Tarım ve Orman Bakanlığı, Bazı Alacakların Yeniden Yapılandırılması ile Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Hakkında Kanun kapsamındaTarım ve Orman Bakanlığıtarafından kredi kullandırılan tarımsal amaçlı kooperatiflerin borçlarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin esasları belirledi. Bakanlık kaynaklarından tarımsal amaçlı kooperatifler veya bu kooperatiflerin ortaklarına 31 Ağustos 2020'den önce kullandırılan kredilerden17 Kasım itibarıyla vadesi gelmiş olanlar yeniden yapılandırılacak. Taksitlendirmeden yararlanmak için 31 Ocak 2021 mesai saati bitimine kadar bağlı olunan Tarım ve Orman Bakanlığı il müdürlüklerine müracaat edilecek. Söz konusu süre uzatılmayacak. İl müdürlüklerine müracaat, kooperatifin ortağı tarafından veya ortaklar adına kooperatif tarafından yapılacak. Taksitlendirme sözleşmeleri "https://gencciftci.tarim.gov.tr" sistemi üzerinden düzenlenecek. Sözleşmelerin düzenlenme tarihi 30 Haziran 2021'i geçmeyecek şekilde hazırlanacak. Anaparaya, kredinin ödenmeyen ilk taksit vadesinin başlangıç tarihinden 17 Kasım 2020 tarihine kadar basit usulde yıllık yüzde 3 faiz uygulanacak. Alacağa vadesi geçtikten sonra ödeme yapıldıysa, bu ödemeler düşülecek ve yapılandırmaya esas toplam borç tutarı belirlenecek. Anaparaya ilişkin daha önce tahsil edilmiş faizler, kanun uyarınca yapılan hesaplamada herhangi bir işlem görmeyecek. Yapılan hesaplamalar sonucunda alacağa ilişkin yapılan ödemeler nedeniyle kooperatif veya ortakların ödemesi gereken tutar bulunmaması halinde ilgililerden herhangi bir ödeme talebinde bulunulmayacak. Kooperatif ve ortakların kanunun yayımı tarihinden önce yaptığı ödemelerin, tespit edilen borç tutarından fazla olması halinde herhangi bir ret ve iade yapılmayacak. Taksitlendirmeye esas toplam borç miktarı 5'e bölünerek, her yıl bir taksit olmak üzere 5 eşit taksitle tahsil edilecek. İlk taksit ödemesinin vadesi Kasım 2021 olacak. İLK İKİ TAKSİT 30 KASIM 2022'YE KADAR ÖDENEBİLECEK Daha önceki iki yapılandırma kanunu kapsamında borçlarını yapılandıran ancak bu yapılandırmaları bozulan ortaklar ve kooperatifler bu düzenlemeden de yararlanabilecek. Genelgeyle süresinde ödenmeyen taksitlere ilişkin esaslar da belirlendi. Buna göre, ilk iki taksitinin süresinde ve tam ödenmemesi, birbirini takip eden iki taksitin süresinde ve tam ödenmemesi, son taksitin yasal süresinde ve tam ödenmemesi durumunda yapılandırma hakkı kaybedilecek. İlk iki taksit, gecikme faiziyle birlikte en son 30 Kasım 2022'ye kadar ödenebilecek. Borcu yapılandırılacak kooperatif veya ortaklarının belirtilen sürede müracaat etmemesi, müracaat etmiş olmasına rağmen düzenlenen sözleşmeleri imzalamamaları veya taksitlendirme sözleşmesi düzenlendiği halde taksitlerin ödenmemesi durumunda doğrudan bankaca ilk kanuni takip uygulamasına geri dönülecek. MÜRACAAT EDENLER İÇİN KANUNİ TAKİBAT DURACAK Kooperatif ve ortaklar hakkında başlatılan kanuni takibatın durdurulması için ilgililerin yapılandırmaya müracaat etmesi gerekecek. Borç nedeniyle menkul ya da gayrimenkullerin icra yoluyla satışının durdurulması, kooperatif veya ortaklarının hesaplarına banka tarafından konulan blokelerin kaldırılması da sözleşmelerin ve taahhütnamenin düzenlenmesine bağlı olacak. Banka tarafından başlatılan icra takibine itiraz edilmesi nedeniyle açılan davalar, davalıların davayı kabul etmeleri suretiyle sonuçlandırılacak. Bakanlığın izni olmadan yapılan borçlanma sözleşmelerine aykırı olarak tesislerini satanlar, kiraya verenler, ipotek ve teminatlarını yok edenler yapılandırma için başvuru yapamayacak.

