tatil-sepeti
Bankacılık sektörü kredi hacmi geçen hafta 3 trilyon 632 milyar liraya yükseldi

BankacılıkDüzenleme ve Denetleme Kurumu (BDDK) tarafından yayımlananhaftalıkbültene göre, sektörün kredi hacmi 12Martile biten haftada 20milyar 703milyon liraarttı. Söz konusu dönemde toplam kredi hacmi 3 trilyon 611milyar 276milyon liradan 3 trilyon 631milyar 979milyon liraya çıktı. Bankacılıksektöründeki toplam mevduat (bankalararası dahil), geçen hafta 54milyar 8milyon liraarttı. Söz konusu haftada yüzde 1,6yükselenbankacılıksektörü toplammevduatı, 3 trilyon 490milyar 220milyon lira oldu. TÜKETİCİ KREDİLERİARTTI Verilere göre, tüketici kredileri tutarı, 12Mart ile biten haftada 3 milyar 790milyon lira artarak 686 milyar 3553milyon liraya yükseldi.Söz konusu kredilerin 276 milyar 686milyon lirası konut, 12 milyar 783milyon lirası taşıt ve 396milyar 886milyon lirası ihtiyaç kredilerinden oluştu. Söz konusu dönemde taksitli ticari kredilerin tutarı 3milyar 323milyonlira artarak596milyar 488milyon lira oldu. Bankaların bireysel kredi kartı alacakları da yüzde 1yükselerek148milyar 707milyon liraya çıktı. Bireysel kredi kartı alacaklarının 60milyar 854milyon lirası taksitli, 87milyar 853milyon lirası taksitsiz oldu. TAKİPTEKİ ALACAKLAR AZALDI BDDKhaftalıkverilerine göre,bankacılıksektöründe takipteki alacaklar, 12Mart itibarıyla bir önceki haftaya göre 1 milyar 9milyon lira azalarak150milyar 18milyon liraya düştü. Söz konusu takipteki alacakların 113milyar 602milyon lirasına özel karşılık ayrıldı. Aynı dönemde bankacılık sisteminin yasal öz kaynakları 297milyon lira yükselerek 775milyar 65 milyon lira oldu.

18 Mart 2021 Perşembe

Turunçgilde 6 aylık ihracat yüzde 12 artışla 813 milyon dolar oldu

İhracat sezonu 3 Eylül 2020'de başlayanturunçgilde, 28 Şubat 2021'e kadar yapılan dış satımla ülke ekonomisine önemli döviz girdisi sağlandı. Eylül-şubat döneminde, turunçgil ihracatı, bir önceki sezonun aynı dönemine göre yüzde 12 artarak, 813 milyon dolar oldu. Ulusal Turunçgil Konseyi Başkanı Kemal Kaçmaz, ihracat sezonuna iyi başladıklarını söyledi. Yeni sezon turunçgil ihracatının bu döneminde önemli gelişmeler yaşandığını vurgulayan Kaçmaz, "Yeni sezonun başlangıcından şubat sonuna kadar 1 milyon 552 bin ton turunçgil ihracatı karşılığında 813 milyon dolarlık net döviz girdisi sağlanmıştır. Bu dönemde en çok ihracatımız Rusya'ya olurken bu ülkeyi Irak, Ukrayna, Romanya ve Polonya takip etmiştir." diye konuştu. Kaçmaz, dış satımda ürün bazında en çok mandalinanın tercih edildiğini, bunu limon, portakal ve greyfurtun izlediğini dile getirdi. "ÜRÜNLERİMİZ HEM İÇ HEM DE DIŞ PİYASADA TALEP GÖRÜYOR" Bu süreçte, ülke ekonomisine umut verici katkı sağlandığını aktaran Kaçmaz, şunları kaydetti: "Yeni tip koronavirüse (Kovid-19) rağmen ihracatımızın bu şekilde seyretmesi bizleri mutlu etti. Önümüzdeki süreçte daha fazla ürün ihracatımız olacak. Türkiye turunçgil üretiminde ve ihracatında küresel bir oyuncu. Dünyada söz sahibiyiz. Ürünlerimiz hem iç hem de dış piyasada talep görüyor. Sadece ürün kalitesi yetmiyor. Dünyanın istediği standartlarda ambalaj yapılması, ürünün muhafaza edilmesi ve tüketiciye iyi bir şekilde ulaştırılması gerekiyor. Biz tarladan sofraya kadar olan süreci çok iyi şekilde yapıyoruz. Herhangi bir sıkıntı yaşamıyoruz. Önümüzdeki yıllarda turunçgilde artış göstereceğiz."

