz. Birbirimizle iş yapma kültürümüz çok zayıf. Bunu aşmanın yollarını birlikte bulmalıyız.” SAĞLIK HİZMETLERİNDEN SIKINTILI SATIRBAŞLARI Yerli ürün, yabancı ürüne karşı desteklenmeli. Yerli ürüne yüzde 15 fiyat avantajı pratikte de uygulanmalı. Özel sağlık kuruluşlarından istenen standartlar oldukça yüksek. Hastane kapatma yerine para cezası verilmeli. Yabancı uyruklu doktora özel kadro verilmemeli. 112 Servisi, özel hastanelere ve sevklerine bakmıyor. Vakıf hastanelerinde çalışan ve unvanı olmayan doktorlara, özel hastanelerdeki uzman doktorlardan fazla ücret ödeniyor. Özel hastanelerin yaşadığı kadro sıkıntısı, nöbetçi sistemindeki kaliteyi düşürüyor. SGK 9 yıldır Sağlık Uygulama Tebliği fiyatlarına zam yapmadı. Özel hastane cezalarına fark alınmayan bölüm ciroları da ekleniyor. Özel sağlıkçılardan alınan gelir vergisi ve KDV oranları güncellenmeli. Çalışma şartları standart olmalı. SGK hizmet satın aldığı kurumlara farklı ödeme yapıyor.