15 Aralık 2020 Salı

Türkiye'de hindi etine talep son dönemde artarken, ihracatta geçen yıla kıyasla bu yıl gerileme gerçekleşti. Beyaz et üreticileri, hindi eti ihracatındaki gerilemenin yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgınından kaynaklandığını bildirdi. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verilerine göre, bütün, parça halinde, taze, dondurulmuş veya sakatatlarıyla pazarlanan hindiden ihracat geliri 2015-2019 döneminde yaklaşık 2 kat arttı. 2015'te 7,4 milyon dolar seviyesinde bulunan hindi eti ihracatı, 2019 yılında 21,4 milyon dolara yükseldi. Bu yılın ocak-ekim döneminde ise söz konusu ihracat rakamı, geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 34,4 azalarak 11,9 milyon dolar seviyesinde gerçekleşti. Ürünün ithalatı, yılın 10 aylık döneminde, geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 16 yükselerek 941,7 bin dolar oldu. Hindi eti üretimi ise ocak-ekim döneminde yıllık yüzde 1,2 ile sınırlı bir artış kaydederek 48 bin 955 tona ulaştı. HİNDİ ETİNİN YILBAŞI DIŞINDA DA TÜKETİLMESİ ÖNEMLİ Beyaz Et Sanayicileri ve Damızlıkçıları Birliği Derneği (BESD-BİR) Başkanı Naci Kaplan, hindi etinin üretim ve dış ticaret verilerine ilişkin değerlendirmede bulundu. Kaplan, dünyada sağlıklı ve doğru beslenmeye ilginin gün geçtikçe arttığını belirterek, "Hindi eti de aynı tavuk eti gibi beslenme konusunda yağ ve kolesterol düzeyi düşük ve değerli protein kaynaklarından biri." dedi. Türkiye'de kişi başına hindi eti tüketiminin yıllık yaklaşık 560 gram olduğu bilgisini veren Kaplan, Avrupa Birliği ülkelerinde tüketimin 6-7 kilogram civarında olduğunu söyledi. Kaplan, sağlıklı bir alternatif olan hindi etinin yalnızca yılbaşı gibi dönemsel zamanlarda değil, yılın diğer günlerinde de tüketilmesinin önemli olduğuna işaret ederek, "Önümüzdeki dönemde amacımız hindiyi süreklilik arz eden bir sürece dönüştürerek, üretimle birlikte hindi eti tüketimini artırmak" diye konuştu. HİNDİ ÜRETİMİNDE YIL SONU RAKAMLARI ÖNCEKİ SENEYE YAKIN GERÇEKLEŞECEK Kaplan, geçen yıl ülkede toplam 59 bin 640 ton hindi eti üretildiğini ve bunun 13 bin 373 tonunun ihraç edildiğini vurgulayarak, yıl sonu rakamlarının 2019'a yakın gerçekleşmesini beklediklerini dile getirdi. Yılın 11 ayında 8 bin 23 ton civarında hindi eti ihracatı yapıldığını belirten Kaplan, şunları kaydetti: "Bu rakamlara baktığımızda, geçen yılın aynı döneminde gerçekleşen 11 bin 180 tonluk ihracata kıyasla yüzde 28,2 azalma gözlenmektedir. Ülkemizde hindi etine talep son yıllarda istediğimiz düzeyde olmasa da artıyor. Hindi ihracatındaki düşüşün dünya tüketim talebini ve dolayısıyla dış ticaretini etkileyen Kovid-19 nedeniyle olduğu söylenebilir. Hindi etinin ithalatı ise 'gurme' olarak adlandırılabilecek çok özel ürünlerde söz konusu ve dikkate alınmayacak kadar düşük."​​​​​​​