18 Mart 2021 Perşembe

2019-2020 dönemi bitkisel ürün denge tablosu

Türkiye İstatistik Kurumu, 2019-2020dönemine ilişkin "bitkisel ürün denge tabloları"nı açıkladı. Buna göre, toplam tahıl ürünlerinde yeterlilik derecesi söz konusu dönemde yüzde 87,8 oldu.Bu ürün grubundaen büyük paya sahip buğdayın yeterlilik derecesi yüzde 89,5, yem sanayisinin en önemli girdilerini oluşturan arpanın yüzde 94,8, mısırın yüzde 75,5, soyanın yeterlilik derecesi yüzde 4,7 olarak kayıtlara geçti. Meyveler ve içecek bitkilerindeen yüksek yeterlilik derecesi yüzde 617,9 ile incirde gerçekleşti. Turunçgiller grubunda yer alan meyvelerin tamamında kendine yeterliliğin olduğu görüldü. Toplam çay arzının büyük bir kısmı yerli üretimden karşılanırken, bu üründe yeterlilik derecesi yüzde 95,5 olarakbelirlendi. Toplam sebze ürünlerinde,yurt içi üretimin, yurt içi talebi karşılama derecesi yüzde 107,2 oldu. Sebzelerde en yüksek yeterlilik derecesi yüzde 117,7 ile havuçta olurken, kuru soğanda yüzde 113,1, sakız kabakta ise yüzde 111,6 olarak gerçekleşti. Sert kabuklu meyvelerde, en yüksek yeterlilik derecesi yüzde 563,9ile fındıkta gerçekleşti.Sert kabuklular grubunda yer alan ve yeterlilik tespit edilen diğerürünler ise yüzde 120,9ile kestane ve yüzde 116,6ileAntep fıstığı oldu. TURUNÇGİLLER Turunçgiller grubunda yer alan meyvelerin tamamında kendine yeterliliğin olduğu görüldü. Greyfurtun yeterlilik derecesi yüzde 424,9'ubulurken, bu oran mandalinada yüzde 232,8, limonda yüzde 179,8ve portakalda yüzde 147,1olarak hesaplandı. KURU BAKLAGİLLER Kuru baklagillerden yeterlilik derecesi en yüksekürünün yüzde 127,5ile nohut olduğu belirlendi. Yeşil mercimeğin yeterlilik derecesi yüzde 85,3olarak kaydedildi. Yağlı tohumlarürüngrubundan pamukta yeterlilik derecesi yüzde 104,8,kolzadayüzde 95,1veayçiçeğindeyüzde 60,1düzeyinde hesaplandı. Şekerin yeterlilik derecesi ise yüzde 98,9olarak gerçekleşti.

18 Mart 2021 Perşembe

Dünyada fosil yakıt kullanımını yasaklayan kent sayısı 2020'de 43'e çıktı

Yenilenebilir enerji alanındauluslararası bir ağolanREN21'in "Kentlerde Yenilenebilir Enerjinin Küresel Durumu 2021" raporunagöre, dünya nüfusunun yarısından fazlası kentlerde yaşıyor ve küresel enerji tüketiminin dörtte üçü kentlerde gerçekleşiyor. İklim değişikliğiyle mücadelede kentlerin iklim stratejileri ve yenilenebilir enerji kullanımını artırmaları önemarz ederken, fosil yakıt kullanımına kısmen veya tamamen yasak koyan kentlerin sayısı artıyor. Bu kapsamda, ısınma veya ulaşım sektörlerinde fosil yakıt kullanımını sonlandıran kentlerin sayısı 2019 sonu itibarıyla 8 iken, geçen yıl 35 kent daha söz konusu sektörlerde fosil yakıt kullanımını yasaklayan politikaları uygulamaya koydu. Böylece, bu kentlerin sayısı toplamda 43'e yükseldi. Fosil yakıt kullanımını kısmen veya tamamen yasaklayan kentlerin sayısı 2020'de yaklaşık 5 kat arttı. Rapora göre, 20 kent daha gelecek dönemde fosil yakıt kullanımını yasaklayan politikaları yürürlüğe koymayı planlarken, dünyada 1300 kentin ya yenilenebilir enerji hedefi ya da yürürlüğe koyduğu yenilenebilir enerji politikası bulunuyor ve bir milyar insan bu kentlerde yaşıyor.​​​​​​​ YENİLENEBİLİR ENERJİYE GEÇİŞ "ENGELLİ KOŞUYU" ANDIRIYOR Raporda konuya ilişkin görüşlerine yer verilen REN21 İcra Direktörü Rana Adib, yenilenebilir enerjiye dayalı geleceğin planlanmasında, geliştirilmesinde ve inşasında kentlerin en iyi seçenek olduğunu ve öneminin arttığını belirterek, "Ancak çoğu zaman, kentlerin dönüşüm potansiyelleri yeterince kullanılmıyor. Düşük karbon hedeflerini nüfus yoğunluğunun yüksek olduğu kentlerde gerçekleştirmek zor bir iş. Hükümetlerin finansman, kapasite ve mevzuata dair yetkilerini yerel ölçekteki karar vericilerin sorumluluğuna devretmesi gerekiyor." ifadelerini kullandı. Adib, iklim değişikliğiyle mücadelenin hızlanması ile tüm sektörlerde yenilenebilir enerji kullanımının artması arasında doğrudan bir ilişki bulunduğunu vurgulayarak, şunları kaydetti: "Kent yönetimleri binalara yönelik kuralları sıkılaştırıyor ve yenilenebilir enerji yükümlülüklerini zorunlu hale getiriyor. Kentlerin aldığı kararların en önemlisi ise, doğal gaz, petrol ve kömür kullanımını sonlandırma tarihi belirlemeleri. Çoğu zaman fosil yakıt sektörünün çıkarları kentlerin karbondan arınma planlarını engelliyor.Maalesef dünyanın her yerinde kent yönetimleri ne zaman fosil yakıtları aşamalı olarak sonlandırmaya çalışsa, sektör buna karşı mücadele için kaynaklarını kullanıyor. Bu nedenle yenilenebilir enerjiye geçiş engelli koşuyu andırıyor."