14 Şubat 2017 Salı

HABER: SOYHAN ALPASLAN İstanbul Ticaret Odası (İTO), ‘Sınai Mülkiyet Kanunu’nun Getirdiği Yenilikler’ semineri düzenledi. Seminerin açılış konuşmasını İTO Başkan Yardımcısı Dursun Topçu yaptı. Sınai mülkiyet haklarının çok sayıda sektörü ilgilendirdiğini ve isimlerin tescil edilerek korunmasının ekonomik gelişmenin de tesisi anlamını taşıdığını dile getiren Topçu, “Nihayet böylesine önemli bir mevzunun kanuni düzenlemesi gerçekleşti. İTO Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları Çalışma Komisyonu’nda çok önemli çalışmalar yaptık. Bir numaralı gündem maddemiz bu kanun oldu” dedi. İTO KANUN İÇİN ÇOK ÇALIŞTI İstanbul Ticaret Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Muzaffer Şeker’in oturum bakanlığını yürüttüğü seminerde ilk sunumu İTO İşletme Destek Hizmetleri Meslek Komitesi Meclis Üyesi Kemal Yamankaradeniz yaptı. Yamankaradeniz, “İTO Fikri ve Sınai Mülkiyet Hakları Çalışma Komisyonu’nda çok çalıştık. Dünya, Sanayi 4.0’ı tartışırken bu kanunun çıkması çok önemli. Türkiye üretimde farklılaşmak zorunda” dedi. HER ŞEY MARKA OLABİLİR Dijital ortamdaki üç boyutlu markaların, hareketlerin ve kokuların artık tescil edilebilir olduğunu söyleyen Yamankaradeniz, çok özellikli bu kanunun Türkiye için önemini vurgulayarak, “Suç ve cezalar da artık netleşti. Kanun iş dünyasını büyütmeye yönelik hükümler içerdiği için ayrıca çok önemli. Şimdi en geç 3 ayda tescil belgesi alınabiliyor. Artık firmaların markalarının kullanımı ile ilgili çok iyi bir arşivi olmalı” diye konuştu. ÇALIŞAN PAYI YÜZDE 20 Türkiye’de çalışanların yüzlerce patentinin sümenaltı edildiğini söyleyen Kemal Yamankaradeniz, çalışan buluşlarına yönelik taslak hazırlandığı bilgisini de verdi. Gelişmiş ülke buluşlarında yüzde 20’lik payın çalışan buluşlarından oluştuğuna dikkat çeken Yamankaradeniz, “Türkiye’de de artık çalışanlar buluş yapmaya özendirilecek. Bu konuda kuralların basit ve uygulanabilir olması lazım” şeklinde konuştu. KATMA DEĞERLİ ÜRETİM ŞART Avukat Dr. Cahit Suluk, dünya ekonomik faaliyetlerinin önemli bir kısmının fikri mülkiyete kaydığını ifade ederek, Sınai Mülkiyet Kanunu’nun bu noktada çok önemli olduğunu vurguladı. Türkiye’nin 2023’de 10 küresel marka hedefi için atılmış önemli bir adım olan kanun hakkında bilgi veren Dr. Suluk, sözlerini şöyle sürdürdü: “Katma değeri yüksek ürünler üretmek zorundayız. Bir ilaç firması tek ilacın ihracatından 10 milyar dolar kazanırken, Türkiye’nin yıllık yaş sebze ve meyve ihracatı 2 milyar dolar. Kanun, ekonominin hukuki altyapısının çok önemli bir ayağını oluşturuyor. Türkiye’nin 20-30 yıllık dönemini derinden etkileyecek bir konu. Yalnızca bitki çeşitleri ve entegre devreler kanun kapsamı dışında kaldı.” Seminerde TÜBİTAK Gebze Hukuk Hizmetleri Birimi Müdürü Av. Vildan Alparslan da ‘Çalışan Buluşları ve Kamu Destekli Ortaya Çıkan Buluşlar’ konulu bir sunum yaptı. YENİ OLMAYAN TASARIMA İZİN YOK Türk Patent’in yeni olmayan tasarıma izin vermeyeceğini söyleyen Kemal Yamankaradeniz, patent merkezleri ve süreçleri hakkında şöyle konuştu: “Bilinen ve yeni olmayan tasarım artık kabul edilmeyecek. Özgün tasarım çalışmaları daha çok yapılacak. Ar-Ge merkezleri sayısı 365’e çıktı ve bu çok önemli bir sayı. Firmalarımız artık alt yapı desteği alabiliyor ve biz özgün tasarım geliştirmeliyiz. Özgün tasarım çalışmaları etkin korunacak. Patentte 36 aylık süreç yarı yarıya düşürüldü, süreçler ve ihtilaflar kısaldı.” FAYDALI MODEL BELGESİ Faydalı model müracaatında yenilik araştırması zorunluluğu getirildi. Araştırma yapılmadan faydalı model belgesi verilmeyecek. Araştırmadan olumsuz çıkan buluşlar faydalı model belgesi alamayacak. Faydalı modellere 10 yıl da koruma sağlanacak. ÜNİVERSİTE-SANAYİ İŞBİRLİĞİNE KORUMA Üniversitelerde yapılan buluşlarda artık üniversiteler patent sahibi olacak. Buluş sahibi hocalara gelirin en az üçte biri aktarılacak. Teknoparklar ve Teknoloji Transfer Ofisleri patentlerin ticarileşmesi için çok önemli. Ofislerin etkinleşmesi, KOBİ’lerin buluş geliştirmesinde öncülük yapması, üniversite-sanayi işbirliğinde koruma sağlayacak. PATENT VE MARKA VEKİLLERİ İÇİN YENİ HÜKÜMLER Patent ve marka vekillerine ilişkin düzenlemede yeni hükümler var. Türkiye’de çok önemli bir meslek dalı haline gelen marka patent vekilliğini yapacak kişiler belli kurallara uymak zorunda. Sektör meslek mensuplarının eğitilmesini istiyor. 281 PATENT UZMANI ARANIYOR Dünyadan da başvuru kabul edecek bir yapıya kavuşan Türk Patent ve Marka Kurumu, 281 uzman almaya hazırlanıyor. Türk Patent, itirazlarda uzlaştırmacı rolü de üstlenecek. Yeniden Değerlendirme ve İnceleme Dairesi kuran Türk Patent, birbirinin markalarına itiraz eden kişileri uzlaştırmak için de çalışacak. HIZLI MODADA TESCİLSİZ 3 YIL Hızlı modada 3 yıllık tescilsiz korumadan hazır giyim, kumaş deseni ve ev tekstili üreten sektörler yararlanacak. Coğrafi işaret hakkı elde edilmesinde ilan süresi kolaylaştırıldı. İlan süresi 6 aydan 3 aya indirildi.