15 Aralık 2020 Salı

Savunmave havacılıkta faaliyet gösteren 574 firma ve kurumların yer aldığı, Türkiye'nin en büyük sanayi kümelenmesi SAHA İstanbul'un Yönetim Kurulu BaşkanıHaluk Bayraktar, yaptırım kararına ilişkin, "Ambargo veya yaptırım Türkiye için sadece bir sonraki adımın itici gücü olur. Ülkemiz aleyhine verilen her haksız karar bizi geliştirmeye, üretmeye ve savunma teknolojilerinde tam bağımsızlığa bir adım daha yaklaştırıyor. Her engelleme Türkiye için daha fazla millileşme, daha fazla yerlileşme demek. Son 50 yıldır her adımda böyle oldu, yine böyle olacak." dedi. EN GÜZEL CEVAP ÜRETMEYE DEVAM ETMEK KOBİ düzeyindeki 269 firmanın çatı kuruluşu OSTİM Savunma ve Havacılık Kümelenmesi Derneği (OSSA) de karara tepki gösterdi. OSSA Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Ertuğ, yaptırımların geçmişte olduğu gibi bugün de Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) önderliğinde Türkiye'nin savunma sanayisi alanında küresel bir aktör olma yolunda attığı adımları daha da sağlamlaştıracağını söyledi. Tam bağımsız savunma sanayisi hedefiyle kritik alt sistem ve teknolojilerde dışa bağımlılıktan kurtulmak için verilecek en güzel cevabın çalışmaya ve üretmeye devam etmek olduğunu vurgulayan Ertuğ, şöyle konuştu: "OSSA olarak, KOBİ firmalarımızın gelişimine ve kabiliyetlerinin daha ileriye taşınarak sektöre katkı sunmalarına destek olmak için tüm imkanlarımızı seferber etmeye hazırız. OSSA, bünyesinde yer alan 269 kuvvetli alt yüklenici üye KOBİ firmadan oluşan yapısıyla tüm zorluklara rağmen, ülkemizin savunma sanayisi alanında küresel bir aktör olma hedefi doğrultusunda çalışmalarına hız kesmeden devam edecektir. Ülkemizin bekası, devletimizin ve milletimizin birliğiyle daha güçlü bir savunma sanayisi için çalışmaya ve üretime yılmadan devam edeceğiz, hiçbir kuvvet bizleri bu yolda engelleyemeyecek." RİSKLER DE VAR FIRSATLAR DA OSTİM Yönetim Kurulu Başkanı Orhan Aydın da ABD'nin yaptırım kararını kınadıklarını ve reddettiklerini, SSB Başkanı İsmail Demir ve Başkanlık bürokratlarının yanında olduklarını dile getirdi. Demir ve çalışma arkadaşlarının bu yaptırımlara bireysel işleri için maruz kalmadıklarını vurgulayan Aydın, şunları kaydetti: "Sayın İsmail Demir ve çalışma arkadaşları ülkemizin sembolü insanlar, sonuna kadar yanlarında durmamız, peşlerinde olmamız gerekiyor. Türkiye kritik bir süreç yaşıyor, bunun riskleri de var, zararları da olabilir ama bunun faydaya dönüştürülmesi, fırsata dönüştürülmesi de mümkün. Biz bu tarafını kullanarak, firmalarımızın içini doldurarak birçok ihtiyacımızı kendimiz yapabilecek kabiliyete eriştik. Mühim olan bunları yan yana getirip, üst üste koyup bütünü oluşturacak bir sinerjiye dönüştürerek çaba sarf etmek. Bazı alanlarda işleri bağımsız, kendimiz yapabiliyor hale geldik. Burada da Türkiye’nin çözümleri bulacağına inanıyorum." Türkiye'nin etrafında bir dost kütlesi oluşturması gerektiğine işaret eden Aydın, "Karadeniz Ekonomik İşbirliği, D-8 güzel bir kümelenmeydi. Sadece bunları toplantılar halinde yaptık bitirdik, halen bunların kağıt üzerinde karşılığı var ama içini doldurarak bizim bir küme hareketi yapmamız gerekiyor. Ülkeleri bir araya getirerek hak ve adalet eksenli bir küme kurmamız lazım" dedi.

15 Aralık 2020 Salı

İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, yaptığı yazılı açıklamada,hızlanan aşı çalışmalarının her ülkede ve sektörde olduğu gibi kruvaziyer turizminde de iyimser beklentilere yol açtığını vurguladı. Akdeniz'de kruvaziyer turizmin, aşılama çalışmalarının hızlanmasıyla yeniden ivme kazanacağını aktaran Öztürk, "Akdeniz limanlarının bu zor dönemi dayanışma ve ortak tanıtım kampanyaları ile aşmaya çalışması büyük bir fırsat yaratıyor. İMEAK Deniz Ticaret Odası İzmir Şubesi olarak her platformda ülkemiz limanlarını ve kruvaziyer sektörünü anlatmaya ve tanıtmaya devam edeceğiz. Yeni sezonda çok sayıda kruvaziyer gemisini Türk limanlarında göreceğimize inanıyoruz" ifadelerini kullandı. KÜRESEL KRUVAZİYER PAZARI Açıklamada yer alanverilere göre, salgınöncesi küresel kruvaziyer sektörü, doğrudan ve dolaylı yarattığı değer olarak 133 milyar dolar büyüklüğüne ve 30 milyon yolcuya ulaştı. Akdeniz pazarı ise 2019 yılında bir önceki yıla göre yüzde 11,5 büyüdü. Geçen yıl 404'e ulaşan kruvaziyer gemi filosunun2027'de 504 gemiye çıkması öngörülüyor. Türkiye kruvaziyer sektörü 2013'te 1530 gemi ve 2 milyon 259 bin yolcu ile rekor kırmıştı. 2020 yılına büyük umutlarla giren Türk limanları, sezonu salgınnedeniyle kruvaziyer operatörlerinin tüm ülkelerde seferlerini durdurmasınedeniyle 5 gemi ve 1824 yolcu ile kapattı.