18 Mart 2021 Perşembe

Türk iklimlendirme sektörü Birleşik Krallık'ta iletişim ve ihracatını artırıyor

İklimlendirme Sanayi İhracatçıları Birliği’nden (İSİB) yapılan açıklamaya göre, Türkiye’den 40 firmanın katıldığı organizasyona, İngiltere ve İskoçya’dan toplam 66 firma iştirak etti. Londra, Birmingham, Manchester ve Glasgow’dan ağırlıkta firmaların katıldığı görüşmelerde ticari ilişkiler geliştirilmesine ve büyütülmesine yönelik pek çok konu firmalar arasında masaya yatırıldı. Birleşik Krallık Dijital Ticari Heyet Organizasyonu, 8 Mart'taTürkiye İhracatçılar Meclisi Başkanı İsmail Gülle, Türkiye Cumhuriyeti Londra Ticaret Baş Müşaviri Tarık Sönmez, İSİB Yönetim Kurulu Başkanı Mehmet Şanal, İSİB Denetim Kurulu Üyesi ve Heyet Başkanı Cem Savcı ile heyet katılımcısı firmaların temsilcilerinin katıldığı bir bilgilendirme toplantısı ile açıldı. 9-15 Mart tarihleri arasında ikili iş görüşmelerinin gerçekleştirildiği toplantıların akabinde telafi görüşmeleri de gerçekleştirildi. Zoom üzerinden Birleşik Krallık’ta yerleşik iklimlendirme sektöründen (HVAC Sektörü) ithalatçı, inşaat ve taahhüt hizmetleri ve danışmanlık sektöründen 66 firma yetkilisi ile yapılan görüşmelerde Türk firmaları toplam 361 iş görüşmesi gerçekleştirdi. Açıklamada görüşlerine yer verilen İSİB Denetim Kurulu Üyesi ve Heyet Başkanı Cem Savcı, Birleşik Krallık Dijital Ticari Heyet organizasyonunun bugüne kadar İSİB tarafından yapılan en kapsamlı dijital heyet toplantısı olduğunu ifade ederek, şunları kaydetti: "Türk iklimlendirme sanayisinin ilk 2 aylık Birleşik Krallık ihracatı geçenyılın aynı dönemine göre yüzde 36,4 yükselişle 67 milyon dolara ulaştı. Birleşik Krallık ile Türkiye arasından imzalanan STA sonrası her sektörde olduğu gibi Türk İklimlendirme sektöründen de Birleşik krallık pazarına yönelik ciddi bir ilgi artışı söz konusu oldu. Bu yoğun ilgi sebebiyle normal uygulamamızın dışına çıkarak katılımcı limitimizi esnetip, katılımcı firma sayısını 40 gibi yüksek bir sayıya ulaşmasını sağladık. Etkinliğe yoğun bir şekilde hazırlandık, Birleşik Krallık’ta özellikle sosyal medya ve dijital medya imkanlarını kullanarak yoğun bir tanıtım faaliyeti gerçekleştirdik. Tam kapanma döneminde olan İngiltere’nin dezavantajlı konumuna rağmen firmalarımızın görüşmek istediği firmalara ulaşma ve randevu alma konusunda yüzde 66 mertebesinde bir başarı oranına ulaştık." Savcı, "Bu etkinlik ile Birleşik Krallık gibi standartları ve kurumsallaşmanın yüksek seviyede olduğu bir pazarda, dünya standartlarında üretilmekte olan Türk İklimlendirme sektörü ürünlerini, henüz firmalarımızla çalışmamış muhataplarımıza tanıtmak için güzel bir fırsat yarattık. Sanal heyet organizasyonumuza katılan üye firmalarımız bu görüşmelerde ihracata dönüşecek birçok bağlantı gerçekleştirdi." ifadelerini kullandı. Gerçekleşen ikili görüşmelerin stratejik önemine değinen Savcı,"Firmalarımızın Birleşik Krallık pazarına girmesi için ilk yapı taşlarından biri olarak değerlendirilmesi ve bizleri başarıya götürecek esas çalışmaların aslında bu faaliyetten sonra başlayacağını hatırlatmak istiyorum. Zira mevcut olan ihracatın bir üst seviyeye taşınması ve pazarda kalıcı olarak varlık göstermemiz bizim İSİB olarak en önemli amaçlarımız arasında. Hedef pazarlara ulaşmak konusunda ihracatçılarımıza desteğimiz artarak devam edecektir." değerlendirmesinde bulundu.

18 Mart 2021 Perşembe