14 Şubat 2017 Salı

Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, 2016’nın aralık ayında Türkiye’nin toplam ithalatı 2015’in aynı ayına göre yüzde 2.3 artarak 18 milyar 405 milyon dolar oldu. Bu rakamın 2 milyar 852 milyon 313 bin dolarlık bölümünü enerji ithalatı oluşturdu. Enerji ithalatında ‘mineral yakıtlar, mineral yağlar ve bunların damıtılmasında elde edilen ürünler, bitümlü maddeler, mineral mumlar’ bulunuyor. 2015’in aralık ayında 3 milyar 5 milyon 337 bin dolar olan enerji ithalatı, 2016’nın aynı ayında yüzde 5.1 azalışla 2 milyar 852 milyon 313 bin dolara geriledi. Söz konusu ayda ham petrol ithalatı ise geçen yılın aynı ayına kıyasla yüzde 4.3 azalarak, 2 milyon 504 bin 961 ton oldu.

08 Şubat 2017 Çarşamba

HABER: FEDAİ YILDIRIM İnşaat sektörü profesyonelleri ile cam sektörü temsilcileri İstanbul Ticaret Odası (İTO) Eğitim ve Sosyal Hizmetler Vakfı Cemile Sultan Korusu’nda bir araya geldi. İTO Cam ve Cam Ürünleri Meslek Komitesi organizasyonundaki toplantı, ‘Enerji Verimliliğinde Cam’ temasıyla düzenlendi. GELECEK İÇİN ZORUNLULUK Toplantının açılışında konuşan İTO Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Gökhan Murat Kalsın, daha fazla sanayileşme ve gelişme için enerjiye ihtiyaç duyulduğunu söyledi. Kalsın, bu nedenle doğal kaynakları korumanın, yenilenebilir enerjiyi artırmanın ve kullanılan enerjiden tasarruf etmenin, gelecek nesiller için zorunluluk olduğunu söyledi. YALITIMSIZ PENCERELER Kalsın, bugün Türkiye’deki enerji kaybının önemli bir kısmının binalarda boşa giden ısınmadan kaynaklandığını savundu. Kalsın, “Binalardaki ısı kayıplarının yüzde 30’una yakını ise yalıtımsız pencerelerden kaynaklanıyor. Binaların ve işletmelerin ısıtma ve soğutmasında, üçte bir tasarruf sağlandığı takdirde yılda yaklaşık 1 milyar dolarlık petrol ve doğal gaz ithal etmekten kurtulacağız” dedi. KAPLAMALI CAM KULLANILMALI Cam ve Cam Ürünleri Meslek Komitesi Başkanı ve Meclis Üyesi Saliha Ebru Şapoğlu, ‘Sürdürülebilir Gelecek ve Enerji Verimliliği’ başlıklı bir sunum yaptı. Şapoğlu, sürdürülebilir bir gelecek için doğru camı kullanmanın büyük bir fırsat sunduğuna dikkat çekerek, enerji tasarrufu sağlayan kaplamalı camların kullanımının daha da yaygınlaşması gerektiğini vurguladı. TOPLANTIDA ÖNE ÇIKANLAR ‘Enerji Verimliliğinde Cam’ temalı toplantıda, camın enerji verimliliğinde oluşturduğu farka dikkat çekildi. Ayrıca kentsel dönüşüm projelerinin çevreye, yaşama ve ekonomiye etkileri ele alındı. Öte yandan toplantıda 2017’ye dair beklenti ve hedefler paylaşıldı.

08 Şubat 2017 Çarşamba