15 Aralık 2020 Salı

Türkiye İstatistik Kurumu, kasım ayına ilişkinkonutsatışistatistiklerini açıkladı. Buna göre, ülke genelinde kasımda satılankonutsayısı bir önceki aya göre yüzde 5,93,geçen yılın aynı ayına göreyüzde 18,7 azaldı. Kasımda satılankonutsayısı 112 bin 483 oldu. Konutsatışlarında, İstanbul 21 bin 158 konutla (yüzde 18,8) ilk sırada yer aldı. İstanbul'u, 10bin 710 konutsatışıyla (yüzde 9,5) Ankara, 6bin 574 satışla (yüzde 5,8) İzmir izledi. En az konut satışı olan iller 15 konutla Ardahan,23 konutla Hakkarive 78 konutla Bayburt olarak kayıtlara geçti. İPOTEKLİKONUTSATIŞLARI İpoteklikonutsatışları kasımda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 44,3 azalarak24 bin 450'ye geriledi. Toplamkonutsatışları içinde ipoteklisatışların payı yüzde 21,7olarak belirlendi. İpoteklisatışlarda İstanbul 5bin 4 konutve yüzde 20,5payla ilk sırada yer aldı. Toplamkonutsatışları içinde ipoteklisatışpayının en az olduğu il 1 konutla Hakkari oldu. Diğerkonutsatışları kasımda yıllık bazda yüzde 6,8 azalışla 88 bin 33 adet olarak kaydedildi. Bu kategoride İstanbul 16bin 154 konutsatışı ve yüzde 18,3 payla ilk sırada yer aldı. İstanbul'daki toplamkonutsatışları içinde diğersatışların payı yüzde 76,3 olarak hesaplandı. Ankara 7bin 975 diğerkonutsatışıyla ikinci sırada yer alırken, bu ili 4 bin 898 konutsatışıyla İzmir izledi. Diğerkonutsatışının en az gerçekleştiği il 9 konutla Ardahanoldu. 36BİN 658 KONUTİLK DEFA SATILDI İlk defa satılankonutsayısı kasımda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 25 azalarak 36bin 658'e geriledi. Toplamkonutsatışları içinde ilksatışın payı yüzde 32,6 olarak kayıtlara geçti. İlksatışlarda İstanbul 6bin 177 konutla en yüksek payı (yüzde 16,9) aldı. Bu kenti 2bin 662 konutsatışıyla Ankara,1888 satışla İzmir takip etti. İkinci elkonutsatışları kasımda geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 15,2 azalış göstererek 75 bin 825 oldu. İstanbul 14 bin 981 ikinci elkonutsatışı ve yüzde 19,8 payla bu alanda da ilk sırada yer aldı. İstanbul'daki toplamkonutsatışları içinde ikinci elsatışların payı yüzde 70,8 olarak hesaplandı. İstanbul'u 8bin 48 konutsatışıyla Ankara, 4 bin 686 satışla İzmir izledi. YABANCILARAKONUTSATIŞI ARTTI Yabancılara yapılankonutsatışı sayısı, kasımda geçen yılın aynı ayına göre yüzde 24,4 artarak 4 bin 962 oldu. Bu alanda ilk sırada 2 bin 443 konutla İstanbul bulunurken, bu ili 893 satışla Antalya, 297 satışla Ankara, 182 satışla Yalovave 174 konutsatışıyla Bursaizledi. Kasımda Türkiye'den Irakvatandaşları 876 konutsatın aldı. Bu ülkeyi, 860 konutla İranvatandaşları izledi. Rusya Federasyonu vatandaşları 434,Afganistan vatandaşları 203 ve Kuveyt vatandaşları 202 konutedindi. KONUTSATIŞLARI OCAK-KASIM DÖNEMİNDE YÜZDE 21,5 YÜKSELDİ Ocak-kasım döneminde isekonutsatışları geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 21,5 artarak 1 milyon 393 bin 335'e ulaştı. Bu dönemde ipoteklikonutsatışı yüzde 98 artarak 558 bin 706 oldu. Diğersatıştürleri ise yüzde 3,4 azalışla 834 bin 629 olarak kayıtlara geçti. Bu dönemde ilk defa satılankonutlar yüzde 0,8 azalarak432 bin 842'ye geriledi. İkinci el konut satışları da yüzde 35,2 artışla960 bin 493 olarak gerçekleşti.

15 Aralık 2020 Salı